bugün

Üniversiteler türbanı tartışıyor programından çıkan sonuçlar:

1)Gençliğe tartışma kavramı öğretilememiş. Koskoca adamlara illa bir çoban lazımmış.
2)Türkiye türban konusuyla beraber açıkça kaosa sürükleniyor, bir müsebbibi olsa gerek.
3)Türbanlı insanlar artık biz şeriatçıyız diyecek kadar yüz bulmuşlar, aferin onlara yüz veren herkese. Bize bırakılan mirasa çok iyi sahip çıkmışlar, bravo.
4)Laiklik anlatılamamış, hatta tam tersini anlatmışlar bazı insanlara.
5)Akp hala kuru laf ve beyin yıkama politikasında. Ve hala uyumak yanlısı insanlar var. Fakat esas olanın din veya özgürlük olduğunu anlayamayacak haldeler. Bu konuda en güzel şeyleri de erol manisalı söylerken, halkın ve özellikle gençliğin birbirine düşürüldüğünü çok güzel anlatmıştır.
6)Dini alet ederek insanlara nası tuzak kurulabileceğini göstermiştir. Ve bunu en güzel icra eden de emperyalistlerdir.
7)Eğer üniversiteye türban girerse öğrencilerin içinde olaylar çıkacağı da denenmiş ve görülmüştür. Adeta bir piyes oynanmıştır hatta. Bu kadar üniversitelinini bir araya geldiği vakit ortaya çıkan bu tablodan da sonuçlar çıkarmak zor olmasa gerek.
8)Emre aköz'ün tartışma üslubu kesinlikle sorunlu.
türkiyenin yavas yavas dis güclerden bir güzel bölünmeye itildigini gösteren programm. biz hala türbandir odur budur diye tartisiyoruz asil düsmani görmüyoruz görmememizi sagliyorlar.

(bkz: uyan türkiye) *
chp milletvekili akp milletvekiline hangi islam ülkesinde demokrasi var diye sorunca akp milletvekili türkiye diye cevap verdigi programdir ayrica.

Türkiye biz fark etmeden islam ülkesimi oldu?
mehmet ali birand: peki türbanın bağlanıs biçimindeki çözümler hakkında ne düşünüyorsunuz.
türbanlı kız(!): tamamen gericilik.
m: o zaman siz akp'yi gerici olarak görüyorsunuz.
(tkp ve atatürkçü düşünce derneği tarafından yükselen alkıslar)
t: hayır tabiki de. *

daha ne olduklarından, nereye gittiklerinden haberi olmayan insanların özgürlük kavgaları.
son bölümünde öğrencileri tartışma ortamına fena halde çekmiş programdır.
konu olarak türbanı seçmiştir. yapay gündem yani. konuşulacak onca sorun varken gitti türbana takılıp kaldı.
biz üniversite öğrencilerinin üzerinden siyaset yapmaktan bıkmadılar. bizim böyle bir derdimiz yok ki hala bizimle uğraşıyorlar. o kadar müslümansan gideceksin ırak'ta ölen onca müslümanın hesabını soracaksın. bize ırak konusunu açacaksın. komşularımızın sömürülme ve birileri tarafından adam edilme sorunsalını açacaksın.
eğitim sistemi nereye gidiyor. bu kalite neden durmadan düşüyor. insanımız eğitilmesi gerekirken neden durmadan cahilleşiyor. bunu tartışın sevgili büyükler. gidip sadece egolarınız için siyasi çıkarlarınız için bizim gibi öğrenciler üzerinden siyaset yapmaktan vazgeçin artık.
orada son bölümde konuklardan biri kalkıp dedi ki siz bu tuzağa düştünüz kullanılmak isteniyorsunuz.
evet aynen öyle. bizi kullanıyorlar. durmadan saçma gündemlerin içine çekip asıl sorunlardan uzaklaştırıp duyarsız hissiz bir gençlik haline getiriyorlar. bir tane genç de çıkıp bizim gündemimiz bu değil bizim sorunumuz bu değil kesin artık şu saçmalıkları diyemedi. yazıktır günahtır. yeter oynadınız artık şu ülkenin gençliğiyle.
yayınlanan son program mehmet ali birand' ın yanlı davrandığı program olmuştur.*türbanlı kızlarımıza mikrafon en az 5er kez gitmişken bi kaç sıra arkada oturan bizlere söz verilmemiştir. ama şeriatçıların kendi kendilerine ayarın allahını verdikleri program olmuştur. çıkışı daha da şenliklidir.
orda bulunan türbanlı kızların ortak noktası ise nedense son sınıfta türban yüzünden okulu bırakmalarıdır. tabi üniversite son sınıf öğrencisinin okulu bırakması ayrı bir konudur.
önde oturan kanada' da okumuş kızmız ise her mikrofonu eline aldığında ** ben kanada' dayken diye söze başlamıştır.
şeriat mahkemelerini kuracak olan kişi ise çıkışta necla arat' dan özür dilemiş ve birdan bira ortadan kaybolmuştur.
akp' li vekilin"başını örtemk isteyen de istemeyende bizim güvencemiz altındadır"sözünden sonra ya sivas' ta, kahramanmaraş' ta, malatya' da öldürülenler, gazeteciler onlar kimin güvencesi altındaydı sorusu ise cevapsız kalmıştır.
ağzında sakız, gündemi takip etmeyen, laubali, sinema izlemeye gidelim derken yanlışlıkla kendilerini tartışmanın içinde bulmuş öğrencilerin ya da öğrencilikleri paraya bağlı olan çocukların bulunduğu programdır.izliyorum.izlerken de kendimi gülmekten bir o kadar da üzülmekten alamıyorum.konuşanlar sanki tartışmak için değil de alkış almak için konuşuyormuş gibi geliyor bana.

misal;
bir öğrenci ayağa kalkar ağzında sakız, baba parasıyla okuduğu belli olan zeka seviyesi moron seviyesinde ve önünde bulunan türbanlı öğrencilere ''atatürk olmasaydı siz de olmazdınız'' der.lafa bak be of ne laf yapıştırdı.cuk diye oturdu helal alkışş.hadi alkışlayalım.zaten etraf şak şakçı dolu elleri havada hazır beklemektedir.ve bu ayağa kalkan kızımız da kendisini bişey yapmış zannederek oturur.sakız çiğnemeye devam eder...
(bkz: komedi programları)
(bkz: rating amacıyla uzatılan diziler)
insan sesinden çok alkış sesi duyulan program.
bugün abdurrahman dilipak'a olan saygımı biraz daha arttıran program olmuştur. müslümanın böylesi baş üstüne dedirtmiştir. yine özgür-der üyeleri de kendisine solcuyum diyen bir çok insandan daha solda sayılabilecek bir tavır göstererek takdirleri kazanmıştır. yalnız ödp'li grubun islamcıların gerçekten de maraş, çorum, sivas katliamında oynadıkları rolü ve 70 lerde devrimcilere karşı abd maşası olarak kullanıldıklarını her hatırlatmasında savunma hattına geçmelerini anlamadım. kimse orada "özgür-der üyeleri böyle yaptı" demedi ki, islamcıların büyük kısmının böyle bir rol üstlendiğini söyledi ki bu da doğru.

en önemlisi ise ümit cihan tarho'nun annesini tv karşısında bile ayağa kalkıp alkışlamak lazım geliyordu. acıya rağmen, özgürlükleri savunmayı gösterdi hiç acı yaşamayan, ağzında sakızla sokak kabadayısı gibi konuşan (konuşmak için konuşan) hanım kızımıza. o anladı mı bilmem ama benim tv karşısında gözlerim doldu.

edit: eksileyenler hangi kısma eksi veriyor anlamadım. abdurrahman dilipak ve özgür-der benim bildiğim kemalist cenahın alayından daha çok anti-emperyalist eylem ve etkinliklere katılıyor. söylemleri de daha özgürlükçü. o zaman bu kısımda sorun olmamalı. eksi verenler hoş verdi sefa verdi.

ümit cihan tarho'nun annesi bu programda "erdem nedir"i cevapladı zaten. buna da eksi verenler hoş verdi sefa verdi.

sakızlı, sokak kabadayısı hanım kızımızı ben yine iyi yansıtmaya çalıştım. az yazdım. eksiler buna geldiyse haklıdır. diyecek bir şey yok.

ayrıca (bkz: abdurrahman dilipak/#3006912)
abdurrahman dilipak gibi insani insan yerine koymayan bir adami konuk edip, üniversitelileri tartistiriyoruz altinda hicte universiteli olmayan insanlari konuk eden program.

asil konuya amerikan empreyalizimine geldiginde akp hükümetine laf gelince 1 dakkikayi dolduran mehmet ali birandin sundugu program.
Kediyle köğeği kapıştırıp sonunda " efendim bunlar aslında burdan çıkınca kol kola geziyorlar, korkmayın" diyen m.ali birand yapımı.
görülen o ki tam bir saçmalık halini almış programdır. neymiş ; zaman doldu lütfen son sözler , ya be adam zaten ne konuşuldu ; biri a diyor b demeden tam bitti diyor, böyle tartışma olur mu ya ! kimse kimseyi dinlemiyor, dilipak denen şahıs garip bir şekilde ülke insanını ve kendini atatürkçü olarak ifade eden insanları cahillikle suçluyor bunu '' siz daha kemalist deyimini bilmiyorsunuz '' diye yapıyor ve daha neler, bir bunu üstüne iyi bir tartışma oldu deniyor.

iki haftadır aynı türbanlılar aynı söylemler , başka konuk olmuyor mu kardeşim bu programda? işi menfaate dökmüş onlarca şahıs yıllaca biriktirdikleri kinleri kusmaya geliyor ve bunun adına tartışma deniyor, her hafta eller yukarda , birbirine kinle bakan gençler ve onların karşısında ne diyeceklerini şaşıran öğretim görevlileri.

iki cümle kurmaktan aciz şahıslar kendi düşüncelerini anlatmaya çalışırken ooooooo, yeeeeeee, evettttttt'' gibi tahrik edici sözcükler kullanan şahısların arasında ezilip gidiyor.

HERKES BiRŞEYLER ANLATMAK iSTiYOR AMA NEDENSE DiNLEMEK iSTEYEN YOK HEMEN BiR KARALAMA.TÜRBANLI ŞAHISLAR GARiP BiR ŞEKiLDE KENDiLERiNiN YILLARDIR iNSAN YERiNE KONULMADIKLARINI ANLATMAYA ÇALIŞIRKEN O KADAR FAZLA ÇELiŞKiYE DÜŞÜYORLAR Ki BU DURUM ASLINDA TÜRBAN MESLESiNi AÇIKLAMAYA YETMEKTEDiR.

KAMU ALANINDA DA TÜRBAN iSTEYENLER BUNU NASIL TANIMLADIKLARINI BiLMEDEN O KADAR YAPMACIK KONUŞUYORLAR Ki ASLINDA ONLARDAN BEKLENEN TÜM SAMiMiYET ORTADAN KALKIYOR , iŞTE BU ÖLÇEKTE ORTAYA ÇIKAN SONUÇTA BELLi BU DÜŞÜNCEYE SAHiP iNSANLARIN GERÇEKTEN TAM BiR LAiKLiK KARŞITI OLDUĞU VE ŞERiATi GETiRMEK iSTEMELERiDiR. ACIAYARAK BAKTIĞIM DiĞER KONU iSE KENDiLERiNi 2. SINIF iNSAN OLMAKTAN KURTARAN ATA YA KARŞI ALDIKLARI GARiP TAVIRDIR. SANKi OSMANLIYI DIŞ ÜLKELERiN KUCAĞINA OTURTAN VE MASKARA HALiNE GATiREN ATAYMIŞ GiBi VE DiYORUM BUNLARA YAZIKLAR OLSUN iSZLERE YAZIKLAR!

DiLiPAK ŞAHSI HiLAFETiN NE ZAMAN KALDIRILDIĞINDAN HABERSiZ GALiBA , ELBETTE CUMHURiYET KURULURKEN SRAIKLI ADAMLAR OLACAK O ZAMAN HiLAFET CARDI ÇÜNKÜ, ÖYLE AŞAĞILANIYORUZ Ki FARKINDA DEĞiLiZ , ARTIK BiR GERÇEK VAR BU iNSANBLAR YAKINDA ŞERiAT NARALARI ATMAYA BAŞLAYACAK VE BiZ BUNLARA BiRŞEY YAPAMAYACAĞIZ, ZAMAN ÇOK GEÇ OLMADAN ARTIK MÜDAHALE EDiLMESi GEREKMEKTEDiR.
cumhuriyet kadınları derneği başkanının sırf insanları kışkırtmak amaçlı programın sonunda en büyük sevgili atatürk'ün sevgililer gününü kutluyorum gibisinden bir konuşma yaptığı program. insanları kışkırtmak amaçlı çünkü en büyük sevgili diye hz. muhammed'e denilir atatürk için de birçok övgü sözleri varken bilinçli olarak bu sözü söylemesinin başka bir anlamı yoktur. illaki bir şey mi demek istiyorsun her iki mustafamızın da sevgililer günü kutlu olsun de geç. hee onlardan birisini sevip diğerini sevmiyorsa o zaman o kadını bu mevkilere getirenler utansın. ayrıca koca stüdyoda ılımlı tek kişi bile olmaz mı acaba. konuşanlar ya şeriatçı ya komunist. türkiye bunlardan ibaret de biz mi yanlış biliyoruz.
üniversite gençlerinin toplanıp birbirlerine sürekli laf attıkları program. Gariptir sözde bir soruna çözüm bulmaya çalışıyorlar ama velakin çözüm üretmekten çok sen haklısın ben haklıyım kavgasına giriştiklerinde bir arpa boyu yol alamıyolar. aklımada burada ilim cehalet alır eşşeklik baki kalır atasözünü getirmeden edemiyorum. Aslında bu program "üniversiteli" bile olsa zıt görüşlü insanların birbirlerini dinlemeye bile tahammül edemdiklerini gösteriyor birazda. Hep beraber orda tartışıp soruna çözüm bulacaklarına gelen konuğa yada kendisi gibi düşünmeyen insanlara saldırıyorlar hatta utanmasalar kavga çıkaracaklar. Arada bir de konuyla alakası olmayanlar konuşuyor yok efendim neymiş "ben ödp li arkadaşa cevap vermek istiyorum"muş. ya kardeşim orda senin mevzun ne sen ne diyorsun. Bir de boku amerika ya atanlar var. Konuklardan biriside söylemişti "bu bizim kendi iç sorunumuz" ki buna şiddetle katılıyorum fakat bunu anlamayıp yada anlamak istemeyip sürekli bunları vurgulayan arkadaşlarında sanırım amaçları farklıydı. Kısacası olayı iyice çığrından çıkaran, ne öğrencilerin ne konukların birbirlerini kulaklarını tıkarcasına konuştukları, saygılı ve uzlaşmacı tavırdan yoksun, seviyesi gayet düşük ve tamamen gençler kapışsın reytingleri toplayalım güdüsüyle hazırlanmış televizyon şovu.
üniversite gençliğinin halini görmemizi sağlamış program. önüne gelen amerikaya sallıyor ama üstlerine baksanız ayakkabısından külotuna kadar amerika malları kullanıyorlar. bir de 5 tane slogan ezberlemişler o kadar başka bir şey yok.
kendimi bildim bileli varolan mehmet ali birand ın tv programı.
an itibariyle kanal d de yayınlanan ve üniversiteli kardeşlerimizin islami kurumları topa tuttuğu program.
türban tartışmasından çok ekmek yiyen program. bu geceki programda en aklı başında olan, maltepe üniversitesi rektörü gerçekten çok güzel konuşmuştur. ama tartışma adı üstünde 2 taraf ile yapılır ve mehmet ali birand, o kadar akademisyenin karşına getire getire zaman gazetesinden bir yazar getirmiştir.
mesele o haklı bu haklı değil de zaman gazetesi yazarını kim ciddiye alacak allah aşkına? oraya bilgili bir akademisyen veya yazar gelse, o da kendini güzel güzel anlatsa daha iyi değil mi?
ayrıca maltepe rektörü'nün konuşmasının ardından türbanlı kızlar salonu terketmiştir, yanlarındaki erkeklerin nefret dolu el kol hareketleri ile diğer insanlara tehditvarı hareketler yapması da, oturan çocukların yuhlaması da hoş değildi. ayrıca rektör gözleri dola dola konuşurken, gerçekten salonu terkettirecek birşey de söylememiştir.
üniversite gençliğinin koyun olmaması, her türlü eleştirinin özgürce yapılabildiği kurumlar olması; bu özgürlükçü ortama müsade etmeyen; dinsel dogmalar, kurum ve kuruluşları da eleştirilebilmesinin umud edildiği program.
hala * bir konunun tartışıldığı program. süreç kaçınılmaz. eğer süreci tersine çevirmek istiyorsanız rejime karşı çıkmalısınız. yoksa "sezar'ın hakkı sezar'a " demekten başka bir şansınız kalmaz. **
21.02.2008'deki programında üniversite gençliğinin ya da tüm üniversitelere demeyelim maltepe üniversitesi'ndeki gençlerin ne kadar boş olduğunu gösteren program, programın son bir saatini izlememe rağmen bu süre içinde konuşanların çoğu tarflı ve mantıksız konuştu, kendi haklarını öne çıkarırken başkalarının haklarını görmezden geldiler, hele bir kız vardı ki geçen günlerde bir psikopatın kızlara kezzap atmasının sebebini türbanlı insanlara bağlaması ve de bunları onların hakkettiğini söylemesi çok saçmaydı zaten akıl hastası biri bunu herhangi birine de yapabilirdi ayrıca maltepe üniversitesi rektörünün de verdiği örnekler bir profesöre göre çok yetersiz ve sıradandı sadece insanların gereksiz yere korkutularak bazı şeylere inandırılması konusunda söylediği mantıklıydı ama aynı kişi kendi üniversitesindeki bir sürü öğrencinin de boş seylerle doldurulduğunun farkında değildi,yani programda gördüğüm durum içler acısıydı ayrıca mehmet ali birand aynı kanalda olan abbas güçlü ile genç bakışdaki tartışma ortamını yönetemiyor bazılarının doğrudan başkalarına hakaret edebilmesine izin veriyor.
an itibariyle yayınlanan bölümünde mikrofonu alan gençlerden bonus olanının, bir uuser olduğunu düşünmekteyim:

(bkz: ben de boxerımla gelirim o zaman)
(bkz: ben de kendimi öyle rahat hissediyorum)
mehmet ali birand'in kimseyi konusturmadigi devamli söz kestigi, birseylere müdahale ettigi programdir. abbas guclu'yle genc bakis'i aratmaktadir.
bu gibi saçma sapan tartışmalarla nreye gideceğini merek ettğim programdır.

fazla değil beş dakika baktım ve gördüğüm hakkında fikir yürütmeme yetti. bir kaç kendini üniversiteli olarak gören şahısların birbiri hakkında yaptığı eleştirileri şak şak lamaktan öteye gidemediği program ...popstardan daha ileri seviyede olduğunu düşünmüyorum.
taraflı ve saçma programlardan birisi.
zaten tartışma programlarının %80 i böyledir. herkesin fikri, düşüncesi ve hayat görüşü bellidir, bunu kolay kolay değiştiremezsiniz.sadece gereksiz bağrışmalar , söz kesmeler ve boğaz ağrıları kalır geriye...
32.gün de bu programların önde gidenlerinden.