bugün

hafta arası gündüz vakitlerinde izleyecek program bulamamaktır.

zaten televizyon odaklı yaşayabilen biri değilim. bir de hasta olmanın verdiği huysuzluktaki doruk noktamda, can sıkntısından kumandayı parmaklıyorum. her yerde soytarılar, abuk subuk kadın programları ve daha önce bin kere izlediğim belgeseller.

ev kadını olmak ne zor bir şeymiş! insanın beyni bulaşık suyuna döner bunları izlemekten. bir süpürge sesi eksik o da olsa bir yemeni bağlayıp türkü söyleyeceğim neredeyse! ilk günden psikolojim bozuldu. yarın hiç tanımadığım apartman kinlerini altın gününe davet edersem beni tımarhane kapatın! sabahın yedi buçuğunda başlayan mesaime her sabah hiç atlamadan söven biri olmama rağmen raporumun ilk gününden işimi özledim yahu.

(bkz: sözlük ev kadınlarına sabır ver lan allahsız)