bugün

''intihar etmeyeceksek içelim bari.''
Dünyanın en güçlü kişisi de olsan, sevdiğine her zaman yenik düşersin.
"insan ancak yüreğiyle baktığı vakit doğruyu görebilir. gerçeğin mayası gözle görülmez."

küçük prens
bir ciğer ne kadar yanabilecekse yaktılar bu ciğerleri. bir kalp ne kadar kırabilecekse kırdılar bu kalbi. insan böyle böyle bitiyor işte.
...Yanımda yürüyorumdun milena düşünsene yanımda yürümüştün...
insan üzgün rolü yapabilir ama mutlu rolü yapamaz.
" yüzüyorsanız boğulmayın..
içiyorsanız çok için..
seviyorsanız sevişin..
üzülüyorsanız..
yapmayın..
değmiyor.. "
Bir dostun temel işlevlerinden biri, vermek istediğimiz, ama düşmanlarımıza uygulayamadığımız cezaları (daha yumuşak vr sembolik bir biçimde) çekmektir.
Aldous Huxley - Cesur Yeni Dünya
Sonuçta sevilen her kadın güzel bir şarkıdır, bütün sözlerini hatırlayamazsın belki ama melodisi aklında kalır.
'Geçmişimde, çocukluğumda kayda değer bir şey yoktu; ne aşk ne de başka bir şey. Bu yüzden benim söylediğim her şey gelecekle ilgiliydi. Çünkü gelecek, istediğim renklerle boyamak üzere hâlâ benimdi. Özgürce karar vermek, istersem değiştirmek üzere hâlâ benim...'
Sıfır Noktasındaki Kadın - Nevâl El Seddavi (syf. 35, 36)
adaletin olduğu yerde merhamet olmaz.*
"Açlık çekerken, düşünceleri sık sık dünyada açlık çektiğini bildiği binlerce kişi üzerinde duruyordu, ama şimdi karnı doymuşken beyni artık açlık çeken bu kişilerin düşüncesiyle dolu değildi."
jack london-martin eden
"Uyan, uyumak için önümüzde sonsuzluk var "
Sokakta deve güdüyorlar, onları sirkten hayvanat bahçesine götürüyorlar. Tombul hörgüçleri çalkanıp sallanıyor. Uzun, uysal yüzleri hayale dalmışlar gibi hafifçe yukarı kalkmış. Bahar günü bir sokakta deve güderlerken ölüm nasıl varolabilir? **
''never imagine yourself not to be otherwise than what it might appear to others that what you were or might have been was not otherwise than what you had been would have appeared to them to be otherwise.'"
the duchess

alice in wonderland/ lewis carroll
Kafka'dan geliyor;
"Müzikten bu denli etkilendiğine göre, bir hayvan mıydı gerçekten?"
Ölüyordum sadece. Kimsenin umurunda değildi, benim bile umurumda değildi.
''Bize hiçbir şey yapmadılar, bizi tümüyle hiçliğin içine yerleştirdiler, çünkü bilindiği gibi yeryüzünde hiçbir şey insan ruhuna hiçlik kadar baskı yapmaz"
Tek yardım edecek benim yine bana..
Gerisi sadece "boşver, aldırma" kandırmacalığı.
insanlar kadinlara guvenir.
Halkanın en zayıf yerinden kopmazsına izin vermezsen gün gelir en sağlam yerinden kopar canın yanar...
eylül, tanrının ıstırabıdır.
ölmek, karanlıktan ziyade eylül gibi sapsarıdır.
Bir insana yüzde yüz güvenmekle yüzde doksan dokuz güvenmek arasında dağlar kadar fark vardı. Çünkü eksilen yüzde birin nerede eksildiğini bilemezdin ve dünyanın bütün kazıkları o küçük ”bir”in içine saklanabilirdi.

kahperengi-
Odun bora. Ne buldun o görgüsüz kizda.. hangi kitap oldugunu tam hatirlaniyorum.
yagmuru sevdigini soyluyorsun yagmur yaginca semsiyeni aciyorsun
ruzgari sevdigini soyluyorsun ruzgar cikinca pencereni kapatiyorsun
gunesi sevdigini soyluyorsun gunes cikinca golgeye kaciyorsun
korkuyorum...
cunku beni de sevdigini soyluyorsun.

(dizelerin yeri farkli olabilir bide eksik olabilir tam hatirlamiyorum).