bugün

okuyorsan aç gözlerini iyice anla 'm'.

hayatımda nefret ettiğim yegane insan sensin. belki bir gün karşıma çıkmaya cesaret edersin. ve eğer bu gerçek olursa belki bir an sendelerim, aylardır yıllardır içimde hazır tuttuğum o nefret sana bakışımla sekteye uğrayabilir, ama kendime geldiğimde emin ol ki o boğazını sıkıp öldüreceğim seni.

okuyorsan aç gözlerini iyice anlamaya çalış 't'.

yaşadığın şehrin en güzel kızlarından biri olabilirsin. zeki olabilirsin. havalı ve egoist de olabilirsin. ama benim kadar dürüst olamazsın. günü geldiğinde bu mütevazi kalbi özleyeceksin. üstelik elde etmeye çok yaklaşmışken kaybettiğin bu kalbi. acısı da fena olacak.

okuyorsan aç gözlerini iyice anla 'a'.

sen salaksın anlamazsın ama yine de söyleyeyim. arkamdan atıp tutmaya ve arkadaşlarınla da bu şekilde yapmaları konusunda birlikte hareket etmeye devam edersen gider ayak amına korum senin.

okuyorsan bunu okuma 'ba'.

seni gerçekten sevdim. saf bir duyguydu bu. ama sonuç olarak gelecek göremedim, ve artık severek ayrılanlar grubuna dahil olmak zorunda hissettim. kendimden nefret ettirmekteki üstün yeteneğimi biliyorum, o yüzden aklına gelenleri söyleyebilirsin. ama emin ol, geleceği olmayan bir ilişkiydi bu, bir gün hak vereceksin bana. tüm güzellikler seni bulsun.

okuyorsan eğer bunu, kapat o pc yi 'be'.

çünkü son günlerde yaşadığım bu sinir stres öfke ve sert diğer tepkilerin temelinde sen varsın. karşıma çıktığın yerde en ufak ters bakışın lafın tepkin ölümüne sebep olabilir. hissettiğim duygunun adı nefret çünkü.

okuyorsan eğer bunu iyi ukular 'ş'.

kötü biriyim. iyi biri olma gibi bir amacım da yok. o yüzden benden uzak dursan iyi olur sanki. ve uyumak sana yakışıyor. hayallerin güzel çünkü. ama benden uzakta olduğunda daha güzel olacağına eminim.
çalıştığım fabrika duvarında asılı oyuncusu hiç tanınmayan film afişi gibiydin.. hafif köşesinden yırtılmış bi yanı eksik

nurunu kaybetmiş melek..

sokaktan geçen yüzlerce insanın şöyle göz ucuyla baktığı gitmek için bahane aradığı bir film.
bir süre sonra muhtemelen bir seçim afişi altında kalacağı için önemsiz hazırlanmıştı.
bir kağıt ve üzerinde bir gözlük.

ilk görüşte bende çok önemsemedim, bakıp geçtim...
sonra düşünmeye başladım afişle filmin ismi arasındaki bağı.
bir sürü saçmalıktan sonra vardığım fikir şuydu..
karanlıklar içerisinde kalmış bir insanın ihtiyaç duyduğu tek şey ışıktı.. olmasa göremeyecekti hiç bir şeyi.. kaybolup gidecekti alacakaranlıkta.
gözlükleri olmadan o bembeyaz sayfaya yazamayacaktı kaderini kadın..
kadının nuru gözleriydi..

izleyecektim filmi karar vermiştim.
hazırlandım sabah en sevdiğim kokuyu sıktım üzerime..
tek gösterimlik bu sanatı kaçıramazdım.

hey hat!
kilitliydi tüm kapılar. annesini kaybetmiş bir çocuk gibi sağa sola koşturuyordum.
kimseler yoktu olan biteni öğreneceğim.
içerde bir yüz belirdi, bir kadın.. küçük camı araladı..

-"gösterimden kaldırıldı film. tek bir bilet satıldı çünkü". dedi.

elimdeki biletle öylece kalakalmıştım..
bir hayale yelken açacak bir geminin tek biletli yolcusuydum halbuki.

çaresiz yürümeye başladım fabrikaya doğru..
duvarda yeni bir afiş.

ruhunu kaybeden adam!
Başlıklar içinde sürekli görüp, kime yazıldığını merak ettiğimdir.
Bir zahmet üstüne alınabilirsin
'Özledim'
bir kis sabahi tanimaya basladigimdin.
ihtiyatliydin, guvensizdin ve yasin gibi olgundun.
sayfalarca yazdiklarima bazen bir iki cumle bazen upuzun cevaplar verirdin.
sonra tam bana kalbini acmaya baslamisken ben seni baska densiz insanlar yuzunden terk edip gittim. affet beni diyebilmeyi inan bana cok isterdim.

seni cok ozledim.
ne diyor şair
''kabul bir kez yolda karşılaşalım
onunla da avunacağım.
adımı sesinde duymaktan vazgectim,
sesini duysam,susacağım''

ben seni sırf görebilmek için sık sık evinin önünden geçiyordum sırf senle konuşmak için. ve senle karşılaştık, o an ne diyecegimi bilemedim senle konuşamadım .
sana buradan söyleyeyim seni ozledim. sen teklifimi kabul etmedin ama ben seni halen seviyorum.
Her yazıyı okuyorsun ya al bunuda oku çünkü sadece bu yazıda sen varsın.
Insan hata yaparak öğrenir demiştin bir kere, öğrenilmiyormuş bana bunu hatırlattığın için teşekkür ederim.
insan alışkanlıklarından vazgeçemiyormuş bunu öğrettiğin için teşkkür ederim.
ben sandığım kadar insanlara alışamamışım, sabırla düzelir diye bekliyemiyorum.
ve sen hiç bir zaman büyümeyecekmişsin bunuda öğrendim ve tamamen eminim artık.
neyse yazacak daha çok şey var ama yazmıcam.
Olmaz bu iş.
Bu yazıyı şuan yazıyorum sana belki günün birinde denk gelirde okursun bu yazıyı .
Umarım şuan yazarken hissettiklerimi hatırlayıp gülersin sadece yoksa bunu okuyup da lan keşke o günlere dönseydim denmeyecek bir yerlerde ol. Eğer sahip olduğun ve sevdiğin şeyleri kaybetmişsen şimdiden sana benden bir mesaj üzülme herkes gider gidenlere üzülen sen bile gidiyorsun . Farkında değil misin ? şuan bunu yazıyorsun ama bunu okuduğunda burdan çok çok gitmiş olacaksın neyse çok laf kalabalığı yapmadan sonlandıralım bu yazıyı da umarım istediklerin ve arzuların gerçekleşir Keşkelerin en az kullanıldığı bir hayatı yaşıyor olursun.
Kusura bakma ama ben seninde ta .mına koyayım her şeye bok atmaktan çekinmeyen insan. Sen ne karaktersiz insansın, sen ne şerefsiz bi varlıksın. Parayla hava atmayı bi bok sanan ama insanların para kazandığı şeylere ay onda bu varmış bu çok kimyasalmış bilmem ne. Sktr git bi hayatımdan.

verdiğim rahatsızlıktan dolayı özür dilerim*
çölüme yağmur, geceme gündüz, canıma yoldaş, kışıma yorgan.
keşke giden ben olsaydım.unutmak istiyorum aga.
SEN

En güzel günlerimin
üç mel'un adamı var:
Ben sokakta rastlasam bile tanımayım diye
en güzel günlerimin bu üç mel' un adamını
yer yer tırnaklarımla kazıdım
hatıralarımın camını..
En güzel günlerimin
üç mel'un adamı var:
Biri sensin,
biri o,
biri ötekisi..
Düşmanımdır ikisi..
Sana gelince...
Yazıyorsun..
Okuyorum..
Kanlı bıçaklı düşmanım bile olsa,
insanın
bu rütbe alçalabilmesinden korkuyorum..
Ne yazık!..
Ne kadar
beraber geçmiş günlerimiz var;
senin
ve benim
en güzel günlerimiz..
Kalbimin kanıyla götüreceğim
ebediyete
ben o günleri..
Sana gelince, sen o günleri -
kendi oğluyla yatan,
kızlarının körpe etini satan
bir ana gibi satıyorsun!.
Satıyorsun:
günde on kaat,
bir çift rugan pabuç,
sıcak bir döşek
ve üç yüz papellik rahat
için...
En güzel günlerimin
üç mel'un adamı var:
Biri sensin,
Biri o,
biri ötekisi...
Kanlı bıçaklı düşmanımdır ikisi...
Sana gelince...
Ne ben Sezarım,
Ne de sen Brütüssün...
Ne ben sana kızarım
ne de zatın zahmet edip bana küssün..
Artık seninle biz,
düşman bile değiliz..

Nazım Hikmet Ran.
köpek gibi pişman olsan bile sakin gelme.
seni cok ozledim annem. kokunu,gozlerimden opmeni ozledim. beni goruyorsan eger uzulme, ben iyiyim.
Git ozlet kendini ama yine gel doneceksin diye soz ver.
Umarım hayatımdan komple Siktir olup gidersin, umarım bir gün seni yolda gördüğümde tanıyamam, sen hiç birşeyin en iyisini haketmiyorsun benim sevgimide haketmedin hiç bir zaman. Bazen diyorum seni keşke tanımasaydım. Keşke hayatıma dalmasaydında şuan insanlara daha yakın olabilseydim. Sen bencilin tekisin, sadece kendini düşünen kocaman bir bencil. Ve umarım o Son görüşmede sana dediğim ' sana güvenmiştim ' cümlesi tüm hayatın boyunca kulaklarından silinmez.
Ben bile inanamıyorum ama geçen gece rüyamda seni gördüm. Arasam sorsam dedim..Vazgeçtim.
Seni öyle seviyorum ki senden ayrılmayı her an düşünüyorum. Sen beni terk edersen, olur da seni kaybedersem, leylekler seni alıp başkalarına götürürse, dalgalara kapılıp gözünü başka bir kıtanın sahilinde açarsan… Sensiz bir dünyayı hayal edemiyorum ve birazdan sensiz dünyamın üzerine ayak basacağım. Seni özleyeceğim, öyle özleyeceğim ki bütün atmosfer bıraktığın boşluğa dolsa o boşluğu kapatmaya yetmeyecek.

http://mbsadam.tumblr.com...27648/zamansiz-sevme-beni
ayrıldıktan birkaç gün sonra hiçbir şey hissetmedim. demiştim ki kendime sanki ayrılalı bir kaç yıl oluyor. şimdi ayrılmamızın üzerinden 4 yıl geçti, ama her şey dün yaşanmış gibi.
sen bana düşman içimde
kanar akarsın derimde karanlıkta evine
geldim, seninim son kez

teomanla devam.
Vazgeçen ile kaybeden için ayrı düşünmeli. Vazgeçen "zaten aramızda heyecan kalmamıştı" diye düşünürken kaybeden nedenlerle, keşkelerle uzun bir zaman geçirir.
o ellerinle yüzüme dokunsan ölür müyüm acaba ?
anlamıyorum , içimde saklamıyorum özledim.

benim hayatta istediğim hiç bi şey olmadı.
bi seni çok istedim senin de için benle dolmadı..

koskoca ankarada beni mi buldun be adam
allahın belası bi kadınım, yanımda kimse de kalmadı.
papatya falımın son yaprağıydın haberin yoktu..
o kadar uzun zaman olmuştu ki o fala bakalı en son hangi seçenekte kaldığımı bile hatırlamıyorum.
sevecek - sevmeyecek - sevecek - sevmeyecek - sev..
yapacağım seçim çok adaletsiz olabilirdi, kırılabilirdim..
ulan kaç kez yapıştırdım ben kırılan bu kalbi haberin var mı?
bi kez daha dikiş tutarmı sanıyosun..

bu kadar kısa zamanda bu kadar hayal kurduran sen,
daha gideli 2 güneş batmışken beni derde salan sen,
ah bir bilsen..
Kitaplara sıgmaz yaşadıklarım
Ellerim havada sana dualarım
Üstüme yıkılmış yorgun yıllarım
Karanlık dünyamda yapayanlızım

Seni seviyorum senam ne olur geri dön aşkım.