bugün

--spoiler--
Aşk sadece mutsuz sonla bittiği zaman aşktır. Anlamlı, anlamsız dokunmaların, kemikleri çatlatırcasına sarılmaların, geceler boyu doyumsuz sevişmelerin yaşanmadığı, yaşanamadığı özlemekli ortamları sever aşk. Ne zamanki aşık olduğun insana sahip olursun, boynu bükük canı sıkkın biri geçer gider yanınızdan, nicedir karnını doyurduğu firak ateşi sönmüştür, sizin vuslatınız onun bitişidir, aşk gider... size iyi sevişmeler.
--spoiler--
--spoiler--
oy bu adam gene kitap çıkarmış!
--spoiler--
genç kızların sevgilisi olma yolunda emin adımlarla ilerleyen yazar. ha ne kadar okutturuyor kendisini, yazdıkları ne derecede etki ediyor bilemem ama adamın sırf eli yüzü düzgün deyi kitaplarına yamulan elamanlar var lan! etmeyin, eylemeyin.
sadece aşk edebiyatı yapan bir yazar.
bence bomboş bir yazar.
yazar demekten utanıyorum ama öyle.
bir kaç yıl öncevatan gazete'sindeki köşesindebugün pazar yahudiler azardiye bir yazısı vardı hala unutmam.
hatırlar hatırlar küfür ederim bu adama.
iclal aydın'ı (eski eşi ile)aldattıktan sonra popülerliği yakalamış ukala kişi.
köşe yazıları iyidir ama, özellikle hürriyet'in kelebek ekinde yazmaya başladıktan sonraki.
Boyunun 1.86, kilosunun 91 olduğunu da öğrendiğimiz yazar. Motosikletliler için - (trafikte adam gibi gitmesini bilmiyorlar diyerek) - yazdığı yazıya aldığı tehditlere sadece boyunu posunu bildirerek yanıt vermedi; ayrıca iyi bir kick boks'çu olduğunu da söyleyerek meydan okudu. işte Kiremitçi'nin köşesinde yazdıklarının belgesi: http://twitpic.com/5xkew3/full
91 kilonun kaçı yağ kaçı kas diye sormak istediğim yazar kişisi. ayrıca hava atma tunam, senden uzak fraktal var.
ceneyt özdemir'le sidik yarıştıran magazin yazarı. sanırım yeni bir fenomen doğuyor. "kim lan bu erol egemen"nin yerini "kim lan bu tuna kiremitçi" almak üzeredir. ee bunada o yakışır.
iyi bir yazar olmasına rağmen popüler kültürün kurbanı olma yolunda ilerleyen ve ileride adını serdar ortaç gibilerinden farksız kılacak yazar.
geçen gün limonatamı içmeye geldi, abi dedi iyi ki varsın, senden çok esinleniyorum dedi, tuna'cığım ne demek ayıpsın dedim, ehem mehem güldü, yeni kitabımın reklamını yapar mısın mahalledeki çocuklara dedi, eyvallah yaparız tabi dedim. yeni kitabı varmış.
yolda üç kişi kitabını kendisi sevmezmiş öyle buyurdu, formalı fotoğrafımı görüp kitabı hakkında eleştiri yaptığım için konuyu spora bağlayıp, sanki taraftarlar kitap okumaz, okusa da anlamaz gibi mal bir sonucu getirmiştir.

bütün kitaplarını okumuş biri olarak son 2 kitabında nasıl da tırtladığını satış rakamlarına bakanlar anlar, yani demem o ki git kendine çok küfür ettirmeden tuna, malum biz tribüncüyüz...

selanik'te sonbahar ve küçüğü bir dondurma ya harcadığım zamana yazık...
hürriyet gazetesinde sevgilisi bulgar yazarın (ludmila filipova) yatak fotosunu gördüğüm günden beri, aklımdan çıkartamadığım adam. eşcinsel değilim; aklımdan tuna'yı değil, tuna ile o güzel ve afet kadının nasıl seviştikleri konusunu çıkartamıyorum. yoksa bıraksam, o güzelliği kendi mastürbasyon nesnem yapacam. görsel
28 ekin 2010 günü hürriyet gazetesinin kelebek ekinde yazdığı yazı adeta sinirleri zıplatacak, cinleri tepeye toplayacak türden.
bu adamu hiç sevmezdim zaten, bu yazıdan sonra da sevmemekte hatta nefret etmekte ne kadar haklı olduğumu gördüm.

ilgilenenler için yazı şudur; deprem vergisi ile ilgili,
http://www.hurriyet.com.t...zin/yazarlar/19103118.asp

edit: ha eğer ironi yapmaya çalıştıysa da hiç becerememiş, eline yüzüne bulaştırmış.
senede bir çıkardığı kitapların sayfa sayısı 150'yi geçmezken, bir yılda yazdığı köşe yazılarının sayfa sayısı 400'ü filan rahat geçebilen bir abimiz. bir gün twitterda bir kitaba başladım hayırlısı der ve 5 ay sonra kitap piyasa olur. brezilya'da eski kırığı mı vardır bilinmez kitabı çıktıktan 10 gün sonra brezilya'da piyasaya sürülür. herşeyin bir parçası olmak ister, biraz rockçı, biraz romancı, biraz analizci, biraz aktivist, biraz keşifci falan ama hepsi yarım bile değil çeyreklik şeylerdir onda.
tek kıskanılacak yanı iclal aydın gibi bir kadınla evli olmasıdır.
kiremitte tuna.
kelebek yazarı. *
birinin arkadaşa kızılay'ın sivil toplum kuruluşu olduğunu söylemesi gerekiyor.
butun kitaplari benim icin birbirinin aynisi gelen yazar. bir ara iclal aydinla yasadigi kose yazisi polemigi beni cok eglendirmisti. bir de yanlis bilmiyorsam gecenlerde twitter hesabimi su saatte kapatiyorum deyip de dikkat cekmeye calismasindan sonra, hesabi kapatmayinca bircoklarin diline dusmustur. ehe.
siyaset ile ilgili yazmayı bilmeyen overrated bir yazar.
demek ki neymiş,

gamzeyle de bu memlekette yazar olunuyormuş.

onun haricinde kitap yazacak sabrı ve dirayeti olan elemandır... bu da büyük yetenektir.

ciddiyim.
şimdi hürriyet yazarlara girin bütün köşe yazarlarının resmine bakın, bi de bununkine bakın allasen. hayatın şov la adam. yok neymiş hepimiz birbirlerimizin eski sevgilileriymişiz de yok a.ş.k neyin kısaltmasıymış da. valla insanın derdi olmaması böyle bişey lan heralde. bir tek bazı kitap adları güzel. millet can derdinde bu ne peşinde tee allaım ya.
kelebek' teki yazıları, bu tarz yazanlarla kıyaslandığında oldukça iyidir. metafor konusunda da kanımca çok başarılıdır.

http://www.hurriyet.com.t...zin/yazarlar/20242796.asp
cengiz semercioğlu'ndan hallice olmasının utancı ona yetse gerek.
http://www.hurriyet.com.t...zin/yazarlar/20716446.asp
Bugüne kadar kadın zannetiğim islam'a bok atan yazar. Gerçi pek de farkı yokmuş emmee.