bugün

herkesin bahanesi var, senin yok
günahlı bir gölgenin serinliğinde
biraz bekleyebilirsin, daha sonra
burada kalamazsın, başa dönemezsin
ama dön
eve dön! şarkıya dön! kalbine dön!

ismet özel
geçti istemem gelmeni
yokluğunda buldum seni
bırak vehmimde gölgeni
gelme artık neye yarar
bütün renkler hızla kirleniyordu , birinciliği beyaza verdiler.
gözler ki birer parçasıdır sende ilahın
gözler ki senin en katı zulmün ve silahın... **
"Uyuduk mu eşit oluruz
Ne tutku, ne gurur, ne umut..."

Melih Cevdet Anday
MESELA diyorum; bu gece bir DELiLiK yapsam..!

Bıraksam MUTFAKTA biriken bulaşıkları,
Çeksem arkamdan kapıyı,
KADIN başıma gitsem bir meyhaneyi dağıtsam..!

FONDA bir masa,
Arkada Sezen'in şarkıları çalsa;
Ben AĞLASAM...
Şişenin dibine dibine vursam..!

MESELA diyorum;
Sokaklardan bütün ERKEKLERi kovsam,
Bu gecelik evlerinde otursalar..
Korkmadan dolaşsam bütün şehri,
Kimse DOKUNMASA bana,
Bir sandalda sabahlasam...!

Alabildiğince KADIN,
Alabildiğince ÖZGÜR olsam.
Küfür etsem ağız dolusu, utanmasam;
Şehre isyanımı haykırsam.

Kim bilir kaç kere satılmıştır, bu dünyanın ANASI...!
MESELA diyorum;
Bu gecede ben BABASINI satsam..! .
Bayram kartlarının tutsaklığından aşırıp bayramı
Sedef kakmalı bir kutu içinde
Vermek isterdim çocukların ellerine
Sonra, sonra benim güzel annem
Damdan düşer gibi vurulmak isterdim bir kıza
Gecenin kıyısında durmuşum
Kefenin cebi yok
Koynuma yıldız doldurmuşum
Koşun çocuklar koşun
Sabah üstüme üstüme geliyor

(bkz: şafak türküsü)
...
ömrümün sol anahtarısın
hazan makamının kapısını açan
ne nisanlar gördüm ben
ilkbahardan kaçarken
bir mızrap’a tutunan

(bkz: yılmaz erdoğan)
Bir eşi olmalı insanın

Yüzüne baktığında, konuşmadan anlamalı derdini,
Tasasını, öfkesini, sevincini, coşkusunu...
Güven duymalı, herşeyiyle.
Başını göğsüne koyup, huzurla uyuyabilmeli,
Tüm düşüncelerinden arınmış olarak.
Babası, abisi, arkadaşı, dostu, sırdaşı, anası, çocuğu olmalı...
Şımarabilmeli yanında. Kıskanılmalı zaman zaman da...
giderken gözlerinde gördüklerim olmamalıydı son sözlerin
hiç sevmedim dedin ve hiç ellerime değmedi ellerin...
yürek değil be, çarıkmış bu, manda gönünden,
teper ha babam teper
paralanmaz
teper taşlı yolları.
bir vapur geçer varna önünden
uy karadeniz'in gümüş telleri
bir vapur geçer boğaz'a doğru
nazım usulcacık okşar vapuru
yanar elleri.*
sonra, şu on yıldan bu yana
benim, fakir milletime ikrâm edebildiğim
bir tek elmam var elimde, doktor,
bir kırmızı elma :
kalbim...

ne arteryo skleroz, ne nikotin, ne hapis,
işte bu yüzden, doktorcuğum, bu yüzden
bende bu angina pektoris...

(bkz: nazım hikmet)

edit: aslında Nazım'ın bütün dizeleri girer bu kategoriye.
çekilmez bir adam oldum yine aksi, uykusuz, nalet.
nazım hikmet
yine kamyonlar kavun taşır
fakat içimde şarkı bitti
-cahit külebi.
tek yanlı aşk kişiyi nasıl aptallaştırıyor
nasıl da unutmuşum bir başkasını sevdiğini
onlar ki toprakta karınca
suda balık
havada kuş kadar çokturlar
korkak,cesur,cahil,hakim ve çocukturlar
ve kahreden yaratan ki onlardır
destanımızda yalnız onların maceraları vardır.
ve gayrısi
mesela benim on sene yatmam
laf-ı güzaf.

nazım hikmet ran.
bekle dedi gitti.
ben beklemedim o da gelmedi.
ölüm gibi bir şey oldu, ama kimse ölmedi.

özdemir asaf.
üşüyorum kapama gözlerini.
(bkz: ahmet arif)
izin versen dudağına kupkuru yaslanıp
on altı yaşıma basacaktım..
Aklımı atomlarına ayırmama rağmen
organlarımdaki ağrıyı ispatlayamadım,
seni oluruna değil ölürüne öptüğümü anlatamadım.
Kendinden kaçar gibi.
Yüksek topuklu hayatın dibini görmek gibi.
Ama sen hic benim olmadin ki
ya aklin baska yerdeydi, ya yuregin...
sana çirkin dediler düşmanı oldum güzelin
sana kafir dediler diş biledim hakka bile
topladın saçtığı altınları yüzlerce elin
kahpelendin de garez bağladım ahlaka bile

sana çirkin demedim ben, sana kafir demedim
bence dinin gibi küfründe mukaddesti senin
beş yıl gönlümde yaşadın misafir demedim
şimdi bu firar nereden aklına esti senin?
Vazgeçtim bu dünyadan tek ölüm paklar beni,
Değmez bu yangın yeri, avuç açmaya değmez.
Değil mi ki çiğnenmiş inancın en seçkini,
Değil mi ki yoksullar mutluluktan habersiz,
Değil mi ki ayaklar altında insan onuru,
O kız oğlan kız erdem dağlara kaldırılmış,
Ezilmiş, hor görülmüş el emeği, göz nuru,
Ödlekler geçmiş başa, derken mertlik bozulmuş,
Değil mi ki korkudan dili bağlı sanatın,
Değil mi ki çılgınlık sahip çıkmış düzene,
Doğruya doğru derken eğriye çıkmış adın,
Değil mi ki kötüler kadı olmuş Yemen’e,
Vazgeçtim bu dünyadan, dünyamdan geçtim ama,
Seni yalnız komak var, o koyuyor adama. w.shekespeare
Biraz değiştim,
Her şey kadar, herkes kadar, sen kadar…
Değiştim,
Unutamadığım sözlerinin arasında sıkışıyorum,
Bir yanım kendimi kolluyor bir yanım seni
Ben benimle savaşıyorum,
Seninle değil!
Sonucu kılıcı kuşananından belli olan bir savaşın
Ne kazanabileni ne de kaybedeniyim,
Sorun değil!

Elbet alışırım,
Biraz alıştım,
Her şey kadar, herkes kadar, sen kadar,
Alıştım,
Varlığını istemediğim tüm eksik yanlarıma,
Ve çokluğunu da yokluğunu da istemediğim bu iki arada bir derede duyguya alışıyorum,
Bir yanım bırak diyor bir yanıma,
Kesin değil!

Henüz tanıştım,
Her şey kadar, herkes kadar, sen kadar,
Tanıdığımı sandığım bana daha da yakınım artık,
Duvarlara anlatırken öğrendiklerim kendi hakkımda,
Ve aynalara ağlarken gördüklerim kendi tarafımda…
Bir yanım memnun oldum diyor, bir yanım tanıyamadım daha,
Samimi değil!

Bir hayli kırıldım,
Her şey kadar, herkes kadar, sen kadar,
Canıma batan her halin felç gibi indi bedenime,
Gözlerimden tut da ciğerime kadar kırgınım!
Aslında ne sana, ne olanlara…
Kendime kırgınım…
Maziye hiç değil, an'a kırgınım.
Anlatamadığım, anlayamadığım masalların bana yaptıklarına,
Dinlediğim şarkılarda bana seni anlatan şarkıcılara,
Beni anlamadığın kelimelerin bana her şeyi anlatıyor gibi geliyor oluşlarına…
Bir hayli kırgınım…
Beni ben kırdım oysa,
iyi değil!

Galiba yoruldum,
Her şey kadar, herkes kadar, sen kadar,
Kendime kalbimi kanıtlamaktan,
Ve kanıtladığıma kendimi inandırmaktan,
Ve dahası kocaman bir sahada tek başına koşmaktan yoruldum.
can yücel
ben seni sevdim mi?
Sevdim elbet, kimene!
Sen aşk nedir bilmezsin. Beni sevmedin ki. Ağla ağlayabildiğin kadar. Bütün güzellikler sende. Aşk bendedir.