bugün

çılgın at'dan sonra en çok sevilip, aşık olunası kızılderili şefi, nam-ı değer oturan boğa.
''engin çayırlarda kaybolmamak için bazen dururuz. etrafı süzer ve hatırlamaya çalışışırız. aynı şeyi insanlar için de yaparız. bazen durursun, onları hatırlamak için de bakarsın. buna; cantognake denir. kalbine koyar onu orada saklarsın. işte o an gücümüz yerine gelir. yeniden genç olursun. ''

"Kartallar kartaldır, karga gibi olamaz. Dünya güneşi kucakladı ve biz bu sevginin sonuçlarını görüyoruz, şimdi biz yoksuluz ama özgürüz. Adımlarımızı beyaz adam kontrol edemez ve eğer bizler öleceksek, doğrularımızla öleceğiz.

Bana hırsız diyorlar, oysa topraklarımızı ve zenginliklerimizi hangi beyaz adam 'çalmadım' diyebilir? Kim bana aç gelip de tok dönmedi?

Ben hangi kanunu çiğnedim? Hangi beyaz kadın benim tarafımdan esir alındı veya hakarete uğradı? Kim benim eşimi ya da çocuklarımı dövdüğümü gördü?

Kendime ait olanları seviyor olmam yanlış mı? Babamın yaşadığı yerde Siyu (Sioux) olarak doğdum, halkım ve topraklarım uğruna ölebileceğim için mi bana vahşi diyorlar.

Sahip olma arzusu, Beyazlarda bir hastalık olmuş. Beyaz adamlar, sadece zenginlerin bozabileceği birçok kural koymuşlar. Yönetici olan zenginleri güçlendirmek için fakirler ile güçsüzlerden vergiler alıyorlar.

Bizim annemizin, yani toprağın, kendilerinin olduğunu söylüyor, komşularını çitler yaparak kendilerinden uzaklaştırıyorlar; toprağı binalarıyla ve diğer süprüntüleriyle çirkinleştiriyorlar. Beyaz adamlar, baharda yatağından taşarak, yoluna çıkan her şeyi yok eden bir ırmağa benziyor."