bugün

yaz mevsiminin vazgeçilmez meyvelerinden olan, her yönüyle bünyeye faydası dokunan, adeta kristal kola gibi bağrımıza bastığımız, bizden biri olan güzelim karpuzu eve gelirken istisnasız olarak her akşam almaktan bıkmayan naif babadır. ey naif adam sözüm sana! yo yo yo..

bu baba adam asil hareketlerle mutfağa doğru yollanır. karpuz ortaya konur ve önce etrafında dans edilir. bu eski bir şaman geleneğidir fakat her ırk türk olduğu için bize göre, onlar da türktür ve bu dans da giresun'a aittir. tıpkı kolbastı'nın yunanlara değil oraya ait olduğu gerçeği gibi.. tabi bu sırada naif baba okula yeni başlayan küçük bir çocuk gibi heyecanlıdır. kalbinden gelen akustik seslere engel olamamakta ve sonucu merakla beklemektedir. eğer bu karpuz da kötü çıkarsa bir daha almayacaktır rerörörö. hep aynı hikaye, hep aynı kabak misali çıkan karpuz.

dans edildikten sonra ev ahalisi sessizliğe bürünür ve gergin bekleyiş başlar.. tabaklar, çatallar getirilir tören alanına. istiklal marşı okunduktan sonra ilk darbe indirilir karpuza ve.. evet işte o an! ağır çekimde cereyan eder her şey, naif baba her zamanki gibi umutlu, geri kalan aile bireyleri her zamanki gibi tedirgin ve umutsuz. "bu sefer kesin kıpkırmızı çıkacak" diye düşünmekten kendini alıkoyamayan baba karşısında bembeyaz ve umarsız karpuzu görür. ah..içi cız eder adamcağızın ama bir damla umut daha vardır. bir ihtimal daha var naif baba, o da karpuzun tadının güzel olması mı dersin?

karpuzun üst kısmı alınır ve sanki o acı hiç çekilmemişçesine, karpuz essahtan a kaliteymişçesine tadına bakılır. sonuç yine hüsran, yine hüsran. hüzün kaplar babanın içini, ağlamak ister ama ağlayamaz, isyan etmek ister kaderine ama yapamaz, karpuz ve karpuza dair her şey yaralar hassas ruhunu, etraftan tek kelime dahi duymak istemez. gergin ve sessiz bekleyiş devam eder.

o sırada bir çıtırtı sessizliği bozar..krispi sanar baba ama değildir. "vay amına koyim ne çok reklam izlemişim ben" der içinden. crax o zaman kesin diye işkillenecekken tam da, bahçelerinde bir karpuz ağacının filizlendiğini görürler ve yüzlerine nur gibi bir ışık saçar o fidan.. artık herkes huzurludur. en azından öyle görünür.

naif baba, sen yine de yuvana geri dön, bir daha da karpuz almaya teşebbüs etme. evde çoluk çocuk perişan. üzme bizi e mi?

sevgiler..
otoritesi sarsılan babadır. hele bir de sizin aldığınız karpuz iyi çıkarsa 2 hafta komplekse girer.
film tadında diyalog oluşturacak babadır.

*söyle rasim baba, karpuzu iyi alamayana baba derler mi? söyleyin uleaağğnn !
karpuzun iyisini anlamak icin karpuza vurunca tok bir ses cikartmasini bekleriz bir kac keere denendiginde anlasilabilir kavunun iyisi de dibi yumusaksa ordan anlasilir.
her yaz olduğu gibi bu yaz da hüzünlere gark oluyor, içten içe eriyip bitiyor lakin ısrarla karpuz almaya devam ediyor.
bir de '' aldığı karpuz kötü çıkınca söven baba '' vardır.
parasi cope gitmis bir babanin dramidir.