bugün

800 e yakın mektup, ilk buluşmadan saklanan ice tea kapağı, yüzükler, kıyafetler, patikler, penalar, mavi bir battaniye, iki adet bardak, küpeler, fotoğraflardır. Hepsi ağır bir alevle yakılmıştır.
Yakılır, atılır bir şekilde imha edilir.
Lanet olsun bi eşyası bile yok. Nasıl yokluksa bu.
kirpik.
(bkz: o kirpik hala bende sevgilim)
Ayıcık, bardak, 2 adet kitap, papatyalar , bileklikler, stres topu, tshirt hiçbişe mi atmamışım.
kalp şeklinde aptal bir kutu, içinde kalp şeklinde kağıtlara el yazısıyla yazılmış geleceğe dair aptalca sözler ve fotoğraflarımız. 4 aydır cesaret edip yakmaya kıyamıyorum işin kötü yanı.
insanın içini parçalayan eşyalardır.
hepsi tek tek anı, atsan atılmaz... atmasan olmaz. atsan da kurtulamazsın, o eşyalar bitse anılar bitmez, kokular gitmez.
her şeyi attım da işte, o doğum günümde hediye ettiği fotoğraf albümünü ve notlarını atamadım.
her şeyi attım da, aklımdan kokusunu atamadım.
yaa sözlük, zor böyle şeyler.
Bu konu hakkında bir ara güzel bir site yapmışlardı gidenlerdenkalanlar.com diye en temizi bu sitede oldugu gibi eski sevgiliden kalanları ihtiyacı olana vermek.
çorapları kaldı. bazen düşünüyorum "neden çorap?" diye. sanırım öylesine denk geldi.
Atabiliyorsanız gerçekten bitmiştir.
Bir şey yoktu bende zaten. Yalnız hala duran tek şey son gönderdiğim kargonun kağıdı. isimlerimiz yan yana yazılmış. Bir de isminin hemen altında değişmediyse adresi ve telefon numarası...
Bir sevgilimden Kendi el yazisiyla bana yazmiş olduğu defter, bir tutam saç, kalp şeklinde kesilmiş kartlar ve bir özel eşya.
Bir tanesinden de bana aldigi cüzdan ve kendi parfumuyle siktigi şal. Atmadim hala duruyorlar evde ama nerdeler hic bilmiyorum.
ördüğü atkı, aldığı kapşonlu ve kazak. napayım çöpe mi atayım kullanıyorum mis gibi.
Güzel şeylerse atmak yerine tanımadığınız insanlara gönderin. Ayıcık vs falan varsa direk çocuk sevindirin. Resim mektup tarzı herşeyi de yakın gitsin.
ne atmaya cesaret edebildim ne de yakmaya... hepsini ona gönderdim, şimdi o düşünsün. kafam rahat
ona ithafen yazılmış ama bir türlü kendisine ulaşmamış mektuplar. romantiklik ruhumuza işlemiş napalım.
Bir gömlek , açılmamış bir yap-boz , bir Erkan Oğur albümü .
Her şeyi saklarım. Kimden olursa olsun onun bir özel anısı var ve anı yok etmeyi sevmem. 8 sene önceki sevgilimin verdiği atkıdan 6 sene evvelki mektuba kadar hepsini saklıyorum. Onlar benim için hayatıma girecek insan kadar önemli.
Herkes herkesin eski sevgilisi aq ya.
Asla saklamam bittigi gibi atarim her seyi.
kaldırıp atmaya kıyamayacak kadar güzel hatıralardır.
lise yıllarımdan kalan mektuplar bile duruyor hala.
bir sabah çöp olurlar.
kırıp döküp paramparça etmek için biraz daha kendimi toplamayı beklediğim birkaç ufak eşya...
birkaç tane sadece evet...
pek de bisey almamış bak şimdi farkettim *
Doğum günümde aldığı bir gömlek (ayrıldıktan sonra hiç giymedim), bir kaç aksesuar (kol düğmesi, kemer), vesikalık fotoğraf.
atmazsan onlara bağlı kalırsın.atmaya kiyamiyorsan dahi gözünden uzak bir yere koy.