bugün

ben onu taksim'de gittiğim salaş bir barda gördüm ilk. yarışma yeni bitymiş 1. olmuştu. çevresine gelen insanlar vardı. ''barış naber'' diye soranlara birden yanak kasları harekete geçip içten bir gülümsemeyle '' iyi abi sen nasılsın'' diye soruyordu.

aradan zaman geçti barış albüm çıkartı. bazıları gibi 2 mankenle geceleri bar çıkışında kameralara poz verseydi çok çok daha fazla para kazanıp, çok çok daha fazla meşhur olup, çok çok daha fazla klip çekebilirdi. yapmadı. neden yapmadı acaba?

lösemili çocuklar yararına konserler veriyormuş. ''muş'' diyorum yeni öğrendim daha. bazıları gibi hastaneye kameraları çağırıp '' ben iyi bir insanım çocuklara yardım ediyorum hey türk halkı bunu bilin'' dememiş içten pazarlıklı davranmamıştır. neden acaba?

müzik kariyerinde belki de sadece cem karaca'Nın ıslak ıslak'ıyla anılacak belkide çok daha büyük işler yapacakı barış. belki de hiçbir şey yapamıyacak başkaları gibi sönüp gidecekti müzik hayatında.

ama hayatta çok şey yapacaktı barış.

çünkü daha 28 yaşındaydı. *

ha bu arada ırak'ta ve afrika'da ölen insanlara da allah rahmet eylesin diyim. diyim ki bazılarının içi rahat olsun.
bugün onun doğum günü. tamda 9 sene önce bugün 28. doğum gününde trafik kazası geçirdi. mekanın cennet olsun güzel insan. unutmadık, unutmayacağız.
doğum günün kutlu olsun...
görsel
barış... özledim eşşek kafalı seni... seni konuştuk annenle yazın... hatırlayıp durduk , o ucube asrın'da 18 lik yeni yetme barış'dan dinlediğimiz lavinya'yı konuştuk. benim her akşam istediğim 'cesaretin varmı' yı nasıl gülen gözlerine sindirdiğini bi de...bir gece bile hayır demedin, her akşam çaldın , söyledin usanmasan ...

annen tutamadı, 2 senedir tutamadığı gibi yaşını... aktı gitti gözünden, bense hep yaptığım gibi bırakmadım onları akıttım içime...

şimdi resimlerine baktım da aklıma düştün o yüzden yazıyorum. yoksa bilirsin yazmam arkasından kaybettiklerimin. bir şarkı isterdim gidenin arkasından, sen söylerdin... ama sen gittin , seni kimden isteyelim ki, ne söyletebilelim...
çok şey oldu sen gideli, çok sey değişti... ama bi ali emmi aynı, hani senin kendine benzettiğin delimiz, hala deli...
asrın harabe ama... klubede yazın yapılan gözlemeden başka hiç bişey yok... ne o bizim zamanımızdaki masalar , ne masalarda oturanlar, ne de o koltukta elinde gitar şarkı söyleyen 18 lik yeni yetme...

gece yarıları kumsala serilmiş gitar dinleyen gençleri de bulmak zor... bizim zamanımızdaymış onlar...gençlikdeymiş...
e bir de o aşklar yok tabi... gözlere bakıla bakıla şarkılar söylenmiyor... aşıklar ağlamaktan mendil harcamıyor tomar tomar... o da deli kıza aitmiş meğer... özledin mi deli kızımızı... ne aşktı ama di mi? hala hatırladıkça gülerim. ne zorlamıştın benim arkadasımı bee... erkek bu kadar nazlı olur mu eşşek sıpası... ama ; kışın yapılan amasra seyahatleri seni görebilmek için , her hafta sonu yaşanırdı. ben biliyorum babasına nasıl yalvardığını, senin haberin yok tabi *

sen gelmiştin bi kış günü görmeye ... çatlak teyze de kalmıştın. saçların uzun diye yemediğin azar kalmamıştı, 'uy uşağım bu ne böyle kiz gibu' saçlarını ilk uzattığın yıl, haram olmuştu , hevesin gitmişti be *

ha sahi sürme de yoktu o zamanlar , o artis olunca peydahlandı doğru * kargaya yavrusu şahan geldiğinden midir demiyeceğim, tabi ki ondan , yakışıyordu sana be dişleğim...

ayrılığınızı hatırlıyorum ya... lan oğlum ne ağlattın o gün kızı... bana dedin, yapma demiştim uyarmıştım seni... tam sınav arifesi yapılır mı kıza o. ama barış işte bilmediğim adam mı, yapacak koydu kafaya, yalandan bi de ben sana layık değilim sen okuyacaksın, ben okumadım ayakları.... hadi lenn dedim sana, yeme beni... şimdi bizim deli kız mutlu barış, var bi sevgilisi evlenmek istiyor onunla. ama senin gittiğine çok ağladı, günlerce hem de . bilirsin çok sevdi seni be...en son bi telefona bağlanmış sen bi programdayken... görüşelim demişsin ona. hemen beni aradı, görüşsem mi acaba dedi. e dedim görüş ne olacak... ama aradan 10 gün geçmedi, gittin sen. verdiğin sözü yine tutmadın , yine tembellik yaptın, yine randevuya gitmedin deli oğlan...

ha bi sevgilin daha vardı , bizmkinden önce , bildin mi... evlendi o hamile şimdi , anne olacak. korkut desen aynı korkut , bi sakal bıyık yaptı işte bu dönemde hepsi o:) hala sapık... sinir ederdin beni ya cırlatırdın resmen pislik. sapığı salardın başıma. hoşuna giderdi di mi beni kaçırmak sapıktan.

buralar aynı dişlek çocuk... çok değişen bişeyler yok... bi o yeni yetme gitar çalan çocuk işte ... sen yoksun... he bi de afişler var artık, posterler asılı her köşe başında ''barış seni unutmayacağız'' yazılı... bir de amasra'nın göbeğinde dikili heykel... uzun saçlı, güneş gözlüklü, elinde gitarı yakışıklı adam heykeli... senin heykelin, senden kalan...
bugün doğum günü olan rahmetli şarkıcı. 29 haziran 1979...

#ohep28yaşında
Bugün onun doğum günü, 5 gün sonrada ölüm yıldönümü. 11 yıl önce 29 haziran gecesi kaza geçirdi. Doğum gününde. 5 gün dayanabildi. 11 yıl önce 4 temmuz da aramızdan göçüp gitti. Huzur içinde uyu güzel insan.
görsel
Sürmenin ve takıların çok yakıştığı adam. Aramızdan çok erken ayrıldı. Daha söylenecek çok şarkı vardı. Mekanın cennet olsun.
görsel
Tam 9 yıl önce bugün hayatını kaybeden güzel insan. 9 yıl önce ne kadar çok üzmüştü bizi. Bu dünyaya erken veda etti, oysa daha söylenecek çok şarkı vardı. Ne kadar hayat dolu bir insandı. O hep 28 yaşında kalacak. Mekanı cennet olsun.
görsel
ajdarların, bayhanların, göt gösterme sevdalısı kokoşların düdüğünü öttürdüğü popstar türevi yarışmaların bu ülkeye kazandırdığı belki de tek yetenek bu adam. sesinden, oyunculuğundan öte, sanatçı diye adlandırılan çoğu zerzavatta bulunmayan karakter erdemi fazlasıyla mevcuttur. şu an için yapabileceğimiz tek şey dua etmek. allah ilk cümlenin yüklemine ti ekini ekletmesin.
Şimdikilerden çok farklıydı.Hastaneden beşiktaş formasıyla çıkmasını bekledik.olmadı.hala içimde yaradır.Mekanı cennet olsun güzel insandı.
küfür serbest olsa şuraya okkalı bir tane sallamak lazımdı.
insanlık ölümü hala benimseyemeyen, sevdikleri kişinin bedensel yokluğuna katlanamayan ilkel bir varlık. insan doğar, yaşar, ölür düsturunu kabullenemeyen bir varlık.. buraya kadar her şey net.. ve insanlık tarihi boyunca ölenler için ağıt yakılır, ağlanır. neymiş? ölenlere üzülüyoruz. şimdi memleket meselesi olan barış'a üzülmek mevzuna gelelim.. çocuk komada ya da öldü bilemiyorum. buna birilerinin üzülmesi, mantık kumkumalarını neden çileden çıkarmaktadır.. abuk bir kıyas olmanın ötesine geçemeyen; "şehitlere üzülmüyorsunuz" hangi zihniyetin ürünüdür.. çocuk tanınmış bir yüz. vehim bir kaza sonucu şu anki duruma düştü. gözümüzün önünde ölüyor ve ü zü lü yo ruz. götünüzü de yırtsanız bu böyle. 3 sokak ötedeki 25 yaşındaki osman'ın koma haberini alsam buna da canım sıkılırdı. genç ve güzel(bize zararı olmayan, kendince yaşayan anlamında) olanın kaybı her zaman can sıkıcıdır çünkü. bu insani bir güdü. bunun tartışmasına daha fazla devam edemeyeceğim, kendimden iğrendim.

dağılın şimdi ya da dağılmayın takılın.
+çok mu pahalıydı gözlügün barış?
-yok be abi 50 ytl

bilmem kaç bin dolarlık gözlük takıp seviyeli aşkların müebbetleri varken aynı düzen de, 50 ytl!
allah rahmet eylesin.
her akla geldikçe hüzünlendiren kişi. ne güzel sesi vardı. evet.
bugün doğum günü olan şarkıcı, oyuncu. eğer yaşasaydı 39 yaşında olacaktı.

özledik... #ohep28yaşında
Sevgiyle hatırladık. Ruhu şad olsun.
sürmenin çok çok yakıştığı sevimli şey.