bugün

uludağ sözlük'e yeni adım atmı$ yazar. gördüğüm en iyi yazardır kendisi. bu ona yeter.
hoşgeldin dediğim nesildaş yazar.
güzel insan, güzel yazar.

moriybund sez.
matrak olduğunu düşündüğüm çat kapı yazardır, hoşgelmiştir.
reklam panolarına ve mesnetsiz ya$am formlarına aldırı$ etmeden hayatını idame ettiren biridir dasti.
insan demeye dilim varmaz; biraz daha ötesi, biraz daha berisi i$te.

- ölsek ha?
* eğer biz öl^sek, toprak ne ola ki?
- tamam sustum.
başlıkla uymayan entryler girmesine rağmen zeka parıltıları hemen anlaşılan yazar kişisi.. özellikle ceviz ağacı'na entry girmekten vazgeçemiyor, durmuyor efendim.. *
yazmıyor; yazmakla ya$mak arasındaki ironiyi arıyor bu..
kelimelerle squash oynayan adam..
nepotist değil bu; anlayan anlamaz.
ulan, bir allahın kulu çıkıp da "dusty flemming" diye bkz vermemiş ya şuraya şaşar kalırım. zaten kendisi de her buluşmamızda "alayı mal abicim bunların, gıcık oluyorum topuna. flemming'in adını ağızlarına almadan altıma yazıyorlar" diyip tavrını koyar. elitizmin doruklarında gezinir çoğunlukla, standardizasyonlaşmış insanlardan tiksinir,zaman zaman nefret eder. etrafında hep güzel kadınlar geyiği vardır ya, işte o hakkatten gerçekleşmiştir bu adamda.

ne diyim abi daha, kandır candır. üstte yazılanlar da yüzde yüz doğrudur.

bizde yalan yok..

moriybund sez..
alagarson kesim saçlarıyla arz-ı endam ederken bile sert tavrından ödün vermeyen bodhisattva.. her $eyde en iyi, kitlesel ba$arıda-kütlesel karma$ada üzerine yok, basketbol oynarken müzik de dinleyebiliyor.. aynı anda ikiyüzyirmisekiz i$ bir arada. bir de toplumsal deney olayına sardı $imdilerde. ahah.
(bkz: yusufun kutsal kokarcası)
kız arkadaşına gıcık olduğum adam..
anla$ılamaz olma derdine dü$mü$ de dizlerinden yaralanmı$; anla$ılmaya çalı$ırken -part time- edepsizlik edebiyatının ebediyetine vakıf olmu$..

izm'ir insanı.
seviyorum bunu.. sevdikçe bir $eyler oluyor, birileri kıskanıyor, birileri kıskaçlara takılıyor. kahve yapıyorum oturuyoruz, o hayattan ve memattan bahsediyor ara sıra, yıldız sayısı kadar öz-deyi$i var diye hayıflanıyorum ben. ah bu ben.
kendisine, ''ebediyet nedir ki?'' diyesim olan yazar.. teşhis etsin istiyorum..
herkes gidebilir, hersey.. ama yanılsamaların sana kalır (kalmaz mı) e güzel o zaman.. zaten uyuyamıyorsun ( uyuyamıyorum) al sana ( bana) gündüz düşü işte.. aşk, bir, bir şey *.. bazen ak sakallı dede, bazen melek, bazen piç.. hay'at'ına atlayan kovboy bazen.. ben aşık oldum mu hiç acaba.. evet oldum.. oldum di mi..
hayat bizi gitgide kemal sunallaştırıyor.. ( teşhis) güzel işte.. ebediyet ne ki.. hayatının sonluluğuyla barışmak filan gerek.. macera aramamak.. bilmem ki.. ilkokul ne de güzeldi; üç nokta bir çizgi..
aynı günde dünyaya teşrif ettiğimiz yazar...doğum günü çocugu ....
doğum günü bimli olsun, aman kutlu olsun. ohh şimdi doğum günü ya pastanın yanında le cola yla, le mix içer. götür yakışır.
benimle aynı gün doğan bir insan daha..
ubisoft engineering team'e kabul edilerek beni bir kez daha şaşırtan adam. son 5 yılda acayip aştı kendini, kendi oyun motorumuzu yazma hayalini kurduğumuz günlerden bu günlere..

helal olsun.
titreyip kendinize gelmeniz için birtakım dışsal nedenler gerekir bazen.. "kendine gel; umduğum insan ol, adam ol" emrine benzer ama özünde "lan seni severim pislik herif, seni böyle güzel görmek isterim" temennisinden ibarettir ve siz de bunu o kadar net bir şekilde algılarsınız ki, elinizden gelenin daha da fazlasını yapmak için kendinizi, bendinizi çiğneyip aşmak gerektiğini anlar ve esas gerçeklere erişebilmek için, hayatı sadece yaşayarak geçirmemek; hayatı hayat gibi yaşamak için tüm pislik yanlarınızı çöp tenekesine atar ve esas "siz" olursunuz..

yukarıda yazılanlardaki "siz" öznesi her ne kadar ceviz agaci gibi görünse de, hayatın bir yerinde değişen sadece isimler olacaktır. dasti ise;
minnet borcumu ödemek adına buradan edeceğim teşekküre,
"de get lan löbran, gel de takılalım" diyecek kadar üst bir yaradılmıştır. yaratılanların bir şeyler yarattığı bir dünyada buluşalım, diyorum kendisine.

okey dasti?
dast'n bones kendisi için yazılmıştır.
sağ kanat açık tribünler önünden geçerken kameralara yakalanmayan bir insandı, maalesef sakatlandı ve futbol hayatı bitti..
"Samuel Beckett dedi, özür dileyeceği yerde.. "
nick hornby'nin hayat hikayesine telif ödemesi gereken adam!
- buddha mı bar değil ha, buddha mı?
- gökova şahitleri diye bir şey olsaydı ne güzel olurdu lan..
priest judas/2011