bugün

bir çocuk gördüm, 5-6 yaşlarında; uzunca bir merdivenin hemen altında, gölün kenarında. elinde kartondan bir tepsi, çekirdek satıyordu tanesi 1-2 lira.

az kalmış, belli ki saatlerdir orada... boş bakıyordu, bekliyordu... satıyordu işte umutsuzca. çocuk 55-56 yaşlarındaydı.

bir çocuk daha gördüm 2-3 yaşlarında; o merdivenlerin tepesinde, çekirdekçi çocuğun üstündeydi. tutmuş anne ve babasının elinden sıkıca, çocuk zirvedeydi.

sonra, bir an elinden topunu kaçırdı annesi. çocuk irkildi, peşinden gitmek istedi topun... babası bırakmadı elini düşmesin diye merdivenlerden.

annesi çekirdekçi çocuğa seslendi: "oğlum tutuver şu topu..."

çocuk 55- 56 yaşlarındaydı. önce sesi duydu sonra kendisine doğru yuvarlanan topu fark etti; çocuk şimdi 5-6 yaşlarındaydı. topu hemen almak istedi önce, elinde kartondan tepsi. nereye koyacağını bilemedi ilk başta, eğreti durdu elinde. çimlere bırakıverdi kartondan tezgahını, bıraktı onca yaşını çimenlere...

topa önce sarıldı, gurbetten dönen kadersizi bağrına basan toprak gibi özünü verdi top da o'na.

çocuk topu geri attı kardeşine. ve atarken 2-3 yaşındaydı. biliyor musunuz; bütün çocuklar kardeştir.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar