bugün
- larisalisa13
- özlem zengin10
- israfa son vermek için yapılması zaruri olan 3 şey21
- sigara içen insan aptaldır23
- sözlük kızlarının bugünkü kombinleri12
- victor osimhen20
- bamya seven erkek20
- sözlük erkeklerinin bu günkü kombini15
- gecenin şarkısı8
- yazarların en çok sevdiği aylar25
- konusu belirsiz kavga8
- kanka olmak istediğiniz yazarlar13
- dini bütün bir kızı etkilemenin yolları19
- belediye konserleri yasaklansın16
- iki nişan atmış a101 kasiyeri 35 yaşında mizgin16
- müslüman diye hamas'ı savunmak17
- skoda9
- manyak olmaya karar verdim10
- sözlük çirkinlerinin fotoğrafları12
- filistin meselesi bizim milli meselemizdir19
- işten çıkmaya 1 5 saat kalması8
- erkek olana kadar çocuk yapmak13
- bu tiple kaç sözlük hatununu yatağa atarım11
- nerede o eski yazarlar19
- boyu 1 47 olup gazabımdan kork yazmak11
- anın görüntüsü12
- 10 milyon dolar verseler dinini değiştirir misin12
- hatuna artistlik için öküz gibi içip kusmak10
- eskiamaeksikbiri20
- realite manipülasyonu13
- sokakta görülen kediye naber lan demek22
- mel mel vs eylulsabahi41
- 10 kasım 2024 fenerbahçe sivasspor maçı32
- sana şimdi ne mesajlar geliyordur9
- sözlükteki kanka lobisi25
- özgür suriye ordusu10
- anal seks yapmayan hatunu kınamak14
- berber fiyatlarındaki fahiş artış8
- sari renkli seker15
- mel mel bakan gibson vs masklavi14
- karnabahar sevmeyen erkek10
- mel mel bakan gibsonn8
- hem seks hem hastalıkta söylenecek söz23
- almanya'dan türkiye'ye mülteci akını ihtimali10
- ilk türk yapay zeka robotu sezai11
- serdar ortaç ve m ali erbil'in gözaltına alınması21
- kakalı başlık açan yazara yapılması gerekenler9
- makarnayı bir üst noktaya taşıyan küçük detaylar19
- ilahiyat10
- 5 milyon memur 15 milyon emekli13
leğende yıkandığımız yılları henüz yeni yeni atlattığımız zamanlardı, banyoya güzel bir sobalı kazan alıvermiştik. sobalı evin, hem sobalı hem de kazanlı banyosunda banyo yapmak bizler için artık pek de zor olmuyordu. demiştim ya zaten, geçmiştik o leğende yıkandığımız yılları, yaş olmuş 14, horoz ötüyor, banyoda ne fanteziler dönüyor... ah ulan ah, ne yıllardı hıammını sikeyim!
yaş olmuş 14; ama annede değişen pek de bir şey yok, yine her pazar elinde keseyle banyoda nöbet beklerdi garibim. beni alırdı önce, kardeşimle devam eder, abimle arşa yükselir, babamla da kombo yapıp çayını yudumlak için sobanın yanına geri dönerdi. o soba yok mu, o soba... içine gömerdik odunu, kömürü... çok hoş yanardı kitapsız. üstünde de kazan vardı, musluğundan alırdık sıcak suyu. anam ne sevinmişti lan o banyo kazanını görünce. babam çok romantik adamdı amk, kadına aldığı tek şey banyo kazanı olmuştur şu naçiz ömründe. adamın tek zevki sırtını çiğnetmek ve kese yaptırmak olunca... yatırım yapacağı yeri de iyi biliyor tabii...
bir gün annem, bir daha geri dönmemek üzere gitti ve ben hiçbir şeyin farkına varamadım: banyo aynı banyoydu mesela, salon aynı salon, mutfak aynı mutfak... ilk gün ağlayamadım, ikinci gün ağlayamadım, üçüncü gün yine ağlayamadım... taa ki peder banyoya girip de, bana "gel de sırtımı kesele eşşek sıpası" diye bağırıncaya kadar. önce paçaları sıyırdım güzelce, çıkardım tişörtü, girdim fanilayla buhar diyarına... geçirdim elime keseyi, sürttüm babamın kıllı sırtına, ulan ben sürttükçe kir kalkıyor, ben sürttükçe kir kalkıyor ımını zikeyim. ara sıra bi ooh çekiyor peder, ara sıra da "şuralarda da kir var bak, şuralara da yap" diye talimat veriyor... işte annemin gittiğini o gün anladım ben, bir yandan pederin sırt kiriyle mücadele ederken bir yandan da nemli gözlerimle, içime akıttığım gözyaşlarımın çeteresini tutuyordum. sonra peder anladı tabii durumu, "tamam yeter" dedi, "al şunu da sırtımı köpükle"... hem ağladım, hem köpükledim sırtını rahmetlinin. sonrası da malum işte, bok gibi bir hayat: annesiz... ben, her pazar anam için ağladım yıllarca, babamın sırtını keselerken paslanmış bir banyo kazanının yanında.
yaş olmuş 14; ama annede değişen pek de bir şey yok, yine her pazar elinde keseyle banyoda nöbet beklerdi garibim. beni alırdı önce, kardeşimle devam eder, abimle arşa yükselir, babamla da kombo yapıp çayını yudumlak için sobanın yanına geri dönerdi. o soba yok mu, o soba... içine gömerdik odunu, kömürü... çok hoş yanardı kitapsız. üstünde de kazan vardı, musluğundan alırdık sıcak suyu. anam ne sevinmişti lan o banyo kazanını görünce. babam çok romantik adamdı amk, kadına aldığı tek şey banyo kazanı olmuştur şu naçiz ömründe. adamın tek zevki sırtını çiğnetmek ve kese yaptırmak olunca... yatırım yapacağı yeri de iyi biliyor tabii...
bir gün annem, bir daha geri dönmemek üzere gitti ve ben hiçbir şeyin farkına varamadım: banyo aynı banyoydu mesela, salon aynı salon, mutfak aynı mutfak... ilk gün ağlayamadım, ikinci gün ağlayamadım, üçüncü gün yine ağlayamadım... taa ki peder banyoya girip de, bana "gel de sırtımı kesele eşşek sıpası" diye bağırıncaya kadar. önce paçaları sıyırdım güzelce, çıkardım tişörtü, girdim fanilayla buhar diyarına... geçirdim elime keseyi, sürttüm babamın kıllı sırtına, ulan ben sürttükçe kir kalkıyor, ben sürttükçe kir kalkıyor ımını zikeyim. ara sıra bi ooh çekiyor peder, ara sıra da "şuralarda da kir var bak, şuralara da yap" diye talimat veriyor... işte annemin gittiğini o gün anladım ben, bir yandan pederin sırt kiriyle mücadele ederken bir yandan da nemli gözlerimle, içime akıttığım gözyaşlarımın çeteresini tutuyordum. sonra peder anladı tabii durumu, "tamam yeter" dedi, "al şunu da sırtımı köpükle"... hem ağladım, hem köpükledim sırtını rahmetlinin. sonrası da malum işte, bok gibi bir hayat: annesiz... ben, her pazar anam için ağladım yıllarca, babamın sırtını keselerken paslanmış bir banyo kazanının yanında.
güncel Önemli Başlıklar