bugün

ayrıca buradaki bir çok şeyi 94 lülerinde yaşadığını eklemekte fayda var. bir insan üç yaşından sonra çocuk sayıldığına göre 94 lülerde çocukluklarının üç yılını 90 larda geçirmiştir. saygılar.
mahallede maç yaparken, hiç çekinmeden tişörtünü çıkarmaktır.
2000 lerde muhabbetini yapmaktır.
çılgın bediş'in her bölümünü ezbere bilmektir.
süper mario oynayıp, akşamları tusubasa izlemek ve okulda, sokakta meybuz yemek.
Hiçbir zaman parliament sinema kulubunün şahane filmlerini izleyememektir çünkü o filmler hep pazar akşamları olurdu ve ertesi gün mutlaka okul olurdu.
Daha kaliteli bir yaşamdı.Şimdiki çocuklara bakıyorumda, robot gibi yetişmekteler.bilgisayar oyunları, saçmasapan clanlar falan.Resmen asosyal olmak için yetişmekteler.Oysaki bizim çocukluğumuzda mahalle maçları yapılırdı,misket oynanırdı.Hele birde caminin bahçesinde top oynardık,cemaati kızdırır, namazlarından ederdik.Tabi akşamı hüsran,peder bey kapıda bekler'' gene ne yaptın lan eşşoleşşek!! '' diye kulak çekilmesini beklerdik.

(bkz: çok güzeldi ama)
eskiye özlem hastalığının dalaletlerindendir. psikolojide başlı başına bir araştırma konusudur. sürekli bir zamanlarda çocuk olmaktan bahsedenler başarısız bir yetişkinlik geçiriyorlar demektir. aynı zamanda büyük ölçüde bu kişiler ezik bir hayat yaşıyorlardır demektir.
özlemdir. bir türlü gidememektir o günlerden. saplanıp kalmaktır 90'lara. nostaljidir.
ne var ki o nostalji insanı hep aynı yerde saydırtır,hep endişe içinde yaşatır,hep geleceğe karşı bir tereddütlü bakış,korku,geçmişe sarılış...

en büyük zevkim nostalji yapmaktır,aynı zamanda en nefret ettiğim şey...
daha kaliteli müzik dinlemektir. çocuk da olsak güzel müzikten anlıyorduk yahu.
en güzel bir şeydir.
ps3'den bi haber acayip sıkıcı kurtulduğumuza şükürler ettiğim zaman dilimi..
kız çocukları için; saçlarını küt kestirip arkadan ince bir kuyruk bırakmak; çoğunlukla da o kuyruğu sarıya boyamaktır.
yan yatar düz kalkar. Uykuda arpa boyu yol almadığının göstergesidir.
(bkz: yılan hikayesi)
(bkz: ruhsar)
(bkz: reha muhtar)
bir alet vardi adini bilemedim simdi sanal bebek miydi yoksa ? boyle bir hayvaniniz olurdu yemini suyunu verirdiniz.saat piliyle calisirdi.
(bkz: kaygısızlar) ı hatırlamaktır. şimdi ki nesil bu diziyi görememiştir malesef.
bi de full house diye bi dizi vardı kanal d'de ana haberden önce yayınlanıyodu, işte o diziyi izlemek, hatırlamak olabilir.
kokulu not defterleri,

kokulu lahana bebekler. ama lahana kokmuyordu, güzel bir şey kokuyordu.
(bkz: coco jamboo eşliğinde dans etmiş nesil)
beter böcekle o efsane şarkıyı dillendirmek.
güzel bir duygudur. hatırladıkça 'ah ulan ahh!!' nidaları yükselir.

90 larda çocuk olmak; yatsı ezanına kadar deliler gibi sokaklarda koşturmaktır.

90 larda çocuk olmak; yatsı ezanı okununca annenin camdan 'ahhhhhhhhmmmmmeeeeettt geç oldu artık eve gel' demesidir.

90 larda çocuk olmak; erik ve dut ağacına tırmanıp ceplerini ağzına kadar doldurmaktır.**

90 larda çocuk olmak; bekçinin seni ağaçda farkedip 'inin lan aşağıya eşşek sıpaları' dedikten sonra arkana bakmadan çılgınlar gibi kaçmaktır.

90 larda çocuk olmak; commodore 64'ü olan komşu oğlunu kıskanmaktır.

90 larda çocuk olmak; ilk alınan atari'ye 'uzaydan geldin yorulmuşsundur. geç otur şöyle dinlen' gözüyle bakmaktır.

90 larda çocuk olmak; abiye alınan gameboy'a kıskançlıkla yaklaşıp 'seni bozacam nihahhahahahha' nidasıyla tuşlarına abanmaktır.

90 larda çocuk olmak; fenerbahçe-galatsaray derbisinde üç gol atıp ve hat-trick yapan atkinson'a bildiğin en etkili küfürü savurmaktır.*

90 larda çocuk olmak; yerden yüksek oyanayabilecek kadar yükseklik bulmaktır.

90 larda çocuk olmak; kandillerde ya mum ya para diyebilmektir.

90 larda çocuk olmak; mahelle maçlarını halı saha yerine toprak sahada çamura bulanarak yapmaktır.

90 larda çocuk olmak; okuldan kaçıp internete gitmek yerine, kültürpark'a gidip yunuslara binmektir.

90 larda çocuk olmak; babanın aldığı panasonic telefona hayretler içinde bakmaktır.

90 larda çocuk olmak; galatasaray'ı tutup hagi'yle coşmaktır.

90 larda çocuk olmak; bizimkiler, kaygısızlar, süper baba gibi dizileri bayılarak izlemektir.

ve son olarak

90 larda çocuk olmak; bir daha çocuk olamayacağının farkına varmaktır.

90 larda çocuk olmak; harbiden çocuk olmaktır lan!
" yalan rüzgarı " ve " hayat ağacı " izleyen anneye " kanalı değiştirir misin anne? " diye söylenmektir.
sanal bebekle tanışmak.
heidi izlemek.