cinsel tercihlere saygı duymak

genelde eşcinsel tayfasının ibne kategorisine giren kişilerin dillendirdiği hadise. lezbiyen kısmı pek hor görülmediği için bu tabiri pek kullanmaz.

gelelim ibnelerin cinsel tercihe saygı meselesine:
göt dediğin içi bok dolu bir delik. kanalizasyon çukuruna penisini sokanla kanalizasyon sahibi kişi arasındaki mide uyumluluğunun neresi cinsel tercihtir. göt sıçma organıyken ne zamandan beri cinsel organ statüsüne girdi?

ben cinsel tercihe saygı duymuyorum. çünkü bu ibnelerin izdivacını cinsi münasebet olarak görmüyorum. gören kişiye de 4 adımda ibne skme rehberini tavsiye ediyorum. (bkz: #2209973) bunu midesi kaldıran kişiye de saygı duyarım, o ayrı. (cinsel terch diye kakalanan şeye değil)

çok uzun uzun kafa yorduğum ama bir türlü yapamadığım eylem.

son zamanlarda her tarafımızda dizilerde filmlerde güncel hayatta eşcinselliğin yaygınlığını farkediyoruz, gittikçe ülkelerin hukukları bu tip durumlara karşı etkisiz kalıyor ve birer birer düşüyorlar, eşcinselliğe karşı çıkan geniş kurumlar ise genelde dini yönetimlere maruz kalan, dinin etkisinde kalan ülkeler oluyor. bu ülkelere de genelde hep gerici gözle bakılıyor...

konu ne zaman eşcinsellikten açılsa son zamanlarda bir "saygı" konusu gündeme getiriliyor, karşı çıkamayacağımızdan bahsediliyor. toplumun onları kabullenmesinden vs. bahsediliyor, çünkü onlara göre onlar toplumun çürük parçası değil, tercih meselesi olan cinsellikte farklı tercihi savunan insanlar, ben de bunu algılayamıyorum işte.

cinsellik bir tercih meselesi değildir. doğanın bize biçtiği roldür. kimisi erkek olur kimisi kadın, hastalıklar ve genetik bozukluklar nedeniyle bu görevi yerine getiremeyecek olan kişiler vardır, onlar için tercih meselesidir evet ama onların yapacağı o tercih onlara bir özgürlükten dolayı değil bir hastalıktan kusurdan dolayı gelmiştir. yani bu durumda eşcinselliği bir hastalık olarak görebiliriz.

yani şu sıralar toplumlarda devameden bu cinsel tercih karmaşası yaşayan insanlara şöyle bakıyorum, hastalar ve "hastalık hastaları". kimse de benden o ikinci kısım için saygı duymamı bekleyemez. kişi doğanın kendine biçtiği rolü yapmaktan vazgeçip, farklı yönleri seçiyor ve de bu toplumca kabul görüyorsa beni kuşkulandıran birkaç nokta ortaya çıkıyor.

cinsel tercih bir özgürlük ise, saygı duyulması gereken bir kavram ise, hiç birimizin sübyancılara-tecavüzcülere daha başka bir sürü sapığa diyebileceğimiz bişi olamaz. çünkü o kişilerde kalkıp sübyancılığın, çocuklarla ilişkiye girmenin kendilerinin cinsel tercihi olduğunu belirtebilirler veya tecavüzcüler sadece tecavüz anında erekte olduklarını söyleyebilirler, toplum bu insanları da mı kabul etmeli?

yok eğer denicekse eşcinsellik sadece fiziksel bir hastalık değil, ruhani diye, kolayca tecavüzcülerin ve sübyancıların da hasta olduklarını iddia edebiliriz, yine de saygı duymamızı gerektiricek birşey olamaz o.

yani işin tanım kısmına gelinirse, kişilerin kişilere ve topluma karşı duyması gereken bir saygı vardır. cinsel tercihlerini yanlış yapmış kişilere kişi olarak saygı duymak mümkün, ancak toplum içerisindeki konumları düşünüldüğünde topluma gereken saygıdan dolayı onların tercihleri bir kusurdur. hataya da saygı duyulamaz kanımca.

ancak tabi herşey laf sonuçta, artık bu tip hastalık diyebileceğimiz konuları bile ideolojiler yönetiyor. özgürlükçü oldukları iddiasıyla sol kesim, bu tip kişisel özgürlükleri savunmak adına cinsel tercihlere saygı konusunu belirtir, sağcı kesimler ise dindar yönleri nedeniyle bu kişilerin toplum için bir tehdit kaynağı olduklarını ve toplum tarafından dışlanmasının gerekliliğini savunur. bu da zaten dinlerin toplumcu, sol ideolojilerin ise bireyci yapısından kaynaklı. oysa bu olaya sadece gerektirdiği gibi bakılırsa, cinsel tercihlerden kimlerin etkilendiğine bakıldığında, bana pek saygı duyulacak bir konu gibi gelmiyor. sırf öyle zevk alıyorlar tercihleri o yönde diye birbiri üstünde tepinen 2 erkekle veya kızla, sırf öyle zevk alıyor diye hayvanlarla ilişkiye giren insanların birbirlerinden pek farklı olduğunu düşünmüyorum. hayvanla ilişkiye iğrenç diye bakan kişiler nasıl olur da eşcinsel ilişkiye de saygı duyar, mantıksız.

saygı denilen olayın ne olduğunu daha bilmediğimiz için muammada kalacak olan eylemdir. bence bu saygı meselesi bir joker vazifesi görmekte hayatımızda. ya da bir ''beni geçiniz.'' kimse kimseye saygı duymak zorunda değildir herhangi bir konuda. bu da bir tercihtir. kompozisyon yazma kurallarına tabi değil hayat sonuçta.

ibne kelimesini hakaret olarak kullanan bir toplumda dile getirilmesi bile ibneliktir.

tecavüzü ve sübyancılığı cinsel tercihle aynı kefeye koyan insanların yapmasa da olacağı eylem.

eşcinsellerin de hoşuna gitmez.

çünkü, eğer yanlış hatırlamıyorsam (yanlışsa düzeltiniz) eşcinseller bunun bir tercih olarak kabul edilmesine karşı bir kere. yani onlara göre, kadın olmak nasıl benim tercihim değilse; bu da onların bir tercihi değil. gene yanlış hatırlamıyorsam muhtelif tartışmalarda illaki bir kelime kullanmaları gerekiyors "eğilim, yönelim" gibi kelimeleri kullanıyorlar.

yani saygı duyulmasına gelene kadar "tercih" kelimesine baştan karşılar zaten.

not: yanlışsam düzeltin lütfen.

batıdan gelen akımdır. zorla saygı duy yoksa ceza yersin. yumruk atmak da yasak.

bana birilerinin cinselliğini tersi yönde kullanmasını ve bunu topluma dikte etmesini, bunu kazanç haline getirmesinin * neden aynı şekilde cinselliğini toplumca kötü yönde kullanan yani çocuklar üzerinde, zorla başkalarının üzerinde kullanan insanlardan farklı olduklarını açıklarlarsa belki kabulleneceğim eylem ki, bu kişilerin genelde en çok tercih ettikleri yöntem cinselliğin psikolojik sonuçları olduğu fiziksel olmadığı yönünde...

işte buna da cevap hazır, arkadaşım cinselliği tersi yönde kullanmakta, çocuklar üzerinde kullanmakta aynı yolun yolcusudur o halde, ikiside psikolojik bir rahatsızlıktır.

ha deniyorsa eşcinseller bunu rahatsızlık olarak görmüyor diye, ancak toplum görüyor, benimde burda kastettiğim bireyin tüm toplum üzerinde bir yöne kaymasını toplumun kabul etmemesine karşı gelinmemesi.

cinsel tercih değilde cinsel yönelim olduğunu iddia ediyorlarsa eğer bu kişiler, ki eğer doğru ise bu, kabahatine kılıf hazırlama olayıdır ki yönelim kelimesi daha kötüdür bence.

eğer tercih denilse idi ki eşcinseller de cinselliğin tercih meselesi olmadığının farkındaymış doğal birşey olduğunun farkındaymış öyleyse, yönelim kelimesi bundan çok daha kötü. cinsel tercih dendiğinde sanki insan bir yol ayrımında bir yolu seçmiş ve o yolda yürümüş gibi düşünüyoruz, bir müddet sonra o yoldan vazgeçemez hale gelmiş gibi algılıyoruz, o yolun yolcusu deyimi de burdan çıkar... oysa kişi doğru yöne kaymak yerine ısarlı bir şekilde yönelimlerini tersi yöne kaydırıyor ise bu daha acı, bunu zevk meselesi haline getirmiştir o halde.

oysa benim de anlatmaya çalıştığım cinselliği sadece zevk meselesi olarak düşünürsek, insanların tüm fantezilerine saygı duymamız mı gerekicek?

eşcinselliğin sübyancılık ya da tecavüzle bir tutulmasının çok çok temel bir hata olduğu saygı çeşidi. karışmış kafaları aydınlatmak için çok basit anlatıyorum.
eşcinsellikte kişisel irade söz konusudur. iki yetişkin insanın kendi iradeleri ile kimseye herhangi bir zararları dokunmadan kendi yatak odalarında yaşadıkları kimseyi ilgilendirmez. halbuki sübyancılık ve tecavüz şiddet eylemleridir, suçtur.

edit: imla

(bkz: insan insanı siker mi hiç)

(bkz: homofobi)

cinsel tercih diye bir şey olmadığından, kimsenin kimden hoşlanacağını seçme ve tercih etme şansı olmadığından baştan tartışılması boş olan konu.

yaradan rabb'in adıyla oku!

bu arada başlığın doğrusu;

(bkz: cinsel kimliklere saygı duymak)

son bir not; burada saydığınız fikirler göz önüne alınırsa -kabul etseniz de etmeseniz de- psikolojik bir rahatsızlığınız var; homofobi. ileride çocuğunuz eşcinsel doğarsa maalesef "çocuğumu düzeltin" diye doktora gittiğinizde "sizi tedavi etmemiz gerek, çocuğunuzun bir şeyi yok" diyecekler.

mahallenin ağır abilerinin yapması halinde garipsenecek eylem.

+merhaba abi, ben eşcinselim
-(eli bağıra koyma hareketi) saygı sonsuz.

öncelikle tercih olayını ele alalım. lan tercih değil ki bu.. adamın östrojeni fazlaysa ve kendisini kadın gibi hissediyorsa, yine bu yüzden erkeklere ilgi duyuyorsa tercih mi oluyor bu? biyolojik bir şey, elbet gülersin falan ama. ayıp lan. yüzüne gülme adamın.

zaten normal ve cagdas bir insanin yapmasi gereken durumdur..zira şaşılacak ya da ekstra olarak yapılacak bir hadise degildir.

kişiye göre değişendir.eşcinsellere saygu duyamıyorum malesef,hayatım boyunca da duymayacağım.şahsen iki erkek sex yapmak istiyorsa dört duvar arasında yapsın ancak gözümüze sokmasın bunu,tiksiniyorum.aynı şey kadınlar için de geçerli.kendileri ne bok yerlerse yesinler ancak bunu toplum içinde yapmak için kimseden saygı istemeye hakları yok.bu eşcinselliği meşrulaştırma çabasıdır.biz farkında olmasak da zaten yavaş yavaş gözümüze sokuyorlar malesef.bu meşrulaştırma çabasının uzun vadede hedefi,avrupa'daki gibi eşcinsellerin sokakta el ele yürümeleri,istedikleri gibi öpüşüp koklaşmaları vs gibi şeylerdir.imkansızdır.iyi ki de imkansızdır.

homofobik değildim.sonradan oldum.eşcinsellerin tarif edilemez bencilliklerinden,heteroseksüellerle sinsice ilişkiler kurup aslında içten içe onlardan nefret etmelerinden,hayatları boyunca üstlerinde atamadıkları (toplum baskısı değil kendi içlerinden gelen,anormal olma hissi) hastalıklı kişi oldukları hissinin acısını başkalarından çıkarmalarından...hepsinden iğreniyorum.

eşcinsellik bir hastalık değildir.belki benim ilerde doğacak oğlum veya kızım da eşcinsel olabilir bunun bilincindeyim ancak eşcinseller eşcinsel olmalarından dolayı yarattıkları komplekslerinden,hastalııklı düşüncelerinden dolayı hastadırlar.hepsi birer ruh hastasıdır.

evet genelleme yapıyorum.ama inanın bu böyledir.bir eşcinsel istediği kadar kendisiyle barışık olsun,istediği kadar durumundan mutlu olsun yine de hastadır.hastalığı kafasındadır.

bunu toplum yapıyor demeyin sakın.türkiye'de toplum herkese baskı uyguluyor.ve eşcinseller aslında öyle rahatlar ki.bakmayın siz.gay cafeler,gay barlar,gay hamamlar,gay plajlar... bu ülkede bunlar olmaz sanıyorsunuz değil mi? ama var.ama onların istedikleri ne mesela amerika veya hollanda'daki gibi eşcinsel evlilik yapabilme,taşıyıcı anne yöntemiyle çocuk sahibi olabilme,sokaklarda rahatça el ele dolaşabilme.hmm.peki bunlar amerika'da,avrupa'da olabiliyor ama eşcinseller yine de mutlu değil.onlar daha fazlasını istiyor.aslında ne istediklerini kendileri de bilmiyor,onların sorunu kafalarında!kendi kendilerini normalleştiremeden başkalarından onları normalleştirmesini istiyorlar.bu imkansız.vatikan bile böyle birşeye karşı çıkıyor ki düşünün biz müslüman bir ülkeyiz.

iyi ki de çocuğu olmuş bir eşcinsel çift görmüyorum etrafımda.çocuk için oturur ağlarım çünkü.inanın ciddiyim.benciliğe bakarmısınız? biz iki tane ibneyiz ama baba olmak da istyoruz ve taşıyıcı anne yöntemiyle çocuk yaptık.haa iyi bok yediniz.bakın doğan çocuk doğuştan ruh hastası.yazık.hangisine anne hangisine baba diyor bi de utanmadan onları anlatıyorlar.herneyse siz ister toplum baskısı deyin ister başka şey bu ülke bir transeksüeli ülkenin divası ilan etmiş,bugüne kadar sabah programlarında en az bi ibnesiz eğlenememiş,fatih ürek diye bir adamı senelerdir zengin etmiş vs vs bir ülkedir.ötesi yok.

bana ister hasta gözüyle bakın ister başka birşey söyleyin.ben gördüğüm her eşcinsele iğrenerek bakmaya ve ondan delicesine nefret etmeye devam edeceğim.

her medeni insanın içine sindirmesi gereken hareket. unutulmamalıdır ki kahvenin önünden geçen kadına 'ulan bu ne biçim .ikilir' diyen mi sapıktır yoksa eşcinsel mi?

sübyancılık ve tecavüzcülük ile bir tutmaya devam edeceğimiz eylem çeşidi.

çünkü burada bahsedilen çarpıklık zihinde bitiyor, yatakta olan bizi ilgilendirmiyor.

bahsettiğimiz, eşcinsel eğilimi olanların zihniyeti ile sübyancı ve tecavüzcülerin zihniyeti. tecavüze uğrayanlar açısından bakılmıyor olaya.

anlatılmak istenen, bu kendini marjinal ve toplumun dışında veya üstünde gören kişiler, toplumun kendilerine biçtikleri yerine yani erkek ise kadınlara ilgi duyma kadın ise erkeklere ilgi duyma yerine hemcinsine ilgi duyuyorsa, ihtiyaclarını hemcinsinin karşılayabileceğini düşünüyorsa ve bu zihniyetine alkış tutmamızı istiyorsa, ben de size diyorum o zaman, bir sübyancı olgun bir kadına veya erkeğe ilgi duymak yerine ihtiyaclarını küçük yaşlardaki bir çocuğun yerine getireceğini düşünüyordur, buna da mı alkış tutalım...

anlatılmaya çalışılan bu, insan cinsel doyumunu ters yönde, toplumun-evrenin kendine biçtiği yol dışında veya gayriahlaki bir biçimde sağlamaya çalışıyorsa, bu saygı duyulacak bir konu değil.

çok değil, birkaç yıl öncesine kadar insanlar farklı cinsel tercihleri kendilerine bile itiraf edemezlerdi, şimdi aileler dahil herkes bilmiyor mu?
sokakta istediğiniz gibi gezmiyor musunuz?
evet, oluyordur garip bakan insanlar, ama bu kadarına da sizler saygı gösterin. insanların alıştıkları şeyler var, kabullenmek de zaman alabilir.
yani birileri bir şeylere saygı göstermiyorsa nasıl bu duruma geldiniz demezler mi?
eğer ki cinsel tercihini söyleyip geçersen, sırf kandırmaca olmasın, iki taraf da gerçekleri bilsin diye... o zaman saygıyı beklemek hakkındır.
ama!
her ayrıntıyı anlatıp midemi kaldırırsan, özel ve sadece seni ilgilendiren hayatının reklamını yaparsan, ilgiyi bu şekilde üzerinde toplamaya çalışırsan ne sana saygı gösterirler ne de korurlar.
canının istediğini yap, etrafa bulaşma.
ondan sonra bekle saygı...

tercih meselesi , herkes verdiği kararın çilesini çektiği gibi bu arkadaşlar da verdikleri kararın çilesini çekerler , yanlış anlaşılmasın illa çilleli , sorun çıkması mucbur demek değildir bu durum . kabullenen de vardır kabullenemeyen de ama karar verebildiği ve bunun arkasında durabildiği için de ( arkasında durabiliyorsa eğer ) takdire değer .

tamam ibne/lezbiyen olduğunu biliyorum ama gözümle böyle iğrenç* birşeyi görürsem barsaklarını dökerim ortaya anafikrine sahip bir saygıdır.

(bkz: yok öyle birşey)
(bkz: yemişler seni)

kesinlike yerine getirmemiz gereken önemli şeylerin başında gelir fekat kişi "ben şöyleyim ben böyleyim vay efendim duymayanlar duysun, bilmeyenler bilsin" şeklinde bununla prim yapmaya çalışıyorsa ağzının ortasına vurulması gerekir. Hem cinsinle yaşadıklarını sanal ortamda herkese basın duyurusu şeklinde yayınlıyorsa eğer sana kimse saygı duymaz dedirten entrydir.***

cinsel tercihini değiştirmek isteyen ama cesaret edemeyen insanların yapanlara karşı duydugu saygıdır.

bu türk medeniyetine ve o medeniyeti oluşturan genç insanlara, homoseksüel olmak ayıp degil, yollu göndermeler ile medyada işlenen, bu medyanın da yerli olmadıgının en bariz göstergesi olan rezil ötesi, insan haysiyet şeref ve onuruna aykırı eylemi güzel göstermektir.

tam anlamı ile mide bulandırıcıdır, homo ile konusacagına kaşık çekip bok yesen daha az mide bulandırıcı olur.

saygı duymaktan kastın, ölçütün ne olduğunun iyi anlatılması/açıklanması gereken hede. öncelikle, saygı derken "aa olabilir canım ne var bunda" demek kanımca ayrıdır, "herkesle aynı derecede, eşit hakka sahiptir" demek apayrı. benim değinmek istediğim nokta, neden önce yazılan görüşte olmayan kesime küfredildiğidir (homoseksüelite'yi baz alırsak). ulan madem bu herif homolara küfrediyor diyorsun, sen niye bu adama laf ediyorsun anlamış değilim. sevme zorunluluğu diye bir şey mi var? varsa bunun adı faşizm değil mi peki? hadi buradan yak şimdi de! herkes istediği kişiyi, istediği insanı tipinden, tercihlerinden, kimliğinden, etniğinden, anası, babası veya aile efradı yüzünden sevmeyebilir veya sevebilir. bunun belirtilmesi, veya bunun gibi insanlara karşıtlığın belirtilmesinin herhangi bir zararı yoktur kimseye. isteyen istediğini sever, tasvip eder veya nefret eder; yanında bulunmak istemez, birlikte yaşamak istemez vs. var mı bir zorunluluğu bunun? sanmıyorum.

ha kendi fikrim mi? ben normalde "normal" cinselliğe bile soğuk duran, insan cinselliğini, hatta ve hatta insanlar arası herhangi sosyal veya duygusal bir etkileşimi bile insan ilkelliğinin bir parçası olarak gören bir bireyken, bana homoseksüeliteye, önceki paragrafımda ilk başta bahsettiğim türden bir saygı duymamı diretemezsiniz. evet, o türden bir saygı duymuyorum. ve bunda da yanlış bir şey görmüyorum.