bugün

enerjinin eloktromanyetik dalgalar ya da parcacıklar halinde yayılması.
Elektromanyetik dalgalar ya da parçacıklar biçimindeki enerji emisyonu (yayımı) ya da aktarımı.
1986 yılında cay da bulunan hödö. dönemin bakanı ' için için bişey olmaz bak ben nasıl içiyorum' diyerek bir bardak çayı hüpletmiştir. bakana bisey olmamıstır fakat karadenizde kanserden ölenlerin sayısı artmaktadır.
annelerin ne olduğunu bilmedikleri hede

-kızım kaç saattir bilgisayar başındasın. pencereyi aç da biraz radyasyon çıksın!!

(farklı farklı 3 anneden duyulmuş bir repliktir.)
Bazı yurdum insanının "koşarak kaçrım olm ben bundan burdan bi topukladım mı tozuma yetişemez" dediği elektromanyetik parçacık yüklü dalgalar bütünü.
(bkz: uzayliya tas atmak)
doğada kayalarda ve toprakta doğal olarak belirli miktarlarda radyasyon bulunur. bunun dışında insan kaynaklı(antropojenik) radyasyon da söz konusudur. yapılan çalışmalarda ülkemizde bazı bölgelerde, doğal radyasyonun sınır değerlerin üzerine çıktığı görülmektedir. bu bölgelerde yapılan yeraltı veya doğal kaynak suyu ölçümlerinde de yüksek konsantrasyonlara rastlanmaktadır.
uzakla$ilarak kacilamazsa bile en azindan etkili oldugu merkez alanindan uzakla$mak yenilen radyasyon oranini du$urur. yani oyle bir durumda ko$arak kacmak bir yonden iyidir, aptallik degildir.

radyasyon yayan bir cihaz ile kaynaklarin tahribatsiz malzeme testi yapilmaktadir.

+abi uzakla$ yahu radyasyon var, 10 tane tabela astik gormuyor musun?
-lauyhn nolcak izliyoz i$te
+dayi git zararli diyorum
-eeaah sus be hödörö bödörö
+dayi sikin dü$er o kadar diyorum ben sana
-desene sen en ba$ta yau hade kolay gele

boyle tiplerde var i$te. adam ölmeyi, radyasyon yiyip hayatinin zehir olmasini degil, sikinin kalkmamasini du$unur.
karaçalı'yla birlikte trajedi grubunu kuran underground rapçi. son olarak karaçalı'nın prodüktörlüğünde türbülansın içi koma adlı albümünü çıkaran rapçi, bu albümde yer alan marenostrum şarkısıyla tepki toplamıştır.

(bkz: radi menfi)
(bkz: sefalet records)
(bkz: tr self confusion)
tam olarak boşluktaki ısı transferidir. belli bir seviyeye kadar radyasyon insanlar için yararlıdır. çünkü kanımızın hareketi esnasında yaptığı sürtünme sonucunda ısı açığa çıkar. bu sürekli açığa çıkan ısıyı vucudumuzdan radyasyon ile dışarı atarız. eğer biz bu oluşan ısıyı dışarı atamasa idik vücut sıcaklığımız sürekli artış gösterir ve bu da sağlığımız açısından hoş olmayan sonuçlar doğururdu. radyasyon ısı'nın transfer, iletim yoludur. sokaktaki milyonlarca adamın anlamını bilemediği bir terimdir. belirli miktarı biz insanlar adına fazlasıyla yararlıdır. zararlı olan radyasyon, iyonlaştırıcı radyasyon adını verdiğimiz alfa beta ve gama ışımasıdır.
(bkz: half life)
var olan herşey içinde rasyasyon barındırır. basit bir örnek verirsek dalgalar halinde yayılan ses bile bir radyasyon yayar. önemli olan radyasyonun miktarıdır. "kanser yapabilecek oranda radyasyon" insanların genetiğine göre değişir. basitçe anlatmaya çalışırsak, insanlarda dna tamir geni tarafından üretilen dna tamiri yapan enzimler miktar veya yapı olarak farklı kişilerde değişik olmakta ve insanlarda kanser olma ihtimali farklı olmaktadır. izole bir toplumda bu enzimde bir defekt olması o toplumda kanser olma %'sini etkiler. benim hipotezime göre belki tüm hastalıkların sebebi radyasyondur. yaşamımızda bulunan tüm maddeler kararlı hale gelip radyasyon yayamayacak hale getirilirse kanser oranı azalacaktır. tabi bu mümkün değil. her madde içerisinde radyasyon barındırır. kendi vücudumuz bile kendimize radyasyon yayıyor. doğada çoğu madde doğal halde bulunduğundan az radyasyon yayıyorlar, kentlerde yaşayan insanlara göre daha az radyasyon alıyorlar. uzun yaşamanın sırrı yaşadığımız çevrede radyasyon yayan maddelerin azlığına bağlı... mesela pişmemiş, ısıtılmamış besinler tüketenlerin daha uzun yaşaması gerekir. hal böyle iken radyasyondan kurtulmamız gelişmiş dünyada çok zor. dağ başına çıksanız bile havada bulunan radyo dalgaları(tv, telefon, radar, ve daha bir çok yayın yapan aletler) bizlere radyasyon yoluyla zarar veriyor. hatta devamlı bağıran bir eşin dırdırı bile bir adamı radyasyona maruz bırakır. işin şakası bu da aslında sessiz bir yerde yaşamak bile ömrü uzatır ve kanserden koruyucudur.

bazen insanlar "şu alet radyasyon yayıyormuş" diye söylentilerle o alete uzak durmaya itiliyor. yalan değil ama bir enerji kullanan ve yayan herşey radyasyon yayar. hangi birinden uzak duracaksın? kişisel olarak yapılabilecek tek şey çok enerji kullanan ve yayan şeylerden uzak kalmaya çalışmak. mesela evleneceksen git sessiz, az konuşan bir kız bul. bazı kızlar çok sinirli ve yediklerini ses tellerine gönderip radyasyonuyla sizi öldürebiliyor.
(Fr. Radiation) Bir enerjinin ışık demeti halinde yayılması.
insanda üçüncü bir göz,kulak ve benzerlerinin çıkmasına sebep olabilecek aktivite.
(bkz: nükleer enerji/#9618669)
yurdum insanı şifa olarak bilir,her hastalığa derdedevadır.
bi gün hasta olur ve hastaneye yolu düşer,hekime çıkar.hekim bilir derdini,yazar ilacı.
lakin yetmez o ilac yetmez yurdum insanına:"bir film,röntgen neyim yaz.hastayım ben yav"der.hekim bey de uğraşmak istemez yazar röntgenini.
yurdum insanı röntgene gider ve radyasyonu yer. rahattır artık az çok geçmiştir derdi tasası.hele birde 6-7 röntgen filmi çektiriyosa sorma halini,keyfini,sıhhatini!
röntgen ve bilgisayarlı tomografide bol miktarda bulunan, insanın dna'sını etkileyen, insanda genetik problemler yaratan aktivitedir. insanda en büyük ve en belirti gösteren hastalık kısırlık ve kanserdir. Hamile bayanların radyasyona maruz kalması halinde sakat ve özürlü doğumlar meydana gelmektedir.
en sık neden olduğu kanser Akut lenfositik lösemidir. KRONik lenfositik lösemi yapmaz.
japonya bile nükleer santalin yarattığı beklenilmeyen olumsuz etki için dünyadan özür dilerken, bu işler bu kadar tehlikeli iken, türkiye de nükleer santral yapılması düşüncesi ve tartışmasının tuhaf olduğu, nükleer santallerin yaydığı dalgadır.
nükleer santralin ne gibi bir faydası var da bu kadar yapılmaya çalışılıyor merak ediliyor. tehlikesini göze alıp da yapılması, hatta geç kalındığının söylenmesi için ne gibi bir faydası olduğu merak ediliyordur. bence gereksiz. gayet normal, haktan biri olarak konuşuyorum. bizim ülkemizde asıl geç kalınmış olan teknoloji ve enerji kaynağı tamamen güneş enerjisine dayalı teknolojilerdir.

muhabbet kralına selam.
En son Japonya olayından sonra radyasyona karşı koruyan bir aşı gelişitirildiğini duymaktayım şu anda.Nortmalde 7 gün yaşayabilecek denekler henüz ölmemiş duyduğuma göre.Farelerden farkımız kalmadı ha!
biyolojik etkileri vardır;

erken etkiler; akut radyasyon sendromu, doku hasarı, hematolohik depresyon, sitogenetik hasar.
geç etkiler; lösemi, kanser, lokal doku hasarı, beklenen ömürde azalma, genetik hasar.

fetus etkileri; prenatal ölüm, neonatal ölüm, konjenital anomaliler, çocukluk kanserleri, büyüme gelişme gerilikleri
radyasyonun organizmaya üzerindeki etkileri çoğunlukla nükleer kazalardan edinilen bilgilerden kaynaklanmaktadır.radyasyon hücre zarlarına büyük ölçüde zarar verir, iç kanamaya ve enfeksiyonlara karşı direncin çok düşmesine neden olur.
hiroşima'da 1000 rem den daha fazla gama ışınımı alanlar bir hafta içinde ölürken 700 rem alanlar iki ay içinde öldüler. laboratuvardaki kaza sonucu ölen fizikçilerle nükleer bomba denemelerinde gamma ışınımına maruz kalan insanlardan elde edinilen tecrübelere göre 600 rem den yukarısını ani olarak olan insanlar günler ya da haftalar içinde ölmektedir.300 remin altındakiler ciddi hastalıklara yakalansalarda hayatta kalma şansları vardır.200 rem in altındakilerde başta anemiye neden olmaktadır.100 rem altında maruz kalanlarda bariz bi belirti olmasada hayat boyu çok yüksek risk taşırlar.
çernobil felaketinde 48 kişinin derilerinin %90 ı yanmıştır.öte yandan nükleer santral yakınlrında yaşayanlarda kanser vakaları %400 daha fazladır.
evrime sebep olarak gösterilen yararlı tek mutasyon yapamayan radyoaktif elementlerin ışınımı.
hamile olan bayanlar icin cok tehlikelidir. cocugun sakat dogmasina sebep verebilir. dikkat etmek lazim.
kulağa çok bilimsel gelen bir kelimedir aynı zamanda.