bugün

Selam diye giris nedir allah askina. Bu yeteneksizler yuzunden namimiz tacizciye cikiyo. Entry oylayan hatun kisisine yurume nedir ayrica? Gelin de biraz ders vereyim.

Saygılarımla
iyi calismalar

Edit: mor kadife begendi hemen selam yazıyorum.
o ben değilim arkadaşlar. ben direk numaramı yolluyorum.
Bir yazarın entrysi beğenip oyluyorsunuz, iki dakika sonra selam diye mesaj atıyor. Kardeş bir gidin allaşkına...
Artı yada eksi yazdığın entry 'nin okunduğu anlamına gelir.
Yazarları mutlu eder.
Eksi oylar da genelde tarz ve oytunkaran gibi yazarları mutlu eder.
sözlüğün daha iyi bir sözlük olmasının yegane yolu.
daha önce dikkatimi çekmeyen fakat son zamanlarda oldukça can sıkan özellik. dikkatimi çekmeyen ayrıntısı ise $öyle:

yazarın nickinin hemen altındaki butonların tam ortasına basmak gerekiyor. en çok i$kence çektireni ise yazar hakkında bilgi almak için soru i$aretine tıklama butonunu kullanmak.

bunun yanında bazen öyle ba$lıklar oluyorki, insan seri eksi oy vermek istiyor fakat oylama yaparken 10 saniye kuralı gibi saçma bir kuralla kar$ıla$ıp onu da yapmamız engelleniyor. neden? çünkü seri olarak eksi oy vermek isteyenler, 10 saniye bekleyemeyecek pes edeceklerdir gibi bir dü$ünce yer etmi$. en azından benim açımdan.

fakat bunlara rağmen, bir entry' yi iyi ya da kötü olarak oylamak yazar için emeklerinin kar$ılığını aldığının belkide en iyi kanıtıdır. bilgi içeren bir entry girilmemi$ bile olsa, en azından adam oturmu$ formata uygun bir $eyler yazmı$. tamam eksi oy ver beğenmiyorsan arkada$ım fakat ver bi$ey, allahından kork yahu!
misler gibi sözlüğümüzün tek eksiği. yazılan her şeyi okumak ve değerlendirmek gerekir aslında. nesil farketmeksizin, taşın altına herkesin elini koyması gerekir. tek ve büyük bir eksik!
çok zor bir olay değildir aslnda. entrynin okunmasının ardından yüzünde oluşan bir tebessümle beraber basıcaksın artıyı.
uludağ sözlük yazarlarının yapmadıkları şey. çok zor birşey olmamasına rağmen sözlükteki yazarların birçoğu entry oylamayı es geçip sürekli entry yazmak istemektedirler. tabiki de entry yazacaklardır ancak okuduğu entryleri kötü dahi olsa oylamaları ileride onların da yazdıklarının bir şekilde oylanmasına neden olacaktır. bugün sen oylamazsan hiçbir entryi yarın da senin yazdıkların oylanmaz . o zaman nolur kimse iyi veya kötü tepki alamadığı için entry yazmaz. entry yazılmazsa nolur. sözlük kalmaz ortada.
çok da komplike olmayan bişeydir. entry okursunuz çok uzağa gitmezsiniz entry'nin hemen altında 3 tane buton vardır gönlünüz ne istiyorsa ona tıklarsınız ama sonuç olarak bişeyi tıklarsınız.
ten yapıldıgına inanılan eylem. bunu kafasıyla yapan var be güzelim, sen ne diyorsun daha..

(bkz: emme basma tulumba gibi basini sallamak)
entry okumanın getirdiği bir alışkanlıktır. yani bir yazar refleksidir. entry okuduktan sonra zamanla el otomatik olarak mouse imleçini oy butonları üzerine götürüyor iyi ise iyi kötü ise kötü oy veriyordur.
uludağ sözlükte olmayan hadise. uludağ sözlükte bir entry girersiniz iyi veya kötü hiçbir tepki alamazsınız. sonuç: entry yazmazsınız ya da başka sözlüklere gidersiniz.
uludağ sözlük'te pek de tıkırında gitmeyen olay. birkaç sebep;

1- herhangi bir futbol takımı veya futbolcuyla ilgili bir yazı yazdığınızda, ne olursa olsun eksileniyor.

örnek 1; "hamit altıntop sol ayağını geliştirememiş."

örnek 2; "ankaraspor takım oyunu oynayamıyor."

2- birçok entry, tam olarak okunmadan, önyargı ile oylanıyor.

3- peşpeşe bir entry beğenildiğinde veya beğenilmediğinde artı veya eksi olarak oylanamıyor. 30 saniye gerçekten çok manasız. eksi vermeyi kafasına koymuş bir insan 30 saniye bekleyip, yine verir eksiyi.

* son olarak kişisel yorum; güldürürken düşündüren entry'ler her zaman günün entry'lerine girmeye adaydır. bu da olumlu ve güzel bir özellik.
ulusözlük eksiklerinden biri. belki de tek eksiği. iyi kötü oylamak lazım. tepkisiz kalmamak lazım!
entry oylayan kişilerin azalması insanın şevkini de kırmıyor değil . acaba okunmuyor mu diye düşünüyor insan. olumsuz da olsa , eh işte de olsa bir görüş belirtilmelidir .
milletimiz ilginç. " haydin! oylayana da karma puanı veriyoruz." desek yandık. artık yazan yazar değil, okumayan oylayan bir grup oluşturmuş oluruz.

bu sefer de "acaba puan alabilmek için mi oylandım; yoksa gerçekerten iyimi/kötümü yazmışım." çelişkisi içine düşülecek.

çözümü var mıdır entry oylamanın? evet vardır: insanların ne için burda olduğunun farkında olması. tamam fikir, görüş, bilgi... herneyse bir şekilde karşılığını da vermeli insan.

okunmayan bir yazar, kitabı alınmayan bir yazar; bir daha kime yazsın, niye yazsın. söylerim sizlere.
(bkz: entry oyalamak)
artisi kadar eksisininde onem arz ettigi ulu puanlama sistemidir. uc sekilde incelenir; pekiyi pek guzel, eh iste ve iyyyy iğrenc. ulu sozlukte pek bir dertlidir bu puanlama olayindan; her daim oylamaya onem verin, oylayin ey cemaat soylevleri, nutuklari atilsada pek bir derman bulundugu soylenemez bu derde. derdin baslica sebebi bellidir halbuki; kanimca okumaktan cok yazmayi seven yazarlari mevcuddur ulu sozlugun. bu yuzden puanlama sisteminde ne noksanlik ne dikkat cekmemezligi vardir. bu puanlamayi kullanin nutuklari, soylevleri yerine oku da adam ol baban gibi esek olma nasihati her daim yapilmali ve sonuca yani basariya ulasilmalidir.
(bkz: seovi´yi mumla aramak)
popüler olmadığınız sürece gerçekleşmeyecek olan eylem. ne yazık ki yazdığınızın da karşılığını alamıyorsunuz. ya da insanlar gerçekten hiç okumuyorlar. sadece yazıyorlar. anlamak mümkün değil.
sözlükte herkes yazma çabası içinde olduğu için ve okumaya vakit ayırmadıkları için maalesef kimsenin entry oylamak gibi bir amacıda yok. sürekli yazdıkları ve okumadıkları yetmediği gibi birde sözlükte okumak amacıyla bulunan yazarlara eleştiriler yaparak okuyan yazarlarıda kaçımaktalar .
uludağ sözlüğün kanayan yarasıdır. eksi de olsa artı da olsa, belki de çoğu sözlükten geriyiz bu konuda.
sözlük yazarlarının iştahla entry girmesinin sebebidir. nasıl mı? yazar düşünür, emek verir gireceği entry için, güzelce düşüncelerini yazar ve tamam butonuna basar. ondan sonrası sözlükteki diğer yazarların taktirine kalır. aslında her yazarın ortak isteği vardır: "okunmak". verilen oylar ise; yazarın okunup okunmadığını anlamasına yardımcı olur. sadece artı oy değil, eksi oylarda bile yazar bir şekilde okunduğunu farkeder. bu doğal istek emek veren yazar için önemlidir. sözlükteki diğer yazarlarınsa yapması gereken; hakeden entryleri oylamaktır, oy butonunu öcü gibi görmemektir.
entry girmek kadar keyifli bir eylemdir. mütemadiyen yapmak gerekir.
(bkz: seri halde artı oy veren melek)* *