bugün

konusu ile çakma bir film olup halil sezai yi hatımıza nakş eden film.
Halil Sezai' yi tanımama neden olan bir filmdir. Abartılacak kadar güzel değildir.
Filmin konusu basit fakat işlenişi güzel, övgüyü hakediyor bence ama gelgelelim şu meşhur repliği;

''Bana Hiç Bir Canlıyı Sevme Hakkı Vermediler Bende incir Reçelini Sevdim incir Reçeli Sendin Aşkım!''

Sen cansız birisin manasına gelmiyor mu?

Bu söz bana ''ekinler baş vermeden kör buzağı topallamaz''ı anımsatıyor.

''Hayat benim için hep acı oldu bende incir reçelini sevdim, incir reçeli sendin aşkım'' dese daha güzel bağlardı konuyu incir reçeline ki filmi farklı kılmak adına incir reçeli objesi şart mıydı o da ayrı bir vaka.

Binaenaleyh; sevmesem eleştirmezdim sevdiğim için eleştiriyorum bu filmi, duygu aktarımını başarıyor bu da önemli bir başarıdır!
ilginçtir ama daha izlemedim. bu kadar abartıldığını görünce içimden ''lan ne var bu filmde amına koyim'' demekteyim.
bu kadar abartıldığını görünce açıp internetten izlediğimdir.
bence çok boktan bir film.
100 dakikanızı bu filme ziyan etmeyin, youtube'dan durakta otobüs bekledikleri sahneyi ve son sahneyi izleyin yeterli.

--spoiler--
-hasta yatan adam babası çıkınca , seyirciyi ters köşeye mi yatıracaklarını düşündü acaba senaristler? belli ki babasıydı, sevgili sanmaso ve olayların burda kopuyor olması çok çakma ve adi olmuş.

-prezervatif kullansalardı ya ?
--spoiler--
güzel film güzel olmasına ama sanki biraz abartılmış film. izledim, beğendim ama ağlamadım ağlatacak duyguyu veremedi. isyan şarkısı güzeldir o ayrı tabi.
spoilerde belirttiğim birkaç olay ve türk filmlerindeki yoğun duygusallık ve damardan vurma isteği hariç güzel ve farklı bir film olmuş. saygılar.

--spoiler--
aids'li yatan adamın duygu'nun babası olduğunun seyirci için çok aşikar olması, dolayısıyla filmin ortasından biraz ileride bütün izleyici merakının bitmesi kötü olmuş. ayrıca metin'in de yine hasta adamın kızın babası olduğunu öğrendiğinde giren requiem for a dreamsi sahne de azıcık orijinallikten uzak kaçmış sanki.
--spoiler--
uzun zaman sonra yapılan en güzel romantik türk filmiydi.
çok çarpıcı bir konusu olmamasına rağmen her nasılsa taa yüreğine işliyor insanın. filmin son sahnesinde kız öldüğünde, elinde olan puzzle parçası olayı kopartıyor ve gözlerden bir kaç damla yaş akmaya başlıyor.
ergen filmidir. böylesi boktan bir filmin bu kadar övülmesi çok ilginçtir. ya ben başka bir film izledim veya buradaki pek çok yazarın hayatında izlediği ilk sözde romantik film.
şu filmde beni etkileyen sahne adamın rakı ve çiçek aldığı sırada hevesle eve gelmesi yollarına gül dökmesi ve kadını beklemesi. sonrasında ise hayal kırıklığı. yapmayın lan bunu.
incir reçeli filminde incir'i metafor olarak kullandıklarını anlamadık sanki . mahalledeki dayılarımızın bize 'kuş ötüyor mu?' sorusunun hemen ardından sorduğu diğer sorudur 'incir suyu içtin mi bakalım ?'
dayanamaz sorarız 'abi incir suyu ne ' diye dayımız bize ' olm bazı ıncirler vardır elini attın mı sulanırlar .'cevabını verir , biz üzerine düşündüğümüz 1 haftanın ardından haa am demiş lan deriz. ve bildiğim kadarıyla kız oğlana filmde vermiyor. incir suyu bekleye bekleye reçel oluyor dolayısıyla. imdb den teklif geldide redd etti
şişirilmiş bir film.
artık bayan film, herkes izlesin de bir rahatlayalım modunda bir çok insan. incir reçeli kusucaz yakında.
baba yorumu

+ niye yapmıyolarmiş ?
- kız aids miş baba ondan.
+ ne olmuş eidsse?
- nasıl ne olmuş onada bulaşır oda aids olur.
+ olsun sevgili değilmi bunlar ikiside olur bari.
- baba bi git ya.
+ efenimm?
- yok bişey ya senaryosu öyle diyorum ben napayım.
"hiv + olanlara ölüm" slogandır bu filmde...
izlemeye başlayalı 23,24 dakika olmasına rağmen etkilendiğimi saklayamayacağım film...
herkesin vardır bir hikayesi..

tıpkı bu filmde olduğu gibi.

filmi beğenirsiniz, beğenmezsiniz, vasat bulursunuz ya da bayılırsınız benim için hiç bir önemi yok inanın.

ama bazen bazı anların hayatımızdaki yeri o kadar farklıdır ki sıradan bir durumda hiç bir anlam ifade etmeyen, şiddetle eleştirdiğiniz bir şeyi öyle bir an gelir ki, hiç bir şey sorgulamadan bağrınıza basarsınız..

çünkü çok özeldir, onu özel yapan bir şeyler vardır.

işte bu filmde benim için böylesine özel.

sinemada seyrettiğim o tarihten sonra gel zaman git zaman bu filmin bırakın ismini duymayı o incir reçelini bile sokmamıştım hayatıma.

ama gel gör ki son bir kaç gündür reklamlarını gördükçe kanalını değiştirdiğim o filmin karşısındayım şu an.

izliyorum, hatırlıyorum, üzülüyorum.

demem o ki vardır ya hepimizin hayatında yer etmiş bazı şeyler, işte öyle bir şey benimkide...

neyse,

''iyi seyirler''
bu kadar abartılmasa ortalama bir film olarak anılacaktı.

ama artık şişirile şişirile değil balon, zeplin olmuştur.
sevişilmeden de sevgili olunabileceğini kanıtlayan hikayelerin olabileceğini göstermiştir..
tekilayı bu şekilde yuvarlıcan, bardan gece aleminden çıkmıcan, kafalar at kafası, ciğerler olmuş sünger, adamla aynı yatağa gircen, elletmicen...

canım sevişmek istemiyor dicen genç... aids miş hiv+ mış... tamam anladık elinde mi yok ki elizabeth yok, adam eriyo karşında, ağzında mı yok !!! her şeyi geçtim... bugun bi kutu prezervatif 3-4 lira...

burası çok dar burası çekilir dert değil... !!!kolpacı kadınsın sen!!! başım ağrıyo diyen kadına saygım sonsuz... ama aidsim diyen biraz abartıyo derim ben...
allah belanızı versin lan. ne bağnaz, ne bencil, ne kötü düşünceli pis bir ülkede yaşıyoruz biz. filmin sahibi ben olsam bu filmin televizyonda gösterilmesine izin vermezdim abi. lan ne kötü düşünceleriniz varmış sizin de o sahneleri kestiniz. sigara kelimesi kesilir, içki içilen sahne kısa tutulur, sevişmeseler dahii birbirlerine dokunma sahnesi kısa tutulur. ne bu. insanlar içki içildiğini görmesin de azmasınlar, birbirine dokunmanın ne demek olduğunu anlayıp cıvıtmasınlarmı. gençlerimi dize getirmeye çalışıyosunuz anlamıyorum ben. bu filmde bu sahneleri kesen beyinsizler, insanlardan bunları esirgedikçe bu ülke zıvanadan çıkar, anladınızmı beyinsizler geri zekalılar. anlamadınızsa bir daha anlatayım, o filmin o sahnelerinde anlatılmak istenen başka bir şey. hadi çıplak oldukları sahneyi kestiniz, içki içip koptukları sahneyi niye kesiyosunuz. yakında içkiyimi yasaklamayı düşünüyo hükümet.

edit : imla.
aşk tesadüfleri sever ve kaybedenler kulübü ile birlikte asla izlemeyeceğim filmler arasında.
Şu anda kanal d ekranlarında bir kez daha yayınlanmakta olan film.
türk sinemasının bana göre yaptığı güzel filmlerden biridir güzel şeyler katmıştır tabi ergenlerin ağzına düşmüştür ama filmin kalitesi değişmez.
(#13039272)