bugün

güzel yurdumu güzel insanın icat ettiği, dünyaca ünlü ekonomi profesörlerinin bile aklına gelmeyecek, şeytana pabucunu ters giydiren yöntemdir.

olay şöyle ceyran eder. vatandaş gider kuyumcuya, kredi kartı ile kartın limiti kadar altını satış fiatı üzerinden alır, kuyumcu da vatandaşın istediği kadar takside(12 aya kadar yapılabiliyormuş) böler. sonra vatandaş aldığı altınları alış fiyatı üzerinden kuyumcuya satar. Kuyumcu trink parayı vatandaşın önüne koyar, vatandaş da gider borçlarını kapatır, kredi kartı ekstresine geldikçe o borcunu vatandaş da yavaş yavaş öder. Kuyumcunun da işine gelir, gider bankaya vatandaş ne kadar altın aldıysa onun paraının hepsini çeker, yani durduk yerde kuyumcu da kazanır.

ülkemizde ekonomik durum düzelmedikçe, yurdumun insanı daha nice icatlar geliştirip, iktisat kitaplarında yazılı kuralları alt üst edeceğini gösteren olaydır...
bddk'nın bankalara kredi kartlarına "aylık limit" uygulamasını yasal yönden zorunlu tutmaya başladığında bitecek eylemdir.

ancak benim güzel yurdumun güzel insanları daha başka yaratıcılıklar bulurlar. mikro ekonomi dediğimiz vatandaşın cüzdanı için kalıcı bir çözüm bulunmadıkça, yurdum insanı yaratıcılığını konuşturmaya devam edecektir.
Bir nevi tefe.