bugün

Kemik erimesi olarak da adlandırılan bu hastalık, genellikle menapoz dönemi sonrası kadınlarda görülse de, erkekleri de etkileyebiliyor. Yaşın ilerlemesi ve kadınlık hormonu östrojenin azalmasıyla kemik üretimi de azalıyor ve kalsiyumun azalmasıyla vücuttaki kemiklerin yoğunluğu da azalıyor. Böylece kemikler daha kolay kırılır daha zor iyileşir bir hal alıyor. Stres, hareketsizlik ve genetik unsurlar da işin içine girdi mi, kemikler galeta kıvamına geliyor.
(bkz: raşitizm)
fazla protein tüketiminin tetiklediği bir hastalık.
çok erken yaşlarda genetik olarak belirlenebilen hastalık.
tedavi süreci epey uzun olan hastalık.

(bkz: kemik erimesi)
kemik yapısındaki kalsiyum yoğunluğunun azalmasıyla oluşan bu hastalığın önüne geçebilmenin yolu kalsiyum ve d vitamini alımıdır. yaşa ve cinsiyete bağlı olarak kalsiyum gereksinimi değişmekle beraber, günde ortalama 2-3 su bardağı süt tüketilmesi önerilmektedir. d vitamini içinse en iyi kaynak güneştir.
zayıf kişiler şişmanlara göre daha fazla risk altında olup, uzun boy kısa boy tartışması is sürüp gitmektedir. kitaplar kısa boy riski derken son çalışmalar uzun boy riskli der.
kadınlarda östrojen düşüklüğüne bağlı olarak oluşan metabolizma bozukluğu. kemik erimesi de denebilir buna. kalsiyum yetersizliği gibi bir şey.
elbette ki kemik eriyip gitmiyor. kırılganlık artıyor.
(bkz: kemik erimesi)