bugün

bundan bir yıl kadar önce yusuf güney'di mesela. aynı deri ceketli, aynı tipte, aynı saç stiliyle girdiğiniz her kahvede mutlaka bu arkadaşlara rastlıyordunuz. çok eskilerden, kurtlar vadisi'nin kurtlar vadisi olduğu zamanlar ipsiz sapsız mahallemizin abileri meşreplerine göre memati-çakır-polat ekseninde bir grafik çiziyorlardı günlük tavırlarında. kuzey-güney adlı dizi başlayınca ibre derhal kuzey'in(kıvanç tatlıtuğ) delikanlı, kaba, asi hallerini gösterdi ve bu direkt olarak sokaklara ve kıraathanelere yansıdı. bir sürü hırbo artist artist takılıyo nereye gitsem. iki dakika doğru düzgün birini rol model seçseniz şaşarım zaten amıneyn! anlamadığım başka bir şey de bu kadar delikanlı, harbi adam imajı çizmeye çalışan dingillerin oturup evde mahalle karıları gibi dizi izlemesi ve etkilendiği karakterlere göre imajına yön verme çabası içerisinde olması. "bu kadar çok dizi racona ters değil mi?" demek istiyorum anlayacakları dilden...
kıvanç tatlıtuğ ile sorumsuz yaşamı olumlayan dizi kahramanı.
gerçeklerden uzak bir yaklaşım ama.
kadınlar gerçek hayatta kuzey'i tercih etmezler.
güney'i de tercih etmezler esasında.
klasik koşullanma yöntemleri.
garip.
ipsiz sapsız gençliğin her önüne gelen şeye ilah ifadesini kullanması.
an itibariyle ekranlardadır. hadi durmayın!
(bkz: aynalı tahir)