bugün

türkcell süper ligindeki takımların son 5 yılda yabancı tarnsferleri için harcayarak yaptığı olaydır.

birçoğu gereksiz olan yabancı transferlerdir.

yazık günah... milli servet nihayetinde...
real madrid'in bu sene transfere harcadığı 200 (şimdilik) milyon euro ile karşılaştırılınca komik bir sonuç çıkıyor ortaya. bunun yanında bu 310 milyon $'ın %70 * civarı ise 4 büyük takımın ödediği para olduğu düşünülürse, süper(!) lig takımlarımızın ne kadar düşük bütçelerle ayakta kalmaya çalıştığı rahatlıkla görülebilir.
birçok yönden ele alınabilecek istatistiki veri...
yamulmuyorsam bu rakamın %65'ine yakını büyük kulüpler tarafından harcanmış...
son 5 yılda yapılan büyük(!) transferlere bakalım;
mateja kezman : fayda sağlanamadı. psg'de kiralık.
tomas zapotocny : bonservisine 4.5 milyon euro verildi. baştan savılmaya çalışılıyor.
maldonado: kokoreççilik mesleğini öğrenip memleketi şili'ye kokoreççi açmaya gitti. lisansını almadı.
daniel gonzales guiza : milyonlarca fenerli patlamasını bekliyor, hala tık yok.
cassio de souza soares lincoln : kafasına göre takıldı, klip falan çekti.
marcelinho : hertha berlin'de ne oynadıysa onunla bir devre idare edip çekti gitti.
tobias linderoth : kamyon çarptı galiba.
nicolas anelka : hepi topu 3 maç oynadı, giderken belki zarar ettirmedi ama karı da olmadı.
gordon şındılfılt : adını öğrenemeden kovalandı. havaalanlarına adam koymuşlar türkiye'ye girmesin diye.
marcelo carrusca : saçını kestirmediği için kovuldu.

şimdilik bu kadarı ile yetinelim. kimisine büyük paralar ödendi, kimisi yok pahasına alındı belki. çok değil birkaç yıllık transfer enkazı...
isabet oranı "0" a yakın.
burada önemli olan ikinci kriter de futbolcu ihracatı . nicolas anelka dışında ciddi bir para kazandıran olmadı henüz. gelenler idare ettiler, ribery, lugano gibiler kaçtı, ya da enkaz halinde geri döndüler.
daha bu listeye higuain ve josico'yu dahil etmemişiz mesela.
yabancı antrenörlerden (bosque, tigana, skibbe, aragones) bahsetmedik...

isabet oranı bu kadar düşük, son 5 yıldaki uluslararası başarının sadece fenerbahçe'nin şl çeyrek finali olduğu, futbolcu ihracatının, harcanan paranın onda birini bulmadığı bir ortamda şapkayı koyup düşünmenin vakti gelmiş de geçiyordur...
bjk fb ve gs nin tek basina ustlendigi transfer rakamidir. sokaga atilan parada ulkemin vergileri de yer almaktadir.
Ülkemizin yabancı hayranlığının futbol başlığı altındaki yansımasıdır. Bu artık yıkılamaz bir meta olmuştur.
Bizim memlekette cebine para koyup bir hayat kadınıyla birlikte olmaya giderken rus olsun istenir. Tatil planları yapılırken Polonyolı tursitler alanyada çokmuş oraya gidelim önerileri getirilir, Portakalın arjantini, ayakkabının italyanı, hatta soğuk havanın bile Sibiryadan geleni makbuldur.

Bu bağlamda kulüp yöneticileri de, taraftarlarda Türk olmanın gereklerini yerine getirirken kesenin ağzını açarlar elbet.
bu paranin harcandigi yabanci oyunculari uretim girdisi gibi dusunmek gerek. yabanci transfer edilmese, ne kadar kombine bilet satilir? ne kadar insan maclari televizyondan izler? turk takimlari avrupa maclarinda ne kadar basarili olup gelir elde eder? degil mi?
maldonado , josico , barosso , gordon .... ne vermiştir türk futboluna düşünmek gerekir.
burada gözlerin görmesi, insanların fark etmesi gereken gerçek harcanan paranın miktarı değil, bu paranın geri dönüşünün, faydalı oluşunun ve isabet oranının ne durumda olduğudur...
elbette takımlar para harcayacaklar, milyarlarca dolarlık bir pazarda var olabilmek kolay değil.
lakin aklıma şöyle sorular geliyor;
soru: son 5 yılda büyük takımlarda altyapıdan yetişerek sezon içinde kaydadeğer süreler almış oyuncular var mı?
cevap: fenerbahçe'de semih şentürk ve volkan babacan
beşiktaş'ta serdar özkan
galatasaray'da arda turan , sabri sarıoğlu , mehmet güven , aydın yılmaz
trabzonspor'da barış memiş

ilk etapta bunlar geliverdi aklıma, öyle 3-5 maç oynayanları, sezon boyu kenarda oturanları dahil etmedik elbette. ve bu isimler içinde semih şentürk, arda turan ve biraz da serdar özkan dışında etkili olan birisi var mı?

soru: büyük takımların kaptanları kimdir?

cevap: Fenerbahçe: alex de souza
beşiktaş: matias emilio delgado
galatasaray: arda turan -o da bu sene oldu gecen seneki kaptanlık kaosu akıllarda-
trabzonspor: egemen korkmaz
önceleri kaptanlar takımları ile özdeşleşirdi. ziya şengül, hakan şükür, metin oktay, oğuz çetin, hami mandıralı, ogün temizkanoğlu...
şimdilerde takımı ile özdeşleşmiş isimler bile yok kadrolarda...
nerede bu oyuncular? herbiri yaşanan futbolcu kıyımına kurban gitmiş...

inter'de kaptan javier zanetti , milan'da paolo maldini * barcelona'da charles puyol real madrid'de raul gonzales manchester'da ryan giggs chelsea'de john terry iken türkiye'de kaptan yapacak adam bulmakta güçlük çekiliyor...

itiraf edelim, iyi bir futbolcu izleme * sistemimiz yok, altyapılarımız çoküntü içinde, uluslar arası başarı yok denecek kadar az, takımları ile özdeşleşen, kaptanlık vasfı taşıyacak oyuncu sayısı yok denecek kadar az iken nasıl pembe tablolar çizebiliriz...
evet eskiye oranla ilerledik ama hala potansiyelimizin bir çoğunu kullanabilmiş değiliz...
daha çok çalışmamız gerekiyor anne, çoook...

ekleme: isimler konusunda detaylı bir araştırma yapmadım, eksik kalan, hata yaptığım noktalar olabilir, uyarınız lütfen...