bugün

(bkz: http://www.imdb.com/title/tt0106260/)
bu ülke pek sevdiği amerikanyasında pensylvania çiftliklerinde ku klux klan taşaklarında büyütülen zehirli mantar fetoya saygı göstermekle adam olacaksa zaten olmasın..
duygu ve din sömürüsü yoluyla semiri yapabilen gürühun yol göstericisi.
ağlayan adam olarak tanırım kendisini küçüklüğümden beri.
babamın çok emeği vardır bunda lakin.
şimdi bu muhterem zat hakkında;

pagan ayini yapar gibi...

kusmuk kalitesinde,kendini zeki sanan idiot hafiye-dingil stratejist kıvamında,ötekine sadece ezberden bok atıp yaftalama ağırlığında yazı yazınca cidden tesiri oluyor mu sanılıyor...

güneşe bataklıktan balçık avuçlayıp fırlatmaya benziyor haliniz....güneşe tesiri yok attığınız balçığın, bataklığınıza düşüyor zira.

bir karakoç şiiriyle mukabele edelim...

onlar sanıyorlar ki, biz sussak mesele kalmayacak,
halbuki;
biz sussak tarih susmayacak
onlar sanıyorlar ki,
bizden kurtulsalar mesele kalmayacak
halbuki;
bizden kurtulsalar, vicdan azabından kurtulamayacaklar...
vicdan azabından kurtulsalar
tarihin azabından kurtulamayacaklar.
tarihin azabından kurtulsalar...
tanrı'nın gazabından kurtulamayacaklar!
kendileri sövüp,iğrenç sövgülerinin yanında iltifat olan karşılıkları verildiğinde bak bunlar böyle kötü konuşuyor aslında diye akıllara ziyan; adalet,insaf ve izana sahip kimseler tarafından kötülenmesi olsa olsa doğru yolda olduğunun tescili olan mütefekkir.

bu kimselerin sövgüleri olsa olsa şeref kaynağıdır.ya övselerdi o zaman nerde hata yapılıyor diye bakılması iktiza ederdi.

(bkz: şark kurnazlığının böylesi)

(bkz: cin olmadan adam çarpmaya kalkmak)

(bkz: meyveli ağacı kusarak kurutacağını sanmak)
zeus belasını versin.

(müritlerinin zeka seviyesini ölçüyoruz.)
müritleri(!) zeki olmadıkları halde bu kadar iş başarıyorlarsa bu olsa olsa düşmanlarının gerizekalılığından kaynaklanmaktadır. yok eğer düşmanları daha zeki,müridleri daha ahmak olduğu halde ahmaklar düşmanlarından daha başarılı oluyorsa ortada kendini zeki sanan bir salak vardır ama bu salak; müridlerinden çok düşmanları gibi durmaktadır.

edit: düşmanlarının neyin müridi olduğunu öğrenmek için.

(bkz: tağut)
green card mevzusunda verilen cevap için...
(#7191712)
prof.dr mahir kaynak birine refarans olsa mit o kişiye refarans olmuş olmaz...bahsi geçen kişiler amerikalı eski istihbaratçı entelektüellerdir.zaten bahsettiğimiz green card allahın terli amelelerine verildiği halde bush zamanında pürüz çıkartılınca bir kısım amerikalı akademisyen ve entellektüel kefil oldular hadise bu.
Namı diğer: fetoş...
chp'li veya asker kökenli biri bırakın green card almayı, abd'de 10 gün kalsa hemen o kişiye amerikancı, emperyalist, din düşmanı diyenlerin bu abd'li imamın 10 yıla yakındır, abd'nin merkezinde olmasına ses etmeyen, cia ajanlarının kendisine referans olmasına ses etmeyen, katil abd'de yıllarca pineklemesine ses etmeyen hatta savunan müritlere sahip abd'li insandır.

ayrıca şu sözü söylemiş, abd'li insandır.
" ...orada icabında mahkemenin altını üstüne getireceksin, avucuna alacaksın. arkadaşlara diyorum ki ben bin döktüreceksin belki geriye biri dönecek. bu dershaneleri üstad, destekleriz yani. bir milyar vereceksiniz, on milyonluk tazminat davası alacaksınız, önemli olan mahkum etmektir yani. avukat da kiralayacaksınız, hakim de kiralayacaksınız... "

(bkz: pkk lılar için hakim ve savcıların ayarlanması)

cia ajanları boşa referans olmamış bu adama.
feto müridi olanların daha başarılı olduğu algısı ve iddiası çok komik bir iddiadır. burada başarıdan ne anladığın kişiden kişiye değişir ve bu her zaman böyledir. başarıyı feto müritleri para sahibi olmak olarak algılıyorlarsa ki efendileri de bunun köpeği olduğu için gayet normal böyle algılamaları o da ayrıca konuşulur. kişiliğini paraya endekslemiş herkes satılıktır ve bir alanı, bir de sikeni elbet vardır.

graham fuller başlığına bakarak bu adama kimin kefil olduğu -mürit dezenformasyonu olmadan- görülebilir. kendisinin benim gözümde referasnı mürtileri değil, graham fuller gbi bir adamla olan enseye tokat göte parmak ilişkisi, kefil-kefalet ilişkisidir.

mürtileri için tertemiz olsa bile, ne olduğu nasıl olduğu bilinen bir adamdır. 12 eylül darbesinde salya sümük yalakalık yaptığı ordu hakkında bugün ileri geri konuşması için tek ihtiyacı olan şey zaten graham fullerin dostluğudur, türkiyedeki mürtileri değil. Bu böyle olduğu için de amerikalılar elinde neo evangelist politikalara adapte bir yavşak olarak özenle büyütülmektedir.
hakkında bu kadar entry girilince türkiye ye döndü sandığım insan.

(bkz: nasılsa biri yapacaktı)
aslında hocaefendi hakkında erdem namına 3 katrelik kıymeti olmayan zerre ciddiyet içermeyen zırvaları ciddiye almamak gerekir ama öyle saçmalar saçılıyor ki cahilce...üstene cahil bilgiçlik yapılınca susmaya gönül razı olmuyor...

1.
başarı; edirnede görev yapan genç vaizin,kendine biçilen 3 tane 70 lik ihtiyara vaaz etme rolunu bir kenara bırakıp 0 dan dünya çapında etkili ve yaygın bir akım oluşturması ve üstelik bu netice yi hayattayken alabilmesidir(hadi bakalım hiç bir konuda kısıtlama olmaksızın aynısını değil binde birini tüm evaneleriyle toplanıp yapsalar ya bu süper zekalar-!-)

başarı; teşvikiyle açılan okulların bilim olimpiyatlarında topladığı madalyalardır.

başarı; dünyanın dört bir tarafına bu coğrafyanın din,dil,kültürünün tanıtılmasıdır.

başarı; türkçe konuşan ugandalıdır.

başarı; müslüman olmasına vesile olunan beyaz rusyalıdır.

başarı; az gelişmişlik içerisinde geri bırakılan anadolu insanının eğitimli bireyler haline gelmeye başlamasına yapılan büyük katkıdır.

başarı; tüm tepeden bakıcıların gülenin zekası karşısında çılgına dönmesidir.bir it gibi kudurmalarıdır.

2.

örnek verdiğimiz mahir kaynak kim tanınmıyor herhalde.kaynak; gençliğinde bir darbe girişimini önlemiş,eski üst düzey istihbaratçı ama günümüzün akademisyeni ve akil adamı.bugün fikirleri ve tasarrufları mite bağlanamayacağı gibi zikredilen amerikalıların fikirleri cia ye aynen bağlanamaz...

velev ki bağlamaya kalksak bile...beyin yerine odun taşımıyorsak...cia nın arkasında durduğu adama allahın bir green cardı niye çok görülmüşdür de kefil aranmışdır...yahu green card çekilişle başvurursanız bu abuk fikirleri taşıyan basit insanlara bile çıkabilir...düşünün yani size bile çıkabilir... öyle atla deve birşey değil green card...bunda bile bush yönetimi kıllık çıkartıyor...beynini yoz zannlarına esir etmemiş her kimse bu söylenilenlerin gülünçlüğünü anlaması lazım...

ki hocaefendi amerika ya ajanlık için amerikaya gitmiş olsa ve bu ajanlığı kabul etmiyorsa ki tabiyki etmiyor...ve madem eski istihbaratçıların kefil olması cia ile ilişkisini gösteriyor...bu durumda bu adamların kefil olmasına müsaade edermiydi...yani diyelim bizim aklımız çalışmıyor,diyelim hocaefendininde öyle yav bu amerika nında mı aklı basmaz...ajanını yurdumun dümbüklerine bile faş eder...az akıllı olun yahu....

3.

hocaefendi 12 eylül döneminde soruşturma geçirmiş,aranmış bir kimsedir..darbe sürecinde vaizliği bırakmak durumunda kalmışdır...yani gene işkembeden sıkılmaktadır hakkında...hocaefendi 12 eylülden 20 küsür sene sonra yani 12 eylülü yapan kadronun hiç bir gücünün olmadığı bir dönemde,kenan evrenin kışlalara camii açması ve din dersiyle alakalı tasarruflarından ötürü takdir etmişdir...hocaefendinin fıtratında toplamı yanlış bir insanın 7 yanlışı varsa ve aynı adamın 3 doğrusu varsa o 3 doğruyu göz ardı etmeme vardır...fakat toplamda doğru olan bir adamın yanlışına karşı daha müteessirdir...bu herkese yönelik böyledir...fakat bu 3 doğruyu görmesi,7 yanlışı meşru gördüğünü de göstermez...
(bkz: arabistanli lawrence) *
(bkz: amerikalı feto) *
bence bu adamın müritlerinin başarı ölçütü devletin her kademesine sızıp ülkeyi kendi çıkarları doğrultusunda manipule etmek olmalı.
"onun hakkkında net bir şeyler aktarabilenler, hep olumlu şeyler yazıyorlar , ama hakkındaki olumsuz yazılara bakarsanız bilgiden, belgeden , araştırmadan metodolojiden mahrum bilgiciklerden oluşuyor, hatta çoğu tamamen kin nefret kusmuk" diyerek alenen yalan konuşan müritlere sahiptir. bu başlık içinde youtube yazıp aratın lütfen, bu şahsın ne mal olduğu görün. küçük fetoşçuklar nedense bunları görmek istemezler.
12 eylül darbesi sırasında kovuşturulduğu iddia edilmiş müritlerince, 12 eylülü desteklemediği söylenmiş, nurlara boyalı kapkara kanatlı nur robotlarınca; şu sözler kendisinindir;

--spoiler--

"...ümidimizin tükendiği yerde, hızır gibi imdadımıza yetişen mehmetçiğe, istihâlelerin son kertesine varabilmesi dileğimizi arz ediyoruz."

fethullah gülen / "son karakol" / sızıntı

01.10.1980

--spoiler--

12 eylülden 20 gün sonra yaklaşık bir milyon kişi 12 eylül acısını bir şekilde yaşarken sarfedilmiştir. darbe sırasında vaizlik yapmasına nasıl engel olundu bilemiyoruz. mürit atıp tuması diyip geçiyoruz. belki onlara da öyle öğrettiler. öte yandan türkiyedeki tüm siyasal dergiler kapanırken, kendisinin sızıntı dergisi çatır çatır baskıya devam etmiştir. çocukları parçalara ayrılarak teslim edilen aileler, binbir türlü işkenceden geçirilen ülkücüsü, solcusu, hırsızı, orospusu; toplumun tüm katmanları abdye biat edilsin diye katledirken, zaten biadını abdye çoktan yapmış olan beyfendi, genç generallerin abd uşağı yeni rejiminin en büyük destekçisi olmuştur. elinde kan yoksa bile kurduğu korporatif, emperyalist ve neo evangelist işbirlikçi örgütün ardında kan vardır, gözyaşı vardır, sömürü vardır. graham fullerin cia bağlantısı beyfendiyi cia ye bağlamaz elbette. ama graham fullere bağlar. graham fullerin de nasıl bir orospu çocuğu olduğunu vietnamlı kadınlara ve çocuklara sormak lazım.

yalaklık, gücü olana tapma, kendini amerikanya çocuklarına satma, korporatif amaçlı hareketlerin uşaklığını yapma; hepsi 12 eylül sırasında da vardır bu adamda. beyin cortexi zikirden ve patatesli pilavdan dolayı süt gibi olmuşların başkalarına başarı dersi verebilecekleri bir yer de yoktur.

bir daha okuyalım :

--spoiler--

"...ümidimizin tükendiği yerde, hızır gibi imdadımıza yetişen mehmetçiğe, istihâlelerin son kertesine varabilmesi dileğimizi arz ediyoruz."

fethullah gülen / "son karakol" / sızıntı

01.10.1980

--spoiler--

başarı, herkesin kafasında ortak bir ederi olan readable bir data değildir. ama eğer başına tire koyduğun maddelerle başarıyı nominalleştiriyorsan, o zaman benzer başarıları da övmen gerekir. tabi nerde o ahlak, nerede o cesaret.

başarı; yarrak kafalı, kimsenin sikinde olmayan ugandalıya türkçe öğretmek değildir. başarı, okuma/yazma oranı %15lerde gezen bir kitlenin tamamının okuma/yazma oranını bir gecede sıfırlayıp, aradan 4-5 yıl geçmeden de %70 lere çıkarmaktır. hemde hiç duymadıkları bilmedikleri, görmedikleri yeni bir alfabe ile. Başarı binlerce şeyhi, binlerce tarikatı olan bir topluma, o şeyhlerin de tarikatların da hepsine birden bir kerede siktir çektirmeyi öğretmektir. bu minvalde 70-80 sene önceki halkımla aynı şekilde düşünüyorum. ugandalıyı sikiyim ya.
12 eylülde, müritlerinin gazları ile pek çok acı çekmiş olduğu varsayılan, neo evangelist işbirlikçi, hiç de acı çekmiş gibi durmuyor aslında;

http://tr.fgulen.com/content/view/10747/3/

bir de not: burada herkes subjektif. herkes kendi bildiğini yazıyor. objektif olan kimse yok. olmasına da gerek yok. o sebeple müritler subjektif yazıyor ya mallığı ile yan paslara girmeye de gerek yok.
Bediüzzaman Said Nursi nin Risaleyi Nur serisiyle aydınlanıp Nur cemmatini kuran kişidir. Misyon olarak olarak Nam-ı Celili Muhammediye'yi ( Hz muhammed'in adını güneşin doğduğu yerden battığı yere taşımak) üstlenmiştir. Kimilerine göre kendisini peygamber ilan eden bir tarikat lideridir, kimisine göre ise Türkiye'nin adını dünya arenasına taşıyan, Lordlar Kamarasında kitapları tartışılmış büyük zattır.Türkiye'de tartışmaya açık gündemden düşmeyen Amerika'da yaşayan Nur cemaatinin lideridir.
aleyhinde yayın yapan sitelerden; üç beş çarpıtma bilgi apararak,üç beş afili küfür katıp yazıya bir haltmış hissi verdirmeye çalışarak rezil durumunu kotarma niyetinde olmanın; kişiyi hür düşünceli kılacağı vehimine kapılabilen insanların bulunduğu mümtaz kişi.

1.
hakkında araştırma yapmadan 3 tane gülen hakkında kusmuk saçan dezenformasyon sitesinden copy paste yapınca hür düşünceli özgür birey olunmadığı gibi fethullah gülen hakkında copy paste edilen yazının tamamı okunduğunda beyin yerine et taşınmıyorsa maksadın tarih gösterilerek çarpıtıldığı kanısına varılacağı aşikardır...yazı 12 eylül harekatı ile ilgili değil...çanakkale,kosova,malazgirt ruhuyla alakalıdır...sızıntı siyasi bir dergi olmadığı gibi,1980 de gülen hareketi henüz başlangıç aşamasında olması hasebiyle kapanmaması gayet normaldir...küçüksen neci olursan ol sorun yok bu memlekette...ama şunu da söylemek lazım nur talebelerinin o dönemki gazetesi olan yeni asya darbe döneminde kapatılmışdır.(ki hocaefendi toptancı bir adam değildir,12 eylülün olumlu yönleri olmuşsa onlarıda zikreder...28 şubat sürecinde kendine linç kampanyası başlatıldığında devletle 3 günden fazla küs kalınmaz demişdir.)

zaten gülenin dünde,bugünde,yarında mehmetçikle sorunu yoktur ve elbette olamazda...darbeci zihniyeti tümden meşru görmek,cunta yapılanmalarına-kaos planlarına alkış tutmak başka bu ülke halkının kendisi olan mehmetçiği sevmek bambaşkadır.ama şunuda unutmamak lazım 12 eylül müdahalesi iyi kugulanmış bir müdahale idi. halk anarşiden bezdirilerek luzumuna inandırıldı.bu yazı kaleme alındığı dönem itibariyle bu psikolojiden doğal olarak izlerde taşımakla beraber;

gülen darbe süresince ne yapmış bakalım...

-5 eylül 1980 muhterem hocaefendi son kez vaaza çıkıyor.

-darbe sonrası rapor alıyor,25 eylülde sürgün ediliyor. ve hocaefendi vaizlikten istifa ediyor.

-ilerleyen sürecde hakkında mahalli arama emri çıkartılıyor.

-1986 da burdurda tevkif ediliyor.

-hocaefendi 12 eylülün diğer müdahalelerden farklı olmadığını meydana gelmesi için çeşitli hadisler meydana getirilerek atmosferin yaratıldığını söyler.

hakkında yazılan zırvalarda söylenenler gerçek olduğunu varsaysak madem hem gülen hem 12 eylülcüler aynı amerikaya biat etti ise; hocaefendi niye vaazlarını tam 6 seneyi aşkın kesmek zorunda kalsın ki diyanet işleri reisi falan yapılırdı.az akıllı olunmalı ezberletilenlerin dışında düşünmeye çalışılmalıdır...

2.

şimdi gerçekten beyin yerine odun taşımıyorsak düşünelim...

ugandalı elbette misaldir...ingilizce nick kullanıp çakma faşoluk yaparak zenci aşağılaması bir kenara,başarı diye bahsedilenlerden sadece bir tanesidir uganda.. okul ve dil merkezleriyle dünyanın hemen her ülkesinde türkçe öğretilmesidir esas hadise...(üstelik başarılardan sadece biri budur hepsi değil)

üstelik bunu devlet gücüyle yapmamasıdır mevzu...

tekrar ediyorum...devlet gücüyle yapmamışdır...yineliyorum devlet gücüyle yapmaması ayrıca bir başarıdır...bunu yapan az gelişmiş bir ülke de görevi 3 tane 70 lik dedeye öğüt vermek olan ilk mektep derecesinde tahsilli erzurumlu bir vaizdir...

gülen ulusal çapta amaçlar güden bir aksiyoner bir lider değildir...gülen evrensel amaçlar güder....onu büyük kılan budur zaten...

esas önemli olan şahsı değil davasıdır ama o kendisinden sonra daha da büyüyecek olandır...(biiznillah)

o islam medeniyetinin dirilişinin işaret fişeğidir...istesende,istemesende.
12 eylül'de solcular asılırken kendisine vaaz bırakma cezası verilen mazlum. dualarımız seninle fethullah, atlatacaksın bu badireleri.

edit: tepkim fethullah'a verilen cezanın adilliğine değil, bu cezanın çok ağırmış gibi gösterilmesine, mazluma yatılmasınadır.
12 eylül'de solcular banka basıp soygun yaparken, ingiliz, amerikalı kaçırıp fidye isterken kendisine vaaz bırakma cezası verilen mazlumdur.
12 eylülde ülkücülerde asılmışdır...sığ bakıldığı ülkücülerin zikredilmemesindende bellidir...hocaefendi hayatının hiç bir döneminde şiddete karışmadığı gibi insanları şiddetten uzak tutmak için o dönemlerde yırtınmışdır...dolayısıyla böyle bir adamın asılan çok az sayıda kişiden biri olmasını beklemek adaleti geçtim (o zaten yok da) mantıktan da uzaktır...o dönemde asılanlar kanlı olaylara karıştıkları gerekçesiyle idam edildiler...yoksa her siyasi ideoloji sahibi idam edilmedi...hatta her kan dökende idam edilmedi...anımsadığım kadar pek çok siyasi tutukludan 16sı çeşitli fraksiyonlara ait solcu,9 u ülkücü olmak üzere toplam 25 kişi idam edildi...90 lı yılara gelindiğinde hapishanelerde 12 eylülden ötürü pek siyasi tutuklu kalmadı zaten...halbuki çatışmalarda binlerce kişi hayatını kaybetmişdi..
ilginçtir ki, 12 eylülle ilgili yazının yayınlandığı yer, eti-pufun karşısında olan bir site değildir. tamamen onun yanında olan bir sitedir. mürit dezenformasyonu dediğimiz budur. aynı ilginçlik, mürit dezenformasyonu ile ülkücülerden bahsedilmiyor denmesinde de vardır. ilgili olan entry de ülkücülerden de bahsedilmektedir.
(bkz: #7321660)

"...çocukları parçalara ayrılarak teslim edilen aileler, binbir türlü işkenceden geçirilen ülkücüsü, solcusu, hırsızı, orospusu; toplumun tüm katmanları abdye biat edilsin diye katledirken..."

müridin burada tarafına ülkücüleri çekmek için yol yapması da basitçe islamcı takiyyeciliğidir. aynen ingilizce nick ile faşoluk yapmak ad homineminde olduğu gibi. diyelim ki ingilizce nick ile faşoluk yapıyoruz. bu fetonun 12 eylüle biat ettiği gerçeğini değiştirmiyor. binlerce vietnamlının kanına girmiş adamlarla ahbaplık ilişkisini değiştirmiyor. mürit algısı ve baskısı bir işe yaramıyor. korporatif işbirlikçilerce yokedilmiş ülkücülerin cesetleri üzerinden "vaaz verememek" ile cezalandırılmayı büyük göstermeye çalışmakla hiç mi hiç olmuyor.

devlet desteği olmadan diye yazmakla da olmuyor. çünkü desteği veren devlet dünyanın günümüzdeki en güçlü emperyal devleti. şeyhinizin türkiye cumhuriyeti desteğine ihtiyacı mı varmış da verilmemiş. bu şekilde söyleyince inanacak çok insan var elbette. her şeyi kendisi yaptı deyince. 50 sene abd kucağından kalkmayarak yaptıklarına devlet desteği yok demekle olmuyor.

bize müritler rusyada neden okulları olmadığını açıklasınlar. rusyadan neden kovulduklarını açıklasınlar yeter. görelim devlet desteği var mı? varsa hangi devletin var.