bugün
- marmara depremi sonrası yapılacak açıklamalar28
- allah'ın bilinci evrene yayılmıştır15
- 21 ocak 2025 galatasaray dinamo kiev maçı28
- otel denetleme yetkisi kimde 10 güne açıklanır24
- anın görüntüsü9
- grand kartal otel15
- türkiyedeki en gereksiz kurumlar14
- malum yazarın yürüdüğü yazarlar sıralı liste8
- ahmet beyin beyaz bareti10
- pardonadinizasizmi12
- 21 ocak 2025 harç yüzünden moskova tatilimin iptal8
- 22 ocak 2025 beşiktaş athletic bilbao maçı10
- yemekten kalkıp kitaba gitmek10
- isveçli birine açıklayamayacağınız olaylar22
- her şeyi en güzel şekilde yarattık11
- recep tayyip erdoğan16
- 100 yılda muasır medeniyet seviyesine uluşamamamız11
- mhp ne milliyetçisi sorunsalı22
- arkadaşlar nasıl olmuş10
- hala her şeyi devletlerden beklemek12
- 21 ocak 2025 bolu kartalkaya otel yangını101
- ev alma zorluğu hindistandan bile geri düzeyde12
- bir yazara telefon numarası vermek20
- ismet gürbüz17
- prunella25
- pandela33
- turizm bakanının turizm şirketinin olması15
- ismet gurbuz 20248
- deprem14
- 21 ocak 2025 ilk defa kayacak olmam12
- kent lokantası15
- ak partiden kurtulmanın yolları11
- true'nun yetkili olması13
- özdağ içeri apo dışarı20
- rizeliler niye böyle sorunsalı12
- edirne'ye gelmeyin13
- yazarların tiksindiği şeyler18
- ümit özdağ'ın tutuklanması13
- sabah sabah anıran eşekler17
- sözlükte sayın cumhurbaşkanımıza hakaret edenler19
- sivasyıldız dağında otel de patlama11
- ne yapıyorsun19
- ümit özdağ'in gözaltısinin gerçek sebebi41
- hyundai getz vs toyota yaris vs suzuki swift9
- matematikçiler arasında ateist yoktur9
- kamos9
- sözlükte kim kime yürüyor17
- ocak 2025 ak parti'nin taarruza geçmesi15
- napalım patates veya çubuk kraker gibi adamları ya9
- karınıza miyavlar mısınız8
insanların dine bakışlarını çok çeşitli başlıklar altında değerlendirmek mümkün elbette. Ancak yaklaşımlarındaki samimiyet derecesini kestirmeniz zor olmaz çoğu zaman. Kimi insan yerine getiremediği dini gereklilikleri sebebiyle utanç duyarken kimileri kendince birtakım bahaneler ileri sürerler. Bu bahanelerden muhtemelen en rahatsız edici ve samimiyetsiz olanlarından biri artık devrin değiştiği ve eskiden çeşitli sebeplerle haram edilmiş ya da yapılması emredilmiş şeylerin artık geçerli olmadığı iddiasıdır. Bu zamanda faizin ekonomik hayatın bir gerçeği olduğu, eskiden pis olduğu için domuz etinin yasaklandığı ama artık domuzların sağlıklı koşullarda yetiştirildikleri için bu şekilde bir yasağın gereksiz olduğu, eskiden bazı insanlar içki içip kavga ettikleri için içkinin yasak edildiği yoksa yasaklanmayacak olduğu ve şimdi kendini bilenin içmesinde bir sakınca olmadığı ya da eskiden Araplar pis ve tembel oldukları için namaz kılmalarının emredildiği ama artık buna gerek kalmadığı şeklinde asılsız ve uydurma bahaneler ile bazı dini emir ve gerekliliklerin günümüz dünyası için anlamsız oldukları iddia edilir.
Bununla birlikte bireysel ve toplumsal yaşamı ilgilendiren çeşitli konularda da eskilerin tabiriyle "Asri," yani çağdaş olunması şeklinde çeşitli söylemler ile karşılaşır insan. "Canım senin o dediğin eskidenmiş şimdi asri olmak, günümüze göre düzenlemek gerek" şeklinde cümleler ile birtakım dini emir ve yasakların artık uygulanması mümkün olmayan şeyler olarak değerlendirildiği görülür. Eşcinsellik ve evlilik dışı birliktelik gibi şeylerin artık hayatın bir gerçeği olduğu ve bu gibi şeylerin çağdaşlaşmanın bir göstergesi olduğu iddia edilir. Şüphesiz herkes yaşantısının ve tercihlerinin hesabını Allah'a vereceği için dilediği şekilde bir hayat sürmekte serbesttir. Ama bu serbestlikler dini anlamda hoşgörü ile karşılanamayacağı gibi bu ve benzeri yaşam şekillerinin çağdaşlık göstergesi olarak algılanmaları da mümkün değildir. Bu şekilde bir anlayışla "çağdaş" olunamayacağı gibi, bu gibi şeylerin dini açıdan kabul edilebilir olmadıklarının söylenmesi ile de kimilerinin ifadesiyle "örümcek kafalı" olunmaz.
Yapmak istemediği bir şey için sayısız bahane üretmesi mümkündür insanın. Ama yapmaması bir yana, yapmamasının gerekçesi olarak ileri sürdüğü şeylerle ya da yapılmasında artık bir mahsur olmadığı iddialarıyla Allah'a ve kitabına iftiralarda bulunması kabul edilebilir değildir. Kur'an'da ifade edilen dini buyruklar tabiatı itibariyle evrensel ve kıyamete kadar geçerli olan kurallardır. Allah, ilim ve rahmetinin yüceliği ile her dönem ve şartta uygulanabilir hükümler bildirmiştir. Dolayısıyla Allah'ın herhangi bir buyruğunun hükmünün kalkması da zaman aşımına uğraması da söz konusu edilemez. ilahi hükümler insani kurallar gibi değildirler. insani kurallar, içinde bulunulan dönemin ihtiyaçları doğrultusunda şekillenir, tecrübe ile değişikliğe uğrayabilir ya da tamamen ortadan kalkarak tarihe gömülebilir. Ancak ilahi kurallar yapısı itibariyle insani kurallardan farklıdırlar. Zaten aynı olmaları da beklenemez çünkü aynı olsalar ilahi olamazlar. Dolayısıyla ilahi buyruklar açısından devrin değişmesi ya da Müslümanın çağa ayak uydurması söz konusu edilemez. Edilemez, çünkü Kur'an evrensel buyrukları ile zaten her dönemin ilerisindedir. Dini konularda Kur'an'ı esas alarak dinini yaşamaya çalışan kişinin, içinde bulunduğu dönem ile uyumsuz olması mümkün değildir. ilahi buyruklar her türlü insani yorum ve anlayışın üzerinde oldukları için her dönem insanına hitap ederek insan tabiatı ile uyum arz ederler. Tarih boyunca dünya medeniyetlerine ve günümüz toplumlarının sosyal ve kültürel açıdan geldikleri seviyeye baktığımızda halen daha insanlığın ilk indirildiği dönemde Kur'an tarafından ortaya konulan insanlık onuruna yaraşır ilkelerin seviyesine ulaşılamadığı görülecektir. Bunu görebilmek için bahanelerin ve asılsız gerekçelerin arkasından çıkmak, önyargılardan sıyrılmış ve tarafsız bir bakış ile Kur'an'ı okuyup anlamak gerekir.
Bununla birlikte bireysel ve toplumsal yaşamı ilgilendiren çeşitli konularda da eskilerin tabiriyle "Asri," yani çağdaş olunması şeklinde çeşitli söylemler ile karşılaşır insan. "Canım senin o dediğin eskidenmiş şimdi asri olmak, günümüze göre düzenlemek gerek" şeklinde cümleler ile birtakım dini emir ve yasakların artık uygulanması mümkün olmayan şeyler olarak değerlendirildiği görülür. Eşcinsellik ve evlilik dışı birliktelik gibi şeylerin artık hayatın bir gerçeği olduğu ve bu gibi şeylerin çağdaşlaşmanın bir göstergesi olduğu iddia edilir. Şüphesiz herkes yaşantısının ve tercihlerinin hesabını Allah'a vereceği için dilediği şekilde bir hayat sürmekte serbesttir. Ama bu serbestlikler dini anlamda hoşgörü ile karşılanamayacağı gibi bu ve benzeri yaşam şekillerinin çağdaşlık göstergesi olarak algılanmaları da mümkün değildir. Bu şekilde bir anlayışla "çağdaş" olunamayacağı gibi, bu gibi şeylerin dini açıdan kabul edilebilir olmadıklarının söylenmesi ile de kimilerinin ifadesiyle "örümcek kafalı" olunmaz.
Yapmak istemediği bir şey için sayısız bahane üretmesi mümkündür insanın. Ama yapmaması bir yana, yapmamasının gerekçesi olarak ileri sürdüğü şeylerle ya da yapılmasında artık bir mahsur olmadığı iddialarıyla Allah'a ve kitabına iftiralarda bulunması kabul edilebilir değildir. Kur'an'da ifade edilen dini buyruklar tabiatı itibariyle evrensel ve kıyamete kadar geçerli olan kurallardır. Allah, ilim ve rahmetinin yüceliği ile her dönem ve şartta uygulanabilir hükümler bildirmiştir. Dolayısıyla Allah'ın herhangi bir buyruğunun hükmünün kalkması da zaman aşımına uğraması da söz konusu edilemez. ilahi hükümler insani kurallar gibi değildirler. insani kurallar, içinde bulunulan dönemin ihtiyaçları doğrultusunda şekillenir, tecrübe ile değişikliğe uğrayabilir ya da tamamen ortadan kalkarak tarihe gömülebilir. Ancak ilahi kurallar yapısı itibariyle insani kurallardan farklıdırlar. Zaten aynı olmaları da beklenemez çünkü aynı olsalar ilahi olamazlar. Dolayısıyla ilahi buyruklar açısından devrin değişmesi ya da Müslümanın çağa ayak uydurması söz konusu edilemez. Edilemez, çünkü Kur'an evrensel buyrukları ile zaten her dönemin ilerisindedir. Dini konularda Kur'an'ı esas alarak dinini yaşamaya çalışan kişinin, içinde bulunduğu dönem ile uyumsuz olması mümkün değildir. ilahi buyruklar her türlü insani yorum ve anlayışın üzerinde oldukları için her dönem insanına hitap ederek insan tabiatı ile uyum arz ederler. Tarih boyunca dünya medeniyetlerine ve günümüz toplumlarının sosyal ve kültürel açıdan geldikleri seviyeye baktığımızda halen daha insanlığın ilk indirildiği dönemde Kur'an tarafından ortaya konulan insanlık onuruna yaraşır ilkelerin seviyesine ulaşılamadığı görülecektir. Bunu görebilmek için bahanelerin ve asılsız gerekçelerin arkasından çıkmak, önyargılardan sıyrılmış ve tarafsız bir bakış ile Kur'an'ı okuyup anlamak gerekir.
e tabi çelikte değişti.
güncel Önemli Başlıklar