bugün

ingilizceyi bilmeyen kişi söylemidir.
külliyen bunu diyenin bilgisizliğinden ve dışa özentiliğinden kaynaklanan saçma sapan bir saptamadır. belki gençlik biraz daha dilimizin bugün kullanılmayan veya az sıklıkta kullanılan muazzam kelimelerinin farkına varsa ve sahip çıkmak adına bunları belagat yetenekleğinin birer parçası haline getirse, aslında türkçenin de ne kadar zengin bir dil olduğunu rahatlıkla görebileceklerdir. zira,genellikle latin dillerinden bozma tam anlmıyla bir toplama dil olan ingilizcenin türkçemizden daha iyi bir dil olduğunu söylemek ya özentinin doruğudur ya da gerçek anlamda neye sahip olduğunu bilmemektir.
Daha kendi dilini guzel bulmayan yarın öbürgün savaş çıkarsa napıcak çok merak ediyorum *
(bkz: kime göre)
(bkz: neye göre)
ingilizce öğretmenliğinde okuduğumdan ötürü ingilizceyle baya içli dışlı olmam neticesinde kesinlikle yanlış dediğim başlık türüdür. türkçe gerek edebiyatı gerekse kelime dağarcığıyla gayet zengin ve zor bir dildir.
bunu ortaya atan yazar şunu bilmiyor olmalı: o senin ingilizce dediğin, her yıl kendine bilgisayar ve "roman" terimleri katarak (fantastik romanlardaki terimler, uydurulmuş büyü terimleri, vs...) zenginleşmeye çalışan, her yıl bini geçik sözcük ekleyen bu yolla, anlatım güzelliği olarak sığ bir kaç sıfatla sınırlandırılmış, türkçe'mizin tırnağı olamayacak bir dildir. Araştır, öyle konuş!
öztürkçeleştirme gibi bir katliama uğramamış olmasından dolayıdır.
daha iyi bir dil ne demektir?
daha zengin bir dil diyebilirsin. sonra dildeki aktif kullanılan kelime sayısını gösterirsin bundan dersin.

daha yaygın bir dil diyebilirsin. dünyadaki kullanılma yaygınlıklarına bakarsın.

peki "iyi" bir dil için nasıl bir tanımlamadır? olsa olsa polemik yaratma düşüncesiyle apar topar, doğru düzgün düşünmeden yapılmış bir kullanımdır.
bir dili diğer bir dille karşılaştırmak zaten saçmadır.

lakin 7 sayfa boyunca "ehehehe şu şiiri de çevirin bakiyim ne komik oluyo ahaha. ingilizce boktur olm" diyen ergenler için geliyor: (bkz: şiir/#5702996)
dogrulugu ispatlanamayacak onermedir... lakin ote yandan, sarisin ve tas gibi turist hatunlarla derdimizi ve niyetimizi belli edecek kadar konusmamizi sagladigi icin ingilizcenin turkceden daya iyi kalpli bir dil oldugu tartisilmaz bir gercektir.
iyiyse kime ne faydası vardır nedir bu ingiliz olalım ingilizce konuşalım takıntısı ingilizce türkçeye bin basar desem mutlu oluyorsan tartışmaya devam et.
üniversitedeyken zıddını düşündüğüm önerme.

siyaset bilimi eğitimi alırken ana kaynaklarımız hep ingilizce'ydi. bu tabi ingilizce'nin gücünden değil ingilizceYi kullanan toplumların dünya üzerindeki etkinliğinden kaynaklanıyordu.

bir çok fransızca eseri de ingilizce'den okuduk türkçe tercümesi olmadığı için. bu da türkçe'nin yetkin olmayışından değil de türk ekonomisinin yetkin olmayışından kaynaklanıyordu. güney asya'daki ulus-inşası süreçleri türkiye'de kitap basıp satmaya yetecek kadar kimseyi alakadar etmiyor maalesef.

bütün bunlara rağmen ilk baştaki savıma dönecek olursam. ingilizce kaynakları okurken cümlelerin mekanik olduğunu ve aslında tam olarak isteneni anlatamadığı izlenimi doğmuştu bende. türkçe söylense daha kolay olduğunu düşündürtürdü. mesela düşündürtürdü diyemezsin ingilizcede. cümleyi ettirgen yapan bir kalıp var ama ben kompozisyonlarımda sık sık kullanmaya uğraşırken ingilizce orjinal metinlerde pek rastlamadım. doğrudan ettirgen olan fiiller var onları kullanıyorlar ama hazıra dağ dayanmadığı için bir yerde tıkanılır hep.

işte böyle gençler. her dil iyidir. iyi olmasa zaten kendisini yaratan halk onu daha iyi bir hale ilerletecektir. benim sorunum da muhtemelen kendi ingilizcemin yetersiz oluşundan kaynaklanıyordu.

ama adam bir ettirgen çatı koyar diline. o da ingilizlerin ayıbı.
ingilizce'nin türkçe'den iyi olan tek tarafı vurgusudur kanımca. hadi örnek verelim o zaman;

--spoiler--
sanırım bu dünyanın.... sonu olabilir!!
--spoiler--

eeh.. fekat;

--spoiler--
i think this maybe end of the...... world!!
--spoiler--

hatta;

--spoiler--
end of the....world.....[caps]of warcraft[/caps]*
--spoiler--

yoksa türkçe'nin barındırdığı kelime sayısına ingilizce'nin yaklaşması pek mümkün değildir. hayır kardeşim sen bi "hayırlı olsun abi", "eyvallah kardeşim darısı başına", "hadi gözün aydın ibne seni ehehe"... vb. tümceleri aynı samimiyetiyle, içtenliğiyle ingilizce olarak getir, bu entry'yi editlemeyen n'olsun. n'olsun bile çevrilemez. "noooolsun abieaa." çevrilir mi? aynı hissiyatı verir mi? vermez.

hadi allaha emanet ol.
than bye. ıyy.
yine yeniden (bkz: #2859686) **
yanlış bit tespittir ingilizce birçok yönüyle hataları ve açıkları olan bir dildir. örneğin bi kalabalığa veya bi kişiye hitap ederken sıkıntı yaşayabilirsiniz çünkü her iki şekildede kullanıcağınız özne 'you' olucaktır.
anadili ingilizce olan biri için gayet mantıklı olacak olan önerme. bana göreyse en güzel dil türkçe' dir; çünkü anadilim. bir insan bir yabancı dili ne kadar iyi konuşursa konuşsun asla kendisini anadilindeki gibi ifade edemez.
(bkz: amerikan özentisi bay ve bayan kompleks)
(bkz: başlık sıçmak)
ingilizce öğretmek için kendi dilinin yozlaşmasına seyirci kalan bir halkın üyesi için doğru bir önermedir. lakin bu halkın dükkan isimlerinden tutun , kendi dillerinin kelimelerini bile ingilizce ye uyarlama çabası vardır.

örneklemek gerekirse :

pacha , eskichi , dönerchi , türkisch kebab * vb.
küfür konusunda türkçe kadar hiç bir dil görmedim. adamların bir fuc cümlesi var. herşeye onu kullanıyorlar. ama türkçe öyle mi * milyonlarca küfürümüz seç beğen al misali. seviyorum bu dili ulan..
ingilizce tüm dünya dillerinden daha iyidir. çünkü kolaydır. ayrıntılarla insanı boğmaz, bu nedenle ortak dil kabul edilmiştir. ingilterenin ve abd'nin bürokratik başarısı falan değildir. gelin görün ki türkçe de tüm dünyanın kabul ettiği gibi zengin bir dildir. arapça da öyledir, ispanyolca da... bu bahsi geçen diller de iyidir yani.

buna göre "iyi" kelimesi görecelidir. kime göre, neye göre iyidir? tartışmalıdır...
saçma bir önermedir. aslı şöyledir:
(bkz: fransızcanın arapçadan daha iyi bir dil olması)
batı emperyalizminin ruhlarını emdiği bazı türklerin içine düştükleri yanılgıdır. dilin doğuşu gelişimi vs. üstüne uzun uzun yazmanın yeri burası değildir meraklıları araştırır bulur.
"benim bir isteğim vardır kerimden
münkir bilmez evliyanın halinden
kaygusuz'um ayrı düştüm pirimden
ağlar gelir şahım abdal musa'ya"

(bkz: tahtacı semahı)

"Aşk içre azap olduğu bilirem kim
Her kimseki aşıktır işi ahü figandır
Yadetme güzel gözlülerin merdümi çeşmin
Merdüm deyip aldanma kim içtikleri kandır
Gel derse Fuzuli ki güzellerde vefa var
Aldanmaki şair sözü elbette yalandır."

(bkz: fuzuli)

"Yâ Râb, bu uğursuz gecenin yok mu sabâhı?
Mahşerde mi bîçârelerin, yoksa felâhı!
Nûr istiyoruz... Sen bize yangın veriyorsun!
"Yandık" diyoruz... Boğmaya kan gönderiyorsun!
Esmezse eğer bir ezelî nefha, yakında,
Yâ Rab, o cehennemle bu tûfan arasında,
Toprak kesilip, kum kesilip Âlem-i islâm;
Hep fışkıracak yerlerin altındaki esnâm!
Bîzâr edecek, korkuyorum, Cedd-i Hüseyn'i,
En sonra, salîb ormanı görmek Harameyn'i!..."

(bkz: mehmet akif ersoy)

"Söyle Karacaahmet, bu ne acıklı talih!
Taşlarına kapanmış, ağlıyor koca tarih!"

(bkz: necip fazıl kısakürek) (hakkını teslim etmek lazım)

"biz qırım dan çıqqanda
qar yağmadı qan aqtı
anam, babam, qız qardaşlarım
qozleri tolu yaş qaldı "

(bkz: biz kırım dan çıkkanda)

"ay, munann sil yüzünden, menden ışıq qızğanma
ben bir garip yolcu edim, qaldım qara dağlarda!
yol şaşırdım, kün aşırdım sana baqıp ağlar da,
ax çekemen, aç yüzüfvni meni yaman köz sanma!"

(bkz: yolcu garip)

ve benim en sevdiğim

"Hasret çekerek uğruna ölmek kolaydı,
Görmek seni ukbadan eğer mümkün olaydı..
Dünyayı boğup mahşere döndürse denizler,
Tek bendeki volkanları söndürse denizler! "

(bkz: hüseyin nihal atsız)
ingilizcenin türkçeden daha hırsız ruhlu olmasından mütevellit, doğru bir önermedir.