bilardo maçı anlatan adamın sesi

adeta konuşmaya korkan bir sestir.
söylediği kelimeleri tek tek sayabileceğiniz gibi sesin volümü de oldukça düşüktür.

eurosport'ta sıkça karşımıza çıkabilecek, masal tadındaki sestir.

uyku dürtümüzü harekete geçirebilen bir ses ve anlatım tonu vardır.

mark selby'den bahsederken sevgilisi olduğunu falan düşündürür. eurosport'taki tabii.

dinginliğin altında aksiyon içeren değişik vurgulu bir sesle anlatım yapma sanatıdır. salonda yapılan canlı anlatım esnasında atış öncesi sporcunun konsantrasyonunu bozmamak adına yapılan bu kısık ses anlatım aslında için için merak, heyecan ve gerilim katar. özellikle set yada maç sayısı ardından bir sesli konuşması vardır ki deşarj anıdır bu, kısık sesle konuşmaktan kastığı diyaframı serbest kaldığından, bir rahatlık ve mutluluk hakim olur sesine.

bulunduğu alanın aşırı sessiz bir ortam olmasından dolayı ve yayın yaptıkları alanın bilardocuların masalarına cok yakın olmasından dolayı dikkatlerini dağıtmamak adına öyle konuşmak zorunda kalan kişinin sesidir. hep fısır fısır konuşmak zorundadır.

çok erotikçedir.

Sullivana olan zaafı ile bilinir.

Bir pilot sesi kadar seksi değildir. Yinede içinde seksi vurgular olan sakin tonku sestir. (bkz: 3 isimli pilot) (bkz: pilot sesi)

aynı abi world rally championship'ide sunuyordu. hafif ''r'' leri söyleyemeyen o'sullivan, paul hunter ve mark selby'e olan düşkünlüğüyle akıllarda yer tutmuştur efenim