bugün

iyi anlamda "bir boka benzemeyen" dir . Kalitesi bundan kellidir. hiç bitmesindir.
--spoiler--
öperler.
--spoiler--
yarmaktanda ötedir.
--spoiler--
ben senin adını değil seni sevdim ya. leyla ya da sedef ya da neysen kimsen artık. ben ne zaman senin yanına konuşmaya gelsem sen sürekli bağırıyosun bana farkında mısın? azarlıyosun çocuk gibi, baya fırça atıyosun bana ya. sonra küsüyosun gidiyorsun. senle birşey paylaşmaya çalışıyorum, aramızda birşey olsun istiyorum, birşey yaşayalım istiyorum, birlikte vakit geçirelim istiyorum. biz ne zaman konuşucaz, Leyla yada sedef yada kimsen ben tanımıyorum seni...
--spoiler--
gerçekle alakası yok saçmasapan diyenlere televizyonda bu dizi kadar gerçek ve mantıklı bir şey daha gösterebilirmisin diye sormak isterim hep. Birde arada sırada "Erdal abi çay bana" diye haykırmak gelir içimden. Severiz, hiç bitmesin isteriz.
izlenesi dizidir. ilk ve özgündür. en baştan beri takip ettiğimden dolayı diğer leyla ile mecnun izleyicilerinden farklı bir yerde olduğumu düşünüyorum. evet belki biraz egoluyum. ama hangimiz değilizki. temennim ise dizinin popülarite yüzünden saçmalamaması. mecnun ile ismail abinin de olduğu gibi benim de favori bölümüm 5. bölümdür.
--spoiler--
istanbul'un bütün leylalarını kadrosuna almaya ant içmiş dizidir.
--spoiler--
61. bölüm sezon finalinde yavuz' un hayatını konu alacağı düşüncesinde olduğum süperötesi dizi.
ekşiden arak part 1;

--spoiler--
eleştirilmesi gereken dizidir, vakit gelmiştir.

şimdi hemen elinizi eksi tuşundan çekin çaylaklar, önce dinleyin;

bu diziyi ilk bölümünden beri, evet daha sadece bir kaç azınlığın haberi olduğu günden beri 'severek' izliyorum. ve bu diziyi benim gibi izlemeye başlamış olan arkadaşlar da muhtemelen bana katılacaktır; dizinin bozulduğunu, hatta çok çok bozulduğunu düşünüyorum. şu an diziyi savunanlar, eleştirenleri vs. kınayanlar eminim ki diziyi sonradan izlemeye başlayan, youtube'dan günde 5 bölüm izleyip kafayı ismail abiyle bozan adamlar, başka şey olamaz, dizinin bu kadar bozduğunu görmezden gelmek başka türlü mümkün değil...

ilk başlarda oyuncular çıktı dedik, ne gerek vardı senaryoyu bu denli değiştirmeye dedik ama güvendik de, bir kaç bölüm iyi gitti, ama şimdi senaryonun tıkandığı apaçık ortada, dizi skeç gibi ilerliyor, boşlukları doldurmak için gereksiz geyik (komik olmayan) diyaloglara, ya da gönderme adı altında şeylerle vakit geçiriliyor. bu gönderme olayı da zaten bayıyor, tamam arada filmlere atıfta bulunmak çok hoş, ama yaşanan her güncel olaya gönderme yapmak 'şahsım'ın hem seyir zevkini bozuyor, hem komik gelmiyor, hem de 'gönderme gelsin de sözlüğe ilk ben yazayım' adamlarının odak noktası haline geliyor dizi. geçen bir entry gördüm, adam ismail abinin 'abim' diye mecnun'a sarıldığı sahnede abimm adlı filme gönderme yapıldığını düşünecek kadar gönderme bulma meraklısı olmuş, yapmayın bu kadar, geniş aile'de böyle bozuldu, yapmayın. senariste de ricam; sen de yapma, gerçekten komik değil, facebook gibi ortamlarda zilyon kere dönüyor zaten o videolar, allah aşkına erdal bakkalın 2 hafta önceki -isyeaaaan diye çığırmasına kim güldü? gerçekten güldünüz mü? içten gelerek mi güldünüz yoksa ''aa halil sezai'cilerle dalga geçiyor burada kesin gülmeliyim lan'' diyerek mi? bence ikincisi, kesinlikle ikincisi.

işin özü burak bey, senaryonun toparlanması şart oğlu şart, göndermeler de bitecek geyikler seni bile bayacak. o zaman ne olacak? yazar tıkanması diye bir şey yoktur yeteneksizliktir o diyen sen değil miydin? tıkandıysan zorlama hacı, ara ver, tatile çık, yeni malzemeler ara ne bileyim? bir bölümün diğerinden farkı yok gibi artık, gerçekten özledim be o ilk sezonu, senden bile çok sevmişimdir ben bu diziyi ciddiyim. yani art niyet vs. aramasın kimse, tamamen sevdiğimden eleştiriyorum, kaybetmemek adına.

eyüp boz'a gelince, bi yüksel aksu vardı onur abinin yokluğunda iyi gidiyordu sanki? abimiz uğraşıyor ama onur ünlü'den sonra yavan geliyor tabii ki, çoğu hissiyatı tam manasıyla yansıtamıyor gibi seyirciye, yani bi bozukluk olduğu ortada, kopuk kopuk dizi.

diyeceğim budur, leyla ile mecnun'a karşı ilk samimi eleştirimdir, umarım düzelir, düzelecektir, inanıyorum ben... bi de popüler olmasaydı iyiydi be sanki, ah ekşi sözlük ah!
--spoiler--

ekşiden arak part 2;

--spoiler--
daha önce de belirttim, burak aksak büyük bir konu sıkıntısı içinde olmasına rağmen sırf daha önce tıkanan senaristler ile dalga geçtiği ve kendisine noldu burak? denmemesi için zorluyor da zorluyor diziyi. bu dizi böyle miydi yahu? bir şey ne kadar popülerleşirse bozuluyor işte, buna bozulmaz dedik yine bozuldu. resmen youtube'daki komik videoları diziye işliyorlar, bu bölüm iyice suyu çıktı bunun, konu yok, bütünlük yok, tutarlılık yok!

ilk sezon neden güzeldi? o absürtlük konu içine mükemmel yediriliyordu, şimdi ne oldu? absürtlük içinde konu bulunmaya çalışılıyor ama yok. her şey tadında güzel, bir ay falan ara vermesi şart gibi, mümkünse toparlanılsın ve bu halden çıksın. 1,5 saatlik komedi dizisi yapıyorsunuz ama bir ay bile ara vermeden, sonra böyle oluyor, konu monu hak getire oluyor.

diziyi şu haliyle beğenenlerin hepsi sonradan izlemeye başlamış, ekşi sözlük'ten görüp ''aa izlemeliyim lan'' diyen, facebook'ta her bölüm sonrası bir şeylere gönderme yapılan sahneleri paylaşan adamlar eminim. başından beri her hafta oturup izleyen ve heyecanla bekleyen bende son haftalarda hiçbir heyecan kalmadıysa bu yüzdendir. her şeye gönderme yaparak, komik videoları diziye yedirerek bir dizi gitmez arkadaş, dozunda olur bir şey. ben bir dizi yazsam asla popülerleşmiş şeyleri içine katmam mesela, nedir yani 5 yıllık tülay mevzusunu dizide kullanmak? komik miydi? var mıydı gülen? ahahaha gönderme yapıyor yalçın abiye diyenleri ayrı tutuyorum! lan bu dizi ilk bölümlerde dolls filmine gönderme yapan diziydi, şimdi geldiği noktaya bak, neden düştü bu kadar? neden herkesin anlaması için diretildi? gerekli miydi bu kadar? bilmiyorum.

burak aksak tıkandığını kabul etmeli ve zorlamamalı, kendi yarattığı efsaneyi bozacak böyle giderse.

--spoiler--

romantik felsefeci nin ellerine sağlık.
51. bölüm itibariyle gerçekten çok eğlendiğim bir bölüm olmuştur. şirin'e bile güldüğüm anlar oldu, o derece.

--spoiler--
-rakçılar kavırlasın seni erdal,
-60-90-60
-iskender beni ne zaman banyo ettireceksin?
-siz hep hırsızdan yana olun zaten, hep hırsızdan yana?
-savaşı silah tüccarları kazanır.
-minimalist hamlet özetlemesi
-ortaklar bakkaliyesi
-döner kişnedi bana resmen.
-mona lisa ve komple barındırdığı bütün hikaye
-fıkrasına gülünmeyen adam ve dünyanın en kısa fıkrası
-mecnunun nihayet yaptığı final atarı

yukarıda üst başlık olarak verdiğim her sahnede ayrı ayrı yarıldım ve eğlendim. uzun zamandır epeyce güldüğüm bir bölüm olmuştur. bu da böyle bir şey işte. şimdi sevdiğim şeyleri eleştiremiyorum gibi bir hava yaratılmasın da, bir kere şirin'in gülmesine ben müthiş ayar oluyorum. bu dünyada sanırım yalnızım bu konuda ama kapı arkasından kırlent ve vazo'yu ( hakkı dayı ve leyla mı demeliydim? ) dikizledikleri anlarda bir kahkahası vardı ki nasıl itici, nasıl itici! nefret ettim.

amma velakin mecnun'un bu gel-gitleri gerçekten can sıkıcı olmadıysa ben de adım ne bilmiyorum. adı leyla olan herkese potansiyelde bir şey hissedebilecek, aklı evvel bir adam oldu mecnun. e sonra gitti sedef'e, "ben senin adını değil seni sevdim" dedi, oldu mu şimdi? mecnun'un ne hissettiğine dair hiçbir fikrimiz yok, önce kalp mi ciğer miydi mevzu, ölen leyla'mızın arayışıydı, sonra o leyla mı bu leyla mı mevzusuna dönüştü lakin ortada gerçekten his mi var, orasını bilemiyoruz hala.

ama sedefçiyim, onu da bi bilsin herkes yani. hayır, herkes şirin filan diyor ama mecnun'a fazlasıyla benzeyen de sedeftir bu arada, zira şirin'in kesinlikle mecnun'la anlaşması mümkün değil. prensipte biter onların ilişkileri. dünyevi gerçeklere geri gelecek olursak, şirin birazcık dark side'lara da karışmıştır, hatırlatırım, mecnun'un kötüyle işi olmaz.
--spoiler--

o değil de, diziye tıkandı diyenler var, ne halt yiyeceği belli olmuyo, artık bitti bu dizi final yapsın diyenler var, ya ben anlamıyorum. siz hangi dizide che guvera'yı gördünüz? hangi dizide fuzuli'yi gördünüz? hadi diyelim ki gördünüz, böyle güzel gördünüz mü? hangi dizide sansürsüz, her şeyi açık açık yaşadınız, fatmagül'ün suçu ne izleyin o zaman gidin de, demek ki l&m beklentiyi çok yükselttiyse demek ki, ondan böyle beğenemez oldunuz.

elbette ki kötü bir bölüm olması l&m için hoş bir şey değil, lakin, bir tane daha yok bundan, muhtemelen bir tane daha da gelmeyecek, ona göre. sahip çıkın.

l&m'nin en kötü bölümü en şahane herhangi bir dizinin bölümüyle ölümüne yarışır, çakışır. mesela bir dizi ya hüzünlüdür, ya değildir. siz bunda yaşadığınız katmerli hazları, her birini, başka nerede bulacaksınız ki?

illa bir şeyi eleştirip cool olma gereksinimi gütmek var. ha burak aksak tıkandı, yerine de ben yazıcam bundan sonra.
Gece uykulu uykulu yazdım ne yazdığımı anlamadım ya. Bi de bunu yazarak uyuyunca rüyamda ezgi asaroğlunu gördüm. Sanırsam inceden aşık okuyorum. Müge boza da aşık olmuştum zaten. Mecnunlaştım bu aralar. Burak aksak son 20 bölümdür ciddi şekilde sıkışıyor gibi geliyor bana. Örneğin geçen bölümlerde mecnun sedefe aşık değildi onu takmıyodu bile. Ne zaman sedefin diğer isminin leyla olduğunu öğrendi o zaman onunla vakit geçirmeye başladı. Fekat bu bölümde mecnun sedefe "ben senin ismini değil seni sevdim" diyor. Buradaki tezatlığı tek ben mi görüyorum tanrı aşkına? Gelelim şirin olayına. Bu mecnun şirine kaç kez aşık oldu? bu kızla taşak mı geçiyor? Bi ara leylanın kalbi onda diye gidip gelip dinliyodu. Ne oldu onlara?
Aslında bu dizide kız ayrımı yapmamak lazım. Sonuçta güzellik programı izlemiyoruz. bana kalırsa ilk leylayı (bkz: ezgi asaroğlu) bulmak gerek. Ondaki naiflik, ondaki gerçekçi duruşu, karşılıksız seven kişiliği bulmak gerek.
erdal bakkal gibi, söylemiyim söylemiyim diyorum ama, son bölümü ile hayal kırıklığı yaratmış dizimizdir arkadaş... evet, herşeye rağmen, biz fatmagülünsuçuneymişamınagoyum ve adampisliğintekiçıktırızababa tarzı dizileri avam bulan kesim için sonuna kadar sahiplenilmesi gereken dizi ama... yaa vazoya aşık olan kırlentte olmamış be burak aksak!

ama çakma sakallı iyiydi, hatta iyiden de öteydi. *
52. bölümün fragmanı çıkmıştır.
http://www.youtube.com/watch?v=7uvs9LJl7Zs&feature=youtu.be
mart kedilerine dahi gönderme yapmış dizidir: http://www.youtube.com/watch?v=WWUuLKWjdQ0
Bu aralar bana da biraz bozulmuş gibi gelen dizidir. Fakat son bölümle biraz daha toparlamıştır. Hamlet'in en son Niğde'de görülmesi ve çakma sakallının harem ağalığı gayet komik olmuştur bence.
--spoiler--
mecnun'un en sonunda "sikerim lan leyla diye" diye dellenip, vazoyla beraber kaçacağı dizidir.
--spoiler--
son bölümü en boktan bölümler listesine ilk üçten girebilecek nitelikte olan dizi. koca bir bölüm düşünün, sadece ismail'in ataları bölümü komik olsun. hakkını verelim hakikaten sağlamdı mona lisa. geri kalanı ise baştan aşağı çöp. gönlünde kredisi olmayan kişiler için akasya durağı tadında geçen bir bölüm. tabii her bölüm yarım yarım yarılanlar da var. neyse...

ayrıca yönetmen onur ünlü falan da değildir. sırf şu her bölüm yarım yarım yarılan moronlar kendini iyi hissetsin diye yönetmen diye yazıyorlar oraya. bu bölümler bildiğin eyüp boz eseri.

diziyi bozan 2 etken: mecnun ve sedef. siktirin atın şu mıymıntı salağı, ali atay'ın da göt kalkıklığını indirin, emin olun düzelir.
""leylalar arası mecnun formatında bir mecnun hiç güzel,alışılmış mecnun değildir. bence dizi bundan sonra biraz da "elizabeth ile mecnun" olmalıdır. bu ne bolluk kardeşim.
dizinin senaristine akıl vermeler bi yana* sedef mi şirin mi ikilemine egemen şu entiri silsilelerine * "bu bir ekip işidir* ama hem oyuncuların arayıp da bulamadıkları şartlarda çalışmalarına imkan veren prodüksiyonun, hem de oyuncuların senaryoyu severek çalışmasının sonucu güle oynaya, maksimum rahatlık dolayısıyla olabilecek en iyi oyunculuk performanslarıyla izlemenin tadını çıkarın bence" diyerek geçmek isterim.
52. bölümün fragmanı...
http://izletime.com/leyla...ragmani-2-nisan-2012.html

--spoiler--
mecnun ve kara şirin matrix olmuşlar.
--spoiler--
51.bölüm için
--spoiler--
ağlayım mı güleyim mi bilemedim...
--spoiler--
(bkz: mona lisa)
leyla ile mecnun müzikleri için buyrun.
http://absurdkomedi.wordp...muzikleri-tek-link-indir/
dizi setine gitmek için yapılması gerekenler:

http://absurdkomedi.wordpress.com/sete-gitmek-icin/
http://www.youtube.com/watch?v=brkumvho5b0

--spoiler--

Ben ne anasının gözüyüm ben? Hey yavrum hey!

--spoiler--
bazen de üzer.
"beni neden sevmedin eylül?"
telat abi'nin son halini görünce aklıma arda'yı getiren dizi.
lan yoksa?!

http://a6.sphotos.ak.fbcd..._9228774_2131682817_n.jpg