bugün
- zeynep bastık'ın beyaz külodu17
- profesörün sokak köpeği saldırısına uğradığı ülke24
- yazarların kendilerini tanımlama şekli13
- anın görüntüsü14
- bayburtta picasso'ya ait ünlü tablo yakalandı16
- izmir 3 koşuda hangi at gelir8
- kanka olmak istediğiniz yazarlar25
- menzil cemaatinin 17 milyar serveti olması23
- realite manipülasyonu23
- yazarların gurur duydukları özellikleri16
- filistin meselesi bizim milli meselemizdir20
- chatgpt10
- kadınların katlandığı eziyetler15
- sözlük yazarlarının akşam yemekleri11
- izmirde 5 çocuğun öldüğü yangın13
- gül gibi kokan sözlüğün ağır abisi21
- belediye konserleri yasaklansın10
- mesai saatlerinde entry girenleri cimere bildirmek8
- israfa son vermek için yapılması zaruri olan 3 şey33
- yazarların romantiklik seviyesi21
- müslüman diye hamas'ı savunmak22
- judas'ın ölmesi8
- 17 yaşında bmw vs 3 yaşında egea9
- kedimi kim yedi1'in ölmesi13
- nerede o eski yazarlar9
- güvenmemeyi nasıl öğrendin10
- peter parker'ın mutsuz olması13
- reis deyince akla ilk gelen23
- günün sözü9
- mel mel vs eylulsabahi40
- özlem zengin21
- gece yatarken kurulan hayaller16
- tanışmak istediğiniz yazar14
- bazlama açmayı bilmeyen kız10
- bir erkeğin bağımlılık yapabilecek özellikleri8
- ölsem helvamı hangi yazar yapar22
- sana şimdi ne mesajlar geliyordur17
- eskiamaeksikbiri21
- b12 takviyesi10
- gecenin şarkısı8
- yazarların en çok sevdiği aylar22
- puura11
- sözlük kızlarının bugünkü kombinleri22
- sigara içen insan aptaldır19
- thusnelda10
- amk diyen kezo8
- sevgilisinden yeni ayrılan kız11
- şalgam suyu10
- dini bütün bir kızı etkilemenin yolları20
- sokakta görülen kediye naber lan demek9
yunanistan'ın 8-1-1 taktiğiyle avrupa şampiyonu olduğu turnuva.
yunanistan'ın tamamen rakiplerini uyutarak, bala göte şampiyon olduğunun gün itibariyle tescillendiği turnuvadır. nitekim kendileri aynı bayık teknik traktör ve çoğunluğu aynı olan kadrosuyla çıktığı euro 2008'de ilk turda puan alamayan tek ülke olarak evlerinin yolunu tutmuşlardır. olan ise canım çek cumhuriyeti'ne olmuştur, kesinlikle şampiyonluğu haketmişlerdi o turnuvada...
açılış ve kapanış maçı aynı takımlar arasında oynanan turnuva.
(bkz: 12 haziran 2004 portekiz yunanistan maçı) *
(bkz: 4 temmuz 2004 portekiz yunanistan maçı) *
(bkz: 12 haziran 2004 portekiz yunanistan maçı) *
(bkz: 4 temmuz 2004 portekiz yunanistan maçı) *
bünyelere baygınlık veren final karşılaşmasıyla tarihe geçen turnuvadır.
letonya'ya lokum gibi diye diye elenip, katıladığımız turnuva.
hayvan gibi defans yapıp charisteas efendinin kafa topuyla portekiz'i 1-0 mağlup etmiş yunanların kazandığı turnuvadır. hep farklı hatırlarım bu turnuvayı, "euro 2004 ne zaman başladı lan?" dediğimde final maçının 84. dakikası oynanıyordu.
futbol tarihinin en zevksiz organizasyonlarından biri olarak tarihe geçmiştir. yunanistan milli takımının kurduğu defans kalesiyle kupa boyunca oynadığı toplam 6 maçta 7 gol atarak şampiyon olduğu enteresan turnuvadır.
(bkz: Angelos Charisteas)
nikopolidis sayesinde yunanistan'In kazandığı turnuvadır. yamulmuyorsam 3 gol filan yemişlerdi turnuva boyunca.
Marmariste animatörlük yaptığım 2004 yılında rus hatunlarla sevişirken diğer yandan göz ucuyla takip etmeye Çalıştığım organizasyondu. Ne günlerdi be..
yunanistan'ın tarih yazdığı organizasyondur. ayrıca zevksiz de değildir, birçok entresan olay yaşanmıştır. ingiltere-fransa ve fransa-portekiz maçları özellikle çok güzeldir.
ingiltere- portekiz maçı penaltılara gitmişti yamulmuyorsam. portekiz in kalecisi ki şu anda ibb nin kalecisi kendisi kurtardığı penaltılarla finale çıkarmıştı portekiz i.
Fenerbahçe'nin Aykut Kocaman ile 1-0'ı bulduktan sonra yaptığı taktiği anımsatan zevksiz organizasyonun kendisidir..
aynı maçla başlayıp aynı maçla biten, başka bir deyişle başladığı gibi biten turnuva. evet sözlük; bu giri yazmaya bile değmeyecek sıkıcı turnuva hakkında bir şeyler karalamak istedi canım yine de.
neyse, ilk maçta yunanistanla karşılaşan ev sahibi portekiz "ezeriz, parçalarız, 7 atarız 9 atarız ama 8 atmayız" gibi hayallerle maça başlamış ancak "sizin hayallerinizin bittiği yerde bizim gerçeklerimiz başlar" diyen yunanlılardan hareketin allahını görmüştü. hep bir şekilde gölgede kalmaya mahkum olan gariban ruslar yunanistana turnuvadaki ilk ve son yenilgisini tattırmış olsalar da yine kimse tarafından ciddiye alınmamışlardı.
türkiye'yi eleyerek barajı aşan letonya ise portekize gittiğinde bile hala turnuvaya katılışının sevinciyle meşguldü. bir de almanya beraberliği aldılar gruplarda ama elendiklerinde bile hala "nası çaktık la türklere" diye portekiz sokaklarını inletmişlerdi.
eveet sıra geldi alamanlara. aslında sıra hiç gelmese de olurdu. en büyük yıldızı kalecisi olan bir takım ne yapar ki? (kahn'a laf yok. adamı taş eder valla) tabi ki hiç bir şey. avrupanın brezilyası hollanda ve baltık denizinin buz gibi sularından gelen letonya ile berabere kalan almanların cezasını euro 96'nın intikamıyla yanıp tutuşan çekler kesmişti.
çeyrek finalde son şampiyon yaşlı kurt fransanın karşısına çıkan yunanistanda ponpon ayakkabılı yunan askerleri bile umutsuz "buraya kadarmış hocut" havasındayken angeolos charisteas "lan o kadar yıldır forvetim, bir de uzun boyluyum e o zaman neden kafa vururken havada asılı kalma pozu vermiyorum" demiş ve o sırada istemeden de olsa topu fransa ağlarına atmış ve deyim yerindeyse barthezin keline keline vurmuştu.
"noluyo lan" diyen yunanlıları o kafa karışıklığıyla bırakıp dingiltere portekiz son sekiz maçına dönelim. doksan dakika ve uzatmada atılan gollerden sonra (toplam 2-2 oluyor) maç penaltılara gitmiş, çok yağuşukluyum, asarım keserim havasındaki beckham ve ilerleyen yıllarda ankaragücüne transfer olup dostoyevskivari günlükler yazacak olan vasselin kaçırdığı penaltılarla kırmızı burunlu ingilizler elenmiş, ev sahibi portekiz "durun gençler bensiz nereye gidiyonuz" demiştir.
herkesin portakal dediği ama bence apaçık havuca benzeyen hollanda ile saçlı kel larssonun takımı isveç çeyrek finalde karşılaşmış, 0-0 biten maç penaltılara kalmıştı. penaltı özürlü hollanda bu sefer bir değişiklik yapmış ve isveçi penaltılarla elemişti
yarı finalin ne anlama geldiğini bile bilmeden buralara gelen yunanistanın karşısına o yılların makinesi çekler çıkmıştı. "hacı sürprizin de bi haddi hududu var. hadi evinize bakiim" havasında bir maç çıkaran çekler bir türlü topu kaleye sokamamış, kafasıyla ayağı arasında yükseklikten kaynaklı sıcaklık farkı bulunan koller "ayağının ayarı" ile ilgili bolca eleştiri almıştı.berabere biten maç uzatmalara gitmiş, altına değil gümüşe değer veren dindar yunanlılar 105. dakikada çeklerin kupa hayallerine limon sıkmışlardı.
diğer yarı final maçında bütün golleri atan ama nedense maçı ancak 2-1 kazanabilen portekiz finale çıkmış ve hollanda 4 yıl sonra yine yarı finalde turnuvaya veda etmişti.
ve final! "lan neden turnuvayı açtığımız gibi kapatmıyoruz olm" diyen uefa yönetiminin gazıyla (şaka lan şaka) yunanistan ve portekiz karşı karşıya gelmişlerdir bu maçta.
maç boyunca portekiz top dolaştırmış, cücük ronaldo, luis "jöle" figo ve semih şentürk gibi her daim genç olan postiga ile yunana yüklenmişse de gol ile buluşamamış; george clooney kılıklı nikopolidis maçın adamı olmuştu. ikinci yarının başında bir korner kazanan yunanlılar "atarsak şimdi atarız yoksa yalan olur" diyerek iki! kişiyle yüklenmiş ve gölü atmış, daha sonra da her zaman ki gibi üzerine yatarak şampiyon olmuştur.
biz de televizyon başında "iki yıldır beklediğimiz turnuva bu muydu aminim" diyerek meyvemizi yiyip, çayımızı içip yatmıştık.
neyse, ilk maçta yunanistanla karşılaşan ev sahibi portekiz "ezeriz, parçalarız, 7 atarız 9 atarız ama 8 atmayız" gibi hayallerle maça başlamış ancak "sizin hayallerinizin bittiği yerde bizim gerçeklerimiz başlar" diyen yunanlılardan hareketin allahını görmüştü. hep bir şekilde gölgede kalmaya mahkum olan gariban ruslar yunanistana turnuvadaki ilk ve son yenilgisini tattırmış olsalar da yine kimse tarafından ciddiye alınmamışlardı.
türkiye'yi eleyerek barajı aşan letonya ise portekize gittiğinde bile hala turnuvaya katılışının sevinciyle meşguldü. bir de almanya beraberliği aldılar gruplarda ama elendiklerinde bile hala "nası çaktık la türklere" diye portekiz sokaklarını inletmişlerdi.
eveet sıra geldi alamanlara. aslında sıra hiç gelmese de olurdu. en büyük yıldızı kalecisi olan bir takım ne yapar ki? (kahn'a laf yok. adamı taş eder valla) tabi ki hiç bir şey. avrupanın brezilyası hollanda ve baltık denizinin buz gibi sularından gelen letonya ile berabere kalan almanların cezasını euro 96'nın intikamıyla yanıp tutuşan çekler kesmişti.
çeyrek finalde son şampiyon yaşlı kurt fransanın karşısına çıkan yunanistanda ponpon ayakkabılı yunan askerleri bile umutsuz "buraya kadarmış hocut" havasındayken angeolos charisteas "lan o kadar yıldır forvetim, bir de uzun boyluyum e o zaman neden kafa vururken havada asılı kalma pozu vermiyorum" demiş ve o sırada istemeden de olsa topu fransa ağlarına atmış ve deyim yerindeyse barthezin keline keline vurmuştu.
"noluyo lan" diyen yunanlıları o kafa karışıklığıyla bırakıp dingiltere portekiz son sekiz maçına dönelim. doksan dakika ve uzatmada atılan gollerden sonra (toplam 2-2 oluyor) maç penaltılara gitmiş, çok yağuşukluyum, asarım keserim havasındaki beckham ve ilerleyen yıllarda ankaragücüne transfer olup dostoyevskivari günlükler yazacak olan vasselin kaçırdığı penaltılarla kırmızı burunlu ingilizler elenmiş, ev sahibi portekiz "durun gençler bensiz nereye gidiyonuz" demiştir.
herkesin portakal dediği ama bence apaçık havuca benzeyen hollanda ile saçlı kel larssonun takımı isveç çeyrek finalde karşılaşmış, 0-0 biten maç penaltılara kalmıştı. penaltı özürlü hollanda bu sefer bir değişiklik yapmış ve isveçi penaltılarla elemişti
yarı finalin ne anlama geldiğini bile bilmeden buralara gelen yunanistanın karşısına o yılların makinesi çekler çıkmıştı. "hacı sürprizin de bi haddi hududu var. hadi evinize bakiim" havasında bir maç çıkaran çekler bir türlü topu kaleye sokamamış, kafasıyla ayağı arasında yükseklikten kaynaklı sıcaklık farkı bulunan koller "ayağının ayarı" ile ilgili bolca eleştiri almıştı.berabere biten maç uzatmalara gitmiş, altına değil gümüşe değer veren dindar yunanlılar 105. dakikada çeklerin kupa hayallerine limon sıkmışlardı.
diğer yarı final maçında bütün golleri atan ama nedense maçı ancak 2-1 kazanabilen portekiz finale çıkmış ve hollanda 4 yıl sonra yine yarı finalde turnuvaya veda etmişti.
ve final! "lan neden turnuvayı açtığımız gibi kapatmıyoruz olm" diyen uefa yönetiminin gazıyla (şaka lan şaka) yunanistan ve portekiz karşı karşıya gelmişlerdir bu maçta.
maç boyunca portekiz top dolaştırmış, cücük ronaldo, luis "jöle" figo ve semih şentürk gibi her daim genç olan postiga ile yunana yüklenmişse de gol ile buluşamamış; george clooney kılıklı nikopolidis maçın adamı olmuştu. ikinci yarının başında bir korner kazanan yunanlılar "atarsak şimdi atarız yoksa yalan olur" diyerek iki! kişiyle yüklenmiş ve gölü atmış, daha sonra da her zaman ki gibi üzerine yatarak şampiyon olmuştur.
biz de televizyon başında "iki yıldır beklediğimiz turnuva bu muydu aminim" diyerek meyvemizi yiyip, çayımızı içip yatmıştık.
ilk hatırladığım avrupa şampiyonasıdır.
Milan baros'un parladıgı dünyanın en iyi 3 forveti arasına kafadan yazılabilecek potansiyele geldigi turnuvadır. Vay amına koyayım saçları uzundu bide.
Çek cumhuriyeti hayvani bi kadroya sahipti. Amına kodumun portakallları ile geç eşleşselerdi keşke.
Hollanda demişken davids vardı len.
Onuncu senesini bitirmiş onbirinci senesinden 3 gun alan turnavadır.
Çek cumhuriyeti hayvani bi kadroya sahipti. Amına kodumun portakallları ile geç eşleşselerdi keşke.
Hollanda demişken davids vardı len.
Onuncu senesini bitirmiş onbirinci senesinden 3 gun alan turnavadır.
üzülme portekiz 12 yıl sonra alacaksın bu kupayı. at fava bekle.
intikami bugün alınmış turnuva.
yunanistan'ın avrupa fatihi olduğunu gösterdiği turnuva.
rui costa'nın golünü bir tek ben mi hatırlıyorum.
Dimitris Papadopoulos'un da emekli olmasıyla birlikte, Yunanistan'ın Euro 2004 şampiyonluğundaki kadrosundan hiç aktif futbolcu kalmadı.
görsel
görsel
o değil de letonya'ya elendik mk.
Yunanistan'ın finalde portekiz'i yenerek kazandığı şampiyona.
Bir an 1€=2004₺ oldu zannettim amk!
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar