bugün

Dün gece Ankara'da ağaçlarda çiçek bırakmayıp kavuran doğal afet.
Donsuz olan bellidir, onsuz olan fakirdir.
kimine gore ic camasiri kimine gore buzlanma belirtisi.
görsel
Sevişmeden önemli olan hede.
Senaryosu diğer bollywood filmlerinden farklı olan,
Sürükleyici yapısıyla Baştan sona kadar izlettiren, Başrollerinde shahrukh Khan ve priyanka chopra'nın rol aldığı Bollywood'un en muhteşem aksiyon filmlerinden biri.
''don'u yakalamak zor değil, sadece mümkün değil'' repliğiyle akıllarda kalmıştır.
imgelem gücümüzü artırandır. hayal kırıklığı ile sonuçlandırır genellikle.
Başrollerinde shahrukh Khan ve
priyanka chopra'nın rol aldığı şahane ötesi filmdir.
Senaryosu ve işleyiş şekli muhteşemdir.
En iyi bollywood filmlerinden biridir.
Ödüller de almıştır.
Acayip havalı filmdir.
(bkz: külot)
uçkurlu ve uzun paçalısı makbüldür.

(bkz: nerde o eski donlar)
Oramız buramız gözukmesin diye giyindiğimiz materyel.
(bkz: don jon) filminde yanlış hatırlaniyorsam sapık, hayta, zevke düşkün italyan asıllı bir sözcuktur.

not: yanlış bilgide olabilir.
aksiyon sevenlerin mutlaka izlemesi gereken, akıcı bir hint filmi. Serinin 3. Bölümü de yolda imiş.
"Don'u yakalamak zor değil, imkansızdır."

görsel
iki filmden oluşan uçuncusu gelecek olan başrolünde shahrukh khanın olduğu güzel bir bollywood film serisi. Şahsen beğenmiştim. Tavsiye ederim.
donmaktan ikinci tekil şahsa cekimlenmis emir olabilir.donmusluk halini belirtebilir. ilkel haliyle basit bir alt çamaşırı olabilir.
ilk hâli "ton" olan sözcük. Eski Türkçedir elbise demektir. Sonradan anlamı erkek iç çamaşırına kaymıştır.
başrollerinde shahrukh khan ve priyanka chopranın yer aldığı 2006 yapımı bir bollywod filmidir ayrıca.
Bazen öyle iz bırakıyor ki sanıyorsun böbreğini çalmışlar.
(img:#375226)
küçükken sadece saat 00:00 olunca arka fondaki "donnnnnnn" sesi eşliğinde tüm su birikintilerini buza çeviriren doğa olayı olarak bildiğim olay. belkide bunda kartal oyununun da etkisi vardır bilemem.
beyaz renginin ülkemizde had safhada tutulduğu, muhteşem iç çamaşırlarımızın diğer ismi, adı.
(bkz: don kulot)
"her çocukluk aynıdır. yalnızca biri sıradan, diğeri yumuşak, bir başkası da şeytani bir ışık altında görünür." t. bernhard
"hayal gücü bir düzensizlik anlatımıdır" dedi, "öyle olmalıdır. düzenlilikte hayal gücü mümkün değildir, düzen hayal gücüne tahammül etmez, hayal gücü diye bir şey tanımaz." t. bernhard
kimselere haber vermeden evinden ayrılmış,insanlara karşı duygu ve düşüncelerinde ciddi derecede soğumalar olmuş, hayatta bir çok şeye yarı yarıya küsmüş,kendini uzun yıllar bir dağ köyündeki hana hapsetmiş ressam strauch un anlatıldığı çetin bir thomas bernhard romanıdır.ressam strauchun shawarzdaki doktor olan erkek kardeşi asistanını avusturyanın kuzeyinde karlarla kaplı bir kasabadaki hana gönderir.asistan,ressam strauchu gözlemleyip,doktora mektup yazacaktır....

asistan valizini toplar hana gider ressamla tanışır.onun handaki insanlar hakkındaki tiksintisinden,çevrenin donla kaplı görüntüsüyle değişmiş fikirlerinden,tek başına yıllarca kaldığı odasına kadar her şeyini yakın takibe alır;sözde sıradan bir pansiyonerdir asistan.ressamla seviyeli fakat samimi bir dostlukları olur.uzun yürüyüşler, kişilik analizleri, pişmanlıklar, heykel sanatı, avusturya ülkesi,tıp vb konularda sohbetler edip, aylarca aynı handa kalırlar.

asistan görevini tamamlar tamamlamaz son mektupları gönderir;ertesi gün gazetede ressam strauch un kayıp haberi yayımlanır....

kitabın yol haritası böyledir,okur kendini her sayfada değişik bir düşünce ikliminde bulabilir.yazar, henry james ve blaise pascal dan yoğun biçimde etkilenmiştir.bu yönüyle de birkaç karakter tek bir karakterde yaniressam strauch da birleşir ki ressamın asistanla olan konuşmaları çok derinlere indirir okuru.gerçek bir zihin sondajı yaptırır.gözlerden ırak bir yaşam ve onun izinde bir asistan... ne zaman ki ressam deşifre olur kitap orada kapanır...