akşam yemeklerine takım elbise ile katılma zorunluluğu olan bi nevi kurum. kirli sakal bile sorun teşkil eder derhal berberin yerini bilip bilmediğinizi sorarlar.
cemmat yurtların nasıl mini etekli girilemiyorsa burayada türbanlı girilemez. ayrımı başlatanların bunu eleştirimesi komik. toplumda inançlarınızı bu kadar empoze etmeseye çalışmayıp ataturku anlasaydınız. ordu evinede girerdiniz universiteyede.
11 ay boyunca yedek subaylık görevimi yaptığım ve sakallı, bıyıklı insanları içeri dahil etmemek için azami çaba sarf ettiğim yer. torbacı olarak katılığım kurada çektiğim yer bakımından mükemmel şansa sahip olduğumu söyleyebilirim. başka birşey söyleyemem. yasak ulan!
başörtü ile girilebilen kurum. türban denen rahibe kıyafetini almıyorlar. alsalardı hakımı helal etmezdim zaten.
bazı arkadaşlar rahatsız olmuşlar yapılanlardan be andaval rtük üyeleri 4 bin lira kira yardımı(!) alırken sesin çıkmıyor da gece gündüz dağlarda gezip senin o değersiz götünü koruyanların yaptıkları mı seni gerdi.
cemaat yurtları ile bir tututan yer! cemaat yurtları ayrımcılık yapıyorsa, bu durum orduevinin ayrımcılık yapmasına gerekçe olabilir mi? ulan bana ne cemaat yurtlarından? burada sözkonusu olan orduevleri!
cemaat yurtları ayrımcılık yaptıgı için değil türkiye kutuplaştırılıp türban seriatın simgesi haline getirldiği ve türbanlıların şeriat istediği türkiye nin yönetim şekli için zararlı oldukları düşüncesi ortaya çıktıgı için alınmamaktadırlar.

dediğim gibi şeriat isteyen ülkenin yönetimini değiştirmak isteyen şeriat tehlikesi oldugu bir ülkede türbanlılar hacı hocalar hiçbir devlet kurumuna giremez. bugun fransada azıcık bu tehlike olunca okularda türban yasaklanmıştır.
fransa'ya seriatin gelecegini ögrendiğimiz evlerdir.
cok bilgilendik dogrusu. fransa'da türbanın ''sadece bazı liselerde yasaklanması'' olayını ''fransa ya seriat gelecekti hacuu'' diye görenler de varmış ya . ahahah
öyle herkesin giremeyeceği bir yer. ne sandıydın lan, zırtapoz.. elini kolunu sallayarak gireceemiydin.. la git, la bi sittir git. sen girme diye var zaten orası..

bak koçimsu, bak güzel muhterem, şakirt, mümin, abi, abla, örtülü başlı, askeriye ya hani orası, hani böyle uzun sakkallıda giremiyor ya, hani böyle cübbeli, küpeli falanda giremiyor ya, hah işte azcık anlar gibi olduysan, bu sıkmabaşlar varya onlarda giremez. lan ben asker çocuğuyum, saçım uzun diye giremiyorum, sen askeriye ile alakası olmayan örtülüleri mi sokmaya çalışıyosun. derdin ne olum sen, sorunlu musun sen.. ne ayaksın la..?

bak şimdi vakti evveli, daha sakal çıkmıyorken ki hala tek tük, favorim yok, er 'efendim favoriniz uzun, yemek veremeyiz' dediydi. lan ben çıkmayan favorimle yemek yiyemedim, sen bana ne diyon, neyle geliyon..

askeriye olm orası. adamlar tabiki tedbirini alacak. bazı kuralları var, senin götünün keyfine göre 'onlar niye giremiyo, banane, banane.. şunlarda girsin.. niye ben giremiyorum.. bende ucuz ucuz yemek yicem, bende saç traşı olcam ucuzundan..bende faydalancam.. aranıza alın beni de.. hadi, nolur..

sen bu kafayla zaten giremezsin oraya..
sakallı, küpeli, uzun saçlı erkekleri almayan yerlerdir. sakallıysanız ve ordu evinin sadece otoparkını kullanacaksanız bile açıklayıp öyle girmeniz gereklidir. Hatta karşısındaki kaldırıma oturursanız nöbetçi subay, askeri yollar sizi uyarır. Hatta şuan yoktur büyük ihtimal ama kimi zaman spor ayakkabı, kot pantolon bile yasaktı.

Sadece türbanlılar giremiyormuş gibi bir demogoji yapmaya gerek yoktur.
Sakal, uzun saç, Küpe türbanla bir mi peki?
e o da özgürlük bu da ne farkı var?
bir şeyin dini nedenlerle takılmasıyla, keyfi nedenlerle takılması arasında sosyal olarak bir fark yoktur. Sonuçta hepsi kişisel özgürlüktür.

düğünlerde ise Sorgusuz sualsiz bokunu çıkarmadığınız sürece bütün davetlileri alırlar.

Diğer devlet kurumlarının bu şekil çalışanını gözeten sosyal tesisleri olmaması ise TSKnın orduevlerindeki fiyat politikasını yermeye neden olmaz. Ben çocukken öğretmenevine de giderdim bol bol. O zamanlar öğretmenevleri de fiyat olarak ordu evi kadar olmamasına rağmen ucuz ve kullanışlı yerlerdi. Berberinden, kafesinden, lokantasından her şeyinden yararlanırdık.

Keza polisevleri de zamanında çok ucuz yerlerdi, Kanımca şuan da baya ucuz yerlerdir ve Öğretmen vs kamu kurumunda çalışan biriyseniz veya yakınıysanız kartınız varsa girebiliyor olmanız lazım.

Ha Orduevleri sivil hayattan aşırı izole edilmiş alanlardır malesef. Lakin zamanında taksimin dibindeki Koskoca orduevine Bile lav silahlı saldırı yapılan bir ülkeden bahsediyoruz. Bu izolasyonlarına pek katılmasam da anormal bulmuyorum.
rütbelilerin yiyip içtiği erlerin hizmet ettiği ev.
şortla dekolteyle falan da girilmez. başörtülü asker eşleri de içeri girebiliyor. evet orda bir ayrım yapılıyor tutuculuk bağlamında. siyasi bir vurgu olduğu düşünülen hatta bilinen "türban"ı eliyorlar.
ancak aynı kurumlar 17 yaşındaki az kıllı kardeşimi de almıyorlar sakallı diye. biz de gayet eyvallah deyip kapıdan dönüyorz. sonuçta her yerin bir kuralı var ve baştan biliyoruz bunu.
e ayrıca devlet kurumlarında kot giyemiyoruz ama çok rahat ve ben kot giymek istiyorum iş yerinde. istediğimi giymeye hakkım var da diyemiyorum maalesef. desem n'olur ki bu gazla?

her kurumun kendi misafirhanesi mantığındadır esasında. buralar da askeri personellerin misafirhaneleri. ayrıca bildiğim öğretmenevleri de şehrin en güzel yerlerinde. vaktinde güzel yerler seçmeleri gayet de mantıklı bir şey. siz olsanız kurum adına ya da birey adına ne yapardınız ki? ay tamam şu ücra köşede takılalım demezdiniz elbette.
Türk silahlı kuvvetleri personeli ve bu personelin akrabası olmayan insanlara "acaba ben enayi miyim?" dedirtecek kadar ucuz olan yerlerdir.
görende sanki girmek için kafayı kemirdiğimi falan sanır. "beni de alın! beni de alın!" diye yalvardığımı mı sanıyorsunuz? kapıma gelip dilenseniz yine girmem. ben milletin vergilerinin çarçur edildiği, vatanın ücra köşesinden askerlik yap diye alınıp getirilen gençlere garsonluk yaptırıldığı, temizlik yaptırıldığı yerde bir bardak su bile içmem. ha kendi bütçenizle, cebinizden kendi lobinizi, evinizi, derneğinizi, odanızı kurarsınız o zaman tek kelime söylemem.

ama eğer orada benim vergim varsa iş değişir. sen benim vergimle orada bedavadan keyif sür ve üstüne üstlük gel ayrımcılık yap! hadi oradan pişkinler.
emekli olan subayların saç-sakal traşı için gittikleri yer. bunu neden söyledim, çünkü burası beleşten yaşayıp gidenlerin * her türlü ihtiyaçlarını giderdikleri yer.

edit: artık cezaevinden kaçma aparatı olarak da faaliyete açılmıştır. eğer subaysanız ortalığın amına koyun ve orduevine kaçın. sıkıntı yok, kimse size bir şey yapamaz.
buradaki yazılan, eleştirilen kişilerin askerde orduevinde yaptığını düşünüp aynı cümleleri orada da söylemesini dilediğim ev. negzel olur ha..
vatanın ücra köşesinden getirilen gençlerin dağlıca da -25 derecede bacakları kopacağına burada subaylara çay servisi yapmalarının kendilerini daha mutlu edeceğini düşündüğüm yerlerdir.
askere vatana hizmet olgusuyla giden yiğit delikanlılarımızın subay,astsubay karılarına hizmet ederek askerliğini yaptığı, üstüne üstlük bedavaya çalıştığı, lafa gelince polis evleri,öğretmen evleri de öyle diye kıçını yırtan ama buralarda en az asgari ücretin ödendiğini bilmeyen, bunları yüzlerine vurunca vatan millet sakarya diye öten lerin insanları sömürdüğü yer.
bir an önce gerçek bir işletme statüsüne dönüştürülerek profesyonel çalışanların hizmet verdiği birer sosyal tesis haline getiirlmesi gerekn kurumlardır. vatan savunması diye askere alınan delikanlıların hayatlarının en verimli dönemlerinde subaylara, eşlerine, çoluk çocuklarına ve hatta zaman zaman yedi sülalelerine bedavaya hizmetçilik yaptıkları yer olmaktan çıkarılmalıdır. öyle ki istanbul fenerbahçe'deki 5 yıldızlı orduevinde düzenlenen düğünlerde zaman zaman davetli saysıının yarsı kadar garson ve hizmetli* ortalıkta dolaşmaktadır.

bu tür hizmetlerde olan asker sayısının 80.000 civarında olduğu gazetelere yansımıştır. hal böyle iken kalkıp silahlı kuvvetlerin asker ihtiyacının sadece %60'ı karşılanıyor demek, gencecik vatan evlatlarının savunmasız karakollarda istihbaratları hiçe sayan komutanlar tarafından ölüme terkedildiği, dağ başında 9 saat çarışmasına rağmen eşkıyanın mevzlendiği dağları uçaklarla yerle bir etmeyenlerin terfi edip ödüllendirildiği bir ortamda millete dalga geçmektir.

kimse kalkıp işte doğuda subaylar ne şartlarda görev yapıyor, asker düşmanlığı yapmayın vs. zırvalarını sıralamasın. bunların konuyla alakası yok. kimse rütbelilerin sosyal imkanlarına göz dikmiş değil. itirazımız bu imkanların vatan savunması yerine garsonluk veya hizmetçilik pozisyonunsa çalıştırılan askerler üzerinden sağlanması, maliyetinin de millete ödettirilmesidir. orduevleri de polis veya öğretmen evleri gibi profesyonel işletme olmalıdır.
vatandaşın vergileriyle yapılan binlerce kurumdan/tesisten biridir.

nihayetinde askeri personelin ve askeri prensiplerin de bilinciyle yetişmiş olan aile eşrafının faydalandığı yerlerdir. faydalanırken de belli kural ve adaba göre hareket edilmesi gerekmektedir. "ben niye giremiom lan!" yorumu yapanların bunu göz önünde bulundurması gerekmekte. aksi halde buraların çay bahçesinden, gazinodan, pansiyondan farkı kalmaz ki. ha bi de şu var sırf ucuz diye faydalanmak isteyenleri buraya alsan 2 gün dayanamazlar içerideki nizama, kurallara orasına da kalıbımı basarım.

şu "benim vergilerimle yapılıyo kardeşim oralar!" diye ünlenenleri de anlamıyorum. "ben faydalanamıyorsam sen de faydalanamazsın kardeşim" anlayışından kusucam artık. VERDiĞiN HER KUruş verginin hesabını soruyor musun sen normalde kardeşim? o bilinç var mı sende her konuda? misal "verdiğim vergilerle yaptırılan ceylan derisi koltuklarda ben de oturucam" , "meclis kantinindeki topkeklerden ben de istiom lan bana ne bana ne" diyor musun hiç? senin vergilerin de söz konusu oluyor diye istersen git genelkurmay başkanının otel odasında da kal, onun makam aracına da bin. hakkaten ya benim vergilerimle alınan makam araçlarına biniyor başbakan, bakanlar. ben de bi tur gezmek istiyorum başbakanlık memurlarına faydalandırılan o araçlarla kordon'da. vergisiyle değil mi nihayetinde?
orduevlerinin mevcut işleyişine karşı tavır alanlar ve profesyonel birer sosyal tesis gibi işletilmesini savunanlar için bir destek de milliyet gazetesinde yer alan bu haberle geliyor. emekli bir albay tbmm'ye ayrımcılık için şikayette bulunmuş.

şikayetinde generallerin tuvaletinin bile ayrı olduğunu da dile getirmiş. arada böye kendini bilmezler de çıkıyor ne yaparsınız. ağanın pohunun üstüne poh olmaz bilmi mi bu densüz. *

şaka bir yana bu uygulamadaki saçmalığa pes doğrusu bile diyemiyorum.

http://www.milliyet.com.t....2010/1285272/default.htm
eşitlik ilkesine açıkça aykırıdır.maaşı yüksek olmayabilir bi askerin ama bir öğretmenin ya da tapu kadastro memuru kadar da düşük değildir.şöyle ki madem asker vatanı koruyor helal olsun ucuza yaşasınlar diyorsanız o zaman tapu kadastro memurları sayesinde de mal mülk elde edinebiliyoruz evlerimizde oturabiliyoruz o zaman onlara da böyle ayrıcalıklı imkanlar sağlansın demeniz lazımdır.
başka bir dünya. ciddi ve önemli insanların bulunduğu, ayrıcalıkların olduğu, erlerin askerlik yaptığı sosyal tesis...
müslümanların giremediği bir yer.
acil yıkılıp yerine cami yapılması gereken yerler.
(bkz: bir an için heyecanlandın itiraf et)
Personelinin sivilleştirilmeye başlanmasıyla beraber fiyatları da %40 oranında artan, cazibesini yitiren güzide mekan.