bugün

insanın, beyin sığınağında kendi hayal dünyasında görünmez bir putun olduğunu, varlığını kendi beynininde yaratıp inanmasından başka hiç birşey olmayandır. görünmüyor ama! bizleri görüyormuş, görünmüyor ama herşeyi yaratmışmış bu aslında buna benzer, (kendi attığı yalana insanın kendisinin inanması) gibi olsa gerek.
bir şey.

allah varsa varlığını ispatlayan bir şey göstersin. hadi.
(bkz: allah yoksa neyi inkar ediyorsun mübarek)
Allah yokluğunu göstermiş bir kısıma,bu da bir varlıkta zaka e inanç olmayan insanlara,dönüp eskiye bakmayan taş kafa , taş yüreklere en güzel cevap susmaktır.
o zaman bunca şeyi ne yarattı sorusunu söyleten ateist cümlesi.
Ateist kimse, Bütün Kainatın tesadüf eseri var olduğunu kainatı var edenin kainatın yine kendisi olduğunu savunmaktadydı.

imamı azam ile tartışmak istiyordu bu konuda.

Bir gün imamı azamdan bir buluşma ayarladı ve beklemeye başladı.

Bağdat'ın karşı sahilinde oturan Ebu Hanife'nin tartışma saatinde yerini almamış olması, "dehri"nin (ateistin) ve kalabalığın zihninde değişik soruların şekillenmesine neden olur.

Herkes merak içindedir. "Neden gelmedi? Gelmeyecek mi? Korktu mu? Delil mi bulamadı? vb. sorular.! imam Azam, belirlenen saatten bir müddet sonra gelir. Dehri, son derece moral kazanmış, küfür ve gururu daha da artmıştır.

Ebu Hanife, özür dileyerek gecikmesinin sebebini anlatmaya başlar:

Karşı sahilden bu tarafa gelebilmek için bir vasıta bulamadım. Beklemeye başladım. Belki bir kayık veya sal gelir de, onunla giderim diye düşünüyordum. O esnada ağaçların birdenbire devrildiğini gördüm. Devrilen ağaçların kendiliğinden kereste, kerestelerin kendiliğinden kayık olduğuna şahit oldum. Yine kendiliğinden bir kürek ve yelkenin vücud bulduğunu gördüm. Sizlere karşı daha fazla mahcup düşmeyeceğimden sevinerek, kayığa atladım. Kayık kendiliğinden beni buraya getirdi.

Dehri (Allah'a inanmayan tartışmacı) ve dinleyenler bu sözlere bir mana veremezler. Tabiatçılığı savunan, her şeyi tabiatın var ettiğini iddia eden tartışmacı, böyle bir olayın, anlatıldığı tarzda gerçekleşmesinin mümkün olmadığını söyler.

Bunun üzerine Ebu Hanife hazretleri,
Tebessüm ederek şöyle der:

"Bir küçük kayığın bile kendiliğinden, yapıcısı ve sanatkarı olmadan meydana gelebileceğini kabul etmediğiniz halde, nasıl oluyor da, bu muazzam kainatın bir yapıcısı, bir yaratıcısı olmadan kendiliğinden vücud bulduğuna inanıyorsunuz? Kainat kainatın değil,

Kainat Allah'ın eseridir.

Bütün bunca belgeler ortada iken, Allah'ın varlığı ile ilgili bir tartışma ve münazara başlatmak gereksizdir."
(bkz: tartışma bitmiştir)
(bkz: dinsiz troll)
Allah, ateistler gibi mucize isteyen herkese doğrudan doğruya cevap verseydi, ateist kimse kalır mıydı?
"içinizde işaret arayanlar için size zaten yeteri kadar göstermedik mi?"
"Etrafınıza bakın, Güneş'e, Ay'a suya bakın, bunlar ilim insanları için işaretlerdir."
Zariyat suresi 20-21.ayetler galiba.
Müslümanlarda hayal kırıklığına sebep olacak gerçektir.
görsel
Varsa sıçtın yazarı.
Bi bitmediniz yazarı.
Bir mitomaninin din adı altında yasallaşmış halidir. Yeryüzünde ne yazıldıysa insan yazdı ne söylediyse insan söyledi. Bütün dinler insan ürünüdür.
Allah yok din yalan peygamberler şarlatan...