bugün

ölüm şatosu .
(bkz: denizler altında yirmi bin fersah)
(bkz: ay a yolculuk)
(bkz: dünyanın merkezine yolculuk)
(bkz: seksen günde devr i alem)
(bkz: balonla beş hafta)
(bkz: iki yıl okul tatili)
(bkz: deniz yılanı)
ve hatırlamadığım diğerleri.. alayı jules verne. gri jules verne serisi. hemen hemen bütün kitapların bilimkurgu olduğu bu seriyle birlikte jules verne hayatımdaki en önemli adamlardan birine dönüşmüştü kısa zamanda. birini bitirip öbürüne başlıyordum. ve aya yolculuğu, deniz altıların nasıl gittiğini, adını yeni öğrendiğim ülkeleri falan anlatıyordum evdekilere. ve bu kitapları dünyanın sonunun çok büyük bir uçurum olduğunu düşündüğüm, o uçurumdan aşağı baktığım rüyalarımdan "hakketten büyük uçurummuş vay" diyerek uyandığım, dünyanın döndüğünü katiyen kabul etmediğim, hele yuvarlak olmadığına falan küçücük kalıbımı bastığım bi dönemde, dünyayı en merak ettiğim yaşlarda okumaya başlamıştım. aman allahım nasıl şeylerdi onlar öyle? ne maceralar, ne gizemli ne zeki şeyler, üf. arkadaşlar çağrıyordu da top oynamayı, saklamabaçı, grup grubu falan reddediyodum. hayır diyodum, ben artık kitap okuyorum... sanki sabahtan akşama eve girmeyen, bütün gün toz pis yutan çocuk ben değildim. "kitap okuyorum ben..." gurura bak hele. bu seri bana nerden geldi, kim aldı bu kitapları hiç hatırlamıyorum ama kim yaptıysa mükemmel bi şey yapmış. şu an alıp tekrar okumak istedim hepsini.
joanne greenberg - sana gül bahçesi vadetmedim.
andre gidein üçlülerinden pastoral senfonidir.
90 sayfa bir kitap zaten bir gün bile sürmüyor okuması. Kitabı okuduğumda 12 yaşında olmama rağmen sanki konusunda katolik kilisesinin pedofili olayı araya sıkıştırılmış gibi gelmişti bana. Yoksa sadece konu olarak düşünülürse brezilya dizilerine taş çıkararır kitap.
(bkz: düz mantık)

Kitabı iki ayrı kısa roman olarak birleştirmişler ve pastoral senfoni ile dar kapıyı tek bir ciltte yayımlamış olmaları daha bir güzeldi. O günden sonra dünya klasiklerine karşı bakış açım değişti.
yatmadan önce 100 fırça darbesi ve yusufçuk gece gelir.
(bkz: keloğlan masalları)

heceleyerek de olsa hazlı bir şekilde okurdum.
karamazov kardeşler.
dick francis - kazanmak ugruna.
Cin ali ve Ayşegül serisi.
(bkz: kamasutra)
harry potter serisidir. 7. sınıftı sözlük bianda film müziği ıslığıma dolandı zaten çok severdim filmlerinide. hemen kitaplarını aldım 1 ayda bitirdim hepsini. o zamandan beri aşığım okumaya.
Ondan önce okunan hiçbir kitabın değer bulmadığı o dahil sonrakilerin baştacı yapılmasına yol açan içimizde ayrı yeri bulunan kitaptır.

Benim ilkokulda okuyup okula teslim etmediğim kitaptır kendis,i hala saklıyorum. Uçan Sınıf - Erich Kastner.
yazarının dili ile direkt alakalı kitaplardır. örneğin dan brown kitapları, melekler ve şeytanlar en ideal örnektir. gerek olay örgüsü gerekse kitabın yoğunluğu okuyucuyu kendine bağlar.
türk yazarlar arasında da ahmet ümit kitapları akıcılığı ile okumayı sevdiren kitaplar arasında yer alabilir.
OLASILIKSIZ VE EMPATI OKUZE BILE KITAP SEVDIRIR.
Küçük prenstir. hangi dilde okursanız okuyun, kaç yasinda olursanız olun bu kitap size aslında kim olduğunuzu hatırlatır.
Zulfu livaneli-serenad. Kesinlikle tek gecerim bu kitabi.
sarah jio - böğürtlen kışı.
(bkz: araba sevdası)ve (bkz: intibah)kesinlikle değildir.
Tolstoy-kazaklar

Başta biraz tasvirden sıkılabilirsiniz ama birkaç sayfa sonra kendinizi ormanın içinde bulursunuz.
Kesinlikle Sherlock Holmes serisi.
ayrım yapmam okur geçerim, ve son olarakda 40 karektere tamamlama çabasındayım.
bin muhteşem güneş, uçurtma avcısı, aldatmak, aşk...
(bkz: anayurt oteli)
Kürk Mantolu Madonna.
mütevazı bir intikam ve gizliajans insanı alır ve tekrar okumaya sevk eder.