bugün

eğer yolunuz 45-50 dakıkalık mesafeyse kesinlikle yapılcak eylemdir. tak kulaklıgı ac gokhan turkmen i sıla yı uyandıgında piskopata bağlamış şekilde uyanırsın. (bkz: yemede yanında yat)
siyene isimli yazarımızın şu an uyguladığı eylemdir.
(bkz: beş dakika daha)
genelde eski otobüslerde daha çok olan annemizin bebekken uyutmak için kullandığı beşik gibi sallanması olayı gibi.
istanbul'da isen ve 3-4 saat yol çekiyorsan, yolun başında uyuyakalıp yolun sonunda uyandığında ışınlanma hissi veren duygu.
22 dakikalık yolda 8 kere uyanmamla bölünen uykudur.
başlarda mümkün olmasa bile zamanla alışılan bir durumdur.
yan koltuktaki yolcunun karınız muamelesi yapması ile de karşılaşılabilir bir durumdur.

+uyan uyan!
-ne oldu geldik mi?
+horluyorsun...
-ne?
+horluyorsuuun başını diğer yana yasla.
-Immm... tamam...

böyle diyaloglara da şahit olunabilir.
Riskli ve bir o kadar da en işkenceli uyuma şekillerinden biridir.
sabahları yapılabilecek en güzel eylem. son durakta ineceksen sorun olmaz. Rahat rahat uyursun.
özellikle öğrenciyseniz, sabaha kadar çalışmış sınavınız da kendinizce iyi geçmişse, e bir de gideceğiniz durak uzaksa (nerden baksanız 30 dakikanın üzerinde sürecekse otobüs yolculuğunuz) ve oturacak yer bulmuşsanız, hah işte o rahatlığın verdiği engellenemeyen uyuma hali için en uygun yerdesiniz demektir. ama genelde ineceğiniz yerde değil de en son durakta uyanır ve bu sefer (uyumadan) gideceğiniz yere kadar ters istikamet gitmeniz gerekmektedir.

(bkz: öğrencilik anıları)
Uykunun geliyorum demeyip geldiği en tatlı halidir. Evde yatağınızda öyle uyku gelmez ama ineceğin durağı kaçırma korkusu da bir yandan kaçınılmazdır.
üstünü örtmeyen diğer yolculara kızan bazı insanların, yolculuk esnasında yaptığı eylem.
yolculuk bittiğinde, kuyruk sokumunuzun yerinde olmadığı hissine kapılırsınız.
otobüse binince ilk işim telefonun alarmını kurmaktır. Bir keresinde otostop çekerek geri dönmek zorunda kalmıştım.
arkadaşın biri ankara- eskişehir seferi yapan otobuse biner. kütahya da inecektir. giresundan ankaraya gelmiş olan arkadaş haliyle otobuse biner binmez uyur. muavin kütahyaya gelince uyandırmayı unutur. eskişehire yaklastıkları sırada arkadas uyanır. olan olmustur. muavin özür diler. bir saat sonra tekrar dönüşleri olduğunu ve bedavaya götürebileceğini söyler. arkadaş kabul eder. dönüşte bizim ki tekrar kafayı vurur. kütahya ya vardıklarında muavin:
- abi sen hala uyuyon mu yaa?
neredeyse her gün yaptığım eylem. ineceğim durağa gelmeden önceki durakta uyanıyorum, işte bunlar hep biyolojik saat.
dünyanın en zevkli işlerinden biridir. uyku problemi olan ben bile otobüse binince uyuyorsam, herkes uyur. ama halk otobüsü olacak, uzun yolculuk otobüsü değil, onlarda hayatta uyunmaz. otobüs duraklarda duracak, yolcu alacak sonra indirecek, dışarısı soğuksa içerisi sıcacık olacak. hava sıcaksa üst penceresi açık olacak pöfür pöfür estirecek. kulakta da kulaklık. ohhhh ben bi' otobüse bineyim de geleyim.
Teknik olarak uyurken il degistirmektir. Bir ruyada olur bir de otobuste uyuya kalinca.
Bal gibi tatlıdır, uyumak ile uyuyamamak arasında.
yanındaki hayırsever teyze tarafında dürtülerek durağı kaçırmamakla sonlanan hede.
yemesi tatlı sıçması acı olandır.
her sabah işe giderken, büyük bir zevkle yaptığım eylem. ama bazen dozu kaçiriyorum, muavinin "geldik abi" demesiyle uyaniyorum. yine de her şeye rağmen şiddetle tavsiye ederim otobüste uyumayı. *
6 saattir yoldayım 2 saat daha yolum var ama ne şimdi ne de daha önce beceremedim amk. Çok imrenirim uyuyabilenlere. Helal olsun.
şehir içi otobüslerde öğlen bile binsem götüm koltuk gördü mü çoğunlukla gerçekleştirdiğim, şehirlerarası otobüslerdeyse gece bile binsem çoğunlukla beceremediğim eylem.
Bazen iett otobüslerinde sabah yarım kalan uykumu alıp okula zinde gittiğim bile oluyor. Ama istanbuldan tosyaya gidiyorum da bir saat uyuyamıyorum. Çok uykusuz olduğum zamanlarda bile yarım yamalak kestiriyorum. O da beni dinlendirmekten çok yoruyor amk.