selçuk üniversitesi ülkücülerinin yemini

gördüğüm her uzun saçlı ve küpe takan erkeğe yanımdaki it sürüsi ile birlikte saldıracağıma,
coca cola ve amerikan mallarını hiç şüphesiz tüketeceğime ve sermayenin incisi olacağıma,
el ele gezen bir çift sevgiliyi gördüğümde hatunun yanında o haddini bilmez namussuza vahşiler gibi saldıracağıma,
yan yana gezen erkek ve bayan farkettiğimiz zaman * hep birlikte saldırıya geçeceğimize,
yalnız yakaladığımız solcu ve kürt öğrencileri linç etmeye kalkacağımıza,
her türlü faşistlik yapıp daha sonra artistik bir şekilde faşizme karşı olduğumuzu anıracağımıza,
üzerinde che baskılı t-shirt gördüğüm insanlara "aha komunist saldırın allah için" diyerek saldıracağıma,
abazanlıkta sınır tanımayıp namustan bahsetmeye,
okula kuran-i kerim getirmeye, sapında kurt, hilal, bayrak bulunan her türlü kesici aleti okula sokacağımıza ve gerekli yerde kullanacağımıza yemin ediyoruz.. tekbirr!
allahu ekberr! şeklinde olması muhtemel yemindir. *

binlerce polat gördüm sanki...

polat ve takım elbiseli ekibine karşı eylem yapmaya karar veren arkadaslara " yavas yapında sacınız basınız dagılmasın" tavsiyesinde bulunmak gerek.
sen oraya bir düştüğünü hayal et sadece.

bunların videosunu izleyince gülmekten yerlere yattığım, "yahu bunlar nasıl hayatta kalabiliyorlar?" diye sormadan edemediğim, "acaba bu hareketi akıllarından ne geçirerek yaptılar?" diye düşündüğüm ve sonunda bunlar "türk genci" diye hatırlayınca hakikaten üzüldüğüm insanların ettiği yemin.

şunuda eklemek istiyorum; ortada masanın üzerindeki takım elbiseli komedyenin "emperyalizme ve her türlü emperyalizme" cümlesi harbiden yarmıştır.* bu video televizyonlarda yayınlanan komik video programlarından birisinde çıkarsa hiç mi hiç şaşırmayalım gerçekten çünkü o derece komik abi ne yapalım yani..

bugunden sonra programa ek olarak plan yapmayin plan turkusunu de topluca soylerlerse tadindan yenmez.

tam küçük çaplı bir komedi. iyice kaptırmışlar kendilerini. siyah takımlar, kollar ayaklar iki metre açık sallayarak yürümeler, dikkaaat diye bağırmalar falan.

efendim, hemen hemen yılda bir- iki kez, gökkuşağı alışveriş merkezi'n de tanık olunan olay.

hala gereksiz şeylerle uğraşanların boş yemini.

bu gibi işler sağ sol kavramı ile ülkeyi bölmeye çalışanların oyunlarının devamı. bizimkiler de hala öyleydi, böyleydi, yemindi, püsürdü gibi işlerle uğraşıyorlar. kısacası atı alan üsküdarı geçti biz hala yerimizde sayalım.

M.K. Atatürk ne güzel söylemiş: Ülkesini en çok seven vazifesini en iyi yapandır.

gülmek istediğim zamanlar videosunu izlemekten sıkılmadığım yemindir. yok böyle bir komedi gösterisi gerçekten. yüzlerce takım elbiseli sap bir araya gelmi$, polat alemdar'cık oynuyor. *

milliyetçi ya da en azından vatansever olmayanların anlamadığı, anlayamayacağı yemin.

tekelse, tekel! bu sadece bir yemin. "sadece yemin edenler, milliyetçidir" demiyorum. dikkat edin.

bu yemini edecek veya anlayacak kadar yüreği olmayanlar, ülkücülerin doğru yaptıkları şeye, "çelişiyor, yok yok yapmamışsınızdır, inanmam" diye müdahale ederler, birkaç tanesinin yaptığı yanlışlara "işte işte bakın ülkücüler böyle yapıyor" derler. birbirinin ağzından duyduklarına inanırlar, kafalarında ülkücü portresi çizerler.

videoyu izlemedim. orada da değildim. sadece yorumları okuyarak, izleyenlerin çoğunun zaten baştan "izleyelim de küfredelim" şeklinde düşünerek izlediklerini, daha önceki iletilerinden de biliyorum. ve birşey diyeyim, o "takım elbiselileri" ben de sevmem. ama diyorsunuz ya, "siz değil biz seviyoruz milleti, atam, sen kalk ben yatam" diye. emin olun, ben sizden daha vatanseverim, daha halkçıyım, daha milliyetçiyim, daha atatürkçüyüm. hem burdaki klavye sosyalistlerine, hem de ordaki takım elbise giyip ülkücü geçinenlere söylüyorum bunları.

şimdi dağılın.

tekrar tekrar izlenilen komedi gösterisi.

trajikomik ama yine de klasik.

1 mayıs günü taksim çevresinde binbir türlü aksiyona girişen sevgi kelebeklerinin eylemlerinin yanında hiçbir şeydir.

edit:(lenmiştir)

her üniversitede farklı farklı olan yeminin selçuk üniversitesi versiyonudur.

Selçuk üniversitesi ülkücülerinin yemini ne lan!

Gazidekiler farklı, yıldızdakiler farklı, itüdekiler farklı mı yemin ediyor?

http://www.youtube.com/watch?v=kimttdjn-yi

selçuk üniversitesinin, vatanı en çok düşünen gençleri tarafından, bir alışveriş merkezinde toplanarak edilmiş yemin.

yeminin tam metnini yazıyorum ki ne kadar samimi olduklarını okuyup duygu seline kapılın, gözlerinizden mutluluk ve coşku gözyaşları boşansın.
*
allaha!!
kurana!!
vatana!!
millete!!
bayrağa!!
silaha!!
ve başbuğa *
yemin olsun!

şehitlerim!
gazilerim!
emin olsun!

büyük türk gençliği olarak *
komünizme
faşizme
emperyalizme
ve her türlü emperyalizme karşı *
mücadeledeyiz!!
son cephe
son nefes
ve son damla kana kadar
mücadeledeyiz
milliyetçi türkiye
**** *
yılmayacağız
yıkılmayacağız
başaracağız
başaracağız
başaracağız *
tanrı türkü korusun ve yüceltsin *

özellikle faşizme karşı mücadele edeceklerine dair haykırışları ile çok içten ve samimi olduğunu farkettim ben bu yeminin. artık sokaklarda korkmadan gezebileceğim, çünkü faşizme karşı bizi koruyacak olan insanlar da var aramızda. bununla da yetinmiyoruz. öyle ki faşizme, komünizme, emperyalizme ve her türlü emperyalizme * karşılarmış bu arkadaşlar. güvenlik sorunumuz halloldu.

reis yanında korumalarıyla giriyor içeriye, üniversite öğrencisi bu şahıs dikkat çekerim. reis sahneye çıkarken * düğüne çıkar gibi... tebası ellerini kurt yapmış düğün alayı gibi kaldırmışlar altından da korumalarıyla geçiyor reis. mazallah bir sniper hedefler de vurmaya kalkarsa canlarını verecekler bu korumalar reisleri için. şehit olacaklar... tanrı onları da korusun lan.

reis alana girerken içeriden milliyetçilik aşkıyla yanıp tutuşan birisi kıçını yıtarak, pardon içindeki coşkunluğu dışa vurarak "dikkat" çekiyor, ama nasıl bir dikkat. ben reis olsam başını okşardım veya sırtını sıvazlardım. hani büyük liderim ya, tebama arada bir böyle cesaret verici, onore edici şeyler yapmalıyım ki benimle birlikte ölüme kadar gelsinler.

dikkatimi çeken başka bir nokta ise, içeriye giren gençlerin; önü açık, hatta kanatları havalarda gezen ceketlerle kasıla kasıla ve sinirli bir şekilde yürüyerek, yaklaşanı skerim bakışlarıyla gezmesi. ulan komiksiniz yahu...

şimdi bu güruh, lise çağlarındayken de böyle toplaşıp birşeyler yapardı. birlikte olmanın verdiği cesaretle, hep kavga falan eder adam döverlerdi bunlar. birini kız arkadaşıyla görürler, laf atarlar sonra da 15 kişi dalarlardı çocuğa. kot pantolon giydiği için kuytuya çeker ağız burun dalarlardı. şimdi de farkları yok aslında. üniversitede keçi sakal bıraktığı için boş odalardan birine sokulup öldüresiye adam dövülüyor hala. işleri güçleri ülkücülük adına(!) sağdakine soldakine hiçbir hakkı ve alakası olmadığı halde karışmak, ne yapacağını söylemek ve gerekirse * döverek adam etmek.

vatan millet diye çığıran bu gençlerin, kaybettiğimiz bu gençlerin, yarısı askerliği tecil ettirmek için üniversite okumuyor mudur sizce? oradaki kaç kişinin komünizm dediğinizde suratınıza bön bön bakacağını tahmin edebiliyor musunuz? sanırsınız ki, karl marx'ın engels'in tüm kitaplarını okuyup bitirmiş ama tezlerini doğru bulmamış, fukuyama okumuş ama tatmin olmamış, doğru yolu milliyetçilikte bulmuş adamlar hepsi.

ortada bir sürü yetişkin birey var. yetişkin, ama büyüyüp bir baltaya sap olamamış... kaybolmuş bir güruh... vatana millete bilimsel ve düşünsel yönden hiçbir faydaları olmayacak bir genç insan topluluğu. beni en çok üzen şey ne biliyor musunuz?? bu şekilde hiçbirşeyi sorgulamadan yetişen bu birey, yarın birgün evlendiğinde çoluk çocuk sahibi olduğunda bunun çocuğu nasıl büyüyecek? asıl problem sonraki kuşakları kurtarmak, bunlar zaten kayıp edildi bile. böyle bir adamın evinden çıkacak bir çocuğun; büyüyüp, kendini geliştirip vatana, millete ve en önemlisi dünyaya hayırlı bir birey olabilmesi için aşması gereken engelleri hayal edebiliyor musunuz? ya da adam olabilmesinin ne kadar zor olduğunu?

geçen senelerde yazmıştım bunu da. ekleyim dedim başlığı görünce...

üniversite okumaya çalışan pkk'lılara gözdağı veren yemin.