bugün

oha dediğim devlet gündemlerine eklenen yeni bir rezilliktir. tecavüzü meşrulaştırmaktır resmen. kadınları ezim ezim ezen bir durumdur. şu adamlara oy verenlerin sülalesini daha çok anıyorum her geçen gün. aklınızı başınıza alın ya ülkemizin içine sıçtılar, şimdide sıvama aşamasındalar.
Kim ne derse desin. AKP hükümeti gündemi saptırmada çok başarılı. Gündemi Uludere'den uzaklaştırmayı başardı, eğer gündem değişmeseydi zor duruma düşecekti çünkü haksız olduğunu biliyordu. Kamuoyunun vicdanı Uludere'de yapılanlardan dolayı rahatsızdı. Onlar da gündemi herkesin üzerinde birşeyler söyleyebileceği ve yorum yapabileceği bir noktaya çekerek kendilerini bu sıkıntılı durumdan kurtardı. Bu tartışmadan herkesi memnun edecek bir sonuç çıkmayacak veya çıkarılmasına izin verilmeyecek. Benim anlayamadığım bu adamlar her sıkıştığında bunu yapmaları ve bizim de bunların oyununa gelmemiz. Neden onların bizim önümüze getirdiği konular üzerinde tartışıyoruz? Neden arkadaşım konu bu değildi biz bunu tartışmıyorduk, ben bu konuda da böyle düşünüyorum ama asıl meselemiz bu ve buna dönelim demiyoruz. Asıl mesele neden onları ikna etmeye çalışıyoruz? Zaten ikna olmaya çalışan birinin yapacağı açıklamalar değil bunlar. Sırf onların istediği gibi davranmamış olmamak için kürtaj hakkında tek bir satır yazmadım ve yazmayacağım. Ben dış politikada neler yaptıklarını ve gerçekte nasıl icraatlar gerçekleştirdiklerine bakacağım ve hep bunları takip edeceğim.
Satranç tahtasında ben kendi hamlemi yaparım karşıdakinin yapacağı hamleye bakmam, ben onun peşinden gitmem o benim beşimden gelsin.
(bkz: ben niye bakıyom amk)
açıklamayı yapan sağlık bakanının karısına ya da kızına tecavüz edelim.
doğursun, devlet bakar.
Tecevüz edene de doğan çocuğu da devletin baktığı, ama mağdur olan kadına insanların kötü gözle baktığı durum.
bok bakar denilesi açıklama.
tıpkı sokaktaki onlarca kimsesiz çocuğa baktığınız gibi mi dedirten devlet saçmalığı.
buna bırakın da kadın karar versin.
tecavüze uğrayan çocuğunu doğursun demesi ne kadar kolay yahu.
ya bu kızın ailesi yokmu, ya akrabaları, ya çevresi, en kötüsü bu kızın psikolojisi... kim verecek bunun hesabını...

devlet yada devletçik onlar için söylemsi çok kolay, 4 çocuk olsunda nasıl olursa olsun.

ya bu kızın annelik duygusu, ileride evlendiğinde, başka bir çocuğu olduğunda düşündükleri, hani genç kızlık hayalleri kim verecek bunun hesabını.

devlet sanki çok iyi bakacak, çocuk esirgeme kuumunda dayak yiyen çocuklarla ilgili haberleride az duymadık hani.
açsında kıçına baksın o devlet. etik anlayışından geçtim, onu anlayacak kafa yok bu adamlarda, götümüzdeki cari açık yetmiyo galiba bi de elalemin piçlerine bakıcaz.
bahçeli nin sert çıkış yapmasına sebep olan cümledir. "ben niye bakıyorum lan."
görsel
bok bakar. sokaklarda serseri serseri dolaşan o kadar çocuğa baktı da bunlar mı kaldı bakacak bok bakar.
ülkemizin psikolojisi bozuk eğitimsiz öksüz yetim aç çocuklara ihtiyacı yok teşekkürler büyük devlet(!)
devlet önce bakmakla mükellef olduğu sosyal esirgeme çocuk esirgeme kurumundaki çocuklara adam gibi baksın, eğitim versin yetiştirsin!
Sadece bakimin yetersiz oldugunu anlamamis olan devlettir zira bu cocuk anne baba ihtiyaci duyacak ve aile ortami arayacak. Dusen bilir misali devlettekilerin cogu nereden bilsin ki anne babasiz iyi olmayacagini... Bu cocugun kotu yetisecegi anlamina gelmiyor ama karsi cinsinde anne/baba sevkati buldugunda onunla birlikte olmak isteyecek belki, ama asil evlilik bunun uzerine yapilmaz. Kisacasi devlet o cocuklara bakacagina tecavuzculeri yakalasin.
Devlet Bahçeli'nin bu açıklama üzerine 'ben niye bahıyom' ifadesini kullandığı dilden dile yayılmaktadır.
bakanlar kurulu'nun arkasındaki kabine odasında kesinlikle bir rakı sofrası var...
adamlar rakı balık sefası yapıyorlar, sarhoş sarhoş açıklama yapıyorlar.
yoksa başka açıklaması yok.
sırası gelen çıkıyor kabineden. ortalığı karıştırıyor tekrar içeri giriyor içmeye devam.
başka açıklaması yok.
devletin baktığı çocuklar da tecavüze uğruyor, çocuk esirgeme kurumlarında. paradoks.
devlet bahceli : " ben niye bakiyorum kardesim?".
devletin her seferinde kadına verdiği eksik değeri gösteriyor. siz tecavüz edin nede olsa devlet bakar. bu da insanları suça yönlendiriyor. devletin koyduğu yasalardan veya söylediği sözlerden hiçbirini takdir etmedim bu da onlardan birisi.
hükümetin kadına ne kadar değer verdiğini biliyorduk zaten. bu açıklama bilmeyenler için(aslında bilmek istemeyenler için) bir kanıt oldu. peki bu kadının tecavüze uğradıktan sonraki psikolojisi ne olacak? öyle bir ülkede yaşıyoruz ki, öyle ilginç insanlarımız varki tecavüze uğrayan kadına sahip çıkmak ve psikolojik destek vermek yerine onu dışlıyoruz. ve bu durum tecavüze uğrayan kadını intihara sürüklüyor malesef. bu durumu engellemek için hükümete düşen görev kürtajı tartışmak değil, tecavüzlerin önüne geçilmesini sağlamaktır. nasıl önüne geçilebilir peki? caydırıcı olabilmesi için tecavüz eden kişiye en ağır cezanın verilmesi mantıklı olur. örneğin, hadım veya kısırlaştırma uygulanabilir.
(bkz: apo)
dünya' nın hiç bir köşesinde böyle bir cümle kabul edilemez. türkiye şartlarında konu şuan unutulup gitmiştir bile.
sağlık bakanımızın tecavüze uğrayan bayanlarımız için yaptığı saçma sapan bir öneridir.
siz tecavüz edin arkasını biz toplarız demekten başka bir şey değil. lanet olsun fikrinize.
dünyanın en aşağılık cümlesidir. bu cümleyi söyleyenleri bağrına basanlar var bu ülkede..
beklemediği bir an karın ya da kızın tecavüze uğradı ve şu an hamile. ne yapmayı düşünüyorsun? denmesi gerekir. bakalım kendi yakınının başına gelince doğursun diyebilecek mi?