bugün
- kızların tipe bakmadığı gerçeği20
- sözlük kızlarının saç rengi9
- icardi190522
- düşün ki o bunu okuyor8
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi19
- uludağ sözlüğe nasıl düştünüz33
- çağ dışı teknolojilere özlem duymak8
- bir gavatın soyadını nick yapmak10
- bir kadın nasıl tavlanır12
- mert hakan yandaş13
- nude istemeyen erkek9
- numan kurtuluş dem parti görüşmesi29
- dursun özbek gibi olsam utanırım8
- anın görüntüsü11
- türkiye toplumunun ahlaksızlığa pratik zeka demesi8
- yakışıklı ama zengin erkek14
- çift maaş alan akpli bürokratların ücretlerine zam18
- en yaşlı özelliğiniz18
- hemşire kızlar nasıl oluyor24
- iğrenç bir his tarif et35
- sözlük kızlarına yürüyen vizyonsuz9
- sözlük yazarlarının abileri11
- erkek çocuk için isim önerileri9
- kocaeli de fabrikada yaşanan cinsel grup seks19
- aşkta yaş farkı önemli midir15
- az önce arabamdan inen tatlış kız12
- bebeği gibi seven incitmeyen değer veren erkek18
- atatürk'ün hiç seçime girmeden ülkeyi yönetmesi22
- içip içip entry girmek8
- insanlar melek mi şeytan mı8
- kediye kediş köpeğe köpüş diyen kız13
- arkadaşlar falıma bi bakar mısınız8
- bik bik bu sözlüğün divasıdır19
- emar15
- 170 boyunda 70 kilo erkek9
- suriyeliler suriye'ye dönsün11
- fake hesabım için nick önerileri9
- emmanuel emenike17
- vücutçu aptal erkek vs gösterişsiz felsefi erkek15
- yazarların ruh hali9
- düz dünyacıların güneş tutulmasına bakışı12
- köpekleri aklamak için sırtlana iftira atmak10
- bik bik'i ağdacıya götürmek11
- aykolik'in boyu yaşı kilosu mesleği8
- bik bik'in yaşı boyu kilosu8
- ahirette sorulacak ilk soru8
entry'ler (83)
Buzlukta beş dakika bekletip yediğimde dondurma yemişim gibi hissediyorum. Kalori almadığım gibi yağ hücrelerini de yakıyorum. Evet, ananas yağ yakıyor ve zayıflatıyor. Okudum, inandım: http://www.diyetebasliyor...item/1761-yag-yakici.html
Kişisel araştırma sonuçlarıma göre günün her saatinde kahve kokusu mutluluk veriyor! Ne ki bilimsel araştırmalar da beni destekliyor, bakınız ne demişler: "içseniz de içmeseniz de araştırmalara göre taze kahve kokusu mutluluk ve rahatlık veriyor. Stresi alan kahve aynı zamanda kan akışını da hızlandırıyor."
Mutluluk veren kokuların derlediği bir haber denk geldim: http://www.yuksektopuklar...-hissettiren-kokular.html
Mutluluk veren kokuların derlediği bir haber denk geldim: http://www.yuksektopuklar...-hissettiren-kokular.html
Beni askla tanistiran, askla sarmalayandir. Canimi en cok acitan ama ruhumu en cok tamamlayandir. Korkularimi kendisiyle sinayan ve bana aslinda korkulacak bir sey olmadigini ogretendir. Beni sakinlestirerek sahibim olandir. Ne mutlu, bes yil once buraya "beni birakma baba!" diyerek yalvaran kizin kalbinde, zihninde ayni tutkunun olmasi... Seni seviyorum baba!
Yazar Kanat Güner'in "Senin intihar planlarınla her dalga geçişimde kendi ölümüme kendimi alıştırıyor, korkaklığımı yenmeye çalışıyordum." diyerek anlattığı, güncenin sonunda öldürdüğü ressam Ali Kemal hayattadır ve iyi ki hayattadır da birlikte rakı içerken "bir bahar akşamı rastladım size" ile başlayıp "ikinci bahar yaşıyor ömrüm" şarkılarını söyleyebiliyoruz.
Reha Muhtar'ın canlı yayına katılmadan önce yakın çevresinden biri tarafından yöneltilen "televizyonda olursan yazar değil, eroinman olarak tanınacaksın, biliyorsun değil mi?" sorusunun cevabını pek iyi bilen ama başka kanatlar kırılmasın diye akıllarda eroinman olarak kalmayı göze alan, zekası; bedenine fazla gelmiş kadın.
Baba: En bilgili, en güçlü, en güzel, en cesurdur; öğreten, akıl veren, eğiten, koruyan, yönlendirendir. Baba: kızının sahibidir.
Kız: babasının yanında korunaklı, güzel, akıllı, cesurdur; öğrenen, söz dinleyen, eğitilen, yaramazlık yapandır. Babası, fiziksel olarak yanında olamadığı zamanlarda babasının gölgesinden, ruhsal varlığından güç alıp kendini koruyandır. Babasının kızı olmak için çabalayandır. Kız: babasına aittir.
Bu yüzden her "babacığım" ve "kızım" denildiğinde; tamamen ait ve sahip olmanın hazzını yaşarlar.
Kız: babasının yanında korunaklı, güzel, akıllı, cesurdur; öğrenen, söz dinleyen, eğitilen, yaramazlık yapandır. Babası, fiziksel olarak yanında olamadığı zamanlarda babasının gölgesinden, ruhsal varlığından güç alıp kendini koruyandır. Babasının kızı olmak için çabalayandır. Kız: babasına aittir.
Bu yüzden her "babacığım" ve "kızım" denildiğinde; tamamen ait ve sahip olmanın hazzını yaşarlar.
(#14010264) entry'i gördükten sonra yazayım istedim. Cemal Süreya'nın herhangi bir kitabında "Kadınlar Susarak Gider" yazısı ya da şiirinin olmaması çok normaldir bu eser kendisine ait değildir. Kimin aklına esti de yazının sonuna Cemal Süreya imzası ekledi bilemiyorum ama biraz olsun ikinci Yeni, Cemal Süreya ruhunu bilenler pekala bu eserin Cemal Süreya'nın kaleminden çıkmadığını anlaması gerekirdi. Şahsi yorumlarımı bir kenara bırakıp şu meşhur yazının yazarını söyleyeyim: Candan Ünal! Candan Ünal; MSN Türkiye Kadın Portalı, Yüksek Topuklar Kadın Portalı, Seninle Kadın Dergisi gibi birçok mecrada aşk ve ilişkiler üzerine yazılar yazmaktadır, "kadınlar susarak gider" yazısı da onlardan biridir.
Candan Ünal, yazısının altına çok nazikçe bir uyarı eklemiş Cemal Süreya imzası hakkında. Linkini de vereyim tam olsun: http://www.yuksektopuklar...dinlar-susarak-gider.html
Candan Ünal, yazısının altına çok nazikçe bir uyarı eklemiş Cemal Süreya imzası hakkında. Linkini de vereyim tam olsun: http://www.yuksektopuklar...dinlar-susarak-gider.html
Bir aşık, bir maşuka söylemiş. Bir pervane, bir ateşe söylemiş.
"Göz de, akıl da, can da giderse gitsin, sen gitme! Bence seni görmek, onlardan daha iyidir. Yeter ki, sen gitme! Güneş de, gök de senin gölgene sığınmışlardır. Eğer şu gökyüzü, şu yıldızlar giderse gitsinler, yeter ki, sen gitme! iman ehlinin hepsi de son nefeslerinde imanlarından ayrılmaktan korkarlar. Ey iman padişahı! Benim korkumsa, senin gitmendendir. Ne olur sen gitme!
Sen gitme, gidersen benim canımı da al beraber götür. Eğer beni bu sofradan alıp kendinle beraber götürmeyeceksen, gitme! Ben seninle beraber olunca, cihanın her cüzü bana bahçedir, bostandır. Sonbaharda bahçenin, bostanın güzellikleri gitse bile sen gitme! Bana ayrılığını gösterme, ayrılığın pek taş yüreklidir. Ey güzelliği yüzünden taşın bile lal olduğu sevgili, sen gitme.
Zerre de kim oluyor ki; "Ey güneş gitme!" desin? Kul da kim oluyor ki; "Padişahım gitme!" demeye cesaret edebilsin? Fakat sen ab-ı hayatsın. Bütün insanlar da o ab-ı hayatın içinde yüzen balıklardır. Keremin pek boldur. ihsanına son yoktur. Merhamet et, kerem buyur da gitme!"
"Göz de, akıl da, can da giderse gitsin, sen gitme! Bence seni görmek, onlardan daha iyidir. Yeter ki, sen gitme! Güneş de, gök de senin gölgene sığınmışlardır. Eğer şu gökyüzü, şu yıldızlar giderse gitsinler, yeter ki, sen gitme! iman ehlinin hepsi de son nefeslerinde imanlarından ayrılmaktan korkarlar. Ey iman padişahı! Benim korkumsa, senin gitmendendir. Ne olur sen gitme!
Sen gitme, gidersen benim canımı da al beraber götür. Eğer beni bu sofradan alıp kendinle beraber götürmeyeceksen, gitme! Ben seninle beraber olunca, cihanın her cüzü bana bahçedir, bostandır. Sonbaharda bahçenin, bostanın güzellikleri gitse bile sen gitme! Bana ayrılığını gösterme, ayrılığın pek taş yüreklidir. Ey güzelliği yüzünden taşın bile lal olduğu sevgili, sen gitme.
Zerre de kim oluyor ki; "Ey güneş gitme!" desin? Kul da kim oluyor ki; "Padişahım gitme!" demeye cesaret edebilsin? Fakat sen ab-ı hayatsın. Bütün insanlar da o ab-ı hayatın içinde yüzen balıklardır. Keremin pek boldur. ihsanına son yoktur. Merhamet et, kerem buyur da gitme!"
Önceleri sadece "Mahmut" diye severken, şizofreni sınırında gezinip Mahmut'u konuşturmaya başlayınca, "eh o zaman kendine özel bir sözlüğü olsun" deyip acayip kelimeler uydurmaya başladıktan sonra şöyle ifade edilir: yavrun, bebeyin, kombo... Ne var ki o da beni "Arcu" diyerek seviyor.
kadınlar için 10 orgazm gücündedir, sadece vücudunu değil yüzünü ve ruhunu güzelleştirir.
Ruhunun giderek yaşlandığını hissedenler (ki yağmurdan korkmazlar) aşkı anlatır şarkılarla ama en çok eskimeyen şarkılarla... Ne güzel gözdür bakılan, ne güzel bakıştır gözlerdeki...
güzel bir göz beni attı bu derin sevdaya
benziyor şimdi benim ömrüm uzun rüyaya
yâri karşımda görsem de dalarım hülyaya
benziyor şimdi benim ömrüm uzun rüyaya
güzel bir göz beni attı bu derin sevdaya
benziyor şimdi benim ömrüm uzun rüyaya
yâri karşımda görsem de dalarım hülyaya
benziyor şimdi benim ömrüm uzun rüyaya
Uhu olsa da cekse!
(bkz: çük)
"bıyık altında gülümsemek" deyiminin hakkını fazladan verir gibi gülümseyerek konuşuyor, inceden geçiriyor ya hani; hastasıyım!
https://www.facebook.com/photo.php?v=199020636874375
https://www.facebook.com/photo.php?v=199020636874375
Durumları, romantik sözlerle dramatize etmeye ihtiyaç duymuyor; bilakis dalgasını geçiyor. Sorulara verdiği yanıtlar, şeytani bir zeka içeriyor. Adamım!
Henry Chinaski; düşüncelerle yaratılan, gülümseten adam!
Henry Chinaski; düşüncelerle yaratılan, gülümseten adam!
toplantıları bölüyor, işi gücü aksatıyor. terbiyesiz insan! Ağzını burnunu kırarım, yemin ederim!
Yazabilmek, anlatabilmek, söyleyebilmek için kelimelere inanmış, inandıklarının bedelini ödedikçe ödeyen, korkmayan Rosa Luxemburg'un iç dökümlerinden biri...
Penceresinden içeri baktığımda kıskandığımdır... O'nu gördükçe, "Aynı alfabeyi kullanıyor, aynı duyguları hissediyorsak eğer neden ben değil de sen yazabiliyorsun? Bu adaletsizlik değil mi? Belki evet belki hayır ama iyi ki yazıyorsun da bana ulaşabiliyor kelimeler... Ya hiç bilmeseydik öldüren kelimeler sözlüğünü, ya hiç konuşmasaydık? Yine de ayıp değil mi benim gibi hissedip senin gibi yazabilmek? Ben bilmiyor muyum ateşin yanmadan kül olmayacağını, denizlerin dalgalanmadan durulmayacağını? Ben de yazık demiyor muyum? Peki, sen nasıl yazabiliyorsun?" dediğimdir.
--spoiler--
"En sevgili! Bana gönül alıcı, güzel mektuplar yaz. Biraz alçakgönüllü ol, lütfet ve arada beni sevdiğini söyleyiver. Benden karşılık görmezsin korkusuyla duygularını açıklamaktan çekinme, utanma. Kuşkusuz duyguların varsa eğer... Yoksa zaten zorla çekip alamam ki...
Ruhunla diz çökmeyi de öğren, yalnızca ben kollarımı açıp seni çağırdığımda değil, ben arkamı döndüğümde de. Kısacası, cömert ol, harca, israf et sevgini benim için. Senden bunu istiyorum! Ne yazık ki seninle sürekli birlikte olmak benim kişiliğimi bozuyor ama bunu bilmek seninle boğuşmak için güç veriyor bana. Unutma, teslim olmalısın, çünkü sevgimin gücü nasıl olsa sana boyun eğdirecek.
Ah sevgili, Tanrı şahidim olsun, başka hiçbir çift böyle bir görev üstlenmemiştir: birbirlerinden birer insan yaratmak. En sevgili; kendine iyi bak.
--spoiler--
Penceresinden içeri baktığımda kıskandığımdır... O'nu gördükçe, "Aynı alfabeyi kullanıyor, aynı duyguları hissediyorsak eğer neden ben değil de sen yazabiliyorsun? Bu adaletsizlik değil mi? Belki evet belki hayır ama iyi ki yazıyorsun da bana ulaşabiliyor kelimeler... Ya hiç bilmeseydik öldüren kelimeler sözlüğünü, ya hiç konuşmasaydık? Yine de ayıp değil mi benim gibi hissedip senin gibi yazabilmek? Ben bilmiyor muyum ateşin yanmadan kül olmayacağını, denizlerin dalgalanmadan durulmayacağını? Ben de yazık demiyor muyum? Peki, sen nasıl yazabiliyorsun?" dediğimdir.
--spoiler--
"En sevgili! Bana gönül alıcı, güzel mektuplar yaz. Biraz alçakgönüllü ol, lütfet ve arada beni sevdiğini söyleyiver. Benden karşılık görmezsin korkusuyla duygularını açıklamaktan çekinme, utanma. Kuşkusuz duyguların varsa eğer... Yoksa zaten zorla çekip alamam ki...
Ruhunla diz çökmeyi de öğren, yalnızca ben kollarımı açıp seni çağırdığımda değil, ben arkamı döndüğümde de. Kısacası, cömert ol, harca, israf et sevgini benim için. Senden bunu istiyorum! Ne yazık ki seninle sürekli birlikte olmak benim kişiliğimi bozuyor ama bunu bilmek seninle boğuşmak için güç veriyor bana. Unutma, teslim olmalısın, çünkü sevgimin gücü nasıl olsa sana boyun eğdirecek.
Ah sevgili, Tanrı şahidim olsun, başka hiçbir çift böyle bir görev üstlenmemiştir: birbirlerinden birer insan yaratmak. En sevgili; kendine iyi bak.
--spoiler--
an itibariyle 114.953 oy alıp meclistedir ve benim için bugünün en çok mutluluk veren haberinin kahramanıdır.
Alaçatı ve Marmaris'te yedikten sonra aşığı olduğum, sarımsakla süper uyum sağlayan, kendinden tuzlu, antioksidan özelliği olan ot.
Layıkıyla deniz börülcesi yapan bir kadın olduğumdan kendimle gurur duyuyorum.
Layıkıyla deniz börülcesi yapan bir kadın olduğumdan kendimle gurur duyuyorum.
henüz damağımda tadı dururken hem bir salata tarifini hem de yıkamaya dair pratik bilgi vereyim.
Semizotlarını yıkarken "aman kaç kere su değiştirdim hala toprak var" dememek için semizotlarının topraklı sap kısımlarını kesip çöpe atın. Sadece yaprak kısımlarını (ki zaten onlar yeniyor )yıkamaya başlayın. 3 kere yıkayıp süzüp 1 kere de sirkeli suda bekletirseniz pür-ü pak olurlar.
Salatası pek kolay; domates, salatalık küp şeklinde doğranır. Sarımsak rendelenir. Semizotları tuzla hafifçe ovulur. Derin bir kapta hepsi ve zeytinyağı, limon suyu harmanlanır. Buzdolabında 5 dakika bekletilir.
Bu sıcak günlerinde yenilip her lokmada "ohh tazelendim" hissi yaşanılır.
Semizotlarını yıkarken "aman kaç kere su değiştirdim hala toprak var" dememek için semizotlarının topraklı sap kısımlarını kesip çöpe atın. Sadece yaprak kısımlarını (ki zaten onlar yeniyor )yıkamaya başlayın. 3 kere yıkayıp süzüp 1 kere de sirkeli suda bekletirseniz pür-ü pak olurlar.
Salatası pek kolay; domates, salatalık küp şeklinde doğranır. Sarımsak rendelenir. Semizotları tuzla hafifçe ovulur. Derin bir kapta hepsi ve zeytinyağı, limon suyu harmanlanır. Buzdolabında 5 dakika bekletilir.
Bu sıcak günlerinde yenilip her lokmada "ohh tazelendim" hissi yaşanılır.