bugün

entry'ler (25)

yiğit özgür

absürd bir mizah anlayışı var, güldürür de; lakin umut sarıkaya ve uğur gürsoy varken karikatürlerine bakma gereği duymam.

the walking dead

zombileri sevmeyen fakat sevmek isteyenler için iyi bir başlangıç olabilir, illa ki bu dizi sizi bi' yığın zombili yapıma yönlendirecektir.

one

u2'nun en güzel şarkılarından biri, 1000 kere dinlense de sıkmaz: http://fizy.com/#s/20js24

intihar etme nedenleri

intihar kelimesini doğru yazamayan birinin varolduğunu görmek.

edit: başlığı tabi ki ben açmadım!

sofia coppola

ağız yapısından kaynaklanan müstehzi yüz ifadesine hayran olduğum kadın.

les amours imaginaires

bir filmde müzikler nasıl en etkili şekilde kullanılır, diye merak ediyorsanız bu filmi izleyin. müzikler harika. hikayesi de öyle.

tuna kiremitçi

köşe yazıları iyidir ama, özellikle hürriyet'in kelebek ekinde yazmaya başladıktan sonraki.

todd phillips

"road trip", "due date" ve "the hangover"/2 gibi filmleri yönetmesinden anlıyoruz ki, komedi işini bilen yönetmendir.

virgin radio turkiye

çok güzel derleme albümler hazırlıyorlar. mesela "virgin clup" adındaki dj tarkan'ın hazırladığı albüm çok güzeldi.

glee

henüz bi' izlemişliğim yok ama hakkında okuduklarıma ve duyduklarıma göre, nip/tuck gibi "awesome" bir dizinin yaratıcısı olan ryan murphy'den daha farklı bir şey beklerdim doğrusu. gerçi, murphy geçen sene de "eat pray love" gibi saçma sapan, nip/tuck'ı baz aldığımızda kendine hiç yakışmayan bir işle daha karşımıza çıkmıştı ya, neyse. tüm bu olanlardan anlıyoruz ki, nip/tuck münferit, bir daha da erişilemez güzellikte olan harika bir yapımdır ve öyle de kalacak. ee bize de bu harika dizinin bölümlerini tekrar tekrar izlemek düşer.

arabesk

yani geçmiş yıllarda, 70'lerde 80'lerde falan, lümpenlerle, varoşlarla birlikte anıldığı için "tü kaka" edilmesi normal karşılanabilir; ama şimdi durum biraz farklı, "modern arabesk" ya da "yeni arabesk" olarak tanımlayabileceğimiz işler ortaya çıkıyor birer birer; mesela fairuz derin bulut, istanbul arabesque project ya da şevval sam, ışın karaca'nın yaptığı arabesk çalışmaları çok hoş.
alıp dinlenmesinde bir sakınca yok, arabesk artık elit tarafından yadırganmıyor, "müslüm baba"lar falan en elit yerlerde sahneye çıkıyor.
ayrıca, her türk gibi, inkar etsek de etmesek de, bi yerlerimizde hep "arabesk" bir yan var, bu da ayıp değil. bu yüzden tavsiyem yukarıda saydığım sanatçıların, grupların "icra ettiği", böylelikle de yeni bir form kazanan şarkıları alıp dinlemeniz. hem rock enstrümanları kullanıyor yeni arabesk şarkılarda, daha ne olsun!

paul auster

"amerika'nın avrupalı yazarı" diye tanıtılıyor kitap arkalarında. ki kendisine en çok yakışan tanımlama budur. "avrupalı" olmasında, gençken üniversiteyi fransa'da okuması etkilidir.

françois truffaut

sinema için "karanlıkta bir ışık" diyerek güzel bir laf söylemiştir.

perfect day

françois ozon'un "time to leave" adlı muhteşem filminde de kullanılmıştı bu şarkı, filmdeki kahramanımızın hikayesini iyi bir şekilde tamamlıyordu. http://www.imdb.com/video/screenplay/vi1476264217/

mutluluk

ferzan özpetek'e göre hayatın amacı, eğer mutluysak tamamdır. özpetek'in bu düşüncesini son filmi "serseri mayınla`"da daha iyi görüyoruz. eğer insan mutluysa, seçtiği/yürüdüğü yol ne olursa olsun önemsizdir. ailenin de çocuğuna seçimleri karşısında vereceği tepki sadece şu olmadır: "peki böyle mutlu musun?" çocuğun bu soruya cevabı "evet"se gerisi önemsizdir, aile çocuğunun mutlu olup olmadığını düşünmelidir seçimleri karşısında, o kadar. mutluluk hayattaki yegane amacımız olmadır, ki ancak bu şekilde hayatı anlamlı kılabiliriz.

rus edebiyatı

julian assange'ın en sevdiği edebiyat-mış!
kaynak: yıllar önce üye olduğu arkadaşlık sitesindeki profili.

roni margulies

kendi deyimiyle "arada şiir yazıyormuş", ama ben şiir falan sevmediğimden şairliğini, şiirlerini bilemeyeceğim. ama taraf gazetesi'nde yazdığı yazıları çok güzel buluyorum, fikir yönünden katılmıyor olabilirsiniz ama üslubu çok güzel. ayrıca kendisini "niçe"ye de benzetiyorum, biraz saç ekle tamamdır!
"niçe": http://www.itusozluk.com/...ich+wilhelm+nietzsche/230
roni: http://www.durde.org/wp-c.../uploads/2010/12/roni.jpg

mancora

peru'da geçen güzel bir yol filmi. ayrıca; http://www.bakiniz.com/mancora_peru/

kafama sıkar giderim

"ahmet kaya'nın siyasi görüşlerine katılmıyorum ama, sesi çok güzel"cilerin en çok sevdiği ahmet kaya parçalarından biri.

salep

sıcak çikolatayla birlikte şu kış günlerinin vazgeçilmezi.