bugün

yesinler birbirini tadında izleyeceğim maç. elle kolla kendini yere atarak, iterek çekerek, hakeme sürekli itiraz ederek futbol oynayan karakterdeki galatasaray takımı ve tekme tokat yumruk futbol oynayıp neden hakemler bize çok kart gösteriyor diye ağlayan beşiktaş.

düzgün bir hakem olursa en az 2 kırmızı kart bekliyorum bu maçtan. kritik zamanda oynanıyor özellikle lig böyle devam ederse ikinci yarı şampiyonluğa oynayan tüm takımlar için trabzon-fener maçı gibi kader maçı olur.

skor tahmini: 1-3 jimnastik ekibi 3 puan alır.
beşiktaşımız açısından handikaplarla dolu bir derbidir. bir türlü oturmamış bir defans ile son zamanların en iyi ileri uç organizasyonunu gerçekleştiren ve orta sahası savaşmaya başlamış bir galatasaray karşısında işimiz zordur.

açıkcası bu maç için en güvendiğim isim skibbe'dir. onun yapacağı taktik hatalarına mustafa denizli akıllıca yanıt verirse ilginç bir maç izleyebiliriz.
bir beşiktaşlı olarak benim kafamı oldukça karıştıran bir maç. her türlü sonucu bekliyorum. bir yandan galatasarayın inanılmaz formda bir hücum gücü olması beni yer yer hüzünlendirip 1-0 yenilgi de fena değil gibilerinden bi aragones kafasına gitsem de bir yandan da inanılmaz formsuz galatasaray defansını görünce deplasmanda holosko fena sarkar tello iyi paslar erken golü de bulursak sağlam defans iyi kontra ohoo kim tutar lan beşiktaşı şeklinde bi adnan aybaba oluveriyorum.

ama ve lakin asıl düşüncem şudur ki zamanında pek haz etmesem de tam ertuğrul sağlam'ın takımına göre bir maç bu. takımın başında ertuğrul hoca olsaydı daha umutlu olurdum. ama olsun yine de umutluyum. ya bi de delgado lütfen futbol oynasın artık.
hakemi Cüneyt Çakır olarak açıklanan maç.
fener maçındaki saçmalıkların tekrarlanmaması gereken, aptalca kırmızı kart görmemesi için denizlinin oyuncuları uyarması gereken ve nedense bobo ve delgadonun gol atacağı hissine sahip olduğum maçtır. forzabeşiktaş!!
ali sami yen'de beşiktaş'ın kazanma şansının pek fazla olmadığı derbi karşılaşmasıdır.

özellikle son haftalardaki performansa bakıldığında galatasaray'ın birden bastıran hücum organizasyonları 15 dk yerine 25-30 dk kadar sürerse maçın farka gitme ihtimali de vardır. galatasaray için ise en büyük risk form düşüklüğü yaşayan meira ve buna bağlı olarak defansın ara paslarda çok açık vermesi. nobre bu gibi pozisyonlarda önemli tehlikeler yaratabilir, aynı şekilde holosko da kontrada tehlikeli bir oyuncu.

diğer yandan galatasaray'ın önemli maçlarda, özellikle kendi sahasında ayrı bir konsantrasyonu vardır. birkaç haftadır sürdürdüğü standart oyun stili ile galatasaray maçı rahat bitirir. ha gollü olur mu, o zor. ama lincoln'le 1-0 öne geçilip, son dakikalarda baroş'la fark 2ye çıkarılabilir. bu da nacizane skor tahminimiz olsun.
"neyleyim saracoğlunda feneri yenemedikten sonra..." diye küskünlükle beklenen derbidir..
buna mukabil; belki bu maçtan sonra beşiktaş yönetimi " ulan biz ne yaptık? " cümlesini kurmayı aklına getirir ve mustafa denizli gerçeğini, bu tarihi hatayı, farkeder inşallah, temennilerine sahip olduğumuz maçtır.
köklü ve asil iki futbol takımının oynadığı ve oynayacağı yüzlerce derbiden biridir.
baros'un coşmasını beklediğimiz maçtır.
Eğer skibbe heyecan arama adına oyuncu tercihlerinde saçlamaz ise galatasarayımın kazanacağı maçtır.
sabri'nin de takıma dönmesiyle, basında ve televizyonlarda da söylendiği gibi, galatasaray'ın son haftalarda uygulamış olduğu üçlü defanstan vazgeçip, dörtlü defansa döneceği derbi müsabakası olacaktır. kewell'ın sakat oluşu ve de ayhan'ın biten cezasından sonra galatasaray, orta alanı barış- mehmet topal- ayhan- arda dörtlüsünden kuracak ve mehmet topal'ın dönmesiyle birlikte galatasaray orta alanındaki gözle görülür mücadele artışı bu orta saha kurgusuyla en üst düzeyine ulaşacaktır. buna karşılık beşiktaş orta alanında galatasaray orta alanı kadar mücadele gücü yüksek oyuncular bulunmamakta ve de bununla birlikte formda lincoln ve baros gibi hücumcu oyuncular da beşiktaş'da mevcut bulunmamakta. tüm bunların yanında servet- meira ikilisinin uyumu beşiktaş'ın stoperleri arasında yok. son maçlardaki iki takımın form düzeyleri de karşılaştırılınca galatasaray'ın maçın favorisi olduğunu söylemek zor da olmasa gerek. tabi bunlarla birlikte bir klişe daha var ki o da;

(bkz: derbilerin favorisi olmaz)
bir fenerbahçeli olarak, gönül rahatlığıyla izleyeceğimiz maç olacak. sonuç her ne olursa olsun, fener e yarayacaktır. ha kimin kazanmasını istiyorsun diye sorulacak olursa tabiki beşiktaş.
(bkz: siyah ulan)
bir galatasaraylı olarak yıllardır beşiktaş maçlarını heyecanlı bulmuyorum. eğer maç ali sami yen'deyse normal bir lig maçından fazla şey düşündürmüyor bana. fenerbahçe maçlarındaki gibi kalbim pırpır atmıyor. ne kadar ezeli rakipte olsak beşiktaşın yanlış yönetilmesinden, 100. yıl şampiyonluğundan başka elle tutulur bir başarısı olmamasından, son 10 yılda takım olarak üstüne pek birşey koyamamasından dolayı bu rekabet biraz benim için önemini yitirdi diyebilirim.

bu seneye gelecek olursak galatasarayın yapacaklarını az çok herkes tahmin ediyordur. bir sakatlık olmassa bugünden

de sanctis,
sabri, meira, servet, balta,
barış, topal, ayhan, arda,
lincoln,
baros,

ilk onbiri ile çıkacağımız kesin gibi duruyor. sistemimiz oturdu, oyunun geneline yayamasakta kısa zamanlarda sağlam baskı yaparak iyi skor yakalayabiliyoruz. beşiktaşında oyun yapısı olarak oynatmamaya dayalı bir sistemi olmadığı için bu maçında diğerleri gibi geçeceğini söyleyebilirim. tabiiki kolay bir maç olmayacak karşımızdaki takım beşiktaş ama bu maçı gerçekten rahat bir şekilde kazanacağız. trabzonspor maçına benzeyecek büyük ihtimalle.

maç sonrası tüm sempatikliği, siklemez tavrı, ve yüzünden eksilmeyen gülücüğüyle mustafa denizli'yi görmek isterim. güzel şeyler söyleyecek yine eminim. fakat kendisi yıldırım demirören'in giderayak size attığı son kazıktan başka birşey değildir. ertuğrul sağlam'ı ben bile arıyorum ne yalan söyleyeyim.
genel düşüncenin aksine galatasaray açısından hiç de kolay geçmeyeceğini düşündüm karşılaşmadır. evet hücum gücü yüksek ve de orta saha eskiye göre daha dirençlidir ama hem defansta hem de takımın defansif anlayışındaki aksaklıklar, gününde bir beşiktaş' ın oldukça işine yarayacaktır.yani o; "beş dakkada 3 gol, 14 dakkada bilmem kaç gol" mantalitesi bu maçta işe yaramaz zira beşiktaş hala 3 büyük takımdan birisidir. eğer ki galatasaray özellikle son maçlarda ivme kazanan "ayağa pas" yüzdesini artırır, hücuma çok kişiyle çıkar ve top karşı tarafa geçtiğinde hücumdaki oyuncular defans mantığını uygulayabilirlerse maç galatasaray' ın istediği şekilde biter ama sonuç olarak karşı taraf da bu maçı kazanmak istemektedir bu oyunu bozmak ve kendininkini uygulamak için elinden geleni yapacaktır.
not: istatistiksel olarak ali sami yen' de yapılan son 10 lig maçının dokuzunu galatasaray birini beşiktaş kazanmış ama tabi istatistikler futbolda bazen etkisiz eleman olarak kalabiliyor.
-iddaa da üst oynanması kesin olan maçtır.
-mantık olarak olmazsa da (iki takımda hemen hemen aynı hucum futbolu oynuyor) hissiyat olarak farklı kazanacağımız maç olacaktır.
(bkz: siyah ulan)
beşiktaşın kazanamazsa şampiyonluk yarışından iyice kopacağı maçtır.
Beşiktaşımız için önemli bir maçtır. Sonuç ne olursa olsun biz sevinmek için sevmedik. asi ruhumuzla gidicez, beşiktaşlı duruşumuzla maç izlicez ve yine asi ruhumuzla dönücez. Siyah ve beyaz renkler nerdeyse biz oradayız. skor ne olursa olsun biz yine en büyük beşiktaş diyeceğiz. başkaları bu duyguları anlayamaz biz beşiktaşlı doğduk beşiktaşlı öleceğiz.

haydi kara kartal.
1, 2, 3
beşiktaş
beşiktaş
beşiktaş

alayına isyan inadına beşiktaş.
adalet için uğur dündar'ın yönetmesi beklenen maçtır.
yeni açık alt tribününde* galatasaray'ımızı desteklemek üzere yerimizi alacağımız maç. ühü.
nsa, galatasaray' in galibiyetiyle sonuclanacak mactir. hic oyle derbidir bu her skora aciktir geyigini yapmayacagim sevgi kelebekleri. besiktas direndigi kadar direnecek ama sonunda teslim olacaktir.
ne şiş yansın ne kebap sozune uygun bir maç olması muhtemel. beraberlik ideal olur. aksi halde, geçen hafata ki gençlerbirliği - galatasaray macında sarı kart verilmeyen baros tartısmaları ayyuka cıkar.
fenerbahçe, sivas ve trabzonspor için beraberliğin iyi geleceği karşılaşma.
galatasaray taraftarının meşhur 2005-2006 sezonunda olduğu gibi yine "beşiktaş sen bizim kardeşimizsin" diye bağırıp bağırmayacağını şimdiden merak ettiğim karşılaşma.

galatasaray diyince insanın aklına dümen suyuna göre hareket etmek, omurgasız duruşlar geliyor haliyle. şimdilik bi çıkarları olmadığı için kardeşlik falan bitmiş olabilir tabi.
bir kısım fenerbahçeliyi nedense gerim gerim geren maçtır. nasıl ne şekilde bu maça bok atacaklarını şaşırmış, saçma-salak bi o kadar da dengesiz yorumlar yapmaktadırlar. gidip bi çay koymaları acil tavsiye olunur.
beşiktaş'ın

---rüştü----

toraman --- zan ----zapo----

------ekrem----cisse---

holosko ----delgado --- tello

---bobo---nobre---

şeklinde bir kadro ile çıktığı takdirde denizli'yi gidip alnından öpeceğim maçtır.

ha diyeceksin ki bu kadro ali sami yen de intihar olur, e güzel kardeşim kadıköy'de defansif kadroyla çıktık da ne oldu?