bugün

modern olmaktır. bakın ne kadar modern sabah 6da işe giderken hayvanlar tarafından taciz edilen makyajlı süslü püslü kadınlar.
kendisine yer ikram edilendir.
her an tetikte olmayı gerektirendir. her açıdan.
her şeyden önce toplu taşıma aracında insan olmak gerekir. anlayana.
kadınlar için zordur zor.
Hele iş çıkışı saatlerinde kesinlikle toplu taşıma aracı kullanmaması gereken kadınlardır. Hayat onlar için o araçlar içinde eziyet olur bir centilmen yer verene kadar. Eğer yanınızdaki adam da bacağını size sürttürmüyorsa bugün şanslısınız demektir.
ayaktaysanız, boyunuz kısaydı belinize sırtınıza ve göğsünüze, boyunuz uzunsa, bacaklarınıza kalçalarınıza, orta boyluysanız her yerinize dayanacak penisleri hissedip tahrik olmanız demektir.
eğer oturuyorsan sorun değil ama otobus ağızına kadar dolu ve sende o kalabalığın içindeysen etrafında erkekler varsa gerçekten çok kötü bi durum. sağına dönsen erkeğe değiyorsun soluna dönsen erkeğe değiyorsun rahat hareket edemiyorsun.çok sinir bi durum.toplu taşıma araçlarını bukadar doldurmayın ya.
yakında ''eytt'' naraları atarak, hergün o yayılarak oturan adama ilahi gelen kuvvetle pis saldıracağım olay.
hayır, şu dönemde insan olmak zorken toplu taşıma da kadın olmak zorluğu ortaya çıktı.
anlamak istiyorum.
her şekilden, her abazalıktan, her türden insanı anlamak istiyorum.
mevsim yaz... iş dönüşü... herkes yorgun...
buraya kadar herkes eşit de.
neden komik davranışlarını saklamaz ki bu fordçu adamlar?
neden yani?
herkesin bi bacısı vardır diye klasikliğin köküne vurarım da, acıtasyonla olacak iş değil.

bi kaç gün önce; kapalı bi kadın, bi erkeği uyardı şu şekilde;

- beyfendi dikkat eder misiniz lütfen?(gayet kibardı)
+ ben sana mı kaldım lan. (evet, kocaman adam kadına bu kaba ve basit cevabı verdi.)

o an fırlayıp uçma yeteneğim olsa da adamı oraya yığsam dedim. böyle adam zararlı adamdır. korkunç insandır. telafuzdaki kabalığa rencide edişliğe bak...

hatta fordçuluk bitsin lordçuluk başlasın istiyoruz. f gitsin l gelsin istiyoruz.
hürmetler .
arz ediyoruz lan, bi zahmet...
özellile iyi giyimli güzel bir kızcağızsanız aman yapmayın derim her tarafa somurtmaktan yüzünüze ağrılar girer. lanet gerçekler.
insan sayısıyla doğru orantılı olarak rahatsızlığın artacağı durumdur. Sen kenara gittikçe yavaş yavaş yaklaşırlar ,arabanın ufak bir hareketin de üstünüze doğru eğilirler. en kötüsü de sesinizi çıkaramadığınız zaman pis pis gözünüzün içine bakarlar. iğrençliğin dibine vurmuş pis insanlar. aynısı kendi karılarına , kızlarına yapılsa namus namus diye tutturur ortalığı birbirine katarlar. en kötü durum ise rahatsızlığınızı gören diğer vatandaşların hiç birinin sesini çıkarmamasıdır.
Toplu taşımada erkek olmak. Toplu taşımada erkeğin önünde bir erkek olmaktan daha iyi olmalı.
Gayet şanslı bir durumdur. Zira araca girerken de öncelik vardır koltuklara otururken de.
insan olduğumuzun farkına varıp, eve beş dakika geç gitmeyi göze aldığımız zaman. yani; dolu olan toplu taşıma araçlarına binmememiz ve bir sonraki aracı beklememiz gerekliliğini öğrendiğimiz zaman. yani; insan görünüşlü, hormon seviyesi zirveye çıkmış hayvanlara bu fırsatları vermemeyi öğrendiğimiz zaman. yani; bir şeylerin düzelmesini beklemek yerine, bizimde bazı şeyleri yapmamız ve taşın altına elimizi korkmadan, üşenmeden koymamız gerektiğini öğrendiğimiz, akabinde uygulamaya başladığımız zaman ancak bir şeyleri değiştirebiliriz...
Binivermez yer bulabilmektir.
O taşıma aracı hayvan da taşıyorsa aynı zamanda, ki oldukça yüksek bir olasılık, çok zor bir durumdur. Belediyedeki şuursuzlar seçim zamanı yok onu yaptık, yok bunu yaptık, aha bak köprü, şurayı da kazdık şimdi daha hızlı gidiyorsun... gibi şeyler diyene kadar, ulaşım sorununu düzeltsinler. Biz de ''insan'' gibi gidelim gideceğimiz yere.
sırf etrafta birkaç ayı var diye etrafındaki bütün erkekleri aynı kefeye koymak, potansiyel sapık olarak bakmaktır.
sadece tıklım tıkış otobüste mecburiyetten yanına erkek oturduğunda girdiği tripleri kameraya çekseniz bağımsız
kısa film çıkar.
ayaktaysa somurtan oturuyorsa buralar benim edasıyla bakandır , eğer bu çocuklu bir kadınsa çocuğunu yanına oturtup 70 yaşında ihtiyarı ayakta bırakandır , genelde kadınlar toplu taşıma araçlarında salaktır.
poponuza değen her çıkıntıya gerilmek, önceleri dur kalklardan kaynaklandığını düşünerek kendini telkin etmek, camı ayna gibi kullanarak arkada kim olduğunu görmeye çalışmak en sonunda dayanamayıp bir hışımla arkaya dönünce arkanızdaki kadının çantasının sürekli size dokunduğunu görüp rahatlamak ve benzeri psikolojik savaşlar vermektir.
(bkz: abazanların arasında mahsur kalmak)
fordçuların arasında mücadele vermektir.
istemeden Herkese sanki onu taciz edicekmiş gözüyle bakmaktır.Biri yanınızdan geçerken eli kolu bir yerinize değecek diye tedirgin olmaktır.Kalabalık bir otobüste belinize, bacağınıza, kalçanıza birşey değdiğinde hışımla arkaya dönüp bir çocukla ya da kadınla karşılaşmaktır.*Toplu taşıma aracına gece yarısı binince insanların "aa bu saate ne işi var." bakışlarına maruz kalmaktır.
kalabalık otobüsten inemediği için ineceği durağı geçip inebileceği ilk anda otobüsten kendini atmak ve bir otobüse daha binip evine tam 5 saatte varmaktır.
san marino milli takımının kalecisi olmak gibidir.
saçlarını oturduğun koltukla koltuğa elini koyanın azabından kurtarmaya çalışmaktır.