bugün

amerikan çıkarları doğrultusunda türkiye ve yunanistan'a yapılan yardımları da içeren plandır.
başarılı olmuştur.

göstergesi için, buyrun,
(bkz: lan oğlum devlet laik ben değil lan)
(bkz: george catlett marshall)
türkiye'de büyük bir abd sempatisi meydana getiren olaydır. zira abd'ye sevgiler gönderen ve kenedy'nin ölümüne ağıtlar döken plaklar yayınlanmaya başlamış; istanbul'a gelen misuri zırhlısı'na sevgi gösterilerinde bulunulmuştur. bu sevgi dolu ilişki kıbrıs harekatı sonrası abd'nin koyduğu amborgoya kadar devam etmiştir. amborga ile birlikte bu sevgi dolu ilişki yerini abd'ye açık açık söven plaklara ve 6. filo defollara bırakmıştır.
1949da george catlett marshallın ikinci dünya savaşı sonunda avrupa ekonomisinin yeniden kurulması için sunduğu yardım planıdır.doğu avrupa ülkeleri bu planı reddetmiş ve komünizmde kalmıştır.
Türkiye'nin ağır sanayileşmesini engellemiş, sanayi üretimine tırpan vurmuş (bir sanayi yoktu zaten ama üretilecek mallar bile abd'den getirilmiş böylece sanayi üretimine tırpan vurulmuştur, gelişim engellenmiştir), türkiye'yi abd yörüngesine oturtmuş yardımlardır. bu dönemde hibe edilen silahları da abd 1974 kıbrıs barış harekatı'nda da kullanılmasını istememiştir.
ismet inönü nün daha sonradan amerika nın samimiyetine güvenmekle hata yapmışım dediği hadisedir, bu hatasını anlamasını da ünlü johnson mektubu sağlamıştır.

(bkz: lindon johnson in ismet inonu ye mektubu)
(bkz: süttozu)
whatever the weather we must move together sloganıyla yola çıkmış hediye çeki.
hala bazı aklı evvellerin "adnan menderes"e yıkmaya çalıştığı yardımlardır. oysa bu yardımlar 1948 yılında ismet inönü'nün onayıyla alınmaya başlamış ve o tarihten sonra başımıza bela olmuştur.
bu yardımlar hakkında ortaya çıkıp "ah ah inönü'nün mirasını yediler" şeklinde konuşan ve yazar-çizer olduğunu savunan mallar da görmüştür bu ülke...gerçekler acıdır.
özetle: (bkz: marshall planı)
marshall yardımlarının, güneşin battığı yer yani magrip yani avrupa'ya olan katkıları şunlardır:

* yardım alan devletler birarada çalışmayı, işbirliğini öğrendiler. [geçmişte katoliklik protestanlık yüzünden sonra çıkar kavgaları (bakınız birinci dünya savaşı) yüzünden bunlar hep birbirini yemişlerdir. ]

* ekonomik katkı ile refah yükselmiş, istikrara kavuşmuşlardır. [ekonomi ne kadar düzelirse, statükoculuk artar. halk, merkez politikalar itibar eder ve öyle faşik, anarşik akımlara prim vermez]
abd türkiye nin bu yardımdan yararlanması için türkiye nin avrupa ya yalnızca tarım ürünleri ihraç etmesini ve sanayi temelinde ihracat yapmamasını şart koşmuştur. bu da türkiye nin sanayileşmesini geciktirmiştir. ayrıca bu yardımlarla türkiye ekonomik olarak abd ye ve avrupaya bağımlı hale getirilmiştir.
abd ye bağlanmamıza neden olan yardım. kendi isteğimizle abd ye bağlanmak yerine sovyetlerle savaşsak bugün daha iyi durumda olurduk.
marshall amps'in türk amatör gitaristlere amfi dağıtımıdır. 15 watt'lık dağıtırlar herkese. alkışlanası.
amerika , adnan menderes'e ; 'sana bu parayı vericez, sen de bu parayla gerekli gereksiz kara yolu yapıcaksın.Ben de gelip arabamı satıcam!'deyip, fordları, chevroletleri satıp, paraları götürüp, kanımızı emmiştir. bu ekonomik yardımla (yar-dım!)bizi derinden yarmıştır.Ayrıca (bkz: yarmak).

Teşekkürler menderes...
(bkz: marshall yardımı)

(bkz: marshall yardımları)
marshall planı olarak da geçer... adını George Marshall'dan almıştır. özetle bu plan ile beraber abd tarafından Türkiye'ye maddi yardım sağlandı.
ikinci dünya savaşı sonrası ortaya çıkan sovyet rusya tehdinin yani komunizmin yayılmasını önlemek için aralarında türkiye'nin de bulunduğu 16 ülkeye yapılan mali yardımdır. tabi bu yardımın askeri anlamda yapılması gerekliliği vardı. sonuç olarak bir ideolojinin yayılmasını engellemek için silahlı direnişe geçmek daha mantıklıdır**. mantıklı olmasa bile en azından o dönemin şartları için bu mantıklıydı. abd, haklıdır falan demiyorum tabi burda lafım oraya gitmiyor... nese en nihayetinde tam 400 milyon dolarlık bir yardım paketi aldık ve bu paketi alarak en ciddi dış borçlanmaya girdik ilk kez hemi de. tabi bunun sonuçları da var. sırf bu tehditi kaldırmak için abd tarafından oluşturulan özel harp dairesi yani bilinen adıyla gladio ya da ülkemizdeki adı kontrgerilla olan gizli örgütler kuruldu bu gizli örgütlerin varlığı birçok ülkede derin devlet kavramını ortaya çıkarmıştır. sonrasını zaten biliyoruz ergenekon örgütü, ülkedeki karışıklıklar, askerin yıpratılması, türkiye'nin bataklığa doğru çekilmesi vs ...
1950-1960 döneminde abd nin yerle bir olmuş avrupayı tekrar oluştrumak ve sovyet tehdidine karşı doğu bloğuna yakın kalkınmakta olan ülkeleri sovyetlerin etkisinden uzak tutmak amacıyla uygulanmış olan ekonomik yardım planıdır. türkiyede de demokrat parti hükümeti dönemine denk gelen bu süreçte marshall yardım planı çerçevesinde tarımda reformlar yapılmaya çalışılmıştır. fakat bu fonla yapılan yardımlarca ülkeye hibe edilen para dilenilen şekilde kullanılamadığından* sonuçlar çok etkili olmamıştır.
sözde yardım olarak geçen ad, aslında türkiye'nin amerika'ya bağlanmasını zorunlu hale getiren bir plan olmuştur. milletçe havadan gelen parayı kapma huyumuzdan dolayı bu yardımları alarak bütün her yere asfalt döşettik ve üretmediğimiz arabalar için yollara sahip olduk. arabayı üreten ülke de amerika olduğu için amerika'ya ustaca bir planla bağlanmış olduk. ancak devrim arabalarıyla bu bağlılığı yenebilirdik. olmadı.
1948-52 yılları arasında amerikanın savaştan çıkan avrupa ülkeleri için çıkardığı yardımdır. evveliyatıyla yani 1920-30 ları da hesaba katarsak 5,1 milyar doları bulan bu yardımlardan en çok ingiltere sonra sırasıyla almanya,fransa,italya istifade etmiştir. türkiyede bu yardımdan yararlanmış ve toplamda 513 milyon dolar civarında destek alarak yemiştir... bu destek ismini zamanın amerika dışişleri bakanından almıştır. bu destekle türkiye demiryolu çalışmalarını durdurup karayolu yapmaya, uçak üretimini durdurup tüp yapmaya başlamıştır.
yardımın asıl sebebi sscb nin ve komünizmin özellikle doğu avrupadaki yayılımını engellemek ve üretmekten aciz hazıra alışmış junky (haşşaşi)ler gibi devketcikler oluşturmaktır. başarılı da olmuştur. 1948'in ardından ikinci bir yardım daha yapılmak istenmiş ama bu yardım sscb nin diplomatik tehditleriyle durdurulmuştur. ayrıca kendi dışişleri bakanının ismini vererek bir "molotof yardımı" da o başlatmıştır. bu yardımlar neticesinde türkiye el parasıyla tabiki onların istediği şekilde yatırım yapmış ve korkunç bir yola girmiştir. müsebbipleri ise ,kimse inanmasada, inönü ve tebasıdır.yani ülkeyi hiçde "demir ağlarla" örmemişlerdir.

gıbtalı şerh: amerika bu yardımları sadece cash para olarak yapmamış, büyük kısmını tank, tüfek, uçak, süt tozu, bisküvi, börtü ve böcük olarak yapmıştır. bu levazımatı da 2. dünya savaşından sonra doğu avrupadan amerikaya taşımaktansa orada sebil etmiş ve hem astarını hem yüzünü ayrı ayrı satmıştır (saplamıştır). ezikliği ve yarası hala üstümüzdedir...
abd nin 1960 lardan itibaren türkiye de tüm devlet politikalarına ve devlet işlerine girmesinin nedeni olan planlar zincirinin halkalarından biridir.

hem askeri hem ekonomik etkileri olmuştur üretim ekonomisi yerine dışardan ithale alışan bir ekonomi modeli oluşturmuştur.

öncesinde natoya girmekle beraber türk ordusuna eski amerikan teknolojileri sovyet tehdidine direniş için yutturulmuştu.

amerikan sempatisi için hiçbir gazete ve radyo yayınında karşıt söyleme yer verdirilmemiş, amerikan sempatisi uyandıracak yayınlar yapılmıştı.

bu sayede amerikan başkanı türkiye ziyaretinde vatan kahramanı gibi karşılanabilmiştı.

mah meh teşkilatları cia nın bir kolu ve güdümne geçmişti.

özel hareket dairesi pentagon tarafından idare edilmekteydi.

bu sayede ülkede amerikan ajanları cirit atmış 60 ve 80 darbeleri yaşanmış.

gladio örgütlenmesi iyice her yere yerleştirlmiş.

74 de ecevite süikast girişimi ve birçok ilde hain katliamlar yaşanmıştır.

bugün bu planın doğrultusunda ab uyum yasaları ile ab reform paketleri olarak ükemize dayatılmaktadır.
(bkz: marşal sikertmesi)
"nâzım hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ.
amerikan emperyalizminin yarı sömürgesiyiz, dedi hikmet.
nâzım hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ."
bir ankara gazetesinde çıktı bunlar, üç sütun üstüne, kapkara haykıran puntolarla,
bir ankara gazetesinde, fotoğrafı yanında amiral vilyamson'un
66 santimetre karede gülüyor, ağzı kulaklarında, amerikan amirali
amerika, bütçemize 120 milyon lira hibe etti, 120 milyon lira.
"amerikan emperyalizminin yarı sömürgesiyiz, dedi hikmet
nâzım hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ."
evet, vatan hainiyim, siz vatanperverseniz, siz yurtseverseniz, ben yurt
hainiyim, ben vatan hainiyim.
vatan çiftliklerinizse,
kasalarınızın ve çek defterlerinizin içindekilerse vatan,
vatan, şose boylarında gebermekse açlıktan,
vatan, soğukta it gibi titremek ve sıtmadan kıvranmaksa yazın,
fabrikalarınızda al kanımızı içmekse vatan,
vatan tırnaklarıysa ağalarınızın,
vatan, mızraklı ilmühalse, vatan, polis copuysa,
ödeneklerinizse, maaşlarınızsa vatan,
vatan, amerikan üsleri, amerikan bombası, amerikan donanması topuysa,
vatan, kurtulmamaksa kokmuş karanlığımızdan,
ben vatan hainiyim.
yazın üç sütun üstüne kapkara haykıran puntolarla :
nâzım hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ...
Atatürk sonrasında türkiye'de oynanmaya başlanan oyunların başlangıç olarak ele alınabilecek kısmıdır belki de. Tabi adnan menderes'i de unutmamak lazım. işbirlikçiliğini göstermiştir.

daha detaylı olarak bu olanı geçmişten bugüne okumak için:

(bkz: akp nin türkiye yi bölme planı/@fidelcastro)
(bkz: marshall yardımları)