bugün

entry'ler (85)

bayan mı kadın mı

sen baysan karşındaki bayan sen erkeksen karşındaki kadındır. nasıl bakarsan öyle görürsün. bitti.

hayatta anlık mutluluk veren şeyler

feci bir açlığın üstüne 6 tane lahmacunu mideye indirip arkanıza yavaşça yaslanıp hunharca geğirdiğiniz andır.

fizy

we're sorry. fizy is currently only available in turkey. allah allah. ulan mashable awardsa oy isterken iyiydi. hayır zaten fizy bir bok değil sırf site çabuk açılıyor diye giriyordum arada. şimdi onuda pi* ettiniz. aferin size.

bacak kıllarını alan erkek

sadece bacakta çıkıyorsa o kıl orman gibi.. yapılabilecek en mantıklı çözümdür o kılları kısaltmak yada şort giymeden birkaç hafta önce traşlamak. aksi halde bacağını alıyor diye güleceklerine tipini sikeyim diye gülerler adama.

plajların olmazsa olmaz tipleri

35lik pala bıyık alamancı abi ve karısı olga
şalvarlı ve çocuklu teyze
kamyon lastikli, beyaz donlu çocuk ve abisi
plajda define avına çıkmış ergen
sizi seviyoruz.

gay arkadaşıyla uyuyabilen heteroseksüel

bir gay dostunuz varsa düşünmezsiniz bunu pek. dostluğun temelinde güven yatar. ama arkadaş dedinmi orada durucan arkadaş. çok büyük sıkıntı. (bkz: kan alırlar kamil kan)

haberal ın annesinin cenazesinde gülmesi

kaçınız annesine toprak attı da burada böyle sapık sapık konuşuyorsunuz ulan azıcık insan olun insan. allahsızlar.
o psikolojiyi yaşayan insanlar bilir pislik herifler. allah belanızı versin... haberal gülmüşte nasıl insanmış.. sen çok biliyorsun haklısın. bu kadar basit herşey. ukte: beyni olan ama hissiyata sahip olmayan insanların bakış açısını açıklayan durumdur.

hello ile kız düşürmek

bide bunun mojna sex versiyonu var dillere destan.

kediler yazar olsa alacakları muhtemel nickler

mıncırdım
evkedisi
faresever
süt.içerken.köpek.bile.dokunmaz
vanlıyık.biz

sahte yarak

(bkz: mutluluk çubuğu) *
bide belden bağlamalıları var bunların. vibratörlü olanları falan. *

erkek erkeğe sevişirken zevki arttıran noktalar

(bkz: prostat dokunuşu)
bilmeden konuşuyorum. valla bak.

ayten alpman

çok çok sağlam bir ses. bu kadını dinleyince bir garip oluyorum. hani bir yandan gülüp bir yandan hüzünlenirsin ya işte onu yapıyor her seferinde. 50'lerde çocuk olsaymışız ne destansı aşklar yaşarmışız be arkadaş.. hadi buda benden gelsin http://www.youtube.com/watch?v=Qzd8fCBQZNk

izlemeden ölme ölmeden izleme dediğimiz filmler

'cesaretin varmı aşka' güzel film ama dublaj izleyip bok etmeyin. lütfen.

türk kızlarının aşırı seksi olması

türk kızlarının %10u için geçerli bir önerme diyebiliriz.
içimden bunu söyleyene yazık lan demek geçiyor ya neyse..

ilk kez rakı içeceklere tavsiyeler

yarım bardak soğuk rakının üzerine 1-2 parmak arası soğuk su ilave ettikten sonra 1-2 dakika demlenmesini bekleyin.
acılı şalgam, ezine peyniri, haydari, yağı tamamen süzülmüş konserve ton balığı, 1 paket sigara, küllük ve çakmağınız ile masayı hazırlayın. müzik oynatıcı bir cihaz yardımı ile türk sanat musikisi, hafif arabesk müzikleri, slow rock ve jazz müziklerden beğeninize uygun bir müzik listesi hazırlayın. müzik listesinde en önemli nokta liste başındaki şarkıların gaza getiren, liste sonundakilerin ise huzur veren şarkılar olmasıdır. güzel bir muhabbet istiyorsanız ya çok samimi arkadaşlarınızı ya da hiç tanımadığınız insanları masaya davet etmelisiniz. telefonları kapatmak, geniş bir masa seçimi, çöp kovasını masaya yaklaştırmak kötü durumlar için alınabilecek iyi önlemlerdir. rakıyı yudumlamaya başladığınızda bilmeniz gereken en önemli şey; sarhoş olup saçmalamak için değil, zihninizi arındırmak ve iyi vakit geçirmek için o masaya oturduğunuzdur. bu yüzden sakin olun ve arkanıza yaslanın. unutmayın masadaki yiyecek ve içeceklerin hepsinin tadına bakmak veya tabağın dibini sıyırmak gibi bir zorunluluğunuz yok.. rakıyı yavaş içerek midenize hakim olmanız ve müzik sesini fazla yükseltip tribe girmemeniz gecenizi daha keyifli kılacaktır. son olarak kırılan bir bardağın, masaya dökülen bir rakının emin olun telafisi var, hiç güzel canınızı sıkmayın. afiyet olsun.

türkçe ezan

Türkçe ezanı Türkçülükle ilişkilendirmek ile Arapça ezanı Müslümanlıkla ilişkilendirmenin farkı yoktur. Eğer din üzerindeki batıl inançlarımızı bir kenara bırakıp Kuran'a çağdaşlıkla yaklaşırsak bir insanın anlayacağı dilde ezanı dinlemesi üzerine anlam yüklemeden bakıldığında gayet normal bir taleptir. Türkçe duadan bahsedildiğinde genelde Türkçe ezana verilen tepkiler verilmiyor. Çünkü dua bizim tarafımızdan araya 3.bir kişi girmeden yapabildiğimiz bir tapınma. Araya bir imam girdiğinde kutsal varlığı daha da kutsal kılabilmek için namaz çağrısını bilmediğimiz bir dilde ifade etmeyi anlamlı görebiliyoruz. Fakat Arapça dünya dışı bir dil değildir, kutsal bir dilde değildir. Arapça onlarca dilden sadece bir tanesidir. Biz bu dile anlamlar yüklüyoruz belki fakat bir düşünün bugün Kuran'ın ana dili Türkçe olsaydı, şuan ki kimliğiniz ile kendinizi Allah'a daha yakın hissetmez miydiniz? Onu anlamayı ve düşünmeyi daha fazla arzu etmez miydiniz? Şuan öyle bir noktadayız ki Müslümanlık Arap kimliği ile ister istemez ilişkilendiriliyor. Ben bunun ana unsurunu eğitimsizlik olarak görüyorum. Özellikle Türkiye'de kendini Müslüman olarak belirten insanların arasındaki farklılıklara bakıyorum. Yanlışsam düzeltin lütfen; %99'u Müslüman olan bir ülkenin düzenli camii cemaatinin 2 milyon olmasında sizce de bir hata yok mu? insanların üzerine giderek amacıma ulaşmayı planlamıyorum fakat azımsanmayacak sayıda insan, Müslümanlık üzerine yapılan görüşler biraz sınırı geçtiğinde kin güderek göndermeler yapıyor. Ne var ki bu insanlar Kuran'a uygun gördüklerinde kendilerince yorumlar getirmiyor mu? Her insan hata yapmıştır. Bakın yapacaktır demiyorum, yapmıştır. Yaratanı kendinizden uzaklaştırıp, anlamını bilmediğiniz sözcüklerle girdiğiniz ritüelin bağışlamanız için bir etkisi olacağını mı düşünüyorsanız? Felsefe, bilim, edebiyat gibi çok yönlü bir eğitim insanlara farklı bakış açıları kazandırır. insanlar okumadığı, düşünmediği müddetçe biz batıl kavramlardan inancı ayıramadığımız müddetçe Türkçe ezan millete zorunlu kılınsa da bir işe yaramayacaktır. işte Atatürk'ün oynadığı oyunun başarısız olma sebebi de maalesef bu noktada yatıyor. O ulu diye bahsettiği millet sadece onun satırlarında yatıyor.

dhl

50 dolarlık kargonuz gümrüğe takıldığı takdirde
ordino,antredepo,gümrük bilmemnecisi için 250-300 tl *
vergi,pul zart zurt bok püsür ile 350 tl para ödemeden kargonuzu hiçbir şartta alamazsınız.
işin ilginç yanı kargonuz 900 dolarda olsa aynı parayı ister sizden dhl. iştirakı ptt olan yerel bir kargo şirketi kullandığınızda tüm bu ücretler yerine 15-20 lira ile işlemleri halledebileceğinizi de bilmenizi isterim.
bu yüzden ticari olmayan bir gönderiniz varsa ve gümrüğe takılırsa dhl kargo ticari veya değil ayırt etmeden
size bu parayı kitler. sırf bu yüzden internette, forumlarda onlarca belki yüzlerce insanın kargosunu gümrükte bırakmak zorunda kaldığını görebilirsiniz. bu yüzden paranız değerliyse bu riske girmemeniz gerekir.
iyi yönlerine gelince, çinden kargonuzu ufacık bir darbe bile almadan 4 günde elinize ulaştırır. fiyatlarıda ortalama gönderiler için ups,fedex,aramex,jcex vb nazaran daha iyidir. öyle işte.. yaşayan bilir ne diyeyim.

ptt kargo

kıbrısa gönderimler için en ekonomik kargo firmasıdır.
yurtiçi,mng gibi kargo şirketleri bir öğrenci belgesini kuzey kıbrısa 20 liraya gönderirken bunu ptt ile 5 liraya yapabilirsiniz. ayrıca netten 50 liralık bir siparişime tüm kargolar 45-50 lira kargo bedeli biçerken ptt 10 lira bedel biçmiştir. aradaki 40 liralık farkın sebebi ise, biri 24 saatte ulaştırıyorken diğerinin 240 saatte ulaştırıyor olması. aceleniz yoksa birazda heyecan arıyorsanız ptt en mantıklı seçim.

antalya dan akp nin birinci çıkması

işin özünde bilinmelidir ki antalya çok garip bir şehir. benim dedemin zamanında antalyada 10-20 bin kişi varmış. 8 torun 4 çocuk ile ortalamanın üstünde bile olduğunu düşünüyorum bizimkilerin. bu şartlarda göç almasa antalyanın nüfusu taş çatlasın 100 bin olmalıydı. antalyada 1.5 milyon kayıtlı seçmen varmış bu seçimlerde. bazı anketvari yazılar %15 vs diyor yerel seçmen için. ben aslında bu işin yerelinde falan değilim. böyle takıntılarım yok fakat 2002 ve 2007 seçimlerinde akpnin bu ilde birinci olamamasında ne gibi sebepler yatıyor cidden merak ediyorum. bizimkilerin ve benim hayatım hiçde muhafazakar sayılmaz. dinlediğim hikayelerden yola çıkarak eski antalyalılarında böyle olmadıklarını söyleyebilirim. e bu göç edenlerinde çoğunun muhafazakar* ve yaşam standartları düşük şehirlerden geldiğini biliyoruz. bu şartlarda antalya akp'nin merkezi haline bile istenirse gelebilir. zaten 20-30 yıl içinde bu seçimlerde etkisiz elemana dönüşen bugünün yerli diye bahsedilenleride yok olmaya yüz tutacak ki tutmakta zaten. kısacası sadece kanımca biraz çaba gerekli. türel gibi hizmet yapan birkaç başkanda bunun için yeterli.

şeytanla kafa bulmak

kafa güzelken dua etmektir.