bugün

entry'ler (375)

500 days of summer

aşk hakkında çekilmiş olan en gerçekçi filmlerden biridir sanırım. diğerleri nelerdir bilmem ama 500 days of summer olabildiğince üst sıralardadır gerçekçilik seviyesinde.

the hangover 2

6.6 puanı hak ediyor. 1.sinin üstüne pek bir şey eklenmemiş hatta eksik. 1.sinin güldürme konusunda birkaç tık daha önde olduğu kesin.

köle

sözleri olmasa sadece müzik olsa.. evet, şarkıdan çok da şey eksilmez. bu kadar mükemmel, bu kadar duygu aktarabilen bir şarkı olabilir. (bkz: satılık)

wonderful tonight

o nasıl bir giriştir şarkıya.. clapton'ın en çok bilinen, dinlenilen şarkısı olmayı elbette ki hak ediyor.

500 days of summer

filmi izleyeli yarım saat oldu. şimdi oturmuş the smiths dinliyorum hüzünlü hüzünlü. etkisini böyle gösteren bir film olsa gerek.

disko kralı

dün gece efsaneydi. tam bir efsane. torrent linki bulunup bilgisayarda saklanmalı, gelecek nesillere izletilmeli.

match point

boş zamanda izlenilebilirliği olan bir film. şans kavramı üzerinde durmaya çalışmıştır fakat woody allen'dan daha iyi bir iş çıkarmasını beklerdik.

a perfect circle

bilhassa bugünkü gibi yağmurlu havalarda dinlenilsin diye kurulmuş bir gruptur. bir grup bu kadar yağmurlu havayla özleşebilir, bu kadar insanda hisleri ayaklandırabilir.

one shot at glory

göz ardı etmenin imkansız olduğu bir şarkı. painkiller albümünde painkiller'dan sonra gelen en iyi parçalardan birisi olsa gerek. bir de sabahtan akşama kadar van şad of gılorrii naraları dilden düşmüyor; işte tek kötü(!) yanı.

pembe mezarlık

şarkının dinleyici kitlesi bu kadar geniştir: 7 ile 40 yaş arasında değişmekte. şarkı hangi kitleyi hedef olarak yazılmıştır merak konusu.

gece hem kıçı açık hem de cam açık yatmak

bir adet anne bulunan bir evde bunun pek olma olasılığı yoktur.

22 aralık 2011 fransa nın ermeni soykırım yasası

soykırımın ne kadar insanlık dışı olduğunu kabul eden bir zihniyetim aynı zamanda ironik olarak böyle bir yasayı kabul etmesi gülünç. bunu on yaşındaki çocuğa anlatsanız eminim o da güler.

görülmediği halde sevilen şehirler

ankara ve londra

laptop adaptörü

2 cm yükseklikten yere düşmesiyle bozulan nazik alet. orijinalini almak ise biraz bütçe ve zaman istiyor. şimdilik 40 liralıkla idare etmeye çalışıyoruz ama bakalım.

p s i love you

(bkz: elbet bir gün izlenecek listesi)
evet, bu listenin ortalarında bir yerde bulunmaktadır.

the lord of the rings

smeagol'ın maayy pireşısss repliklerini unutmanın pek mümkün olmadığı, insanda shire gibi bir yerde yaşama isteği uyandıran, eowyn'in çok güzel olduğu, sam'in müthiş bir sadakat duygusuna sahip olduğu ve 1 ve 3. filmlerin arasında pek de ayrım yapamayacağınız muhteşem seridir. önce hobbit'i okumak şartıyla kitapları okumaya başlamak gerek bi ara.*

milk

hayatınızda izleyebileceğiniz en ama en güzel filmlerden birisidir herhalde. sean penn, evet, bu filmdeki rolüyle ona aşık olabilirsiniz. eşcinselliğe çok dar açılardan bakan birisi bile izlese eminim fikirlerinde az da olsa bir şeyler değiştirir bu film. herkes izlemeli, izletmeli.

easy rider

yollara düşesin gelir bu filmi izleyince. izlemeden önce ne kadar iyi olabilir ki diye düşünmekteydim* fakat film bitince tekrar izlemek istiyor insan. müzikleri ise şahane.
(bkz: jimi hendrix- if 6 was 9)

the lord of the rings the return of the king

serinin başlangıç filmi olan fellowhsip of the ring ile arasında seçimde zorlandığım bir film olmuştur.
frodo'nun ise sam'e güvenmeyi bir türlü becerememesi.. ah smeagol..ah.

sekizinci nesil yazarların yazar olamaması

(bkz: annasergeyevna)
sorun bilmem kaçıncı nesil olmamla ilgili mi bilemiyorum. ama hakikaten benden yazar olmaz la. bak valla.