bugün

evet efendim..

alttaki bakınızda bir yazar arkadaş bahsetmiş, üniversiteli kızların özgürleşme çabasını. lakin söylememiş ama, üniversite okuyan kızlarda da kaşarlığa biraz merak var arkadaşlar. yani durum bu, kimse aksini boşuna inkar edip, aa troll lan bu deyip saçmalamasın hakkımda.
(bkz: üniversiteli kızların özgür olma merakı)

hülasa, denk geliyorum ben böyle kızlara. üniversite okumak için büyükşehirlere geliyorlar, sürekli gezme peşindeler ve dekolte giyinerek barlara, pavyonlara gidiyorlar. tabi ki burada ayrıca tartışılması gereken konu, büyükşehirlerin ahlaki yapısını da değiştirmeleri...

yani şehrini terkedip, hiç bilmediği büyük bir şehre gelen kızın, yalnız başına barlara, pavyonlara gitmesi çok sakıncalıdır. allah korusun televizyonlara görüyoruz, hatta yeşilçam'da bu durum için bir çok kez filmler çekildi. kayıp kızlar, tele kızlar gibi..

çünkü içerisinde bulunduğumuz zaman kötü, herkes herkese kötülük yapma peşinde. bu kızlarımız da okumak için gelip, başka heveslere yelken açıyorlar.
batakhaneye düşebilirler, porno sektörüne düşebilirler, şeytan kulağına kurşun uyuşturucu bataklığına saplanabilirler. medyada çok örneği var bunun arkadaşlar.

fakat o konuyu başka bir yazımda eleştireceğim. gün itibariyle kızların üniversite okuması yasaklanmalıdır bence. kızlar üniversite çağına gelmeden, hani lise de okumamalıdırlar diyeceğim ama, sonra küfür edeceksiniz. aslında lise de okumamalıdırlar. lise çağına gelmiş bir kız evlenmeli, evinin kadını olup çocuklarına sahip çıkmalıdır. çünkü kadının eğitim oranı ne kadar artarsa, kafasındaki özgür kadın ruhu daha çok abartır ve beyni ahlaksız olaylara intikal etmeye başlar.

ben görüyorum mesela sürekli gezme peşinde, sevgili yapma peşinde, onun bununla sevgili olup sahte aşk sözcüğü fısıldayan kızları. zaten ne idüğü belirsiz insan oldukları için pek de değer vermiyorum açıkçası.
bu kızlar üniversite 2. sınıfa geldiklerinde de koca bulma çabalarına girerek, her erkeğin balından tatmak gibi bir lükse kavuşuyorlar. sonra ne oluyor, türk, örf ve adetlerimiz zedeleniyor arkadaşlar...
"Neyse ki başlığı ve içeriğini okumadan önce mithril zırhımı kuşanmıştım." diyerekten uzaklaşılacak başlık ve içerik örneğidir.
liseli kızların yanında hiç denebilecek kadar az olan meraktır. üniversiteli kız liseliye göre çok daha oturaklıdır, ne yaptığının çok daha fazla farkındadır. ama aslında olayın liseyle üniversiteyle değil tamamen karakterle alakası vardır. bunun yanında:

(bkz: adam coşmuş beyler)
(bkz: evet efendim diyerek giriye başlamak)
her kız için geçerli olmamakla beraber brçoğunda vardır.efendim hanım hanımcık kızlar şeklinde gerilir üniversiteye anneden babadan uzaklaşılır önceleri özlemdi falan pek bişey değişmez ama sonra alışılınca ortamlara, aileninde olmayışının özgürlüğüyle açılır kızlarımız kapak çiçeği gibi. biraz konuşmalar, biraz hareketler eee bira kıyafetler değişir hatta mümkünse boyları kısaltılır daha sonrada o oğlan çok yakışıklı yok şu çocuk çok iyi diyip kendini o oğlanların koynunda bulur hanım kızımız pardon eskinin hanım kızı şimdinin kaşarı olur kendileri. çok fazla çaba sarfetmez diyeceğim ama bir ton uğraş verirler eee kolay değil olduğundan farklı bir kimliğe bürünmek nereden geldiğini unutmak.
(bkz: teklif ettinde kabul mu etmedi) .
üniversiteli adamların onları sikme merakından daha azdır.
doğru erkeği bulacağım umuduyla vajinayı çürüten kızlardır.
her kız için söylemek doğru olmaz ama gözlemlerime göre kızların büyük bir kitlesi zamanla tabiri caizse amerikan filmlerindeki kızlarla bağdaşıyor...
inci mi olduk arkadaş? sorusunu tekrar tekrar sorduranlardan bir örnek daha...
böyle düşünceler yüzünden kızların eğitimsiz kalması, ekonomik özgürlüklerini kazanamaması gayet doğal. Elbette her kız aynı değil ama üniversite okuyup başarılı olan kızlar da azımsanmayacak kadar fazla.Kaşarları elbette var ama kurunun yanında yaşı da yakmayalım.
Üniversiteye gittiğinde gördüğü her kızın kendisine vereceği hissine kapılıp,lisedeki elizabeth durumuna üniversitede devam etmeyi kendine yedirememiş erkeğin kızlara bok atma cümlesidir.

Karakterli insanın karakteri üniversiteye,dağa,bayıra,çayıra gidince bozulmaz.

Elini çalıştıracağın kadar dilini çalıştırsan zaten senin bile bi kaç kız ile konuşabildiğini farkedeceksin.
insanların birey olarak kabul görmediği kadını erkekten ayırıp bir de erkeği kollayan toplumlarda yer alan hastalıklı fikirlerden biri daha. insan dediğinin aklı fikri var. merak etme, sen değilsen kimse değildir.
ruh sağlığı bozuk kişi söylemidir, böylesine saçmalarken kendisi hayatın neresinde acaba ? diye sormak gerekir.
ancak dikkatli inceleyen, içi kaşarlaşmış ve her üniversiteli kızı kaşar sanan, sözde dinci takılan yavşakların deyimidir.

benim tanrım dedikodu yasak diyor ya senin ki?
(bkz: üniversiteyi kerhane sanan insan modeli)
yazarın kaşarlara olan merakından ve ilgisinden fazla değildir.
her kız öyle değil ama nurcuların evinde kalan tertemiz ablalarımız kızlarımızda mevcuttur.
(bkz: üniversitede kızlar veriyormuş lan)
(bkz: ergen geyikleri)
Üniversiteye giden bayanlar genelde kaşar değildir. Bu merak, lisede başlar. Üniversiteye gittiğinizde bu durum Daha ileri seviyededir. Level atlamışlardır. Bu kızın Mezarlıkta erkek arkadaşıyla seviştiğini görmüşlüğüm vardır.
(bkz: Kocaeli üniversitesi)
(bkz: türbanlılarla orgazm olan yazarın son sözleri)
üniversite yıllarımda arayıp durduğum ama bana bir türlü denk gelmeyen kız modeli.
Yabancı filmlerde görülen partili evlerdeki kızlar yüzünden olsa gerek.
insanın başına ne gelirse ya meraktan yada meraktan gelir sözünü sıkça kullandıran yerlerdir. Gidin adam gibi okuyun Mezun olun sözünü de her daim kullanırım..
üstünde iyi düşünülmesi gereken bir konu.
üniversitedeki zengin ve sosyete kızlara özenmeleri, yine zengin ve züppe erkeklere yaranma isteğinden kaynaklanan durum. bu zengin ve züppeler ne isterlerse yapmak isterler. zira bu şekilde kendilerini kanıtlama gereksinimi duyarlar.