bugün

Önceden yaptığım eylemdi, hatta 1130 sayfalık kitabı çıkarınca milletin salak salak bakması çok hoşuma gidiyodu (bkz: bilge adamın korkusu)
Yolda milleti izlemek, etrafa boş boş bakmak yerine bi şeyler okurum. Hem kendime bi şeyler katarım, hem eğlenir, hem de sıkılmamış olurum bi sürü güzelliği var niye okumıyım. Kız tavlamak falan diyenlere de yav he he diyoruz biz.
Bir yılbaşı gecesinde gece dediğim 11 civarı idi. Ankara da kızılay batıkent hattında intikal etti mevzu. Neyzen Tevfik şiirlerini okuyorum birden dayanamayıp oturduğum yere çıkıp bağırarak okumaya devam etmiştim. Herkesin kafasının güzel oldugunu ta ki o zaman anladım çılgınlar gibi alkışlamaya başladılar. Bi abimiz sigara bile yakmıştı.
Okutmazlar efendim... gönül rahatlığıyla o kitabı size okutmazlar, hemen bir dırdır başlar yaşlı ve yer bulamayan büyüklerimiz tarafından. Onlara göre oturan her genç ayakta seyahat edebilecek sağlığa sahiptir mamafih asıl erdem kitaplardan okuyarak öğrenilmez büyüklere yer verilerek kazanılır onların nezdinde. O dırdır başladığı an tepenizde yahut bir kaç adım ötenizde kitaptan zevk alamaz hale gelirsiniz bu nedenle kulaklıkları takıp etrafı duyamayacak yükseklikteki ses tonu ile müzik dinlemektir bizlere düşen.
Ev rahatlığında işime gelmiyor okumuyorum.
Otobüste ayakta giderken okuyorum.
Bir elimle kitabı bir elimle otobüs direğini tutuyorum.
Çok ilginç birşeydir açıkçası.
Demekki bize rahat batıyor.
Bıraksalar yolda yürürken de okuyacağım ancak bizim yollarda yürürken otobüs çarpma riski var.
Tartışılması, irdelenmesi saçma olan bir tercihtir.
Camdan bakıp, izlemek, telefonunu kurcalamak, yolcuları süzmek yerine, kitap okumayı tercih etmek bir seçimdir.
Okumaktan o denli uzaklaşan bir toplum olduk ki, okuyanları, uzaylı gibi görmek ya da artistik hareketler gibi algılamak ne vahimdir allahım!!!
iki, üç durak sonra inecek olan ve belki bir daha hiç görmeyeceğin insana, artıstlik yapsan n' olur, yapmasan , n' olur?
Artistlik yapmak bu denli önemli ise, lütfen okuyarak artistlik yapın, birkaç kelime feyz alırsınız belki, kimbilir?
Kitap okumayı çok severim ama midem bulanıyor otobüste okuyunca.
Bence istanbul trafiğinde kaybedilen zamanı kazanabilmek adına güzel bir hareket.
Dikkat çekmek için bunu yapanların cirit attığı ülkemde diğerlerine benzetilmemek için artık yapmadığım aktivite. Bir de son zamanlarda kafam kaldırmamaya başladı. Yaşlandım mı lan şu genç ömrümde?
Şekilsiniz yaaaa hıamınaaaaa diyesim gelen modellerdir.
Kitabın hakkını verememektir. 1 kerede bitirebilmelisin kitabı.
olum ben yapamiyorum ya. yollar cok bozuk anasini satiym. tumsekler yuzunden odaklanamiyor insan. berbat birsey.
öyle de güzel dalıyorsun, öyle de güzel okuyorsun ki değme gitsin. günlük yaklaşık 4 saatimi böyle kazanıyorum. depresif müzikler açıp camdan dışarıyı izlerken klip çekiyormuş havasında poz kesmektense anladık okuyon sen bakışları altında vaktimi değerlendiririm. hele ilk durak son durak yapıyorsan tadından yenmez.
Midemi bulandıran eylem. Gerçek anlamda tabi. Seyir halindeyken kitap okumak veya telefona sabit bakmak midemi bulandırıyor.
artık eskisi gibi midemi bulandırmiyor.
kendimizi kandırmayalım. ben de yıllar yılı otobüste boş boş giden insanlardandım. ve hatta ''otobüste birşey okumaya başlayınca midem bulanıyor'' insanlarındandım..belki istifade eden olur diye tecrübelerimi yazayım.

günde yaklaşık iki saatimin otobüslerde geçtiğinin farkına vardım. bazı günler daha da fazla oluyordu. lan dedim kitap okusam..ama midem de bulanıyor hani. deneyeyim diye bir kitap aldım çıktım.otobüste önce bir iki sayfa okudum..haggaten bulanmaya başladı...kapattım kitabı..akşam dönüşte bir daha denedim..zorladım biraz..yine bulandı gerçi ama olsun..bu şekilde birkaç denemeden sonra giderek artan bir ivmeyle o bulantı meselesi kayboldu gitti..yani sizin kitap okurken midenizin bulanması, vücudunuzun ve gözün olaya alışmasına bağlı..eğer birkaç gün sabrederseniz (tabi kusacak noktaya gelmeyi beklemenin alemi yok) bu iş çözülüyor.

ille de oturacak yer bulmanıza gerek yok, tek elle kitabı tutup tek elle okuyabiliyorsunuz da. ülkemizde maalesef yayınevleri bu konuyu pek düşünmedikleri için kitapları cebe sığacak darlıkta ve uzunlukta yapmayı pek sevmiyor. o yüzden bir çanta taşımakta fayda var.

faydaları.. birincisi yol çok çabuk geçiyor. trafikte sıkılmıyorsunuz. arpacı kumrusu gibi dertlerinizi, endişelerinizi düşünüp iyice sinir sahibi olmuyorsunuz. ikincisi bir sürü şey öğreniyorsunuz. normalde evinize gittiğinizde iki saatinizi kitap okumaya ayıramıyorsunuz. öyleyse yolda geçen zamanlarınızı buna niye ayırmayasınız. keza yanınızda kitap yüzünden minik bir çanta taşımak da faydalı. içine bir sürü gerekli ıvır zıvır sıkıştırabiliyorsunuz.

memnun kalacaksınız. deneyin.
kitabı göz hizanıza getirip, çok yakından tutmadığınız sürece, mide bulantısı yapmayacak aktivite.
yolların nasıl kayıp gittiğini anlamazsınız.
gereksiz göz temaslarından korunmuş olursunuz.
kendinizi, başkalarının telefon görüşmesine dahil olmaya çalışırken bulmazsınız.
en önemlisi, çok farklı hayatlar keşfedip, çok güzel şeyler katarsınız kendinize.
Kusma getirir.
Bana göre amacı şov yapmak olan insanların gerçekleştirdiği eylem. He cool oldun otobüste kitap okuyunca amk.
1 ay boyunca şirket aracım servisteydi ben de metrobüs kullandım. zaten metrobuste oturmak gibi bir derdim olmadığı için 3 kitap bitirmiştim sabah ve akşamları sadece yolda okuyarak.
benim için simyacılık. zamanı, altına çevirime işi yani.

bir otobüs dolusu adamla bir vadinin içinden kitabınızdaki deli ve uçuk kahramanınızla, oradan oraya son sürat sürüklenirsiniz. eğer uzun yolculuksa çıktığınız, güneşin otobüs pencerelerinden süzülen ışıkları sayfalar üzerinde dans ederken hikaye su gibi akar. ikram için verilen molalarla soluklanır kahramanınız. o kağıt bardaktaki süzme çay ve ikramlar tüketildiğinde yeniden başlar macera ta ki güneş batana kadar. peki durmak mı lazım şimdi? tepenizdeki spot ışığının düğmesine basıp açtığınızda, sizin sahneniz aydınlanır. kahramanınız atlarını tekrar dört nala sürmek için etrafınızda cirit atmaktadır...
Şov yapmaktır.

Ulan sanki otobüs tesla mı bu otobüsler? Hayır bildiğiniz içten yanmalı dizel motor. Dizel ha benzin de değil, o seste, her vites geçişinde koltuğuna yapışıyorsun ama elindeki kitabında okumaya çalışıyorsun?

Ulan o motordan çıkan ses yeter dikkat dağıtmaya. Takın kulaklığı müzik dinleyin,
uzun otobüs yolculuklarında olabilir ama normal şehir içi otobüslerde zor olur.
Başkalarında görünce özendiğim eylem.

Biz ne yapıyoruz mal mal dağı taşı izliyoruz.
gösteriş yapmaktan başka bir şey değildir. bir yerde okumuştum otobüste kitap okumak zararlıymış bile. sürekli sallanıyor otobüs ve sen o küçük yazıları okumaya çalışıyorsun.. gözlere zararlıymış efenim okumayınız..
araba kullanırken sesli kitap dinlemek kadar konforlu olmayan eylem. Olsun, yine de otobüse binen kızları kesmekten iyidir.