bugün
- ruh varsa neden görünmüyor8
- arkadaşlar bu alınır mı8
- buluşunca sürekli derslerden konuşan erkek8
- bu başlıkta konya'yı övüyoruz16
- filistin'in türklere ihanetleri sıralı tam liste22
- yemek yemeyi sevmeyen insan8
- ileride evleneceğiniz kişi şuan ne yapıyor9
- anın görüntüsü18
- nişanlı kalmanın saçma olması13
- bir müslüman olarak filistin benim meselem değil20
- icardi190514
- akp chp yakınlaşması12
- tayyip erdoğan'ın israil anadolu'ya girecek demesi21
- beni özlediniz mi8
- okula bikiniyle gelen kız8
- kahverengi gözlü olmanın hiç bir işe yaramaması16
- 19 mayıs 2024 galatasaray fenerbahçe maçı21
- 15 mayıs 2024 türkiye japonya voleybol maçı13
- karşı cinse giyim önerileri16
- iyi bir insan olmak için ne yapmam lazım20
- türklerin çok kolay devlet kurması9
- karadeniz bölgesinde yaşamak11
- maca sekiz13
- türklerin ingilizce konuşamama nedenleri22
- en obez özelliğiniz17
- mauro icardi'nin karısı9
- larisalisa'nın parayla şukulatması8
- namuslu erkek bulmanın çok zor olması16
- herkesin merak ettiği o piç erkeğim soru alayım18
- 13 yaşındaki kıza tecavüz eden 28 kişi15
- sütyen takmaktaki inanılmaz mantık hatası19
- şampiyonluk için yanak okşatmak52
- gençler iş beğenmiyor8
- sevdiğiniz sözlük yazarları16
- kızılcık şerbeti dizisi12
- iki adım atınca kan ter içinde kalmak8
- embesil yazarlar8
- en nefret edilen yazarlar8
- hangi sözlük yazarı ile uyumak isterdin14
- kaç yaşındaki insan evde kalmıştır14
- larisalisa15
- sözlük erkeklerinin bugünkü kombinleri16
- aç karnına poğaça yemek11
- otoyol ve köprü geçiş ücretlerinin zamlanması19
- jose mourinho28
- en dindar özelliğiniz12
- chat sitesi kurmak9
- yaz aşkı varda kış aşkı neden yok11
- en taşaklı kızların bizim sözlükte bulunması16
- en havalı erkek meslekleri16
sevdiği entry'ler
Allah yarına bırakmış yanlarına bırakmamıştır bu ihaneti
şimdi tank paletleri altında ödesinler.
şimdi tank paletleri altında ödesinler.
--spoiler--
yunan dedelerinizin yaptıklarını nasıl sikseler dahi laf etmiyorsanız, bunları da etmezsiniz olur biter. ha tabii, “neden rum atalarımıza kin nefretle bakalım” diyorsanız, farklı tabii.
--spoiler--
bu lafı kullanan bi eleman katıksız araptapardır ve türk düşmanıdır.
yunan dostun değil, düşmanın. düşmanla çarpışırsın, düşman kalleş de çıkabilir. çıkıyor da.
diğeri dostum dediğin, kavm-i necip diyip el üstünde tuttuğun, din kardeşim diyip peşinde dolandığın eleman.
ikisini kıyaslayarak iş yürütüp yunana arap kadar kin beslemeyene " yunan dedelerin " diye argüman sıkmak, net araptapar bir köle olmanın neticesidir.
yunan dedelerinizin yaptıklarını nasıl sikseler dahi laf etmiyorsanız, bunları da etmezsiniz olur biter. ha tabii, “neden rum atalarımıza kin nefretle bakalım” diyorsanız, farklı tabii.
--spoiler--
bu lafı kullanan bi eleman katıksız araptapardır ve türk düşmanıdır.
yunan dostun değil, düşmanın. düşmanla çarpışırsın, düşman kalleş de çıkabilir. çıkıyor da.
diğeri dostum dediğin, kavm-i necip diyip el üstünde tuttuğun, din kardeşim diyip peşinde dolandığın eleman.
ikisini kıyaslayarak iş yürütüp yunana arap kadar kin beslemeyene " yunan dedelerin " diye argüman sıkmak, net araptapar bir köle olmanın neticesidir.
allah'ın vermediği aklı biz nereden verelim?
zeka başka bir şey, o kesin var ama hani başlıklara falan bakınca insan bir üzülüyor..
zeka başka bir şey, o kesin var ama hani başlıklara falan bakınca insan bir üzülüyor..
Bir de açtığım başlığı eleştirmiş kendisi. Ben en azından hayal gücümü kullanıp bir şeyler üretiyorum. Osurmam, sözlük yazarlarının donları, x yazara talibim gibi anlamsız başlıklar açmıyorum.
Bir sürü bilgi entrym de var. Haa haklısın kimseye hesap vermek zorunda değilim. Zaten gerçek hayatta da millet önüne bakmıyor, ben bakıyorum yoksa çarpışacağız, ben yer vermesem yaşlılar ayakta kalacak.
Sözlükte de kimse eleştiriye tahammül etmediği için kötü adam oldum. Kimse egosuna dokundurtmadı.
Bundan sonra da saygı ve formata dahil başlık açacağım ama eleştiri kabul etmeyeceğim. Eleştireni de eksileyeceğim.
Ne de olsa kimse kimseyi umursamıyor, ben de inceliği, kırılan olup olmadığını düşünerek yazmayı bırakayım en iyisi.
Ne de olsa görünmez adamım, en iyisi keyfimi bozmayayım. Aydınlattığın için teşekkür ederim yine de ben o tepkini hak etmedim.
iyi yazmalar, saygılar…
Bir sürü bilgi entrym de var. Haa haklısın kimseye hesap vermek zorunda değilim. Zaten gerçek hayatta da millet önüne bakmıyor, ben bakıyorum yoksa çarpışacağız, ben yer vermesem yaşlılar ayakta kalacak.
Sözlükte de kimse eleştiriye tahammül etmediği için kötü adam oldum. Kimse egosuna dokundurtmadı.
Bundan sonra da saygı ve formata dahil başlık açacağım ama eleştiri kabul etmeyeceğim. Eleştireni de eksileyeceğim.
Ne de olsa kimse kimseyi umursamıyor, ben de inceliği, kırılan olup olmadığını düşünerek yazmayı bırakayım en iyisi.
Ne de olsa görünmez adamım, en iyisi keyfimi bozmayayım. Aydınlattığın için teşekkür ederim yine de ben o tepkini hak etmedim.
iyi yazmalar, saygılar…
Her insan gibi, her yazar gibi hataları olan yazardır. Benim de var hatalarım. Zaten hatası olmayan yazar da insan da yok.
Dürüstlüğünü severim, hatta bizzat başlık açıp belirtmiştim. Ancak 2006’ dan beri uğradığım bir sürü haksızlığa rağmen, tüm sabrımla burada olup mücadele verme çabam bana göre eleştirisini ve eleştirisinin artı oylanmasını hak etmedi.
işin oyunda, karmasında da değilim. Saygı ve format çerçevesinde iyi vakit geçirip sözlüğe katkıda bulunmak istiyorum sadece.
Bundan sonra da sözlükte olacağım ama sevgili porsuk sayesinde yaşadığım aydınlanmayla artık doğru da olsa eleştiri kabul etmeyeceğim.
Zaten fark ettim ki gerçek hayatta da sözlükte de kimse eleştiri kabul etmiyor, kendi kafasına göre hareket ediyor.
Bundan sonra başarabildiğimce rahat ve gamsız olacağım çünkü insanlar farklı davranmıyor.
Bana yaşattığı aydınlanma için teşekkür eder, iyi yazmalar dilerim.
Dürüstlüğünü severim, hatta bizzat başlık açıp belirtmiştim. Ancak 2006’ dan beri uğradığım bir sürü haksızlığa rağmen, tüm sabrımla burada olup mücadele verme çabam bana göre eleştirisini ve eleştirisinin artı oylanmasını hak etmedi.
işin oyunda, karmasında da değilim. Saygı ve format çerçevesinde iyi vakit geçirip sözlüğe katkıda bulunmak istiyorum sadece.
Bundan sonra da sözlükte olacağım ama sevgili porsuk sayesinde yaşadığım aydınlanmayla artık doğru da olsa eleştiri kabul etmeyeceğim.
Zaten fark ettim ki gerçek hayatta da sözlükte de kimse eleştiri kabul etmiyor, kendi kafasına göre hareket ediyor.
Bundan sonra başarabildiğimce rahat ve gamsız olacağım çünkü insanlar farklı davranmıyor.
Bana yaşattığı aydınlanma için teşekkür eder, iyi yazmalar dilerim.
adamı bizim vergilerimizle besleyip okula yerleştirmişler bir de üstüne gitmiş müdürü vurmuş.
alacağı hapis cezası maksimum 16 yıl, onun da yatarı 10-12 yıl civarı. yani 27-28 yaşında (o da maksimum) bu suç makinesi yine aramızda olacak.
bir de bu adamlarla entegre olabileceğimizi falan düşünenler var insan gerçekten hayret ediyor.
alacağı hapis cezası maksimum 16 yıl, onun da yatarı 10-12 yıl civarı. yani 27-28 yaşında (o da maksimum) bu suç makinesi yine aramızda olacak.
bir de bu adamlarla entegre olabileceğimizi falan düşünenler var insan gerçekten hayret ediyor.
Dün seni nereye götüreyim, nereye gitmek istersin deme inceliğini gösteren elemanı pataklıyorlardı bugün sikmek isteyen elemanı pataklıyorlar. Yarın çalışıp didinip evini geçindirmeye çalışan adama göz süzüp baştan çıkarıp sikerler, evli adam bizi sikti diye döverler.
Amaaaaan.
görsel
Amaaaaan.
görsel
hem karakterli duruşları hem de cesurca, yalansızca yazmalarıyla sevilen ve sayılan iki yazarın sahip olduğu değerli dobralık şekli.
müthiş biçimde empati sahibi, kaliteli yazar. çok seviyorum.
Büyük bir erkek yüzdesinin yaşadığı tecrübe.
Şahsen ben anlamayı bırak, anlamayı denemekten bile vazgeçtim çünkü çok kırıldım ve yoruldum. Hiç uğraşamam artık.
Şahsen ben anlamayı bırak, anlamayı denemekten bile vazgeçtim çünkü çok kırıldım ve yoruldum. Hiç uğraşamam artık.
Adam kalkmış "osurdum" diye başlık açmış. Hele cinsel sapkınlık şeklinde algıladığım ne çok başlıklar var. Yahu bir kalite olması lazım. yanda şimdi, bakıyorum başlıklara, "türk kızları", "bakire ve masum bir kızla arkadaş olmak", vs. Bakın sözlükçüler, bindiğiniz dalı kesiyorsunuz, kendi sözlüğünüzü yakıyorsunuz, çok kişi bırakıp gider, kimse çöplükte yaşamak istemez. Uzatmıyorum, anladınız herhalde.
maalesef ulaşıldığı anda isik hiziyla kuculmeye yol aciyor.
bu muymus lan yani deyip siktiri cekiyorsun. sonucta herkes insan, yiyor iciyor osuruyor siciyor. cok da seetmemek lazim.
bu muymus lan yani deyip siktiri cekiyorsun. sonucta herkes insan, yiyor iciyor osuruyor siciyor. cok da seetmemek lazim.
Arkadaslar, nick altım kapatıldığından ismimle açılmaya başlandı başlıklar. Yapmayın denildigi halde, hala yapıyorsunuz.
Lan bir duruşunuz, adamlığıniz olsun diyorum o da yok. Artık kızmaya başladım. Bakın son kez uyarıyorum..
Bundan sonra adımı kullanıp başlık açmayın. Sonra gemileri yakarsam, cümlenin, kelimelerin kime girdiği umrumda olmaz.
Edebinizle espri yapacaksanız yapın. Duracaginiz yeri de bilin!
Yeter artık!
Erkek kasarligindan gına geldi.
Evet
Lan bir duruşunuz, adamlığıniz olsun diyorum o da yok. Artık kızmaya başladım. Bakın son kez uyarıyorum..
Bundan sonra adımı kullanıp başlık açmayın. Sonra gemileri yakarsam, cümlenin, kelimelerin kime girdiği umrumda olmaz.
Edebinizle espri yapacaksanız yapın. Duracaginiz yeri de bilin!
Yeter artık!
Erkek kasarligindan gına geldi.
Evet
babama uzun zamandır sinir oluyordum. aslında hâlâ sinir olacağım anlar olacağına eminim.
yine de sanırım bu zamana kadar kendisine karşı fazla sinirliydim. onu doğru yargıladığıma emindim ama bir şeyleri atlamış olabilirim. esasen yeni bir şey olmadı. sadece kafamın içinde bir kıvılcım oluştu. babamla düşüncelerimiz benzerdir ama o düşünceye giden yollar farklıdır. hayatta önem verdiğimiz değerler farklılık gösterir. en azından sırası değişkendir. bunu fark ettiğimden beri kendisiyle ilişkimiz kötüydü. tabii ben asi bir evlat olmadığım için dışardan normal gözüküyoruzdur. neyse, ben olaylara kendi penceremden yoğunlaştığımı fark ettim. onun penceresini görmezden gelmemiştim tabii ama işte arka plana atmıştım. ha her türlü uyuşmayacağız ama neticede o benim babam. kendisini anlamak için daha çok çaba sarf edebilirim. daha doğrusu kabullenmek için. ben onun yaşamını yaşamadım. elbette bu davranışlarını normalleştirmez. ki bunu da istemem. ilerde çocuğum olursa ona bu normal saydığım davranışlar doğrultusunda davranmak istemem. kendi normalimiz olsun isterim. babamla hiçbir zaman 12-13 yaşlarımdan önceki döneme dönemeyeceğiz. ona hayrandım. çünkü o da benim gibi mantıklı biriydi. çevremdeki mantıklı insan sayısı çok azdı. ayrıca baba-kız muhabbetinin de etkisi olmuş olabilir. gerçi hiçbir zaman öyle bir ilişkimiz olmadı. beni her zaman yetişkin olarak varsaydı. bilmiyorum belki benden beklentisi fazlaydı. zeki biri olduğumu 4-5 yaşlarımdayken anlamış. şu anda bile benim onun için ayrı bir yerim olduğunu söyler. bu nedenden dolayı tabii.
bana bugün herkesi kendim gibi gördüğümü söyledi. yine bana nutuk çekiyordu. tamam tamam. aslında eskisi kadar nutuk dinlemiyorum. hakkını yemeyeyim. neyse, insanların kandırılmasından bahsediyordu. kimseye güvenmemem gerekmesinden falan. ben de bunun bir seçim olduğunu söyledim. insanlar genelde kandırılmaz, kandırılmayı kendileri seçerler ya da o hayatı bilinçli seçerler. arada fark var. neyse, bana herkesin benim gibi olmadığını ve aptal insanların azımsanmayacak derecede olduğunu söyledi. bu duruma tamamen katılmam mümkün değil tabii. bu tartışılması gereken ayrı bir konu. buradaki asıl konu kendi penceremden bakıyor olmam. gerçekten öyle yaptığımı farkettim. evet, aptal insanların çok fazla olduğunu biliyorum. bunu değerlendirmemin içine kattığımı da sanıyordum ama tam olarak katmadığımı fark ettim. bu sadece bir veri. onların gözünden düşünmüyorum. uygulamaya sokmuyorum bu bilgiyi. sadece aklımın bir köşesinde bir veri olarak kalıyor büyük ölçüde. kocaman bir hata. bu epey pratik gerektiren bir şey. yapabilir miyim onu da bilmiyorum ama eksiğim işte. neyse, babamı affetmeyi seçiyorum. doğumunu, çevresini vs. o seçmedi. beni ya da bizi seviyor mu bilmiyorum ama bu sanırım çok da önemli sayılmaz. eğer beni sevmiyorsa da bu onun suçu sayılamaz. hatalarını görmezden gelmeyeceğim ama onu düşman ilan etmekten vazgeçtim. kendi doğrularıyla kendi dünyasını kurmuş biri. iyi ya da kötü. benim de kendime ait bir dünyamın olması gerektiği gibi.
annemle küçükken hiç anlaşamazdık. çünkü o duygusal biriydi. çok fazla dürtüsel hareketi vardı. hayata bakışımız da farklıydı. büyüdükçe onu anladım. bizi kendince sevdiğini, büyütmeye çalıştığını gördüm. hatalarını aklıma bile getirmiyorum. babam için de aynı şeyi yapmaya karar verdim. hâlâ iyi ebeveynler olduklarını düşünmüyorum. çocuklarım olsa onları örnek almam ama kimse mükemmel değil. ben de mükemmel bir evlat değilim. tabii aynı şey değil.
beni kiraz ağacıyken elma ağacı gibi yetiştirip sonra da armut beklemeleri onların hatası. hem bana hem kendilerine. bilinçsiz olmalarına vereceğim ya da sadece insan olmalarına. çok uzun ve gereksiz bir yazı oldu. belki yarın çok farklı düşünürüm. kim bilir?
kırgınlıklarımı bir sandığa koyup kilitlemeliyim. bu en başta bana iyi gelebilir. yani herhalde. emin değilim. denenebilir?
yine de sanırım bu zamana kadar kendisine karşı fazla sinirliydim. onu doğru yargıladığıma emindim ama bir şeyleri atlamış olabilirim. esasen yeni bir şey olmadı. sadece kafamın içinde bir kıvılcım oluştu. babamla düşüncelerimiz benzerdir ama o düşünceye giden yollar farklıdır. hayatta önem verdiğimiz değerler farklılık gösterir. en azından sırası değişkendir. bunu fark ettiğimden beri kendisiyle ilişkimiz kötüydü. tabii ben asi bir evlat olmadığım için dışardan normal gözüküyoruzdur. neyse, ben olaylara kendi penceremden yoğunlaştığımı fark ettim. onun penceresini görmezden gelmemiştim tabii ama işte arka plana atmıştım. ha her türlü uyuşmayacağız ama neticede o benim babam. kendisini anlamak için daha çok çaba sarf edebilirim. daha doğrusu kabullenmek için. ben onun yaşamını yaşamadım. elbette bu davranışlarını normalleştirmez. ki bunu da istemem. ilerde çocuğum olursa ona bu normal saydığım davranışlar doğrultusunda davranmak istemem. kendi normalimiz olsun isterim. babamla hiçbir zaman 12-13 yaşlarımdan önceki döneme dönemeyeceğiz. ona hayrandım. çünkü o da benim gibi mantıklı biriydi. çevremdeki mantıklı insan sayısı çok azdı. ayrıca baba-kız muhabbetinin de etkisi olmuş olabilir. gerçi hiçbir zaman öyle bir ilişkimiz olmadı. beni her zaman yetişkin olarak varsaydı. bilmiyorum belki benden beklentisi fazlaydı. zeki biri olduğumu 4-5 yaşlarımdayken anlamış. şu anda bile benim onun için ayrı bir yerim olduğunu söyler. bu nedenden dolayı tabii.
bana bugün herkesi kendim gibi gördüğümü söyledi. yine bana nutuk çekiyordu. tamam tamam. aslında eskisi kadar nutuk dinlemiyorum. hakkını yemeyeyim. neyse, insanların kandırılmasından bahsediyordu. kimseye güvenmemem gerekmesinden falan. ben de bunun bir seçim olduğunu söyledim. insanlar genelde kandırılmaz, kandırılmayı kendileri seçerler ya da o hayatı bilinçli seçerler. arada fark var. neyse, bana herkesin benim gibi olmadığını ve aptal insanların azımsanmayacak derecede olduğunu söyledi. bu duruma tamamen katılmam mümkün değil tabii. bu tartışılması gereken ayrı bir konu. buradaki asıl konu kendi penceremden bakıyor olmam. gerçekten öyle yaptığımı farkettim. evet, aptal insanların çok fazla olduğunu biliyorum. bunu değerlendirmemin içine kattığımı da sanıyordum ama tam olarak katmadığımı fark ettim. bu sadece bir veri. onların gözünden düşünmüyorum. uygulamaya sokmuyorum bu bilgiyi. sadece aklımın bir köşesinde bir veri olarak kalıyor büyük ölçüde. kocaman bir hata. bu epey pratik gerektiren bir şey. yapabilir miyim onu da bilmiyorum ama eksiğim işte. neyse, babamı affetmeyi seçiyorum. doğumunu, çevresini vs. o seçmedi. beni ya da bizi seviyor mu bilmiyorum ama bu sanırım çok da önemli sayılmaz. eğer beni sevmiyorsa da bu onun suçu sayılamaz. hatalarını görmezden gelmeyeceğim ama onu düşman ilan etmekten vazgeçtim. kendi doğrularıyla kendi dünyasını kurmuş biri. iyi ya da kötü. benim de kendime ait bir dünyamın olması gerektiği gibi.
annemle küçükken hiç anlaşamazdık. çünkü o duygusal biriydi. çok fazla dürtüsel hareketi vardı. hayata bakışımız da farklıydı. büyüdükçe onu anladım. bizi kendince sevdiğini, büyütmeye çalıştığını gördüm. hatalarını aklıma bile getirmiyorum. babam için de aynı şeyi yapmaya karar verdim. hâlâ iyi ebeveynler olduklarını düşünmüyorum. çocuklarım olsa onları örnek almam ama kimse mükemmel değil. ben de mükemmel bir evlat değilim. tabii aynı şey değil.
beni kiraz ağacıyken elma ağacı gibi yetiştirip sonra da armut beklemeleri onların hatası. hem bana hem kendilerine. bilinçsiz olmalarına vereceğim ya da sadece insan olmalarına. çok uzun ve gereksiz bir yazı oldu. belki yarın çok farklı düşünürüm. kim bilir?
kırgınlıklarımı bir sandığa koyup kilitlemeliyim. bu en başta bana iyi gelebilir. yani herhalde. emin değilim. denenebilir?
Hoşgeldiniz yeni yazar kendisi. Umarım iyi bir yazardır kendisi:)