bugün

Şeref. Daha doğrusunu söylemek gerekirse şeref olmalı bir erkeğin en zayıf noktası.
oramız buramız değil, maçtır maç.

maç izlerken bizden ne istenirse kabul edebiliriz, kesin sonuçtur bu.

+mahmut ben yarın akşam liseden kız arkadaşlarla beraber kalıcam, pijama partisi yapıcaz.
-he he tamam. vur ulan şu topa doğru düzgün vurrrr
+mahmutum yarın mini etek de alıcam ben.
-tamam dedim ya. penaltı o be penaltıııı. ulan hakem!
+bide haftasonu iş yerindeki kızlarla denize gidecez, bikini giyicem.
-faul o be, ulan hakem kesin şike var ya. tamam nejla, tamam.

tabi maç sonu verdiğimiz tüm sözleri unutma hakkı bizde saklıdır. *
duygularıdır arkadaşlar. eğer karşı cinsseniz duygularıyla oynayın. bir süre sonra direnci kırılır. bende öyle yani.
kulak memesidir.
emimesi ya da kulağına doğru nefes verilmesine dayanamazlar.
Kalbidir . Kalpsizler hariç.
kesinlikle gurur.. hiçbir şekilde zedelensin istemeyiz. hele zedeleyen sevdigimiz, deger verdigimiz insanlarsa o zaman acı olur; garip, tarifsiz bir acı..
Çabuk inanmamız. Sevgi gösteren herkese bağlanma isteği duymamız. Ama işi çakarsak. Bom bom.
3.tane zayıf noktamız var.
1.değer verdiğimiz insanlar aileden v.s.
2.Kadınlar.
3.Arabalar.
ex machina izledim şimdi, çok dobra ve kaba konuşucam ve farkındayım, amdır. yani bir am uğruna ya rab ne güneşler soluyor derler, doğru da derler. herif bildiğin robot kadın için gencecik yaşta öldü gitti. memesi ve vajinası varmış diye bunlar hep, vay arkadaş ya ben anlamadım ki.
ilgi; bir erkeğin en zayıf yönü kimseden görmediği bir ilgi türünü göstermenizdir.
Açıklayacağım.. Erkekler kimseden görmediği şeyleri içlerinde gizli saklar siz buna yönelik bir ilgi gösterdiğinizde hemen bunun ayrımına varır ve bunu yapan kişiyi yani sizi kafasında ayrı bir yere koyar. Örneğin; kimisi daha önce hiç sevilmemiştir hep itilip kakılmıştır ki erkeklerin çoğunluğu için en çok içlerinde kalan şey bu, kimisi içinde anlaşılmamaktır üzüntülü olduğunu bile belli edemez belli etse de anlaşılmayacağını bilir susar siz anlarsanız onun gözünde ayrı bir yere gelirsiniz: Erkekleri tava getirmek için en zayıf noktaları budur, tabi bunu yani her erkeğin noktası ayrı olduğu için karşınızdakinin hangisi olduğunu nasıl anlayacaksınız? işte bunun için hissetmek gerek.
Bu dediğim konunun biraz dışında gibi sanki, aslında bu erkeklerin bağlanmak için zayıf noktası. Neyse Olsun.
güzel yemeklere karşı zaafım var.
kimse manevi şeyler kasmasın, hepimiz biliyoruz ki bir erkeğin en zayıf noktası taşaklarıdır.
sevdiği kızdır.
bilimsel olarak penisidir. bagımsız 2. organ (!)
95 kiloyum tek zayıf noktam serçe parmağım. sanırım onuda patates yerken hüpletmişim. affola.
Kırmızı tuborg. Şahsen ben görünce dayanamıyorum.
Taşşaklarıdır.
Kalpleridir. Kolay kırılmaz ama kırıldığında da bir daha düzelmez.

Şaka lan şaka taşaklar zayıf noktamız, bi tekmeye bakar.
Ağlayan iki baygın kadın gözü.
normal şartlarda dahi siklerinin doğrultusunda gitme eğiliminde olmalarıdır. kadınların erkeklerin bu zaafını kullanması kadınların zeki olduğunu değil erkeklerin hayvani olduğunu gösterir. biz erkekler basit ve yüzeysel yaratıklarız.
Çabuk kanmalarıdır.
Hıç kuşkusuz cinsel arzularidir. Net.
Kadındır. Kimi ağlayana dayanamaz kimi çatala. Bense kadınların isteklerini geri çevirememekten yanıyorum. En son lisedeyken elimdeki bir top teksir kağıdını isteyen büşraya başka bir top vererek elimdeki ambalajı hasarsız olanı kurtarmıştım.
bence tırnak içinde "erkeklikleri" sorgunlandığı andır.

modern dünyada bir erkeğin anasına söv, karakterine küfret, ama asla erkekliğini küçümseme. ben bunu anladım.

yer: üniversite kampüsü,
saat: öğle saatleri,

pek de renkli cinsel hayatı olmayan bir arkadaşımız geçen gün barda bir hatun düşürmüş, müthiş bir zevkle bunu anlatıyor. konu değişiyor, ama arkadaşımız dönüp dolaştırıp tekrar konuyu barda düşürdüğü hatuna getiriyor. artık bütün ortamdakiler konuya hakim: arkadaşımız geçen gün seks yapmış.

bu önemli bilgiyi tekrar alıyoruz. en sonunda masamıza bir kız arkadaşımız oturuyor. "mehmet (ismi uyduruyorum) naber, ne anlatıyorsun?" diyor. bizim "mehmet" kız arkadaşımıza "sorma ya, geçen gün bir kıza aşık oldum ama konuşamadım, ben de gittim barda başka biriyle birlikte oldum" diyor.

ben artık dayanamıyorum. taşşak geçmem lazım bu görgüsüzle.

"anladım mehmet, seks yaptın. tam bir teomansın. bir kadına aşık oluyorsun ve gidip başka kadınlarla seks yaparak onu unutmaya çalışıyorsun. ne kadar da teoman bir erkek! hatta sen teoman gibi değilsin, teoman senin gibi." diye şaka yapıyorum.

mehmet arkadaşımızın bir yüzü düşüyor. bir agresifleşiyor. ardından bana bağırıp "böyle konuşmaya devam edersen senin kafanı masaya vuracağım" diye haykırıyor.

bu beklemediğim tepki karşısında dumur olup kalıyorum. şaşkınlığım geçince "niye gerginlik çıkarıyorsun böyle bir şaka için?" diye gayet yapıcı olmaya çalışıyorum. ama mehmet sinirlenmiş bir defa. kırk yılda bir seks yapmış, bunun havasını atmasının önüne geçtim. ben böyle taşşak geçtikten sonra o ortamda konuyu nasıl geçen gün barda seks yaptığı kıza getirecek.

sonra bana sövmeye devam ediyor. ben "sakin ol, easy boy! relax maaaan! cmon you şapşik" diyorum. yok yok bu kadar sulu değilim. çünkü şaşkınım. adam resmen delirdi. aralıksız rap yapar gibi bana sövüyor herkesin içinde.

"bak mehmet aynı ortamdanız ikimizde. birbirimizin yüzüne bakan insanlarız. kendine gel ve şu yaptığın şeyi kes!" diyorum.

adam durmuyor. ben de sinirlenip ortamı terk ediyorum. çünkü elim ayağım titremeye başlıyor. biraz daha durursam gözüm kararacak.

gerçekten erkeklerin bu kadın ve seks konusundaki saplantılarına anlam veremiyorum. seks yapmak güzel bir şeydir. ama bunu itibar meseleniz, hayatınızın yegane amacı halina getirmeyin. kimse yaptığınız seks için sizi taktir etmiyor.

ve lütfen, ayda yılda bir seks yapıp da ıssız adam trinbine girmeyin. hatta ıssız adam tribine hiç kimse girmesin. ne gereksiz bir trip.
taşşaklarıdır.