interstellar

Zekası düşük insanların ilk izleyişinde anlamadığı film.

Nolan başyapıtı.

gerçekten kurgusu iyiydi. sahneler ilgi çekici quantuma kafa yorduran cinstendi. nolan filmlerinin bir çoğu gibi kaliteliydi. ama aklımda en net kalan şey hızlanmak için ağırlık azalt cümlesiydi.

içindeki ensest alt hikayesi ile şahsımı dumura uğratmış filmdir. bu alt hikayeyi okuyunca nolan şerefsizinin filmde kullandığı nesneler ve mekânlar çok daha anlamlı oluyor.

Sinemada izlediğim bu film ile ilgili aklımda beliren ilk şey uzun olması. Yaklaşık üç saat filandı galiba. Ama yinede izlenmesi gereken bir film.

sakin bir ortamda birkaç defa izlenmesi gereken film.

Beyler tüm gece tars ile uğraşmam sonunda, yorgun düşmüş bedenim yeni yeni kendine gelmeye başladı..

Gece yarı uykulu yarı ayık halde yaşadıklarımı sizlerle paylaşmak istiyorum..

Daha önce onlarca kez izlediğim interstellar filmini dün gece yine izlemeye koyulmuştum.. Tabletim elimde salonumda afedersiniz ev haliyle uyuya kalmışım..

Tars ve Profesör Brand kapımı çaldılar, özel görev için sana ihtiyacımız var, dünyayı kurtaracağız hesabı.. Rüyadayım ya düşünmeden evet dedim her şeye..

Görevde Dünyanın etrafındaki, uzay çöplerini toplamakmış. Bildiğin çöpçülük yani ama maaşı iyidir ve en azından devlet işi diyerek başladık uzayı temizlemeye..

Tars itnesi sadece akıl veriyor ve karizmatik ses tonu ile bana durum bildirisinde bulunuyor.. itin ingilizcesi de daha iyi olduğu için nasa ile bağlantılar falanda hep onda.. Bir nevi uzaya götürülmüş maymundan farkım yok..

Tabi ön plana çıkma arzum ile değişik işlere girmeye karar verdim.. Hemen, ay tars bana birşeyler oluyor başım dönüyor dedim.. havalı gözüksün diye kontrolümü kaybediyorum diye fısıldadım..

Bu it hemen benim amirim gibi heyecanlanıp sorumluluğu ele aldı.. Beni kucakladığı gibi uzay gemisine götürdü..

Kucakladığı sırada bunun bir çipini söküp cebime koydum... Gemiye girince bir anda yere yığıldı..

Dedim madem uzaya çıktık bari marsa falan gidelim hayat var mı bakayım dedim.. En azından namım yürür 5 yıllık görevi boyunca çöp temizledi diye anılmak istemezdim..

Çıkarttım mikrofonu kulaklığı veb came de sakızları yapıştırdım.. her haltıda izlemesinler

Hızımı sabitledim ve yörüngeyi marsa çevirdim... tabi mars dediğinde öyle iki günde gidilecek yer değilmiş, insan bir süre sonra sıkılıyor..

Baktım tars yere yığılmış şarjı bitmiş telefon gibi kırmızı ışık yakıyor.. Filmden de bu meretin resetlenip ayarlanabileceğini biliyorum ya..

Reset için 2-3 noktasına aynı anda bastım.. Baktım yazılar falan akılıyor next next random falan yaptım.. Ülke ve dil ayarları gelince türkçe yaptım..

Ses tonunu inceltip kadına çevirdim ve espiri derecesini %10 yaptım. Wifi ayarlarını falan tanımlayınca ayıldı bizim keriz.

Kalkıp acemi bir şekilde yanıma yürüdü.. Cilveli bir ses tonuyla merhaba ustam dedi.. işe yaramıştı artık hem bir uşağım, hemde seksi bir ses tonuna sahip kadın robot vardı yanımda..

Tabi tars ile uğraşırken gemi, bilmediğim bir sebepten ötürü bir kuyruklu yıldızın birinin üstüne inmiş yapmış.. Kalkmıyor da mecbur bir süre orada kaldık..

Yeme içme sıkıntısı yok ama bu gemiyi nasıl kaldıracağımı günlerce düşünmeye başladım.. Tabi seksi düşünmediğim anlarda kolay değil 7-8 aydır uzaydaydım ve elime kadın eli değmemişti.

Sonra tarz karşımda bir striptizci edasıyla hareketler yapmaya başladı.. Gözüm kararmıştı, Doruk dur sen buraya bir amaç için geldi dedim.. Ama murpy kanunları gayet açıktı bir şey olacaksa olurdu..

Ben buna atladım, tars buraya gel diye bağırmaya başladım.. O sırada gemide yarattığım sarsıntı, yapıştırdığım sakızları bir bir düşürdü.. Tüm dünya tarsı çıplak şekilde kovalamama tanık oluyordu..

Tarsın önümde bir kaçısı vardı ki insanlığımdan utanıyordum..

En nihayetinde robottu ve yorulmuyordu ben ise su içinde kalmıştım.. Buharlaşan astronot elbisemin camını, sarı vilada bezleri ile sildim.. Dünyadan ise binlerce kınama mesajı ekranıma düşmeye başlamıştı..

Ne var lan, gel sen 7 ay burada dursana falan diyordum. Elbette işlerin bu noktaya gelmesini istemezdim..

Sonra ise beni tercih etmesinden ötürü, eleştiri yağmuruna tutulan Profesör Brand, yer çekimi kanunu çözmüştü..

Tıpkı marsı filmindeki, Markı kurtarma opersyonunu tars için uyguluyorlardı.. Milliyetçi duyguları iyice kabarmış New york times meydanında bütün amerikan halkı, göz yaşları içinde tarsı kurtarın pankartları taşıyordu..

Olası tehlikenin farkındaydım.. Tarsı resetleyip gemi kontrolü ona vermekten, başka şansım yoktu ama benden öylesine korkmuştu ki yanıma yanaşmıyordu..

Sonrasında ise alarmım çalmıştı, gerçek dünyamda kölesi olduğum 8-6 çalışma hayatım beni çağırmıştı.

Sonuç olarak bazen işimize şükretmemiz gerekiyor ve ayakların yere basmalı

Okursam siksinler mk...

filmin karadelikler ve evrendeki boyutlar hakkında bilgi sahibi olunmadan izlenmemesi tavsiye edilir aksi halde aptal saptal yorumlar yapılabilir.

filmin sonunda içine kamikaze yapılan karadeliği gelecekte insanlık yaratmıştır. karadeliğin olay ufkuna yaklaştıkça zaman durma noktasına gelir ve artık zaman boyutu ortadan kalkar.
geçmiş, gelecek ve şimdiki zamanı aynı anda yaşayabilirsin yani. bahsi geçen dev karadelikte filmdeki nasa'da çalışan astrofizikçi kızın çocukluğunda odasında geçirdiği bütün zamanların görsel fiziksel hale bürünmesinden oluşmaktadır.
cooper karadelik tarafından yutulduğunda- ki yutulmasa bile eğer dünyaya tekrar dönmeye çalışırsa - dünya çoktan yok olduğu için tek çaresi karadeliği kullanıp geçmişe mesaj yollamaktır.
çünkü çekim kuvveti zamanı da büker yeterince büyük kütleli bir karadeliğin etrafında 10 sene geçiren bir kişi dünyaya döndüğünde, orada 40 yıl geçtiğini görür.
kitaplarla mesaj verme mevzusu da kızın dikkatini çekmek amacıyla yapılmıştır. kitapların düşürülme sebebi budur. kıza göre hayalet yapıyordur ama aslında sicim teorisini düşününce evrenin farklı bir zaman ve yerinden kızın odasıyla fiziksel temas sağlanmışır.
yerçekimi boyutu ve evreninin teorisi için gerekli bilgiler cooper tarafından saatin akrep ve yelkovanını kullanarak mors alfabesiyle gönderilmiştir.
saatin ileri geri yapmasının sebebi budur. veriler nokta ve çizgi haline çevrilmiştir yani.
yok olma eşiğinde olan insanlık evrendeki 3 boyut dışında boyutları bilmediği için onlarla ancak bu şekilde iletişim sağlanabilir.
gelişmemiş bir medeniyetle çok gelişmiş olsan dahi, onların algılayabileceği boyutlarla iletişim kurman gerekir.
gidin transformers izleyin bilim kurgu istiyosanız amınakoyım, fazla gelir size interstellar.

edit: do you feel alive?

Filmin özeti;
https://video.uludagsozlu...om/v/interstellar-175988/
Burada mısın Cooper?

tartışmasız izlediğim en güzel filmdi.

inception'ın yanında tırt kalan film.

bişeyi de beğenin yaaa.
sinema dili zayıfmış..

tamam kardeşim sensin.

interstellara asla laf söyletmem.
muhteşem bir yapım.

Basima bir sey gelmeyecekse 3-4 kere acip sonra sıkılıp kapattigimdAn birturlu izleyemedigim filmdir.

kardeş siz film izlemeyin.
bir film.

Zaman ve mekanı aşabilen tek şey sevgidir.

görsel

Biraz daha zaman geçsin biraz daha unutayım tekrar izleyeceğim.

Kara deliğe girerkenki bölüm saçma. Çünkü kara delikte var olan çekim dünyanınkinden 10 kat fazla.

Yani gerçek olsaydı anında ölürdü. Ama genel olarak güzel bir film.

mısır tarlasına dalış sahnesi.

don't let me leave murph.

crishtopher nolan'ın kendini aştığı mükemmel ötesi bilimkurgu filmi.

hani cooper karadeliğin içine girmesi mesaj atma olayı yerine başka bir şey deneselirmiş beni daha çok cezbedebilirdi.lakin beğenilmicek gibi değil hele o tars yok mu

Edit:Çıkalı dört seni olmuş.Hala ben bilim kurgu severim diyip bunu izlemeyen insan burda spoiler diye kusmasın ortalığa.Gitsin izlesin gelsin.

yıllardır söylüyorum eksileyip duruyorsunuz yarak kürek film. sinemada uyudum uyudum. hans zimmer yapmış müziklerinide ninni gibi aq.

böyle bir balon olamaz.

bir algı empozesi olum bu film. yeni bir çağa girdik uyanın demekten başka bir şey değil. o yüzden de bu kadar şişiriliyor.

uzun metraj bir reklam olarak iyi, bir film olarak rezalet.

görsel

son zamanlarda en fazla entkilendigim filmlerden. cok guzel kesinlikle seyredin.