bugün

kazım kazımı alacağınıza benimkini alsaydınız demek istemiyorum ama haberi ilk okuduğumda bunu demiştim.
misimoviçi disiplinsiz diye kadro dışına bırakıp fenerbahçede disiplinsizlikte tavan yapmış kazım kazımı neremize sokacağız ?
hadi götümüze girdi diyelim (ki girecek). nasıl çıkaracağız.
ulan transfer yapmak için yapılırda bu kadar mı yapılır ?
bu transfer mi yani.

off Allahım nolur şu adam performanslı oynasında 2 3 ay sonra şu yazımı düzelteyeyim. bu yazdıklarım benim götüme girsin yemin olsun razıyım.
şimdi kadroya bakıyorum, bakıyorum, bakıyorum, gözlerim birini arıyor.
(bkz: daniel guiza)
(bkz: cuk oturmazmıydı hacı)
---alıntı--
Bu hayat sırtımıza sırtımıza vururken ahlaklı ve onurlu kalmaya çalışıyoruz ya hani kimimiz... Çocukların boğazından geçeni kazanırken, yeni yetmeliğimizde anne-babanın kazandığından verdiği harçlığı harcarken, bir kale direği kadar dik kalmaya çalışıyoruz ya bu topraklarda. Zengin olmaktan daha zor ve makbul olan da budur...

Futbol fena halde hayata benzer ya hani, Cristiano Ronaldo bu yüzden sevilmiyor işte... Hep bir sahte tarafı var değil mi? Sempatik dediğin Messi oluyor... iyi profesyonel, geceleri en fazla pizza yiyip, Playstation oynayan bir ergen... Taraftar da kendini ceza sahasında yer atanlar yerine formasını terden sırılsıklam olmuş adamlar görmek istiyor sahada. O biletin, o kombinelerin parası kolay kazanılmıyor. Hayata küstah doğmuş adamları kimse görmek istemiyor sevdiği formanın, armanın altında...

Ronaldinho'yu yollayan Barcelona'nın haklı sebepleri vardı. Adriano'dan vazgeçen Inter'in de. Onların futbol yeteneğini tartışan delidir de; yetenekten kime ne! Barcelona eğer Ronaldinho sonrası, Adriano gibi bir adama formasını giydirseydi Katalanların alayı ayaklanır, onun atacağı, attıracağı gollerden vazgeçerlerdi. Şimdi bu iki adamın da yolu aynı...

Kazım ve Galatasaray'ın hikayesi de budur. Bir kulüp zirvelerde de dolaşır, dibe de vurur... Bir takıma sevdalanmak, acıyı da gerektirir zamanı geldiğinde. "Yenilsen de yensen de"dir, "Yağan yağmurda ıslanmadık ki"dir taraftarlık. Bir duruş ister taraftar kulübünden; kupalar gelir, gider, asaletin yeter diye bağırdığında önce kendi inanmalıdır. Galatasaray'ın da yitirdiği budur...

Bir zamanlar Avrupa Gol Kralı olmuş Tanju Çolak'ı, tabanca ile poz verdi, Hülya Avşar ile aşk yaşadı diye kapının önüne koyma cesaretini gösteren kulüp, sadece Kazım ile değil, öncesinde aldığı kararlarla da "Bir Başka Galatasaray" olduğunu gösterdi bu ülkenin futbol tarihinde....

Menajerlik şirketine ortalıktan dolayı federasyondan ceza alan Serdar Özkan ile o gün yollarını ayıramayan, rakibi haince tekme atan Barış Özbek ile yeni sezona giren Galatasaray ile, sezon başında disiplinsiz diye Keita'yı gönderen, otobüste güldü diye Misimoviç'e valiz toplatan Galatasaray aynı Galatasaray...

Ezeli rakibin formasının değerini bilmeyen ve kovulan Kazım'ı alan, resmi sitesinden transfer haberini iki gencin imza haberinin sonuna sıkıştırıp, utancından aynalara bakamayan Galatasaray da, işte bu Galatasaray! Lakin bu Galatasaray, 14 yıl şampiyonluk hasreti çeken, Sefer'ler, Fettah'larla tribünde ömür tüketen, yeteneği kısıtlı, ama adam Cüneyt Tanman'ı kaptan bilen taraftarın Galatasaray'ı değil...

Kaybeden bu Galatasaray değil! Kaybeden "Başka Galatasaray yok" diyenler... Başka bir Galatasaray var, varmış... Birileri bir başka Galatasaray yarattı. Bugün Kazım transferine isyan eden taraftar için acı olan, bu "başka Galatasaray", onların Galatasaray'ı değil... Ve takımsız ve sevdasız kalmak ne demektir; bunu işte kimse bilemez...
--alıntı--
http://acetobalsamico.blo...ir-baska-galatasaray.html
mükemmel yönetilen kulübüm...

geçtiğimiz sezonun sonunda jo alves'i alemci, giovanni dos santos'u teknik olarak yetersiz, abdul kader keita'yı disiplinsiz, bu sezonun yarısı gelmeden de zvjezdan misimovic'i sakız çiğniyor diye kulüpten kovan yönetimin tüm derdi meğer bu 4 özelliği bir arada bulunduran oyuncu transfer etmekmiş. harikasınız les adnans...

sonuç:

(bkz: colin kazım richards) *
(bkz: all in one)
kulüp başkanlarının içlerinde fener donuyla gezdiğine artık kesin inandığım kazım kazım transferiyle.
Bedava futbolcu görünce dayanamayıp alan takımım. Bence galatasaray ın bir scout ekibi yok, onun yerine sözleşmesi bitecek oyuncuları izleyen bir ekibi var. bu ekip scoutlardan daha verimli çalışıyorlar.

Bu arada gs için para verilmeyen her futbolcu bedavadır. Hani necati = ali turan + s.özkan muhabbeti vardı ya, necati de bedava aslında. niye? çünkü ali ve serdar da bedavaydı.
galatasaray= m.united(halk)
fenerbahçe=chealsea(burjuva)
şu anki yönetiminden utandığım kulüptür. gençlere şans vermek yerine kendi yöneticisine hakaret eden necati' yi almaya çalışan, kazım' ı alan, u 17 maçında misafir takıma dayak yediren rezil bir yönetimi vardır şu an.
sağ kanadında ciddi ciddi sabri ve kazım oynayacak.

not:fenerbahçeliyim
fm 2011 de sözleşmesi biten her oyuncuya el atarsınız ya hani.kim olduğuna bakmadan belki iş yapar dersiniz takımı şişirirde şişirirsiniz ama hiç birini oynatmazsınız.belki 2-3 tanesini arada bir oyantırsınız.sonra takım kötü gidince ben nerede hata yaptım dersiniz.işte galatasaray yönetimi de bu politikayı izlemektedir.
çok filaş transfer yaptık. amma bildiğin gibi değil çok filaş. nerdesin faruk başkan.
ne zaman beşiktaş ın yeni transferlerinden söz açılsa, geçen bizde aldık bir sürü yıldız falan oldu filan oldu diye kendilerine pay çıkarmaya çalışan garip taraftarları var. yıldız dediğkleriniz, jo, dos santos mu acaba? yoksa başka harbi yıldız getirdiniz de ben lavabodaydımda görmedi mi? asjdahgdahs. yıldız dediğiniz adamlar bunlarsa kolin kazım la kare as yaptınız tebrikler.
adnan polat'la adnan sezgin'in elinde oyuncak olan kulübüm.
bu nasıl bir şuruursuzluktur arkadaş anlayamıyorum ben akıl almıyor.hala necati gibi adamdan medet umuyorlar misiyi itin götüne sokup çekerken alemcinin allahını getiriyorlar...
necatiyi sindiremiyorum yaa...
http://www.sporx.com/yaza...kandirildiksxhbq218679sxq
sahip olduğı son transfer politikası ya planlanmış bir şaka olabilir ya da bir kabus.

gidenlere bakalım: keita, elano (yüksek ihtimalle misimovic)

gelenlere bakalım: tanınmamış 2. ve 3. ligden belki de ümit vaadeden gençler (bunda problem yok), kazım kazım.

getirilmeye çalışılan kişi: necati ateş.

en basitinden keitayı gönderip yerine sonra maksimumu belli necati ateşi getirmek...yani...bilemiyorum...neyse...
aslantepe' nin açılış maçına bilet satmayacak, onun yerine kombinelileri ve davetiyelileri stada sokacak zihniyete sahip yönetimi olan kulüptür. hepiniz taraksınız olum.
galatasaray terbiyesi almış Ultraslan taraftar topluluğunun galatasaray tönetemeyenlerini eleştirdiği yazı.

http://www.ultraslan.com/
tek tek yazmayacağım.Son 2 senede alınan futbolcularının kaç tanesi bonservisi elinde diye alındı diye düşününce bu yönetim neyin kafasını yaşıyor dediğim , son derece kötü yönetilen, şu an rezil bu durum içinde bulunan takımım.
ama gel gör ki malesef bir yılda büyük takım olunmadığı için yine bir yılda da küçük öyk bıyk takım olunmaz.her ne kadar şu an ki durumundan hazzetmesem de asla adını bağırmaktan utanmayacağım, aksine gurur duyacağım takımım .
zaytung;

galatasaray, jo ve misimoviç'ten boşalan 'disiplinsiz davranışları nedeniyle kadro dışı bırakılacak oyuncu' kontenjanını colin kazım'la doldurdu...
kötü yönetildiği söylenen ancak kötü yönetilmenin ötesinde bir işe yaramayan kongre üyeleri bulunan türkiyenin güzide klübüdür..

yahu adnan polat yönetiminin ortaya koyduğu performans bu kadar kötü iken hiç mi ?
çikip klübün ileri gelenler bir şey demez.
takım bitti... geçen sene basketbol liginden düşürülmemesinin tek nedeni adanın galatasaray olması
yüzme takımının durumu ortada, kürek takımı içler acısı...
futbol takımına diyecek bir şey bulamıyorum...
transfer için harcanan paralar boşa gidiyor ama bir kongre üyeside sesini çıkarmıyor
bu gidişle bu takımı hiç iyi günler beklemiyor... çünkü kılavuzu karga olanın burnu boktan kurtulmazmış...
fenerbahçemin bedelsiz olarak kapının önüne koyduğu adama can simidi olarak sarılan takım. gerçi iki eliyle bi siki doğrultamayıp, stadını bile devletten dilenen bir takım ve yönetimine bu bile fazla.

(bkz: eziledur)
evet colin kazım richards dsiplinsiz bir futbolcu. bende bir galatasaraylı olarak kızdım, küfrettim ama şu da bir gerçek ki bu adam bildiğin sergen. istediği zaman, keyfi yerinde olduğu zaman tutup milli takımı bile sırtlayabilecek kadar yetenek sahibi bir adam. ama sergen örneğinde olduğu gibi gittiği yerde tutunamayacaktır. yay burcu mudur değil midir bilmiyorum ama ilk başta ateşli bir giriş yapıp çabucak sıkılan bir yapısı vardır. hani her sene başında bu sene günü gününe ders çalışacağım deyipte daha 2. haftadan eli skinde dolanan liseliler vardır ya, işte kazım'da böyledir. galatasaray'a gelir gelmez bir kaç iyi maç çıkartacaktır, taraftar vay yanılmışız diyecektir ama 2-3 hafta yeniden içindeki şeytana uyup aman ya ben mi kurtaracam bu takımı diyip eski günlerine dönecektir.

evet colin kazım richards, şu an türk futbolcular arasında hamit altıntop'tan sonra en iyi sağ kanattır. ama devamlılığı yoktur ve böyle bir dönemde galatasaray'a devamlılığı olan, disiplinli futbolcular gerekmektedir. hani her sene başında sessiz kendi halinde görünen ama sene sonu geldiği zaman onur belgesi alan adı az duyulmuş günü gününe çalışan liseliler gibi.
(bkz: bize her sevdadan geriye kalan)
ali turan'ı transfer etmek için kendisine yarım sezon top oynattırmayan, transfer ettikten sonra ise adama kendi mevkisinde şans vermeden apar topar gönderen kulüptür...
ara transferde forvet orta sahanın ortası defansın tüm bölgeleri ve kaleci eksikleri varken 2 kanat oyuncusu almıştır.kanatlardan uçucaklar sanıyorlar heralde liderliğe.