bugün
- 23 kasım 2024 kayserispor fenerbahçe maçı29
- akp belediyesinin 85 milyon liraya konser vermesi21
- babasız kızı hamile bırakıp kaçmak12
- kar yağması18
- levhi mahfuza erişmek mümkün müdür9
- geceye bir şarkı bırak12
- eski sevgiliyi özlemek17
- yazarlara gelen son mesaj10
- aleyna tilki'nin verdiği göğüs frikiği11
- nervio abla43
- larisalisa öldü mü19
- 23 kasım 2024 bodrumspor galatasaray maçı16
- 23 kasım 2024 bodrumspor'un verilmeyen penaltısı10
- yavuz sultan selim39
- larisalisa19
- uludağ'ın kaderi24
- her türk kadınına 100 türk erkeğinin yürümesi16
- pornocu orospuların yarra yerken gözünü bereltmesi8
- acildeyken sözlüğe girmek10
- gozlerinmeyhanesi v622
- anın görüntüsü15
- hayatında aksiyon arayan yazarlara öneriler9
- jaguar'ın yeni logosu9
- amerika'nın icat ettiği bir şey söyleyin15
- rakının berbat bir içki olması38
- karınız için sözlüğü bırakır mısınız16
- en etkili içki hangisi20
- utopyalarkralicesi24
- üstteki yazar hakkında fikrini söyle9
- çocukluk travmaları18
- true'nun ölmesi14
- wolverine gibi tırnakları olan kız10
- galerinizde bulunan en saçma fotoğraf15
- kürdüm 5000 yıllık tarihim var var mı diyeceğin21
- gecenin şarkısı13
- rusya nükleer güç kullanılır mı sorusu18
- etek giyersen tecavüzü hakedersin13
- mutluluğun formulü8
- doritoslu çiğ köfte11
- güzel erkek isimleri18
- homofobik yazarlar birliği10
- sözlük yazarlarının yapmayı en çok istediği meslek21
- hayatı seviyorum eylemleri21
- sözlük yazarlarının favori haber kanalı8
- true ile utopyalarkralicesi11
- gozlerinmeyhanesi'nın vefat etmesi23
- profilinizden karakter analiz ediyorum toplanın12
- sözlükte birbirine yakıştırdığınız yazarlar11
- sözlükteki ruh hastaları14
- true neden evlenemiyor9
bir fenerbahçeli olarak asla unutamayağım maç.ligin bitimine 6 hafta kalmıştır.fenerbahçe maçı kesinlikle kazanmalıdır aksi taktirde zirve yarışında geride kalacaktır.ne olduğunu anlamadan fenerbahce 3-0 yenik duruma düşmüştür.ilk yarı böyle biter.bazı taraftarlar ikinci yarının başlamasını beklemeden stadı terkederker.oysa maç 60.dakikada başlayacaktır.önce revivo daha sonra rapaicin golleri geliyor,ardından tribünlerden gaz verici bir tezahürat kopuyordu.!!!bizler inandik siz de inanin!!!! daha sonra sahneye uche çıkıyor,aynı sahneyi rapaiç kapatıyordu *
fenerbahçe seyircisinin, neden en büyük seyirci olduğunu birkez daha kanıtladığı maçtır.
bu maçın öncesinde sefa adlı şahsiyet nezarete alınmıştır, ve bundan habersiz gençler* eğlenmek, bağırmak, çağırmak ve de stres atmak için maraton tribününde yerlerini almışlardır. fakat maç başlar başlamaz her türlü tezahürat ve destek girişimi tribün magandaları*tarafından engellenmektedir. yanıbaşımızda, ellerindeki davulu çalıp seyirciyi gaza getirmeye çalışan abileri, tribünün öbür ucundan gelen bir kaç dallama tehdit ve güç kullanarak susturmuşlardır. kırk yılın başında, o kadar parayı denkleştirip bir maça gitmişiz, bağıramıyoruz, üstüne de üç tane de gol yiyince, verdiğimiz paraya mı yansak, avuçlarımızdan kayıp giden şampiyonluğa mı yansak bilememekteydik. çaresizce antep'in güzel futbolunu alkışlamak düşmüştü bize. ama birçoğumuzun içinde bir umut ışığı vardı. "belki" diyorduk. "belkii eskiden olduğu gibi....". bazıları da biletleri yırtıp çoktan evlerinin yolunu tutmuşlardı.
ikinci devrenin başlamasına yakın, karşı taraftan* gelen bizler inandık siz de inanın sesleri kısa zamanda tüm stadda yankılanıyordu. 63. dakikadan itibaren başlayan gol fırtınası rapaic'in muhteşem aşırtmasıyla son bulduğunda ortalıkta ne sağlam bir davul kalmıştı ne de büyük fenerbahçe seyircisini susturmaya çalışan birkaç densiz...
tabeladaki 4-3 sayılarını görüp de gözyaşlarını tutabilene bravo.
bu tarihi maçın ardından aklıma islam çupi'nin 4 mayıs 1989 tarihli yazısından bir bölüm geliyor:
fenerbahçe yenilmez... bu forma ile dalga geçilmez!
bu maçın öncesinde sefa adlı şahsiyet nezarete alınmıştır, ve bundan habersiz gençler* eğlenmek, bağırmak, çağırmak ve de stres atmak için maraton tribününde yerlerini almışlardır. fakat maç başlar başlamaz her türlü tezahürat ve destek girişimi tribün magandaları*tarafından engellenmektedir. yanıbaşımızda, ellerindeki davulu çalıp seyirciyi gaza getirmeye çalışan abileri, tribünün öbür ucundan gelen bir kaç dallama tehdit ve güç kullanarak susturmuşlardır. kırk yılın başında, o kadar parayı denkleştirip bir maça gitmişiz, bağıramıyoruz, üstüne de üç tane de gol yiyince, verdiğimiz paraya mı yansak, avuçlarımızdan kayıp giden şampiyonluğa mı yansak bilememekteydik. çaresizce antep'in güzel futbolunu alkışlamak düşmüştü bize. ama birçoğumuzun içinde bir umut ışığı vardı. "belki" diyorduk. "belkii eskiden olduğu gibi....". bazıları da biletleri yırtıp çoktan evlerinin yolunu tutmuşlardı.
ikinci devrenin başlamasına yakın, karşı taraftan* gelen bizler inandık siz de inanın sesleri kısa zamanda tüm stadda yankılanıyordu. 63. dakikadan itibaren başlayan gol fırtınası rapaic'in muhteşem aşırtmasıyla son bulduğunda ortalıkta ne sağlam bir davul kalmıştı ne de büyük fenerbahçe seyircisini susturmaya çalışan birkaç densiz...
tabeladaki 4-3 sayılarını görüp de gözyaşlarını tutabilene bravo.
bu tarihi maçın ardından aklıma islam çupi'nin 4 mayıs 1989 tarihli yazısından bir bölüm geliyor:
fenerbahçe yenilmez... bu forma ile dalga geçilmez!
ağlamak istiyorum...inandık size bu sene tezahüratıyla 4-3 e getirilen unutulmaz maç...
gercektende o sene cok büyük bir inaç vardı hem takımda hem de seyircide...
gercektende o sene cok büyük bir inaç vardı hem takımda hem de seyircide...
(bkz: rapaiç attı 4 oldu)
devre arasında aziz yıldırım'ın gaziantep soyunma odasına girmesi sonucu 4-3 biten maç. (3-4 biten beşiktaş maçında da kendisi beşiktaş soyunma odasına girdiğinden dolayı benzer bir skor oluşmuştur.)
(bkz: kadikoy panteri)
(bkz: kadikoy panteri)
fenerbahçenin şampiyonluğun kilidini açtığı maçtır.
bu şampiyonluk sayesinde gelecek sezon şampiyonlar liginde ülkemizi temsil etme hakkı kazanan fenerbahçe, elde edeceği 0* puanla tarihe geçecektir.
bu şampiyonluk sayesinde gelecek sezon şampiyonlar liginde ülkemizi temsil etme hakkı kazanan fenerbahçe, elde edeceği 0* puanla tarihe geçecektir.
satilmis diyenler icin bir ornegi daha olan mac.
(bkz: 3 mayis 1989 galatasaray fenerbahce maci)
(bkz: 3 mayis 1989 galatasaray fenerbahce maci)
4. golü spiker tv'den şöyle aktarmıştır:
(sesi kısılmış bir şekilde) Rapppaiiiç Rappaaaiç birer birer sıyrılıyor rakiplerinden rappaaaiç geçecek mi? Rapaaaiç aşırtma bir vuruuuuş vee goooooooooooooooooooooooool...
Rapppaaaiç atıyor 4 oluyoor, Fenerbahçe üç sıfırlık yenilgiden 4-3 lük galibiyete ulaşıyor Rappaaaiç Raapppaaiç...
(sesi kısılmış bir şekilde) Rapppaiiiç Rappaaaiç birer birer sıyrılıyor rakiplerinden rappaaaiç geçecek mi? Rapaaaiç aşırtma bir vuruuuuş vee goooooooooooooooooooooooool...
Rapppaaaiç atıyor 4 oluyoor, Fenerbahçe üç sıfırlık yenilgiden 4-3 lük galibiyete ulaşıyor Rappaaaiç Raapppaaiç...
satılmış diyenlerin ivedilikle ı.q larını ölçtürmesi gerekmektedir. çünkü o gün stadda olan ben son dakika da gaziantepspor'un kullandığı korner atışı sırasında daha sonra fenerbahçe forması giyecek olan hakan bayraktarın* şimdi bik bik öterek "satılmış maç ülen bu ehi ehi" diye zırvalayan zavallı güruh eminim ki pozisyonun yaşandığı o an anda "la a.... godum dakımına bah hele, dobu cızgıdan cıkardı" diye elleri pipilerinde tepiniyorlardı.
(bkz: pipi gibi tepinmek)
(bkz: pipi gibi tepinmek)
fenerbahçemiz'in destan yazdığı tarihi maç, ne mutlu ki tribünde yaşadım bu maçı, heyecanı, coşkuyu. böyle bir destan daha yaşatmıştır fenerbahçe bize. onun için de,
(bkz: 3 mayıs 1989 galatasaray fenerbahçe maçı)
(bkz: 3 mayıs 1989 galatasaray fenerbahçe maçı)
fenerbahçe'nin mağlupken isteyip, inandıktan sonra hırslanıp galip geldiği maçlardan sadece biridir.
(bkz: oradaydım)
asla unutmayacağım bir kaptan tepkisine şahit olduğum maçtır, şöyle ki:
kaptan haim revivo, takımının yediği 3. golden sonra topu kalesinin içinden almış ve santraya koyana kadar tüm takımı fırçalayarak yürümüştür, tüm oyuncuların başı önüne ilk defa o an düşmüştür...
ayrıca ikinci yarı takım sahaya çıktıktan sonra tribünlerin takımı çağırıp desteklemesi de okullarda okutulacak cinsten bir harekettir...
son ayrıca; vurdumduymaz bir oyuncu olan abdullah'ın, girdiği bir ikili mücadeleyi kazanmasına karşın topun taca çıkması üzerine yeri yumruklaması da gözümün önünden gitmiyor sözlük!
(bkz: bağırmaktan karın kaslarının işlevini yitirmesi)
kaptan haim revivo, takımının yediği 3. golden sonra topu kalesinin içinden almış ve santraya koyana kadar tüm takımı fırçalayarak yürümüştür, tüm oyuncuların başı önüne ilk defa o an düşmüştür...
ayrıca ikinci yarı takım sahaya çıktıktan sonra tribünlerin takımı çağırıp desteklemesi de okullarda okutulacak cinsten bir harekettir...
son ayrıca; vurdumduymaz bir oyuncu olan abdullah'ın, girdiği bir ikili mücadeleyi kazanmasına karşın topun taca çıkması üzerine yeri yumruklaması da gözümün önünden gitmiyor sözlük!
(bkz: bağırmaktan karın kaslarının işlevini yitirmesi)
bazılarını o kadar çıldırtmıştır ki bu maç, siyah çanta, şike, soyunma odası muhabbetleri efsane olmuştur yıllardır. demek ki bu çıldırma huyu oradan geliyor.
kimbilir belki de fenerbahçe gaziantepsporlu futbolcuları satın almıştır.
tıpkı 3 mayıs 1989 galatasaray fenerbahçe maçı'nda galatasaraylı futbolcuları satın aldığı gibi.
umalım ki tabi ki böyle şeyler olmasın temiz futbol açısından...
umalım ki her iki 3-0 mağlubiyetten gelip 4-3 biten geçirmeler de tertemiz olsun...
aksi durumda maalesef bazı büyük takımların bile parayla satın alınabileceği sonucu çıkar ki maazallah çok sakat bir şeydir bu.
kimbilir belki de fenerbahçe gaziantepsporlu futbolcuları satın almıştır.
tıpkı 3 mayıs 1989 galatasaray fenerbahçe maçı'nda galatasaraylı futbolcuları satın aldığı gibi.
umalım ki tabi ki böyle şeyler olmasın temiz futbol açısından...
umalım ki her iki 3-0 mağlubiyetten gelip 4-3 biten geçirmeler de tertemiz olsun...
aksi durumda maalesef bazı büyük takımların bile parayla satın alınabileceği sonucu çıkar ki maazallah çok sakat bir şeydir bu.
yillardir siyah cantalara asina olmus kitlenin hala gercek olduguna inanamadigi karsilasma. siyah cantasiz da olabiliyor boyle seyler iste.
oysa ki simovic'in 3 mayis 1989 galatasaray fenerbahce macinda hasan vezir'in golunden sonraki yuz ifadesi kadar gercektir.
oysa ki simovic'in 3 mayis 1989 galatasaray fenerbahce macinda hasan vezir'in golunden sonraki yuz ifadesi kadar gercektir.
tüm 3-0 dan 4-3'e çevrilen maçların satılmış maçlar olduğunu, maç kazanan takımlarının maçı satın aldığını, yenilen takımın başkanının parayı cebe doldurduğunu, yenik takımın kalecisinin şikeci olduğunu, bu tip maçlarda galip takımın kesinlikle hak etmeyerek kazandığını anlamış bulunmanın sevincini yaşıyoruz an itibariyle, hemi de bazı hazımsız cimbomlu bünyeler sayesinde, hayır insan kendi ayağına ne diye kurşun sıkar ki, mazisini, tarihini bilmeden atıp tutunca böyle olur, ben şaşırmadım, siz de şaşırmayın sayın abim.
buyrun o zaman, konu tarih...
takvimler, 1989 yılının 3 mayıs'ını gösteriyor, türk futbol tarihinin yüz karalarından biriyle daha karşılaşıyoruz, bir kara leke daha, bir satılmış maç daha, bir şaibe daha, başrollerde satılmış galatasaray, parayı cebe dolduran ergun gürsoy, şikeci simoviç, şikeci tanju.
(bkz: 3 mayıs 1989 galatasaray fenerbahçe maçı)
buyrun o zaman, konu tarih...
takvimler, 1989 yılının 3 mayıs'ını gösteriyor, türk futbol tarihinin yüz karalarından biriyle daha karşılaşıyoruz, bir kara leke daha, bir satılmış maç daha, bir şaibe daha, başrollerde satılmış galatasaray, parayı cebe dolduran ergun gürsoy, şikeci simoviç, şikeci tanju.
(bkz: 3 mayıs 1989 galatasaray fenerbahçe maçı)
unutulmayacak muhteşem maç. gaziantepsor maçı alsaydı şampiyonlukta müthiş bir avantaj ve şampiyonlar ligi hakkı kazanacaktı, yani böyle fırsatı tepmezlerdi. o açıdan bu maç satılmış diyenleri uyarmak istiyorum aynı tablo 3 mayıs 1989 galatasaray fenerbahçe maçında da oldu ona da mı satıldı diyeceksiniz. tabi ki bu maçlar satılmadı.
bu maç ilk defa "bizler inandık siz de inanın bizim için bu maçı alın" tezahüratının yapıldığı maçtı. özellikle abdullah ercan'ın ikinci yarıya çıkarken bu tezahüratı duyunca suratındaki o şaşkınlık ifadesi ve takım arkadaşlarını toplayıp koşa koşa tribünlere gelmesi müthiş bir görüntüydü. oyuna ikinci yarı giren rapaic'in futbol şovu ayrı bir güzeldi. özetlemek gerekirse satılmamış bir maçtı.
bu maç ilk defa "bizler inandık siz de inanın bizim için bu maçı alın" tezahüratının yapıldığı maçtı. özellikle abdullah ercan'ın ikinci yarıya çıkarken bu tezahüratı duyunca suratındaki o şaşkınlık ifadesi ve takım arkadaşlarını toplayıp koşa koşa tribünlere gelmesi müthiş bir görüntüydü. oyuna ikinci yarı giren rapaic'in futbol şovu ayrı bir güzeldi. özetlemek gerekirse satılmamış bir maçtı.
inanılmaz bir maçtı ..
belki de torunlarıma anlatırken futbol nosyonları kapsamında gözümden yaş gelecek tek anım. bilet sırasında kardan adama dönmüştüm ama olsun, o bilet elime değdiğinde bir güneş gibi içimi ısıtmıştı. nasıl ısıtmasın ki ? şampiyonluk yolunda en zorlu maçında kendimi bildim bileli sevdalısı olduğum takımımı destekleme fırsatını bulmuştum.
stad tam 2 saat öncesinden tıklım tıklım olmuştu, eminim maçın saati ile ilgili şüphelenenler bile vardı. bu arada maç başlamadan önce karşımızdaki tribünlerde olay çıkmış, o sezon her iç saha maçında mükemmel bir birlik beraberlik örneği gösteren taraftarlar arasına kara kedi girmişti sanki. çıkann olaylardan ötürü yaklaşık 30 dakika tezahürat yapmadık.. 1-0 gerideydik tezahürata başladığımızda. herkes takımdan emindi, ta ki peşpeşe gelen 2 gole kadar. o sıradaki haliyet-i ruhiyemi çok iyi hatırlıyorum, dokunsalar ağlayacaktım. ilk yarı 3-0 bittiğinde gidip gitmemek arasında kaldım, sonra bu takım yenilse de alkışı hakketti diye düşündüm. ikinci yarı başlamadan önce taraftarlar takıma eşi benzeri görülmemiş destek verip motive etmeye çalışıyordu, futbolcuların şaşkınlığını dün gibi hatırlarım. ikinci yarıda golü bulana kadar zaman geçmek bilmedi, önce revivo ile umutlandık, ardından rapaiç ile coştuk. dakika daha 70 bile değildi biz maçı 3-2 yapmıştık. uche'nin beraberlik golüyle stadda 9.9 büyüklüğünde deprem yaşanmış, tribündekilerin sesleri bırakın anadolu yakasını avrupa yakasını bile çınlatmıştık.. parma maçında bile bu kadar müthiş bir ses çıkmayacaktı golden sonra, bu kadar sevinmeyecektik.
4. gol mü ? hayır 4. golde kimse o kadar sevinmedi, çünkü herkes ağlıyordu.
(bkz: gözüme bişey kaçtı)
belki de torunlarıma anlatırken futbol nosyonları kapsamında gözümden yaş gelecek tek anım. bilet sırasında kardan adama dönmüştüm ama olsun, o bilet elime değdiğinde bir güneş gibi içimi ısıtmıştı. nasıl ısıtmasın ki ? şampiyonluk yolunda en zorlu maçında kendimi bildim bileli sevdalısı olduğum takımımı destekleme fırsatını bulmuştum.
stad tam 2 saat öncesinden tıklım tıklım olmuştu, eminim maçın saati ile ilgili şüphelenenler bile vardı. bu arada maç başlamadan önce karşımızdaki tribünlerde olay çıkmış, o sezon her iç saha maçında mükemmel bir birlik beraberlik örneği gösteren taraftarlar arasına kara kedi girmişti sanki. çıkann olaylardan ötürü yaklaşık 30 dakika tezahürat yapmadık.. 1-0 gerideydik tezahürata başladığımızda. herkes takımdan emindi, ta ki peşpeşe gelen 2 gole kadar. o sıradaki haliyet-i ruhiyemi çok iyi hatırlıyorum, dokunsalar ağlayacaktım. ilk yarı 3-0 bittiğinde gidip gitmemek arasında kaldım, sonra bu takım yenilse de alkışı hakketti diye düşündüm. ikinci yarı başlamadan önce taraftarlar takıma eşi benzeri görülmemiş destek verip motive etmeye çalışıyordu, futbolcuların şaşkınlığını dün gibi hatırlarım. ikinci yarıda golü bulana kadar zaman geçmek bilmedi, önce revivo ile umutlandık, ardından rapaiç ile coştuk. dakika daha 70 bile değildi biz maçı 3-2 yapmıştık. uche'nin beraberlik golüyle stadda 9.9 büyüklüğünde deprem yaşanmış, tribündekilerin sesleri bırakın anadolu yakasını avrupa yakasını bile çınlatmıştık.. parma maçında bile bu kadar müthiş bir ses çıkmayacaktı golden sonra, bu kadar sevinmeyecektik.
4. gol mü ? hayır 4. golde kimse o kadar sevinmedi, çünkü herkes ağlıyordu.
(bkz: gözüme bişey kaçtı)
27 mart 2010 beşiktaş eskişehirspor maçı'nda beşiktaş'ın yediği ilk goldeki faulü ya da bobo'nun sayılmayan golündeki olmayan ofsaytı ve tüm bunların üstesinden gelip rakibini yenen beşiktaş'ın emeğini görmezden gelip "eskişehir maçı sattı" diye öğürerek bok atmaya çalışan eziklere ibretlik şamar niyetine hatırlatılması gereken maç. o sene şampiyonluğa giden antep ilk yarısını 3-0 önde bitirdiği bu maçın devre arasında artık neler (!) olduysa ikinci yarıda birbirinden şık 4 gol yemeyi başarmıştı. golleri antep kalecisinin bir içeri alışı vardı ki anlatmaya kelime yetmez. bugün beşiktaş'a bok atmaya çalışan küçük adamlara hatırlatma olsun istedim.
hooijdonk'un 2001'de fenerbahçe'de olduğunu sanan bazı düşüncesiz arkadaşların bok atmaya çalıştığı maçtır. gaziantepspor gibi türkiye'de bir futbol devrimi yapmak üzere olan takımın şampiyonluğa ramak kalmışken maç satabileceğini de düşünür artık bir yerden sonra. haklıdır kendince.
özellikle bu maçta fenerbahçe'nin 4.golünü atan lefter'in gol sevincini josico'yla paylaşması tribünleri adeta bayram yerine çevirmiş, preko da attığı 3.golü can bartu'nun omuzlarında tüm stadı turlayarak kutlamıştır.
edit: hooijdonk'u mesajdan silince fener de maçı satın almış sayıldı.
özellikle bu maçta fenerbahçe'nin 4.golünü atan lefter'in gol sevincini josico'yla paylaşması tribünleri adeta bayram yerine çevirmiş, preko da attığı 3.golü can bartu'nun omuzlarında tüm stadı turlayarak kutlamıştır.
edit: hooijdonk'u mesajdan silince fener de maçı satın almış sayıldı.
kazansa şampiyon olacak takıma 3-0 öndeyken fenerbahçe artık ne yaptıysa(!) anadolu'dan çıkıcak ilk şampiyon olmak ,efsane olmak ,unutulmayacak olmak gibi şeylerden anında vazgeçmiştir antep takımı.
allahım akıl fikir lütfen...
allahım akıl fikir lütfen...
güncel Önemli Başlıklar