bugün

türkiye'de gelir dağılımı bozukluğunu gösteren örneklerden biridir.

türkiye'de bilimle uğraşan , üretime katkıda bulunan insanlar malesef bu oranda para kazanmazlar.

http://magazin.milliyet.c...default.htm?ref=OtherNews
(bkz: seda sayan ın oğlu olmak)
türkiye'de değil dünyada gelir dağılımının adaletsiz oluşunun örneklerindendir. halk olarak bizimle seda sayan'ın arasındaki uçurum 10 olsun, amerikalı bir starla ortalama bir amerika vatandaşının(ortalama diyorum çünkü varoşların hali harap. o kadar aşağıya inmiyorum.) arasındaki uçurum 100 dür.
(bkz: türkiye deki gelir dağılımı bozukluğuna örnekler)
seda sayan'ı bacılarının zengin ettiğinin göstergesidir.
işin ilginci seda sayan'ın sanatla ilgisi yok ve sırf sosyetik diye o paraları kazanıyor. sanatçı ve bilimciler onda birini kazanmıyorlar bunun.
ucuz mal satan şok marketlerinin reklam parasıyla almıştır.
manukyan'ın, seda sayan'ın vergi rekortmeni olması haberleri nasıl şaşırtmıyorsa seda sayan'ın da böyle bir tutarda 2 bina alması şaşırtıcı olmasa gerek. bu ülkede gelir adaleti olmadığı gibi vergi adaleti de yok. bir kuyumcu dahi asgari ücretliden az vergi veriyorsa o ülke bitmiştir. hangi yetkili kişi gelirse gelir adaletinden, vergi adaletinden bahsederse bana açık açık yalan söylediğini bilirim. başka bir ülkede ufak bir yakıt zammı halkı sokağa döküp tepki vermesine neden olurken türkiye gibi bir ülkede ise zerre yaprak kımıldamıyor. bence suçu çok uzaklarda aramaya gerek yok.
çarpık türkiye tablosudur. tabi arz talep olayı da var, seda kimsenin parasını elinden zorla almıyor, kazanıyor. peki kim zengin yaptı onu, bu gariban halk, yani ay sonunu getiremeyen halk alkışı tuttu, seda ablaları malı gözünden vurdu.

futbolda da böyle değil mi, yarının ne olacağını bilmeyen adam, geleceğinden ümitsiz üniversite öğrencisi taraftar boğazını patlatarak bağırıyor, üstüne bi de para veriyor, o futbolcu sezon bitiminde kendine yeni jip beğeniyor, manitalarla o plaj senin bu plaj benim geziyor, bizim gariban taraftar da tosta simide talim.

yani beyler onları biz zengin ediyoruz, onların bi suçu yok. parayı istemem mi dicek tabi indircek. helal olsun.
yeteneğinin bir sonucudur.adı geçen sunucu türkiye kadınlarına güven verdi,onları güldürdü,kendini izletti ve sonuç olarak bu parayı kazandı.dağıtır dağıtmaz kendi bileceği iş.sunucunun bu eylemine sinir olunmasına anlam veremiyorum.eldekinin hepsini dağıtma devri 4 halifelerden sonra kapanmıştır.
memleketteki üretim değil rant hevesinin, parayı işletmeyi bilmemenin yeni bir örneği olan durum.

insanlar bir kaç milyon dolar yatırımla vikipedya'yı, yahu'yu, guugıl'ı filan kuruyor.

feysbuku kuran oğlan 18.000 dolarmı ne yatırmış, onu da arkadaşından araklamış*.

bizim millet o paralarla taksi plakası alıyor, zorlu'nun yaptığı gibi 800 milyon doları

rantı süper olur diye iett arazisine gömüyor filan. gerçi şu anda 1+1'daireleri 1-2 milyon dolara satıyor.

üretim olmasın ithalat olsun dışa bağımlı ülke yaratalım'ın da laciverti oluyor bu. hep marshall yardımından

sonra oldu bak bunlar. sıfır üretim sıfır ar-ge. sonra "aman bizim kendi araba markamız yok",

"aman türk değil mi, üç ayda araba yaratır içine benzin koymayı unutur"devrim.

bak ne diyordum sinirden nereye kaydım. neyse; zaten seda sayan'dan da başka birşey beklenmezdi, ne yapacak

tvitır, feysbuk gibi bir buluşa daha mı imza atacak?